SPOR - 05 Eylül 2022 Pazartesi 12:26

Zafer rotasında düzenlenen ilk ultra maraton İzmir’de noktalandı

A
A
A
Zafer rotasında düzenlenen ilk ultra maraton İzmir’de noktalandı

Nef Vakfı’nın, Türk milletinin zafere koştuğu ve bir ulusun yeniden doğduğu Büyük Taarruz’un 100. yılında düzenlediği ultra maraton tamamlandı. 295 kilometrelik ultra maraton, atalarımızın izinde Afyon Kocatepe’den İzmir’e aynı ruhla ve aynı rotada 6 günde koşuldu.

Her yıl tekrarlanarak geleneksel hale getirilmesi hedeflenen ve dünyada bir ulusun kazandığı zafer rotasında, daha önce eşi benzeri bulunmayan bir anı ultra maratonu olan Zafer Ultra Maratonu, 30 Ağustos’ta Afyon Kocatepe Anıtından başlamıştı. 295 kilometrelik Zafer Ultra Maratonu, atalarımızın kahramanlık destanının rotasında Afyon Kocatepe’den İzmir’e koşularak tamamlandı. Afyon-Kocatepe, Kütahya-Dumlupınar, Manisa-Salihli, Turgutlu ve son olarak İzmir-İnciraltı güzergahında devam eden ultra maraton koşucuları, İzmir Cumhuriyet Meydanında yoğun ilgi ile karşılandı.

Zafer Ultra Maratonu, milli mücadele ruhundaki inancı, gücü ve azmi hatırlatmayı hedefleyerek geleceğin sorumluluğunu taşıyor. Her zaman ‘bir’ olmanın gücüne inanan Nef Vakfı, büyük zaferin 100. yılında, Türk Milletinin ‘bir’ olduğu ve Atatürk ile silah arkadaşlarının en çetin şartlarda yılmadan bağımsızlık hayalinin peşinden koştuğu mücadele yolunda, Zafer Ultra Maratonunu tamamladı. Yürüttüğü önemli toplumsal projeler çerçevesinde 6 sene önce #birizbirlikteyiz kampanyasını başlatan Nef Vakfı, şehit ve gazi çocuklarının eğitimine destek olacak.

İzmir Cumhuriyet Meydanında sona eren Zafer Ultra Maratonunun kapanışı da büyük bir coşkuyla gerçekleşti. Ultra maratonun kapanışına İzmir Valisi Yavuz Yavuz Selim Köşger, Nef Yönetim Kurulu Başkanı Erden Timur, ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı ile katılarak, sporculara madalyalarını takdim etti.

Zafer rotasında düzenlenen ilk ultra maraton İzmir’de noktalandı

Erden Timur: “Biz nice zaferlerle kazanılmış bu özel topraklara doğmuş çocuklarız”
Zafer Ultra Maratonu’nun finalinde düzenlenen törende konuşan Nef Yönetim Kurulu Başkanı Erden Timur, özgürlük ve bağımsızlık yolundaki en önemli mihenk taşlarımızdan biri olan Büyük Taarruz’un 100. yılını kutlamaktan gurur duyduklarını belirterek, “30 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da Mustafa Kemal Atatürk’ün Başkumandanlığı altında zaferle sonuçlanan Meydan Muharebesi ve adım adım özgürlüğe doğru 9 Eylül’de güzel İzmir’imizin göklerinde dalgalanan al yıldızlı bayrağımız; bağımsızlık aşkımızın ve bu uğurdaki sarsılmaz inancımızın bir sonucu. Biz nice zaferlerle kazanılmış bu özel topraklara doğmuş çocuklarız. Şanslı çocuklarız belki ama bir o kadar da borçluyuz bu vatana. Bizden sonrakilere borçluyuz. Geleceğimize borçluyuz. Atalarımız bu mücadeleyi hep birlikte tek yürek olarak kazandılar; Nef Vakfı olarak bugün saygın ve güçlü bir ülkenin onurlu yurttaşları olarak yaşamamızı sağlayan kahramanlarımızdan devraldığımız bu büyük mirası aynı birlik, beraberlik ve dayanışma bilinciyle yaşatmak belki de en önemli sorumluluğumuz” şeklinde konuştu.

