GÜNDEM - 04 Ağustos 2022 Perşembe 18:15

Yediiklim Yayınevi'nin sahibi Münir Çelik'ten ilk açıklama

A
A
A
Yediiklim Yayınevi'nin sahibi Münir Çelik'ten ilk açıklama

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy’un 31 Temmuz'da yapılan KPSS oturumlarının iptal edildiğini açıklamasının ardından bir açıklama yapan Yediiklim Yayınevi’nin sahibi Münir Çelik, "Sosyal medyada dolaşan 20 tane soru noktası, virgülüne kadar aynı denilen söylemler asılsızdır” dedi.

Yediiklim Yayıncılık, Kamu Personel Seçme Sınavı’ndaki (KPSS) soruların sızdırıldığı iddialarıyla tartışmaların odağı oldu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma çerçevesinde Yediiklim Yayınevi yetkilileri, Ankara Ortadoğu Sanayi ve Ticaret Merkezi'nde (OSTİM) bulunan merkez binaları önünde haklarındaki iddialara yanıt verdi. Yediiklim Eğitim Bilgisayar Limited Şirketinin sahibi Çelik, birebir aynı olduğu söylenen sorular ile ilgili iddiaların asılsız olduğunu, diğer tüm yayınevleri ile aynı yöntemi kullanarak sorular hazırladıklarını belirterek, “Ülkemizin gündemini son 3 gündür meşgul eden KPSS soruları çalındı, sızdırıldı, alındı gibi durumlarla kamuoyu çokça meşgul olmuştur. Biz ÖSYM’nin yaptığı sınavlara konu, soru, yaprak test, Türkiye geneli deneme hazırlamaktayız. ÖSYM’nin 120 tane genel kültürden soracağı soruya hocalarımız, ÖSYM geçmiş yıllarda ne sormuş, hangi konulara ağırlık vermiş, önümüzdeki yıl hangi konuları sorabilir diyerek beyin jimnastiği yapıyoruz ve soruları hazırlıyoruz. Bu sorular geçmiş yıllardaki sorulardan esinlenerek hazırlanmaktadır" dedi.

“Bu sorular herhangi bir kişiye özel olarak hazırlanan sorular değildir”

"Gündemde bulunan sorular kimseye özel olarak hazırlanmış sorular değildir" diyen Çelik, “Bunlar Türkiye’nin her iline gönderilen ve herkese açık olan sorular. Dileyen istediği şekilde bu deneme sınavlarına girebilir. Herhangi bir kişiye özel olarak hazırlanan sorular değildir. Kitaplarımızı isteyen herkes bütün kitabevlerinden ve internet sitelerinden alabilir. Gizli saklı hiçbir şey yoktur. 2003 yılından beri bu firma bu işi yapmaktadır. Birçok diğer yayınevleri gibi bu işi yapmaktayız. Sosyal medyada dolaşan 20 tane noktası, virgülüne kadar aynı denilen söylemler asılsızdır” diye konuştu.

“Bir tane sorunun denk gelmesi gayet hayatın akışında olan bir durumdur”

Yediiklim Yayıncılık bünyesinde matematik öğretmeni olan Mehmet Bilge Yıldız ise, yüzlerce soru içerisinden birkaç tanesinin benzer olmasının hayatın akışına uygun olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
”Biz soruları, ÖSYM’nin geçmiş yıllarda yaptığı sınavlara bakarak onlara paralel olarak hazırlamaktayız. Bu soruyu herkes açıp bakabilir. 2015 yılında ÖSYM’nin yaptığı sınav şu anda ÖSYM’nin sitesinde bulunuyor. LYS 3. Soru, bu soru. O sorunun çok benzeri sadece rakamları farklı olan bir sorudur, benim yazdığım soru. Özel bir soru tarzı değildir. İsteyen herkes bakabilir. Matematik bilen herkes bunu anlayacaktır. Biz bunun gibi yüzlerce hazırlıyoruz. Bir tanesinin denk gelmesi gayet hayatın akışında olan bir durumdur. Bu tarz sorular birçok yayınevinde mevcuttur. Başka bizim birebir sorumuz hiçbir sınavda yoktur."

