ÇEVRE - 16 Şubat 2025 Pazar 11:58

Hakkari’de karla mücadele çalışması sürüyor

A
A
A
Hakkari’de karla mücadele çalışması sürüyor

Hakkari Belediyesi ekipleri, dondurucu soğuk havaya rağmen hafta sonu kenti kar ve buzdan arındırmak için durmaksızın çalıştı.


Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, iki gün boyunca gece gündüz demeden karla mücadele ederek kent merkezinde biriken kar yığınlarını kamyonlarla şehir dışına taşıdı. Ayrıca, gizli buzlanmanın yol açtığı tehlikelere karşı 15 farklı mahalle, çarşı merkezi ve ara sokaklarda yoğun tuzlama çalışmaları yapıldı. Vali Yardımcısı ve Belediye Başkan Yardımcısı Vekili Tayyar Emre Mahmutoğlu, kentin çeşitli noktalarında görev yapan ekipleri yerinde denetleyerek çalışmaların aksamasız sürdürülmesi için gerekli talimatları verdi. Mahmutoğlu, ekiplerin herhangi bir aksaklığa yer vermeden görevlerini yerine getirmelerini sağlamak adına koordinasyonu yakından takip etti.


Belediyenin farklı birimlerinden oluşturulan 40 kişilik kar timi, özellikle araçların ulaşamadığı bölgelerde çalışmalarını sürdürüyor. Mahmutoğlu, kar timinin çalışmalarını yerinde izleyerek kendilerine kolaylıklar diledi.


Kent merkezi tamamen kardan temizlendikten sonra, ekipler mahallelerde yol genişletme çalışmalarına devam etti. Karla mücadele ekibi, yollar açıldıktan sonra vatandaşları yola kar atılmaması konusunda uyarırken, kentin genel ulaşımında herhangi bir aksaklık yaşanmaması için titizlikle çalışmalarını sürdürüyor.