İzmir Valisi Köşger: “Nef Vakfı Zafer Ultra Maratonu, zafer ve birlik ruhunu gençlere aktarabilmek için önemli”
Zafer Ultra Maratonu’nun final töreninde konuşan İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger ise ecdadımızın o dönemde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde emperyalist güçlerin hayallerini bozguna uğrattığına vurgu yaparak, “Biz, sıkıntılı zamanlarda birlik olmayı beraberliği beceren bir milletiz. Savaşı da savaşmayı da iyi biliriz ama zaman içinde bu ruhun törpülendiği de bir gerçek. Böylesi maratonlarla bu kurtuluş savaşı ruhunu, Çanakkale ruhunu, Malazgirt ruhunu gençlere aktarabilmemiz lazım. Gençlerimiz Nef Vakfı Zafer Ultra Maratonunda Büyük Taarruz’un başladığı noktadan 295 kilometreyi 6 günde koşa koşa geldiler. Elde teçhizatla mücadele ede ede geldiğinizi düşünün bir de bu yolu. Bu ruhu yakalayabilmek lazım. Ecdadın ne meşakkatlerle ne tür kahramanlıklar yaptığını ne tür bir fedakarlık yaptığını anlamamız için bu tür faaliyetlerin yapılması lazım. Bu anlamda Nef Vakfı’nın yaptığı bu faaliyete büyük önem atfetmek lazım. Ecdadımız emaneti olan bu ülkeyi önümüzdeki yüz yılda dünyanın saygın milletleri arasına sokarak, en gelişmiş, en sözü geçen en kudretli ülkesi haline getirerek bu borcumuzu ödemek zorundayız. İnşallah bu ruhu gençlere aktarabilirsek bu borcu ödeyeceğiz” dedi.

6 günde 295 kilometre koşuldu
6 gün süren ultra maraton boyunca koşucular, rota üzerinde Sancaktar Mehmet’in, cepheye mermi taşıyan Zehra Ana’nın, Halime Çavuş’un, Çoban İsmail’in yolunda 100 yıl öncesinin milli mücadele azmini ve imkansızlıklarını temsil eden çadırlarda konakladı. Zafer Ultra Maratonuna 10 ultra maraton sporcusu, Afyon etabında 86 halk koşucusu, İzmir etabında 286 halk koşucusu ve 372 sanal koşucu katıldı.
Yol boyunca dinlenme noktalarında bölgenin büyük taarruz boyunca önemini anlatan tarihten önemli kesitlerin yer aldığı kahramanlık hikayeleri paylaşıldı, sunumlar yapıldı. Yöre halkı maratoncuları sevinçle karşıladı, onlara bayraklarla eşlik etti, ikramlarda bulundu.
Atalarımızın 100 yıl önce büyük imkansızlıklarla çıktıkları yolda, geçmişi yad etmek adına Büyük Taarruz’da yenilen kuru ekmek, üzüm hoşafı ve mercimek çorbası gibi sürpriz ikramlarla da karşılaştılar.

Nef Vakfı'ndan şehit ve gazi çocuklarına önemli destek
Yaşadığı konum fark etmeksizin mümkün olduğunca fazla insanın ortak amacın bir parçası olmasını sağlama hedefiyle düzenlenen Zafer Ultra Maratonuna dünyanın ve Türkiye’nin her yerinden kaydolarak, destek verilen sanal koşuda toplanan bağışlar ise şehit ve gazi çocuklarının eğitimlerine destek olarak bağışlanacak.
Nef Vakfı, 2016 yılından bugüne, sivil ve resmi ayırt etmeksizin, Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü aracılığıyla ulaştığı şehit ve gazi çocuklarına düzenli burs desteği sağlıyor. Destek sağlanan çocukların sayısının Zafer Ultra Maratonu katkısıyla artırılması amaçlanıyor.

