KÜLTÜR SANAT - 09 Temmuz 2017 Pazar 10:36

Günün stresini nostalji odasında atıyor

A
A
A
Günün stresini nostalji odasında atıyor

Hatay’ın İskenderun ilçesinde yaşayan Abdullah Cıla, aile büyüklerinin kullandığı eşyaları ve küçük yaşlarda merak sardığı eski müzik aletlerine gözü gibi bakıyor.

Hatay’ın İskenderun ilçesinde yaşayan Abdullah Cıla, aile büyüklerinin kullandığı eşyaları ve küçük yaşlarda merak sardığı eski müzik aletlerine gözü gibi bakıyor. Evinin bir köşesini bu tarihi eşyalar ile donatan Cıla, iş çıkışında rahatlamak ve günün stresini atmak için soluğu nostalji kokan odasında alıyor.


6 yaşında babasından saz çalmasını da öğrenen Abdullah Cıla (32), sazından ve tarihi eşyalarından asla vazgeçemeyeceğini belirtirken, başı ağrısa ağrısını saz çalarak geçirdiğini söyledi. Şair olan ve 1999 yılında 80 yaşında vefat eden büyükbabası Mehmet Cıla’dan kalan eşyalara bile gözü gibi bakan Abdullah Cıla, babaannesinin 70 yıllık çeyiz sandığını bile saklıyor.


Müzeyyen Senar, Zeki Müren, Hamiyet Yüceses, Safiye Ayla, Perihan Altındağ gibi birçok ünlü sanatçının günümüzde nadir bulunan taş plaklarına da gözü gibi baktığını söyleyen Cıla, 1926 yılına ait gramofonu ile bu plakları dinlemeyi çok sevdiğini ifade etti. Cıla, “Bende Ferdi Tayfur, Orhan Gencebay, Neşet Ertaş, Müslüm Gürses, İbrahim Tatlıses gibi dönemin birçok sanatçısının plakları da mevcut. Eski gramofonum, radyom olsun hepsini saklıyorum. Bu odamda yaklaşık 70 yıllık dedem ile nenemin çeyiz sandıkları, 1926 yılına ait gramofon, 1957 – 1960 model radyolarım var” dedi.


Büyükbabasının geçmişte kullandığı eşyaları 1999 yılında vefatından sonra atılmasına, kırılıp dökülmesine gönlünün razı gelmediğini onları nasıl kullanmışlar, nasıl yapmışlar diye merak ederek toparlayıp burada muhafaza ettiğini ifade eden Cıla, “Geçmişte büyükbabamın kullandığı asırlık eski ütü, terazi, testere, orak, balta, tahra, sepet, gaz ocağı gibi birçok eşyasını hala saklarım. Bu eşyalar nasıl kullanılmış işte bundan 70-100 yıl önce şu alet kullanılmış oğlum diyebileyim. Çocuklarıma veya torunlarıma gösterebilmek adına burada topladım. Bazen arkadaşlarım serzenişte bulunuyor. Bu eskileri ne yapacaksın. Yenileri var diye. Ama ben şöyle düşünürüm. Eskisini bilmeyen, yenisine, geleceğine adım atamaz böyle bilirim” diye konuştu.


İlkokul birinci sınıfa giderken saz çalmasını babasından öğrenen Cıla, şöyle devam etti:


“Bu tarihi odama geçiyorum. Burada saz çalıyorum. Günün stresini atıyorum. Sazımdan asla vazgeçemem. Hatta başım ağrısa bile sazımı çalarak başımın ağrısını geçirebiliyorum. O kadar çok seviyorum saz çalmayı. Buradaki hiçbir eşyadan vazgeçemem ki, hatta birçok ilden arkadaşlarımdan beğendiğim bir plak oluyor. Onları getirtiyorum ve burada onları çalıyor dinliyorum o plakları. Buraya daha eski tarihi eşyaları dizmeye hala devam ediyorum.”


Oluşturduğu odasında kimi zaman yarım asırlık ve hala çalışmakta olan radyosunu da dinleyen Cıla, “Bu odaya girdiğimde tüm yorgunluğum gidiyor. Taş plaklar olsun, plaklar olsun hepsini can kulağıyla dinliyorum. Bunları bu tarihi eser odamda, çocuklarıma torunlarıma kadar saklamayı düşünüyorum. Babamın hediye ettiği sazımla Neşet Ertaş, Musa Eroğlu, Orhan Gencebay gibi çok sevdiğim sanatçıların türkülerini, şarkılarını söylüyorum. Burası benim için farklı bir dünya” dedi.


Dünyaya gözünü açtığında Neşet Ertaş’ın, Musa Eroğlu’nun türküleri ile büyüdüğünü ifade eden Abdullah Cıla, odasındaki tarihi eşyalarıyla adeta nostalji yaşıyor.


