GÜNDEM - 27 Nisan 2019 Cumartesi 09:08

Yüzde 99 engelli Berat’ın annesi Sibel Selçuk: 'Devlet büyüklerimizden yardım bekliyoruz'

A
A
A
Yüzde 99 engelli Berat’ın annesi Sibel Selçuk: 'Devlet büyüklerimizden yardım bekliyoruz'

Marmaris’te Sibel Selçuk, 64 kilo olan oğlu Berat Selçuk’u patika yoldan sırtında taşıyarak ana yola çıkarıyor. Cefakar anne Selçuk 23 Nisan Çocuk Bayramı’nda oğlunu dışarı çıkaramadığını belirterek, “Devlet büyüklerimizden, başta Recep Tayip Erdoğan olmak üzere yardımlarını bekliyoruz. Lütfen biz yol istiyoruz, yardımlarınızı bekliyoruz.” dedi.

Marmaris’in Söğüt Mahallesi’nde yaşayan 11 yaşındaki Berat Selçuk hem epilepsi hastası hem de yüzde 99 engelli. Berat’ın yaşadığı eve ulaşım patika yoldan sağlanıyor. Bir restoranda garson olarak çalışan baba Haydar Selçuk’un, yaklaşık bir aydır ayağı kırık. Berat’ın dışarı çıkması gerektiği zaman, babasının ayağı kırk olduğu için ve gündüz çalıştığı için annesi Sibel Selçuk onu yaklaşık 100 metre uzunluğundaki patika yolda sırtında taşıyarak ana yola ulaştırıyor. Dışarda işleri bittikten sonra da aynı şekilde eve dönüyorlar. Aile mağduriyetlerinin giderilmesi için, 11 yıldır birçok kuruma başvurmasına rağmen sonuç alamadıklarını iddia etti. Anne Sibel Selçuk, kendisinin 54 kilo olduğunu, 64 kilo olan Berat’ı taşımaktan zorlandığını belirtti. Berat’ı 23 Nisan Çocuk Bayramı’na götüremediğini belirten Sibel Selçuk, “ Yüzde 99 engelli oğlum var. Yılardır yol istiyoruz, her yere başvurduk ama bize yol yapmıyorlar. Oğlumu taşımaktan zorlanıyorum. Bizi her zaman oyaladılar. Gereğinin yapılmasını istiyorum. Evimize ambulans giremiyor, arabaya koyamıyorum, dışarı çıkarıp gezdiremiyorum çocuğumu. Bize hiçbir şekilde yardımcı olmadılar. Evinizi taşıyıp kiraya çıkın dediler bize. Oğlum epilepsi hastası nöbetleri oluyor, hastaneye götüremiyoruz. Ben 54 kiloyum, çocuğum 64 kilo, her gün de kilo alıyor, artık taşıyamıyorum.” dedi. 

“Devlet büyüklerimizden yardım bekliyoruz” 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım isteyen Sibel Selçuk, “Çok maliyetli bir yol değil, 100 metrelik bir yol. Devlet büyüklerimizden, başta Recep Tayip Erdoğan olmak üzere yardımlarını bekliyoruz. Oğlum gezmek istiyor, 23 Nisan’da onu bayrama bile götüremedim, onu evden dışarı çıkaramadım. Çocuğum zaten birçok şeyden mahrum, ben de çocuğumun diğer çocuklar gibi dışarı çıkmasını istiyorum. Biz yol istiyoruz, lütfen yardımlarınızı bekliyoruz. “ dedi. 

“Biz araba yolu istemiyoruz, tekerlekli sandalyenin yürütülebileceği bir yol istiyoruz” 