Ali Gözeten - Sinan Yeniçeri

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Alkollü sürücü aracı kendisinin kullanmadığını söyledi, kamera kayıtlarını izleyince ikna oldu Nevşehir’de kaza yapan alkollü sürücü, önce aracı arkadaşının kullandığını söyledi, Kent Güvenlik Yönetim Sistemi kamerası görüntüsünü izleyince de aracı kendisinin kullandığını itiraf etti. Daha sonra ise görüntü alan gazeteciye, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım” dedi. Kaza, gece saatlerinde 2000 Evler Mahallesi Zübeyde Hanım Caddesi Üniversite Kavşağı’nda meydana geldi. 1.33 promil alkollü olan Efe P., kullandığı 50 FE 378 plakalı Volkswagen marka otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Araç önce orta refüje çıktı, daha sonra da karşı şeride geçen otomobil kaldırım taşlarına çarparak durdu. Kazayı gören vatandaşların ihbarı üzerine kaza yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Otomobili sürdüğünü iddia eden bir vatandaş ile otomobilde bulunan bir kişi herhangi bir yaralanmalarının olmadığı gerekçesi ile tedaviyi kabul etmedi. Kaza yerine gelen polis ekipleri inceleme yaparken araçta yolcu olarak bulunduğunu söyleyen Efe P.’nin konuşmalarından ve durumundan şüphelendi. Aracı sürdüğünü bir türlü kabul etmeyen alkollü gence polis ekipleri dakikalarca dil döktü. Aracın Efe P.’nin bir yakınının üzerine olması nedeniyle sürücünün Efe P. olabileceği ihtimali üzerinde duran polis ekipleri KGYS kameralarını inceledi. Yapılan kamera araştırması sonrası polis ekipleri aracı Efe P.’nin sürdüğünü tespit etti. Polis ekiplerinin kaza görüntüleri izletmesi sonrası aracı kendisinin kullandığını söyleyen 19 yaşındaki aday sürücü Efe P.’nin yapılan alkol kontrolünde 1.33 promil alkollü olduğu tespit edildi. Alkollü sürücü Efe P. uzun uğraş sonucu aracı kendisinin kullandığını itiraf ettikten sonra, “Ehliyet alalı iki yıl olmadı. Bu üçüncü kazam” dedi. Görüntü alan basın mensuplarına da, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım ifadelerini kullandı. Efe P., görüntü alan gazeteciye de "tamam" işareti yaptı. Sürücüye alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 lira ceza işlem uygulanırken, araç da trafikten men edildi.
Sinop Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi. Sinop Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programda konuşan Başkan Erbaş, yaz Kur’an kurslarının önemine ilişkin, “Çocuklar küçük yaşlarda sizlerden öğrendiklerini asla unutmazlar. Eğer onların şu kalplerine, minicik körpecik zihinlerine İslam’ın güzelliklerinden birkaç hususu bile aktarabilirseniz sizin kurtuluşunuza vesile olur” dedi. Başkan Erbaş, gençleri, çocukları ve aileleri İslam’ın güzellikleriyle buluşturulması gerektiğini belirterek, camilerin, Kur’an kursların herkese açık olduğunu söyledi. “Rol model olmalıyız” Din görevliliğinde ihlas, samimiyet, aşk ve heyecanın olması gerektiğini dile getiren Başkan Erbaş, “Bunlar hocalara çok yakışıyor. Din samimiyettir ve aşk, heyecan Aşk, heyecan kalmadıysa muvaffak olamayız. Aşkımızı, heyecanımızı asla kaybetmeyelim. Rol model olmalıyız, bizi gören gençler, çocuklar bize heves etmeli” diye konuştu. “İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” Başkan Erbaş, din görevlilerinin aynı zamanda İslam’ı tebliğ noktasında yaşanılan çağın ve dünyanın öğretmenleri olduğunu belirterek, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz. Bu uğurda adanmışlık ruhuyla çalışmak en büyük bahtiyarlığımız ve çalışmalarımızın meyvelerini görmek en büyük heyecan kaynağımızdır. Çalışmalarımızın meyvesini görmemiz lazım. O meyveler bizim heyecanımızı daha da arttıracak” ifadelerini kullandı. Programa, Sinop İl Müftüsü Paşa Bektaş da katıldı.