Hakkari’de karla mücadele çalışması sürüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum Çocuk Evleri’nde ilham veren rol model çalışması Erzurum Çocuk Evleri Sitesinde, çocukların moral ve motivasyonunu artırmaya yönelik rol model odaklı bir program gerçekleştirildi. Erzurum Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünün yürüttüğü "İlham Veren Rol Model Çalışması" kapsamında düzenlenen etkinliğe Erzurum İl Emniyet Müdürü Onur Karaburun da katılarak çocuklarla sohbet etti. Programa Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Aykut, İl Emniyet Müdür Yardımcısı Özgül Aykut, Karaburun’un eşi Aynur Karaburun ve Çocuk Evleri Sitesi Müdürü Şeyma Kılınç Beyoğlu eşlik etti. Programın duygusal anlarından biri, çocukların misafirleri için hazırladığı şiirleri okuması oldu. Şiirler okunurken hem protokol üyeleri hem de çocuklar duygu dolu anlar yaşadı. Ardından çocukların gitar eşliğinde söyledikleri şarkılar ve okudukları Vatan Marşı, etkinliğe neşe ve coşku kattı. Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Aykut, kurumun hizmet modelleri, çocuklara sunulan bakım süreçleri ve yürütülen sosyal gelişim programları hakkında detaylı bilgiler aktardı. Aykut, rol model çalışmalarının çocukların kişisel gelişiminde önemli bir yer tuttuğunu belirtti. Ziyaret sırasında Onur Karaburun ve eşi Aynur Karaburun, çocukların el emeğiyle hazırladığı el sanatları çalışmalarını inceleyerek yapılan üretimler hakkında bilgi aldı. Ardından pasta atölyesini de ziyaret eden Karaburun çifti, burada çocukların hazırladığı ürünleri inceledi ve çalışmalar hakkında bilgi aldı. Programda konuşan İl Emniyet Müdürü Onur Karaburun çocuklara şu mesajları verdi: "Hepiniz geleceğin güçlü Türkiye’sinin birer değerisiniz. Kendinize güvenin, hedefler koyun ve asla vazgeçmeyin. Hayatın her aşaması bir eğitim ve öğrenme sürecidir. Disiplin, emek ve kararlılıkla her zorluğun üstesinden gelebilirsiniz. Bizler her zaman yanınızdayız." Ziyaret boyunca Karaburun ve eşi Aynur Karaburun, çocuklarla yakından ilgilenerek onların ilgi alanları, hedefleri ve gelecek planları üzerine samimi sohbetler gerçekleştirdi. Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından sürdürülen "İlham Veren Rol Model Çalışması", çocukların güçlü yetişkin figürleriyle bir araya gelmesini sağlayarak özgüven, motivasyon ve psikososyal gelişimlerini desteklemeyi hedefliyor. Program; hatıra fotoğraflarının çekilmesi, iyi dileklerin paylaşılması ve Karaburun’un eşiyle birlikte çocuklara hediye dağıtmasıyla sona erdi.
Bingöl Küçük bir dükkanda başlamışlardı şimdi tonlarca yufka üretiyorlar BİNGÖL (İHA) – Bingöl’de 5 yıl önce küçük bir dükkanda yufka üreten kadınlar, şimdilerde organize sanayi bölgesinde tonlarca üretim yapıp çevre illere gönderiyor. Bingöl AG Kadın Girişim Kooperatifi, 5 yıl önce 5 kadınla başladığı üretim yolculuğunu bugün 10 kadınla devam ediyor. Küçük bir dükkanda başlayan kadınların serüveni tonajlı üretim yapılan bir yapıya dönüştü. Sırt sırta veren kadınlar tonlarca yufka üreterek Bingöl başta olmak üzere çevre illere de hizmet veriyor. Ürün çeşitliliğini de artıran kadınlar yufkanın yanı sıra yöresel yemek olan sırın, mantı ve erişte üretimi de yapıyor. Kadınların dayanışması ve azmi, herkese örnek oluyor. Kooperatif Başkanı Ayşe Eyüpkoca, 5 yıl önce küçük bir alanda ve günlük yaklaşık 100 kilogram üretim kapasitesiyle yola çıktıklarını belirtti. Koca, "Başlangıçta 5 arkadaşla yufka yapıyorduk. Sonra ekibimizi genişlettik, üretim kalitemizi artırdık. Bugün Organize Sanayi Bölgesi’nde tonajlı üretime geçmiş durumdayız. Çevre illere ve Bingöl’ün tüm ilçelerine hizmet veriyoruz" dedi. Yufka üretiminin yanı sıra ürün çeşitliliğini artırdıklarını ifade eden Koca, "Bugün yufkamızın yanında yöresel yemeğimiz sırın, ayrıca mantı ve erişte üretimi yapıyoruz. Nasip olursa bir ay sonra lavaş hattımız da faaliyete geçecek. Böylece ürün portföyümüzü daha da genişleteceğiz. 