Yaklaşık bir aydır ayağı kırık Haydar Selçuk ise, “ Sabah 06:30’da evden çıkıyorum gece 11:00’de eve geliyorum. Bir sağlık sıkıntısı olsa, epilepsi hastası olduğu için nöbet geçirse benim işten eve gelmem 20 dakika sürüyor. Annesi 54 kilo, kendisi 64 kilo sürekli kilo alıyor. Annesi güçlük çekiyor, eve hapis oldular. Yetkililerden istediğimiz tek bir şey var, engelli yolu yapılması. Biz araba yolu yapılsın istemiyoruz, tekerlekli sandalyenin yürüyebileceği bir yol istiyoruz. Çocuk 11 yaşına geldi, 3 dönem Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı, 3 dönem Marmaris Belediye Başkanlığı, 3 dönem muhtarlık gördü maalesef bir sonuç alamadık. Ben sayın Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan, Adalet Bakanımızdan Abdülhamit Gül’den, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’tan, Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay’dan, Kaymakam beyden, Vali hanımdan yardımlarını bekliyoruz. Lütfen ellerinizden geleni yapın bizi bu mağduriyetten kurtarın.” dedi.
 

Ramazan Terkos
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Sedef kakma sanatı kadın hüneriyle buluştu Osmanlı döneminde Fatih Sultan Mehmet ve 2. Abdülhamid Han başta olmak üzere birçok padişahın ilgi gösterdiği köklü bir süsleme sanatı olan sedef kakma sanatına kadın eli değdi. Türkiye’de sayılı kişilerin icra ettiği ve padişah mesleği olarak bilinen sedef kakma sanatının gelecek kuşaklara aktarılması için Şahinbey Belediyesi tarafından açılan kursa kadınlar büyük ilgi gösteriyor. Osmanlı döneminde bazı padişahların uğraş vermesi nedeniyle "padişahların sanatı" olarak bilinen sedef kakma sanatı, Gaziantep’te Şahinbey Belediyesi tarafından ev kadınlarına öğretiliyor. Unutulmaya yüz tutmuş sedef kakma sanatını günümüze taşıyan Şahinbey Belediyesi’nin Hasan Celal Güzel Gençlik Merkezi’nde açtığı kursa katılan kadınlar, usta öğretici eşliğinde tarihin derinliklerinden gelen, gösterilen ilgi nedeniyle Selçuklu ve Osmanlı Devleti döneminde zirveye ulaşan sedef kakma sanatını öğreniyor. Sedefkarlık olarak nitelendirilen sedef kakma sanatı kapsamında kadın kursiyerler, kılıç, kama, sandık, ayna ve rahle gibi birçok ürüne sedef işliyor. Genelde erkeklerin yaptığı sedef kakma sanatı kursuna katılan kadınların ürettiği ürünler, göz kamaştırıyor. Kadınların ürettiği eşyalar, çeşitli hediyelik eşya galerilerinde satışa sunuluyor. Usta öğreticiler tarafından verilen eğitimlerde midye ve istiridye gibi deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan sert ve beyaz maddeyi işçilikle ortaya çıkaran kadınlar, daha sonra ceviz ağacından yaptıkları ürünlere işledikleri malzemeyle sedef kakma sanatını ortaya koyuyor. Eğitimlerle birer sedef kakma ustası ev kadınları hem geleneksel sanatın yaşamasına hem de aile bütçesine katkı sağlıyor. Bugüne kadar eğitimleri başarıyla tamamlayan 300 kadına ustalık belgesi verildi. Kursta hünerli elleriyle birbirinden güzel işlemeler yapan ev kadınlarına genç kızlarda destek veriyor. Türkiye’de yok olmaya yüz tutmuş el sanatları arasında yer alan ve kurslarda yetiştirilen kadın ustalar aracılığıyla sedef kakma sanatını ayakta tutmaya çalışan Şahinbey Belediyesi’ne desteklerinden dolayı kadınlar teşekkür ediyor. Zahmetli ve büyük emeklerle tamamlanan birbirinden güzel ürünleri kursiyerler, hem sevdiklerine ve çevrelerine hediye edebiliyor hem de sosyal