Muğla Bal paketleme tesisi yangınında milyonlarca liralık maddi hasar meydana geldi Muğla’nın Köyceğiz ilçesi sanayi sitesinde meydana gelen ve milyonlarca lira maddi hasara neden olan fabrika yangını büyük ölçüde kontrol altına alındı. Söndürme çalışmalarını yerinde takip eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangını söndürmek için canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti. Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde sanayi sitesinde çöplükte çıkan yangın, bal paketleme tesisine sıçrayıp kısa sürede tüm tesisi ve çevresini sararak milyonlarca liralık maddi hasara sebep oldu. Yangını söndürmek için Muğla Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekiplerinin yanı sıra, Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı orman yangını söndürme ekipleri, Dalaman Hava Limanı’na bağlı itfaiye ekibi, özel sektör tankerleri ve iş makineleri ve beton dökme mikserleri görev yaptı. Rüzgarın da etkisi ile kısa sürede büyüyen ve mücadelesi oldukça güç şartlar altında sürdürülen yangında iş yeri ile birlikte araçlar da yandı. Yaklaşık 2 saat süren çalışmanın ardından kontrol altına alınan yangında ilk belirlemelere göre 2 işletmede bulunan market ürünleri, 6 bin teneke bal, 10 ton zeytinyağı, 1 kamyon, 2 kamyonet, 1 forklift, 5 transpalet ve elektronik cihazlar yanarak zarar gördü. Çalışmaları yerinde takip eden Vali Akbıyık, canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti Yangın çıktıktan kısa süre sonra Köyceğiz Toparlar Sanayi Bölgesi’ne gelerek çalışmaları bizzat yangın mahallinde takip edip ekiplerin müdahalesini koordine eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangının saat 21.05 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle çöp alanında başlayıp iki iş yerine sıçradığını belirtti. Vali Akbıyık yaptığı açıklamada, “Saat 21.05 civarı Köyceğiz Toparlar mevkiinde bal fabrikası iş yerinde meydana gelen yangın, tesisin hemen yanındaki çöp dökme alanında başlayıp iş yerine sıçrıyor. Bütün kamu araçlarımız, Orman Bölge Müdürlüğü, AFAD, belediye itfaiye araçları hatta Dalaman Hava Limanı itfaiyeleri ve özel sektör, olabilecek en hızlı şekilde müdahaleye başladılar. Yangın kontrol altına alındı. 150 personel 50 civarında arazöz, tanker, beton mikseri ve iş makineleri canla başla mücadele etti. Allah’a şükür can kaybı yok, bir kişi dumandan etkilendi. Yangının yerleşim yerlerine sıçrama ihtimalini düşünmüyoruz ama hava rüzgarlı, tüm birimlerle müdahale devam ediyor. Kamu, özel sektör, kişi ve kurum söndürme çalışmalarına canla başla destek veren herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Ankara Irak’ın kuzeyine düzenlenen hava harekatı ile 25 hedef imha edildi Milli Savunma Bakanlığı Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendiğini ve 25 hedefin vurulduğunu açıkladı. Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, PKK/KCK ve diğer terörist unsurları etkisiz hale getirerek Irak’ın kuzeyinden Türkiye’ye yönelik saldırıları bertaraf etmek ve hudut güvenliği sağlamak maksadıyla Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 51’inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakkı doğrultusunda Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendi. İcra edilen hava harekatıyla Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) tarafından kullanılan ve içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak, depo ve terör örgütünün kullandığı tesislerden oluşan 25 hedef imha edildi. Bakanlıktan yapılan açıklamada terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapılarak, “Asil milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri, geçmişte olduğu gibi bugün de ülkemizin ve milletimizin beka ve güvenliği için terörle mücadeleye son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir. Bu harekat sırasında; masum insanların, dost unsurların, tarihî ve kültürel varlıklar ile çevrenin zarar görmemesi için her türlü tedbir alınmıştır” ifadelerine yer verildi.