GÜNDEM - 16 Haziran 2020 Salı 09:40

Yüksek Hızlı Trenler ve Marmaray vagonları her gün dezenfekte ediliyor

A
A
A
Yüksek Hızlı Trenler ve Marmaray vagonları her gün dezenfekte ediliyor

Korona virüs tedbirleri kapsamında Yüksek Hızlı Trenler ve Marmaray vagonları her gün düzenli olarak dezenfekte ediliyor.

Dünyayı etkisi altına alan yeni tip korona virüsle (Covid-19) mücadele her alanda devam ederken, özellikle vatandaşların yoğun olarak kullandığı toplu taşıma araçlarında dezenfekte çalışmaları da tüm hızıyla sürüyor. Şehirler arası hizmet veren Yüksek hızlı tren ve Marmaray vagonları seferlerini tamamladıktan sonra dezenfekte işlemi uygulanarak temizleniyor.

Yüksek Hızlı Trenin tüm koltukları dezenfekte ediliyor

Yüksek Hızlı Treni kullanan yolcuların sağlığını düşünen Devlet Demir Yolları İşletmesi ekipleri gece gündüz aralıksız çalışıyor. Seferlerini bitiren trenler Halkalı istasyonunda hijyen ekipleri tarafından dezenfekte ediliyor. Yolcuların koltukları ve bagaj bölümlerine dezenfektan sıvısı sıkılıyor. Halkalı istasyonuna gelen Yüksek Hızlı Trenler, korona virüs önlemleri alan özel giysili ekipler tarafından temizleniyor. Vagonların iç kısmına dezenfekten sıvısı sıkıldıktan sonra, hijyen ekipleri tüm vagonları siliyor. Yolcular ve görevliler için, vagonların içine hijyen sıvısı takılıyor. Korona virüs önlemleri kapsamında önlemler alan Devlet Demir Yolları İşletmesi, trenlerde koltukları Sosyal Mesafe kuralına göre düzenledi. Yolcular maskesiz trenlere alınmazken, çalışanlara maske ve dezenfekten veriliyor.

Yüksek Hızlı Trenler ve Marmaray vagonları her gün dezenfekte ediliyor

Marmaray vagonları da her gün dezenfekte ediliyor

Asya ile Avrupa’yı denizin altından bağlayan ve her gün binlerce İstanbullunun kullandığı Marmaray istasyonları da korona virüsle mücadele kapsamında her gün düzenli olarak dezenfekte ediliyor. Seferleri biten Marmaray vagonları bakım merkezine alınarak temizleniyor. Bakım merkezine giren trenlerin önce dışı yıkanıyor. Yıkama işleminin bitiminin ardından iç temizlik alanına çekilen vagonları burada ekipler temizliyor. Vagonların dışı yıkandıktan sonra, özel kıyafetli ekipler vagonları temizliyor. Önce vagonların içini koltuklarını ve yolcuların tutacaklarını özel sıvıyla silen ekipler daha sonra yerleri siliyor. Yerlerin silinmesinin ardından sürücü kabinini temizleyen ekipler, son olarak vagonlara korona virüs önlemleri kapsamında dezenfektan sıkıyor. Sıkılan dezenfektanın yolculara zarar vermemesi için bir süre bekletilen vagonlar daha sonra sefere sokuluyor. Korona virüs salgını nedeniyle yolcuların sağlığını düşünen Marmaray yetkilileri birçok önlem alıyor. Vagonlara sosyal mesafe stickerleri yerleştiren yetkililer, koltukları da sosyal mesafe kuralına göre ayarlayarak uyarı yazıları astı. Her vagona dezenfekten sıvısı yerleştirildi. Ayrıca vagonlarda bulunan ekranlarından yolcuların korona virüs önlemlerine uymaları için bilgilendirme yapılıyor.

Çalışanların sağlığı da unutulmadı

Yolcuların sağlığını korumak için her türlü önlemi alan Marmaray yetkilileri, çalışanları da unutmadı. Tüm çalışanların korona virüs önlemlerine uymasını isteyen yetkililer, çalışanlara periyodik olarak maske ve eldiven veriyor. Ayrıca çalışma alanlarına ve giriş kapılarına dezenfekten sıvıları yerleştirildi.

