EKONOMİ - 11 Eylül 2018 Salı 12:11

'Yerli ve milli tasarruf modeli Türkiye’nin geleceği için önemli'

A
A
A
'Yerli ve milli tasarruf modeli Türkiye’nin geleceği için önemli'

Son dönemde yaşanan krizlerin yerli tasarruf modellerine olan inancı artırdığını söyleyen Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, yerli ve milli tasarruf modeli kullanılarak başarılı sonuçlar elde edileceğini ve Birevim’in kendine özgü tasarruf modeliyle bunu kanıtladığını söyledi. Çiftçi, “Birevim, sektöre kattığı kendine özgü milli yöntemlerle konut sahibi olmayı düşük gelirli aileler için bir hayal olmaktan çıkarttı” dedi.

Konut alma sektöründe yerli ve milli bir model sunan, ev sahibi olmak isteyen herkesi arzu ettikleri eve ulaştırma hedefiyle faaliyet gösteren Birevim’in Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, sektöre ve gündeme dair açıklamalarda bulundu. 

“Vatandaşın yaptığı tasarruflar milli ekonomin içinde başlar” 

Şirket olarak bu toprakların gerçeklerine, değer ve hassasiyetlerine sadık kalarak fikri ve eser hakları yerli bir girişimciye ait olan bir finansal çözüm anlayışı geliştirdiklerini aktaran Çiftçi, “Sunmuş olduğumuz finansal modelde, birlikte tasarruf yapmayı ön plana çıkarıyoruz” dedi.

Çiftçi, “Vatandaşın yaptığı tasarruflar milli ekonomin içinde başlar ve tüm sonuçlarıyla ülkemiz ekonomisine doğrudan katkı sağlar. Gayrimenkul ve araba almak isteyen aileler dış kaynaklı fonlar kullanmadan, birlikte tasarruf yaparak, faizsiz ve vade farksız şekilde ihtiyaçlarını giderirler. Bu kapsamda Birevim’in geliştirdiği finansal model, faizsizlik prensibine göre hazırlanmıştır. Müşterilerimiz faiz, vade farkı ve kira yardımı gibi ek maliyetler ödememektedir. Modelimizde ailelerin yapmış olduğu tasarruflar farklı alan ve yatırımlarda değerlendirilmeyip, sadece müşterilerin gayrimenkul ve araba almalarında kullanılır. Yani tasarruflar neticesinde elde edilen tüm fayda, tekrar tasarruf sahiplerine döner, amacı dışında kullanılmaz. Tüm süreçler yapılan sözleşme gereği, müşterilerimizle şeffaf bir şekilde paylaşılarak izinleri (muvafakat) alınır” diye konuştu.

“Bankalardan hizmet alamayan toplumun önemli bir kesimine hizmet sunuyoruz” 

Günümüzde her vatandaşın rahatlıkla kredi kullanamadığını anımsatan Çiftçi, “Konut kredisi kullanımında bugün toplumun büyük bir kesimi kredibilite sorunlarından dolayı bankaların müşterisi olamıyor. Dar ve orta gelirli aileler ayda maksimum 1-2 bin lira tasarruf yapabiliyorsa, bugünkü sistem bu ailelerin kredi kullanmasına izin vermiyor. Dolayısıyla Birevim’in tasarrufa dayalı finansman modeli dar gelirli ailelerin de gayrimenkul sahibi olmalarına olanak tanıdığı için ilgi görüyor. Biz aslında hiçbir zaman bankaların rakibi olarak piyasada yer almıyoruz. Aksine, bankalardan hizmet alamayan toplumun önemli bir kesimine hizmet sunuyoruz. Türkiye’de yılda ortalama 1 milyon 400 bin konut satışı gerçekleşiyor. Bunun 2 milyon seviyelerine çıkması ancak tasarrufa dayalı modellerin yaygınlaşması ile mümkün olur diye düşünüyorum. Tasarrufa dayalı faizsiz ev alma modeli özellikle orta ve alt gelir grubunda bulunanların satın alma gücünü artırıyor. Onların da ev sahibi olmasını sağlıyor. Biz, mevcut ev alma yollarından hizmet alamayan, almakta zorlanan ya da almak istemeyen kişilerin ihtiyaçlarına çözüm olmaya yönelik yöntemler sunuyoruz. Diyelim ki, mevcut ev alma yollarından hizmet almadınız ya da alamadınız. Kendiniz tasarruf yapmaya karar verdiniz. Kiranızı ve diğer tüm ödemelerinizi yaptıktan sonra ailece her ay bin TL kenara koyabiliyorsunuz, 100 bin TL değerinde bir ev alabilmek için 100 ay beklemeniz gerekecektir. Biz, tam bu noktada devreye giriyoruz, ‘Birlikte tasarruf yapmanıza olanak sağlayarak’ bu bekleme süresini kısaltıyoruz. Dolayısıyla hızlı, kolay ve ekonomik şekilde ev sahibi olunuyor” ifadelerini kullandı.