“Mağdur olanın belirlenmesini kamuoyunun vicdanına bırakıyorum”

Yayınevinde tarih öğretmenliği yapan ve tarih sorularını hazırlayan Ahmet Uğur Karakuza, Milli Eğitim Bakanlığının yayınlarından yararlandıklarını, soruları alarak revize ettiklerini belirterek, tüm soruların açık olduğunu, herkesin görebileceği ortamlarda bulunduğunu vurguladı. Karakuzu, ”Birincisi özellikle Twitter’da geçen yanlış ekran resimlerinden, 20 sorunun 20'si de Yediiklim Türkiye geneli deneme sınavından çıktı denilmektedir. Böyle bir durum söz konusu değildir. Bizim tarih sınavında benzer 2-3 sorumuz var. Bu sorular Yediiklim Youtube kanalında, Milli Eğitimin kaynaklarından yararlanılarak bütün öğrenciler yararlansın diye yayınladığım sorulardır. Yayınladığım videoda da şu cümleleri kullandım; ’ÖSYM, MEB’i sever. Bunlar, MEB kitaplarından esinlendiğim sorular.’ Ben bu videoyu mayıs ayında yayınladım. Öyle el altından kimseye vermedim. Yediiklim’e kayıt olmaya da gerek yok, Youtube'ya giren herkes bu videoyu izleyebilir. Bu bizim deneme sınavımızda değil. Benim kendi gönlümden kopan mini deneme serimdir. Zaten en çok oradan soru geliyor, çünkü kamuoyu yanlış bilgilendiriliyor. Ahmet Karakuza 20 soruyu nasıl yakalar. Evet yakalarım ama 20 soruyu değil. Benim öyle bir yeteneğim yok. Biz MEB kitabındaki soruyu aldık, yüzde 20 revize ettik ve mayıs ayında Yediiklim Youtube kanalında herkese açık bir şekilde koyduk. Bu videoyu 11 bin kişi izlemiş. Kim izledi ben de bilmiyorum. Bu sorular sınavda çıktı diye benim ne gibi bir art niyetim olabilir. MEB kitabından esinlenip soru yazdım ve bu sorular da ÖSYM tarafından kullanıldı. Burada gerçekten mağdur olanın belirlenmesini kamuoyunun vicdanına bırakıyorum” ifadelerini kullandı.

“Yayınladığımız soruların ne kadar isabetli olduğunu ortaya koymaktadır”

Yediiklim Yayınevi’nin avukatı Mustafa Serdar Gözüküçük yaşanan olaylarla ilgili şu ifadeleri kullandı:
”Yargısal süreç ayrı, Devlet Denetleme Kurulunun (DDK) yapacağı idari soruşturma ya da sayın Cumhurbaşkanı’na vereceği rapor ayrı, bunlar tamamen birbirinden bağımsız. Bir diğer husus KPSS’nin iptali ile ilgili. ÖSYM’nin yeni atanan başkanı iptal gerekçelerini söylerken, 'Sorularımızın ÖSYM’nin geçmişine ve geleneklerine yakışmayacak şekilde başka bir yayınevinin soru kitapçığında yer alan sorulardan oluşması kabul edilemez' gibi bir cümle kullandı. Yaşanan bu olaylar bizim daha önceden yayınladığımız soruların ne kadar isabetli olduğunu ortaya koymaktadır.”