5 yılda geldiğimiz nokta bizim için gurur verici. İnşallah 3-5 yıl sonra çok daha iyi yerlere geleceğimize inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Sivas Yemek artıkları ayıların uyku düzenin bozdu, ayılar yerleşim yerlerine dadandı Gıda bulmakta zorlanan ayıların, insanların bıraktığı atıklar nedeniyle yerleşim yerlerine inmeye başladığını ifade eden Doç. Dr. Abdurrhaman Takcı, atık yoğunluğundan kaynaklı ayıların kış uykusuna girmediğini söyledi. Yetersiz gıda nedeniyle doğal yaşam alanlarında besin bulamayan ayılar, yerleşim yerlerinde daha sık görülmeye başlandı. İnsanların bıraktığı yemek artıkları, çöp alanları ve kolay ulaşılabilir atıklar ayılar için cazip bir besin kaynağı haline gelince, hayvanların yerleşim yerlerine yaklaşma sıklığı giderek arttı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi Klinik Bilimler Bölümü’nde görevli Doç. Dr. Abdurrahman Takcı, ayıların kış uykusu olarak bilinen döneme artık her zaman girmediğine dikkat çekti. Takcı, normalde solunum ve dolaşımlarını yavaşlatarak yaklaşık iki ya da üç ay süren bir dinlenme dönemine geçen ayıların, besin bolluğu nedeniyle bu süreçten vazgeçtiğini söyledi. Ayıların şehre inmesinin temel nedeni doğal yaşam alanlarında yeterli besin bulamaması olduğunu söyleyen Takcı, "İnsanların bıraktığı atıklar ayılar için kolay besin anlamına geliyor. Bu durum, onların kış uykusuna girmemesine ve yerleşim yerleriyle daha sık temas kurmasına neden oluyor" dedi. "Tam bir kış uykusundan söz edilemez" İnsanların bıraktığı atıkların yoğun olması sebebiyle ayıların kolay besin bulmasına bağlı olarak kış uykusuna yatmadıklarını belirten Abdurrahman Takcı, "Ayıların şehre inme sebeplerinden biri yetersiz gıda nedeniyle yemek arayışına girmeleridir. Bu yüzden insan atıkları, yemek artıkları ve çöp alanlarında kolayca besin bulabilen ayılar zamanla insanların yaşam alanlarına daha fazla dahil olmaya başlamıştır. Bilim dünyasında ayıların kış dönemine yönelik davranışları hakkında bir ikilem bulunur. Ayılarda dolaşım ve solunum yavaşlasa da bu kadar büyük bir düşüş yaşanmaz. Ayılar uyku halinde olsalar bile uyanıp saldırabilirler, bu nedenle tam bir kış uykusundan söz edilemez. Ayıların kış uykusu olarak adlandırılan dönem aslında gıdadan tasarruf etmek için girdikleri bir süreçtir. Genelde iki ya da üç aylık bir süre boyunca besine ulaşmanın zorlaştığı zamanlarda uykuya geçerler. Fakat yılın her döneminde besin bulabileceklerini düşündüklerinde bu sürece girmezler. Günümüzde insanların bıraktığı atıkların yoğun olması ayıların kolayca besin bulmasına yol açtığı için kış aylarında uyku dönemine girmedikleri gözlemlenmektedir" dedi. "Saldırgan davranış gösterebilmektedirler" Yeterli gıda olduğunda ayıları ürediklerini söyleyen Takcı, "Ayıların üreme performansı da gıda durumuyla doğrudan ilişkilidir. Besin yetersiz olduğunda hamilelik gerçekleşmez. Dişi ayılar yaklaşık 180 ile 270 gün arasında yavru doğurur. Ancak yavruların anne rahmine tutunabilmesi için annenin enerji rezervlerinin yeterli olması gerekir. Bir ayının gelişimi yaklaşık 3 yıl sürer ve bu sürede yavru annesiyle birlikte kalmak zorundadır. Bu süreç boyunca anne yeniden çiftleşmez. Gıda yeterli olduğunda üreme yaklaşık üç yılda bir gerçekleşebilir. Ayılar içgüdüsel olarak gıdalarını koruma eğilimindedir. Bu nedenle insanlar dahil çevrelerindeki diğer canlılara karşı agresif davranabilirler. Ayılar bireysel yaşayan hayvanlardır, üreme dönemleri dışında toplu halde bulunmazlar. Doğada, anne ve hayatta kalan yavruları dışında bir arada görülmezler. Gıdalarını ya da yavrularını korumaya çalışırken insanlarla karşılaşmaları halinde saldırgan davranış gösterebilmektedirler" diye konuştu.
Sivas Sivas’ta karlı havada 13 derecelik suya girdi Sivas’ta yaşayan Kerem Okyay, kar ve soğuk havaya aldırış etmeden 13 derece sıcaklığındaki suya girerek yüzdü. Hafik ilçesine bağlı Göydün köyünde doğup büyüyen Kerem Okyay, soğuğu ile ün salan kentte su birikintisine girerek yüzdü. Kar yağan ve hava sıcaklığının sıfır derece olduğu köyde akrabalarıyla birlikte 13 derece sıcaklığındaki suya giren Okyay, vatandaşları da köylerindeki suya girmeye davet etti. "Gayet de güzeldi vücudumuz da rahatladı" Sivas’ta ticaretle uğraşan Kerem Okyay, "Sivas’ta bir ilki başardık. 4-5 yıl kadar önce karda suya gireceğimi ifade etmiştim, şimdi de nasip oldu ve cesaretimiz de yerine geldi suya girdik, şoklanmış olduk. Bizim girdiğimiz tuzlu su, kendi köyümüze ait. Deniz suyuna eşdeğer bir su. Hatta suya ben ve kuzenlerim girdik. Gayet de güzeldi, vücudumuz da rahatladı" dedi. "Kesinlikle herkese tavsiye ediyorum" Görenlerin şaşırdığını ifade eden Okyay, "Herkes donarsınız dedi ama donmadık. Vatandaşın tepkisi ’Zatürre olursun, girilmez’ şeklindeydi. Çılgınlık olarak görüyor herkes ama Ruslardan bir eksiğimiz yok bizim. Kış geldiğinde, soğuklar başladığında gördüğümüz kadarıyla giriyorlar. Onlardan da esinlendik ama eksiğimiz yok, fazlamız var. Çıktıktan sonra üşümedik. Çünkü su yaz-kış 13 derece. Kesinlikle herkese tavsiye ediyorum. Bu tuzlu su Sivas merkeze 11 kilometre mesafede. Tatlı su belki daha soğuk olabilir ama tuzlu suyu daha çok tavsiye ediyorum, yaz kış da giriyoruz zaten" diye konuştu.