medya üzerinden de satarak aile ekonomilerine katkı sunabiliyor. Sedef kakma ustası Mustafa Kaya, Şahinbey Belediyesi tarafından açılan sedef kakma kursunda verdikleri eğitimlerle kadınların hem meslek öğrendiğini hem de gelir elde ettiğini belirtti. Kaya, kadınlara yönelik sedef kakma kursuna katılan kursiyerlerin doğrama makinelerinde de ahşaba şekil verdiğini, daha sonra ahşap parçalarına çekiç, tel yardımıyla çeşitli figürler çizdiğini, ahşaplara küçük deniz kabuğu parçaları yerleştirerek çeyiz sandığı, el aynası ve hediye sandığı gibi farklı ürünler ortaya çıkardıklarını söyledi. Genelde erkeklerin yaptığı sedef kakma sanatı kursuna katılan kadınların sanatın inceliklerini kısa süre içinde öğrendiklerini belirten Kaya, "Sedef kakma kursu Gaziantep’te sadece Şahinbey Belediyemiz tarafından kadınlara öğretiliyor. Şahinbey Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu’na bu imkanı sağladığı için teşekkür ediyoruz. Çünkü bize gerekli bütün desteği sağlıyor. Kadın kursiyerlerimize elimizden geldiği kadar mesleğimizi öğretmeye çalışıyoruz. Çünkü bizim mesleğimiz Selçuklu’dan Osmanlı’ya, Osmanlı’dan bizlere aktarılmış. Bütün çabamız sedef kakma sanatımız ölmesin istiyoruz. Sedef kakma UNESCO tarafından korumaya alındı. Kültür ve Turizm Bakanlığı da bu konuda büyük bir destek veriyor. Mesleğimiz ölmesin diye gerek belediyemiz ve gerek bakanlığımız her türlü desteğini veriyor. Biz de bu konuda elimizden geleni ve üzerimize düşen görev neyse onu yapmaya çalışıyoruz. İnşallah öğrencilerimizle bu mesleği daha da ilerleye götüreceğiz" dedi. Sedef kakma mesleğini öğrendiği için çok mutlu olduğunu belirten kursiyer kadınlardan Elif Çap ise, "Yaklaşık 4-5 aydır bu kursa geliyorum. Zor bir el sanatı olmasına rağmen Mustafa hocamızın sayesinde bir şeyler yapmaya başladım. Sedef kakma sanatını severek yapıyorum. Böyle bir el sanatını öğrendiğim için de çok mutluyum. İleride kendimi biraz daha geliştirdiğim zaman kendi iş yerimi açıp, bayanlarla birlikte çalışmak istiyorum. Kendi çocuklarıma takı sandıkları, el aynaları ve saat yaptım. Bu ürünleri kendi evimde de kullanıyorum. Arkadaşlarıma hediyelik ürünler yaptım. Arkadaşlarım verdiğim hediyeleri çok beğenerek aldılar ve çok memnun oldular. Böyle bir el sanatıyla uğraştığım için beni tebrik ediyorlar. Çok güzel bir duygu. Üretmek, bir şeyler öğrenmek ve bunu da böyle bir tesiste yapmak çok güzel" şeklinde konuştu. 4 yıldır annesiyle birlikte sedef kakma kursuna katıldığını belirten İrem Çap da, "Sedef kakma kursuna uzun zamandır katıldım. Mustafa hocamız sayesinde bu mesleği öğrendik. Kursta kendimize ürün çıkartıyoruz, yeri geldiğinde satış yapıyoruz. İleride aldığımız belgelerle iş yeri açıp anne-kız güzel bir iş yeri açıp orada da satış yapmayı düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Sedef kakmanın ismini ilk duyduğunda merak ettiğini ve kursa geldikten sonra büyük bir keyif aldığını söyleyen Ceren Tosun ise, "Yaklaşık 2-3 aydır bu kursa geliyorum. Mustafa hocam sayesinde çok yol kat ettim, çok şey öğrendim. Önce bu kursa başlamaya niyetim yoktu ama el sanatları ilgimi çekti. Ben de o yüzden kursa yazılmaya karar verdim ve çok güzel şeyler öğrendim. Hayalim güzel şeyler yapıp bu işi çok güzel bir şekilde kendi iş yerimi açmayı ve çok güzel ürünler yapmayı düşünüyorum. Çünkü bu sanat tarihi bir sanat olduğu için kimse emek vermiyor, kimse kolay kolay yapmıyor. O yüzden ben de bu kursa kayıt oldum" diye konuştu.