Birevim 4T Teminat metodu 

Müşterilerine pek çok teminat seçeneği sunduklarını aktaran Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, ancak Birevim’in üzerinde hassasiyetle durduğu bir teminat metodu olduğunu söyledi. Çiftçi, söz konusu metodu şöyle açıkladı: “Biz buna 4T diyoruz. Açılımı ise; tasarruf, tahsilat, teslimat, teminat. Önce müşterilerimiz girmek istediği tasarruf programını belirleyerek tasarruf yapmaya başlıyor. Böylelikle ilk T gerçekleşmiş oluyor. Ev sahibi olmak isteyen kişiler, her ay düzenli olarak tasarruflarını ve varsa peşinatlarını Birevim hesabına kendi müşteri numarasıyla gönderirler. Böylelikle tasarruflar tahsilata dönüşerek ikinci T gerçekleşmiş olur. Gerçekleşen tahsilatlar neticesinde elde edilen tutar ile ev sahibi ola zamanı gelen kişilere teslimat yapılır. Birevim, teslimatı yapılan gayrimenkule diğer müşterilerin haklarını korumaya yönelik “satılamaz kaydı” koyar. Yapılan her teslimat, evini henüz teslim almamış diğer müşterilerin güvencesi anlamına gelir. Evini teslim almış bir müşteri, evini henüz teslim almamış diğer müşterilerin de ev sahibi olabilmeleri için kalan borcunu Birevim’e ödemekle yükümlüdür. “Birevim’in alacakları” hesabında tutulan ve satılamaz kaydı konulan gayrimenkul, evini teslim almamış diğer müşterilerin teminatını oluştururken, bu teminat şekline “ipotek teminat yöntemi” diyoruz. Öte yandan BDDK uzun süredir tasarrufa dayalı faizsiz finansman sistemleriyle ilgili mevzuat çalışmaları yapıyor. Biz de bu çalışmaları yakından takip ediyoruz. Çalışmalar sonuçlandığında sektörümüz için güzel gelişmeler yaşanacağını düşünüyorum. Şeffaflık, denetim, rekabet koşulları, hesap verebilirlik gibi konularda sektör kazanımlar elde edecektir. Mevzuatı beklemeden bu ilkeler doğrultusunda ilerlemeye hassasiyet gösterdik ve göstereceğiz. Mevzuatla birlikte sektörümüzde yüzde 18 olan KDV oranının makul bir seviyeye düşürülmesi ve bankalara sağlanan ipotek imtiyazlarının sektörümüze de sağlanması, aynı zamanda bu yöntemlerden yararlanmak isteyen kişilere devlet teşvikinin de verilmesi, tasarrufa dayalı yöntemlerin tabana yayılmasını sağlayacaktır.”  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyon: 67 şüpheli yakalandı, 42’si tutuklandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 7 ilde dolandırıcı, tefeci ve göçmen kaçakçısı 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 67 şüphelinin yakalandığını ve 42’sinin tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Jandarma KOM Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Jandarma Komutanlıklarınca 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyonlar düzenlendi. Şüphelilerin; Denizli’de 30 ayrı iş yerinden organize şekilde hırsızlık yaptıkları, Yalova’da nitelikli dolandırıcılık suçunu organize şekilde yönettikleri, İzmir’de trafo ve enerji nakil kablosu hırsızlığı yaptıkları, Iğdır’da göçmen kaçakçılığı suçunu işledikleri ve Muğla’da tefecilik yaptıkları, Tekirdağ ve Şanlıurfa’da terör örgütüyle bağlantıları olduklarını söyleyip para talep ederek vatandaşları dolandırdıkları tespit edildi. Düzenlenen operasyonlar ile hesaplarında son 5 yıl içerisinde 251 Milyon Türk lirası hesap hareketi bulunan 67 şüpheliyi yakalandı. 42’si tutuklandı. 23’ü hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Diğer 2 şüphelinin işlemleri devam ediyor. Ayrıca operasyonlar sonucu çok sayıda dijital materyal ile muhtelif miktarda nakit para ve ziynet eşyası ele geçirildi.