Tuncer Cengiz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü İzmir’in Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde sürü halinde yerleşim yerlerine inen yaban domuzları, dev cüsseleriyle cadde ve sokaklarda cirit atarak korku salıyor. Geceleri sokağa çıkmaya korkan vatandaşlar yetkilileri kalıcı önlem almaya çağırırken, bazı kişilerin ise alıştıkları domuzlardan kaçmak yerine onları cep telefonlarıyla görüntülemesi dikkat çekti. İzmir’de yaban hayatı ile kent yaşamı arasındaki sınırlar iyice belirsizleşmeye başladı. Özellikle Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde gece saatlerinde ortaya çıkan domuz sürüleri, yerleşim yerlerinde özgürce dolaşırken görüntülendi. Kent sakinleri, gündüzleri sahipsiz köpeklerden, geceleri ise sayıları her geçen gün artan dev domuz sürülerinden dert yanıyor. Dün gece geç saatlerde Balçova sokaklarına inen yaban domuzları, devasa cüsseleriyle dikkat çekti. Çöp konteynerlerinin etrafında yiyecek arayan ve caddelerde sürü halinde ilerleyen domuzlar, trafikteki sürücülere ve yoldaki vatandaşlara aldırış etmeden dolaşmaya devam etti. Bazı İzmirlilerin artık bu duruma alıştığı ve kaçmak yerine cep telefonlarına sarılarak o anları kaydettiği görüldü. Kentin korkulu rüyası haline geldi Öte yandan, her gece sokaklarda karşılaştıkları bu tablodan büyük rahatsızlık duyan vatandaşlar ise yetkililere çağrıda bulundu. Geceleri yaya olarak dışarı çıkmaya korktuklarını belirten mahalle sakinleri, yetkililerin bu konuda artık kalıcı ve somut bir tedbir alması gerektiğini belirtti. Bazı vatandaşlar da şehir merkezinin domuzların doğal alanı haline gelmesinde, sokak hayvanları için özellikle kaldırımlara kedi-köpek maması koyulmasının da etkili olduğunu iddia etti. Sürü halinde geziyorlar Yaşan durumda bir dengesizlik olduğunu aktaran Balçova ilçesi sakini Osman İlhan, "Çünkü bu hayvanların buraya inmemesi gerekiyor. İnsanlar yemek veriyor, ekmek kırıntıları koyuyor; onlar da buna alışıp devamlı geliyorlar, bazen 10, 15, hatta 20 tane oluyorlar. Balçova Belediyesi bu konuda tabelalar asmış; bu hayvanlara ekmek ve kırıntı atılmaması, doğal yaşamlarına bırakılması gerektiğini söylüyor ama dinleyen var mı bilmiyorum, genelde dinlemiyorlar. İnsanlar ekmek ve yemek artıkları bırakıyor, bu yüzden domuzlar her akşam saat 10.30-11.00 gibi ormandan buraya iniyor. Sokağa çıktığımızda görüyoruz ve bu da bir korku oluşturuyor. Mesela ben gece saat 2’de evimin önünden geçerken korktum; gürültülü seslerle, yavrularıyla birlikte 15-20 kişilik sürüler halinde geçiyorlar. Sürü halinde ses çıkararak ilerliyorlar ve köpek olsa bir şekilde müdahale edersiniz ama onların huyunu suyunu bilmediğimiz için bir şey yapamıyoruz" dedi. "Domuz ailesi çıkabilir" Domuzlardan aslında şikayetçi değiliz diyen esnaf Devrim Çıntay, "Muhtemelen domuzlar bizden şikayetçidir çünkü buraya gelip onların yerini işgal etmiş durumdayız. Bu konuda hem domuzların hem de insanların yanlış davranışları var; özellikle insanların yem ve mama bırakması önemli bir etken çünkü domuzlar kedi mamasının kokusuna geliyorlar diye düşünüyorum. İlk başta insan korkar gibi oluyor ama sonra bakıyorsun ki onlar senden korkuyor ve zaten kaçıyorlar, bu yüzden aslında çok büyük bir tehlike arz ettiklerini düşünmüyorum; tabii küçük çocuklar konusu ayrı. Balçova Belediyesinin bu konuyla ilgili çok bir şey yaptığını sanmıyorum, çünkü hayvanlara burada farklı bakıldığı için toplama gibi uygulamalar da yapılamaz; muhtemelen belediye bir çalışma yapmıyor, yapsa görürdük diye düşünüyorum. Geçenlerde trafik kazası oldu, domuzlar büyük olduğu için arabalarda oluşan hasar da büyük oluyor ama herhalde domuzlarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu nedenle ‘Dikkat hayvan çıkabilir’ tabelaları yerine ‘Dikkat domuz çıkabilir’ ya da ‘Domuz ailesi çıkabilir’ şeklinde tabelaların olması bana daha mantıklı geliyor" ifadelerini kullandı. Balçova ilçesinde emlakçılık yapan Vedat Küçükgökçe ise, "Burada çok aşırı sayıda domuz görüyoruz ve oldukça da büyükler. Bu durum ciddi anlamda tehlike arz ediyor çünkü bunlar vahşi hayvanlar. Bir gün mutlaka bir olay yaşanacak; yaşandıktan sonra önlem almak ise çok daha kötü sonuçlara yol açabilir, bu yüzden önlemlerin şimdiden alınması gerekiyor. Teller açık olduğu için domuzlar rahat rahat girip çıkıyorlar. Ayrıca burada onlara yemek veriliyor, ekmek atanlar var. Hem çevre kirliliği oluşmuş durumda hem de vahşi hayvanların insanların arasında olmaması gerektiğini düşünüyorum; bu açık bir tehlike oluşturuyor" diye ekledi.