Ankara Türkiye’de düşen İHA’lar alarm veriyor: Güvenlik Uzmanından vatandaşlara kritik uyarılar Güvenlik Uzmanı Mehmet Akif Ceylan, art arda yaşanan son dönemde Türkiye’nin farklı bölgelerine düşen İHA’lara karşı vatandaşların bilinçli hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Güvenlik Uzmanı Mehmet Akif Ceylan, son dönemde sivil ve askeri alanda kullanımı artan İHA’ların kullanımına ilişkin bilgilendirmelerde bulundu. Gelişen teknolojiyle birlikte İHA’ların teknik arıza, sinyal kaybı veya dış müdahale gibi nedenlerle kontrolsüz şekilde düşebildiğini belirten Ceylan, bu araçların masum bir hobi ekipmanı olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizdi. Ceylan, düşen bir İHA’nın patlayıcı madde, kimyasal bileşen veya istihbarat amaçlı donanım taşıyabileceğine dikkat çekerek, vatandaşların yerde düşmüş bir İHA gördüklerinde kesinlikle dokunmamaları gerektiğini, parçalarını kurcalamamalarını ve olay yerinden uzak durmaları gerektiğini belirtti. Bu tür İHA’ların ya da tehlikeli maddeler içerebileceğini ifade eden Ceylan, özellikle sosyal medya için görüntü alma refleksinin ciddi tehlikelere yol açabileceğini dile getirdi. Yapılması gerekenin derhal güvenlik güçlerine haber vermek olduğunu söyleyen Ceylan, bölgenin mümkünse emniyet şeridiyle kapatılması ve kalabalığın uzaklaştırılması gerektiğini ifade etti. "Vatandaşlarımızın yapması gereken şey İHA’ya mümkün olduğu kadar yaklaşmamak" İHA’nın düştüğünü fark eden vatandaşların düştüğü alana mümkün olduğu müddetçe yaklaşmamaları konusunda uyaran Ceylan, "Son zamanlarda açık kaynaklara yansıyan bilgilerde ülkemizin farklı yerlerinde İHA enkazlarına ulaşılmış, kimisi etkisiz hale gelmiş, kimi kontrolünü kaybederek düşmüştür. Bu tarz durumlarda İHA’ları fark eden vatandaşlarımızın yapması gereken şey İHA enkazlarına mümkün olduğu kadar yaklaşmamak. Hızlı şekilde kolluk kuvvetlerine bilgi verilmesi önem arz etmektedir. Toplumsal olarak İHA’lara karşı teknolojinin getirdiği yeniliklerin vatandaşlar tarafından tanınması gerekiyor. Bunun için İHA’larla ilgili farkındalık projelerinin yapılmasında fayda var. İHA’lar kontrolsüz bir şekilde ülkemizde tespit edilmiştir. Bunun için ilgili makamlar tarafından farkındalığın artılması gerekiyor. İHA’ların bilinmesi gerekiyor" diye konuştu. "Sosyal medyada paylaşma, yetkililerle paylaş diyoruz" Türkiye’de düşen İHA’lara kontrolsüz bir biçimde yaklaşıldığını ve bu durumun vatandaşların can güvenliği açısından kritik derecede olumsuz olduğunu yineleyen Ceylan, "İHA fark edildiğinde hızlı şekilde kolluk kuvvetlerine haber vermemiz gerekiyor. Onunla beraber hiçbir şekilde dokunulmaması gerekiyor. Güvenli mesafe dediğimiz en az 100 metre uzak mesafede beklememiz gerekiyor. Kimseyi yaklaştırmamamız gerekiyor. Ankara’da yaşanan uçak kazası olayı doğrultusunda birçok vatandaşın uçak enkazına hızlı şekilde ulaştığını hep beraber gördük. Herkesin telefonları kayıt altında. Parçalara nasıl tekme attıklarını, bilinçsiz şekilde nasıl müdahale ettiklerini hep beraber gördük. Uçaktaki vatandaşlara müdahale edilmesi gerekiyor ama onunla beraber de uçak parçalarına dokunulmaması gerekiyor. Bizim bir sloganımız var. Sosyal medyada paylaşma, yetkililerle paylaş diyoruz" açıklamasında bulundu.