Erzincan Erzincan’da soğuk hava nedeniyle sürüler yayladan indirildi Erzincan’da yüksek kesimlerde görülen kar yağışı ve soğuk havayla birlikte yaylalarda bulunan küçükbaş hayvan sürüleri donma tehlikesi nedeniyle merkeze ve köylere taşındı. İlkbahar aylarından itibaren yaylalarda kalan küçükbaş hayvanlar, hava sıcaklıklarının düşmesi ve kar yağışının başlamasıyla birlikte daha güvenli alanlara çekildi. Üreticiler, kış şartlarının ağırlaşması nedeniyle sürülerini Erzincan merkez ve çevre köylere indirerek ahırlara aldı. Kış boyunca hayvanların yem, saman ve arpa ile besleneceği öğrenildi. Üreticilerden İlhan Koyun, nisan ayı sonunda koyunlarını yaylaya çıkardıklarını belirterek, "Aylarca yaylada kaldık, süt ve peynir üretimi yaptık. Aralık ayının sonlarına doğru havalar sertleşince geri dönmek zorunda kaldık. Kış aylarında yem ve saman temini bizim için en büyük sıkıntı" dedi. Tulum peyniri üreticisi Özkan Beydili ise bahar aylarında çıktıkları yaylalarda aralık ayına kadar kaldıklarını ifade ederek, soğuk havanın etkisini artırmasıyla köylerine dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. Beydili, hayvancılığın büyük emek ve fedakârlık gerektirdiğini vurguladı. Üretici Ferdi Kaya da ilkbaharda yaylaya çıkarılan koyunların yaz boyunca otlatıldığını ve peynir üretimi yapıldığını belirterek, "Hava şartları sertleşince dönüş hazırlıklarına başladık. Hayvanlar ilkbahara kadar yem ve arpa ile beslenecek" diye konuştu. Erzincan’da her yıl kış mevsimiyle birlikte yaşanan bu dönüş, bölgedeki küçükbaş hayvancılığın doğayla iç içe süren zorlu üretim sürecini bir kez daha gözler önüne serdi.
Bursa Bursa’da geniş çaplı asayiş uygulaması Bursa’da polis ekiplerince gerçekleştirilen asayiş ve kumar uygulamalarında 1 aranan şahıs yakalanırken, kumar oynatılan iş yerine adli işlem yapıldı. Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü koordinesinde Nilüfer, Osmangazi ve Yıldırım ilçelerinde geniş çaplı asayiş uygulaması gerçekleştirildi. Yapılan sabit asayiş uygulamasında 182 araç kontrol edilirken, 254 şahsın sorgulaması yapıldı. Uygulamada 1 aranan şahıs yakalandı. Osmangazi ilçesi Emek bölgesinde 5 ayrı noktada yapılan sabit asayiş uygulamasında ise 78 araç kontrol edilirken, 214 şahıs sorgulandı. Ahlak Büro Amirliği koordinesinde Osmangazi, Nilüfer ve Yıldırım ilçelerinde yapılan kumar uygulamasında 10 iş yeri denetlendi. Denetimlerde 1 iş yerinde kumar oynandığı tespit edilerek iş yeri sorumlusu hakkında "Kumar Oynamak İçin Yer ve İmkan Sağlamak" suçundan adli işlem yapıldı. Kumar oynayan şahıslara idari yaptırım uygulandı. Ayrıca 1 iş yerinde 4207 Sayılı Kanuna muhalefet, 2 iş yerinin ruhsatsız olduğu tespit edildi. Ruhsatsız iş yerlerinden biri zabıta ekiplerince mühürlendi. Uygulamada 225 şahsın UYAP sorgulaması yapıldı. Ahlak Büro Amirliği koordinesinde Osmangazi ilçesinde yapılan umuma açık iş yeri uygulamasında ise 149 şahsın sorgulaması yapılırken, denetlenen 5 iş yerinden 2’sinde çalışan toplam 3 şahsın SGK kaydının olmadığı tespit edildi. Polis ekiplerinin kent genelindeki asayiş uygulamalarının kararlılıkla sürdürüleceği bildirildi.