Evren Doğru - İbrahim Çakmak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Depremde tamamen yıkılan Emek Mahallesi, inşa çalışmalarıyla yeniden ışıl ışıl Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan ve depremde yaşanan yıkımlarla yerle bir olan Emek Mahallesi, enkazın kaldırılmasıyla boş araziye dönmüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın çalışmalarıyla Emek Mahallesi, binalarla doldu ve ışıl ışıl çehreye kavuştu. Kahramanmaraş merkezli depremde en çok yıkımın olduğu Hatay’da binlerce bina yerle bir olurken yaklaşık 25 bin insan hayatını kaybetti. Asrın felaketinin en çok hasara uğrayan ilçesi olan Antakya kent merkezi, depremden sonra enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı kısa sürede çalışmalara başlamıştı. Depremzede vatandaşların yuvalarına kavuşmaları için gece gündüz emek veren ekiplerin çalışmalarıyla Antakya kent merkezi adeta yeni baştan inşa edildi. Depremden önce gecekondu ve harabe evlerin olduğu Emek Mahallesi’nde; asrın inşasının ardından modern, estetik ve sağlam görünümlü yeni konutlar yapıldı. Depremin ardından enkazın kalkmasıyla çorak araziye dönen mahalle, inşa çalışmalarının ardından afetzede vatandaşlarını bekleyen sıcak yuvalara dönüştü. "Enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü, devletimiz gücünü burada göstererek evlerimizde ışıklar yanmaya başladı" Depremle birlikte boş araziye dönen mahallesinin yeniden inşa edildiğini söyleyen Emek Mahallesi Muhtarı Celal Sarı, "Cumhuriyet Caddesi üzerindeyiz ve arkamda bulunan yerde Emek Mahallesi. Deprem olduktan sonra bu mahallede hiçbir şey kalmamıştı. Binalarımızın çoğu ağır hasarlı veya yıkılmıştı. Mahallemde de birçok can kaybı da oldu. Mahallemizde birçok yerde sadece ağaçlarımız kalmıştı. Depremden sonra mahallemiz enkazla doluydu ve sonra enkaz kaldırılmıştı. Enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü. Sadece sağlam kalan ağaçlarımızdı. Devletimizin gücünü burada görülmektedir. Evlerimizin ışıkları yanmaya başladı. Allah da en kısa zamanda mahalle sakinlerimizle birlikte oturmamızı nasip etsin. İnşallah böyle acılarda yaşamayız. Bu mahalleyi deprem dümdüz boş araziye çevirdi. Devletimizin gücü o kadar güzel ki burada yapılan işler anlatmakla bitmez. Sadece görmeleri gerekiyor. Emek Mahallesi’ne gelin bakın neler yapıldığını görün. Sayın Cumhurbaşkanıma teşekkür ederim. Depremden önce burası gecekondu ve harabe evler vardı, şimdi ise her şey yapıldı ve dört dörtlük oldu" ifadelerini kullandı.
Kocaeli YEDEP 2026 proje teklif çağrısı yayımlandı: Başvurular 1-31 ocak tarihleri arasında alınacak Kocaeli’de Yerel Destek Programı kapsamında 2026 Yılı Proje Teklif Çağrısı ilan edildi. Sivil toplumun güçlendirilmesi ve katılımcı yerel yönetim anlayışının yaygınlaştırılmasını hedefleyen program için STK’lara yönelik bilgilendirme ve eğitim süreci başlarken, başvurular 1 Ocak’ta başlayacak ve 31 Ocak’ta sona erecek. Yerel Destek Programı (YEDEP) 2026 çağrısı, önceki yıllarda olduğu gibi kentlilik bilincinin artırılması ve katılımcılığın güçlendirilmesi ana temasıyla hayata geçirilecek. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kocaeli Kent Konseyi ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle sürdürülen program kapsamında; gönüllülüğün teşvik edilmesi, toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesi, yerel değerlerin korunması ve tanıtılması, sürdürülebilir kalkınma ve kapsayıcılığın desteklenmesi öncelikli alanlar arasında yer alıyor. 2022 yılından bu yana kesintisiz devam eden YEDEP ile kentte daha bilinçli, katma değeri yüksek ve iş birliğine dayalı projelerin hayata geçirilmesi amaçlanıyor. STK’lara yönelik bilgilendirme ve eğitimler düzenlenecek Proje teklif çağrısının ilan edilmesiyle birlikte, Kocaeli genelinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarına yönelik bilgilendirme ve eğitim toplantıları düzenlenecek. Toplantılarda programın kapsamı, hedefleri ve başvuru süreçleri detaylı şekilde anlatılacak, katılımcılara rehberlik sağlanacak. Eğitimlerin yer ve tarihleri, STK’lara SMS ve e-posta yoluyla duyurulacak. YEDEP 2026 için son başvuru tarihi 31 Ocak 2026 olarak belirlendi. Sivil toplum kuruluşları proje başvurularını, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren online olarak yapabilecek. Kimler başvurabilir? YEDEP 2026’ya başvuracak kuruluşların; kar amacı gütmeyen tüzel kişiliğe sahip STK (dernek, vakıf, federasyon veya konfederasyon) olması, Kocaeli’de faaliyette bulunması, son yıla ait beyannamesini vermiş olması, Sivil Dünya Kocaeli platformuna kayıtlı bulunması gerekiyor. Program kapsamında küçük, orta ve büyük ölçekli olmak üzere üç ayrı destek alanı bulunuyor. Küçük ölçekli projeler için STK’nın 2026 yılı veya öncesinde kurulmuş olması, orta ölçekli projeler için STK’nın 2024 yılı veya öncesinde kurulmuş ve mali, proje ile idari kapasite açısından deneyimli olması, büyük ölçekli projeler için ise STK’nın 2023 yılı veya öncesinde kurulmuş ve yeterli deneyime sahip olması şartı aranıyor.