Kendine has oluşturduğu şark köşesinde sazını eline alan Abdullah Cıla söylediği birbirinden güzel türküler ile günün stresini atıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Burdur’da dikkatsiz sürücülerin neden olduğu kazalar kameralara yansıdı Burdur’da mart ayında dikkatsiz sürücülerin neden olduğu kazalara ait KGYS görüntüleri yayınlandı. Kazaların birinde, park halindeyken arkasını kontrol etmeden yola fırlayan sürücünün kullandığı otomobile çarpıp, refüj taşına vuran motosikletli ağır yaralandı. Burdur’da geçtiğimiz Mart ayında meydana gelen ve KGYS kameraları tarafından kaydedilen trafik kazaları Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yayınlandı. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından “Biraz daha dikkatli olsalardı, bu kazalar olmayabilirdi” mesajıyla yayınlanan görüntülerde, 4 kazanın da sürücü dikkatsizliğinden kaynaklandığı görüldü. Görüntülerdeki birinci kaza, Necati Bey Mahallesi Manastır kavşağında meydana geldi. Kavşak içerisinde bekleyen otomobilin, Tugay istikametinden Antalya kavşağı istikametine doğru sağ şeritte seyir halinde olan otomobili beklemeyip, bir anda sağ şeride atlaması sonucu, iki otomobil birbirine çarptı. Görüntülerdeki ikinci kaza yine Manastır kavşağında meydana geldi. Şehir içinden kavşağa kontrolsüz giren otomobile; Antalya kavşağı istikametinden gelip Tugay istikametine doğru seyir halinde olan başka bir otomobilin çarpması sonucu, iki otomobilin de sürücüsü kazayı hafif şekilde yaralı olarak atlatıyor. Üçüncü kaza ise Bülent Ecevit Bulvarı Vali Konağı kavşağında oluyor. Nene Hatun Caddesi üzerinden kontrolsüz bir şekilde kavşağa çıkan minibüse, Tugay kavşağından Fethiye istikametine seyir halindeki otomobilin yandan çarpması sonucu, iki otomobilde de maddi hasar meydana geliyor. Otomobile çarptıktan sonra refüj taşına vuran motosikletli ağır yaralanıyor Görüntülerdeki son kaza ise Özgür Mahallesi Gazi Caddesi üzerinde meydana geliyor. Arkadaşına ait 15 ACK 022 plakalı motosiklet ile cadde üzerinde süratle ilerleyen E.E. (22), yol kenarında park halindeyken yola çıkmak üzere hamle yapan E.D. idaresindeki 15 ER 060 plakalı Honda marka otomobile sol kapı kısmından çarpıp yola savrulduktan sonra, motosikletten düşüp refüje vuruyor. Kaskı olmayan E.E., kafasını yere çarptığı için ağır yaralanıyor. Savrulan motosiklet ise karşı şeride geçip, park halindeki 15 LK 808 plakalı Kia marka otomobile çarparak duruyor. Hastaneye kaldırılan motosiklet sürücüsü E.E.’nin ehliyetinin olmadığı öğrenilirken, E.E.’ye ehliyetsiz motosiklet kullanmaktan, motosiklet ruhsat sahibine ise ehliyetsiz birine araç vermekten, toplamda 25 bin 954 TL para cezası uygulandı.
Antalya Yaya önceliği olan yerlerde araç kullananlara 37 bin TL ceza Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde özellikle sahil yürüyüş yolları, kaldırımlar ve trafiğe kapalı bölgelerde yasak olmasına rağmen bisiklet ile motosiklet kullanan 17 sürücüye, "motosikleti yayaların kullanımına ayrılmış yerlerde sürmek" ve "saygısızca araç kullanmak" maddelerinden toplam 37 bin 332 lira ceza uygulandı. İlçe Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Büro Amirliği Jandarma ve Zabıta ekipleri, özellikle akşam saatlerinde çocuk, yaşlı ve ailelerin park ve yeşil alanlarda gönül rahatlığı ile vakit geçirebilmeleri için sürekli devriye halinde oluyor. Ekipler, yaya güvenliğini bozacak şekilde kuralları ihlal eden motosiklet ve bisiklet kullanıcılarını affetmiyor. Ekipler, yayaların kullanımında olan ya da yaya önceliği olan alanlarda bisiklet ile motosiklet kullanılmaması ve kurallara uyulması konusunda sürücüleri uyarıp, kurallara uymayanlara ise para cezası uyguluyor. 37 bin 332 lira ceza yazıldı Ekipler, gerçekleştirdikleri denetimlerde ise Gazipaşa’da sahil yürüyüş yolları, park, yeşil alanlar, kaldırımlar ile trafiğe kapalı bölgelerde yasak olmasına rağmen bisiklet ve motosiklet kullanan 17 sürücüye; "trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan yönetmelikte gösterilen diğer kurallara uymamak" maddesinden 690 lira, "saygısızca araç kullanmak" maddesinden 690 lira ve "motosikleti yayaların kullanımına ayrılmış yerlerde sürmek" maddesinden ise bin 506’şar lira toplam 37 bin 332 lira para cezası uyguladı.
Niğde Niğde’de baharın gelişini müjdeleyen Hıdırellez düzenlenen etkinlikle kutlandı Tabiatın canlanması, toprağın bereketlenmesi ve Hazreti Hızır ile İlyas peygamberlerin buluştuklarına inanılan ’Hıdırellez’ Niğde’nin Yeşilburç Köyü’nde düzenlenen etkinlikle kutlandı. İl Kültür Müdürlüğü ve Yeşilburç Muhtarlığı işbirliğinde organize edilen Hıdırellez Şenliği renkli görüntülere sahne oldu. Şenliğe, Niğde Valisi Cahit Çelik’in eşi Nermin Çelik, Niğde İl Kültür ve Turizm Müdürü Elif Belkıs Baştürk, Yeşilburç köyü sakinleri ve il merkezinde yaşayan vatandaşlar katıldı. Köy sokaklarında temizlik yapılması ile başlayan kutlama programında köydeki evlerin kapılarına çiçekler asıldı, köy halkı tarafından misafirlere ikramlarda bulunuldu. Şenlik alanında bir araya gelen köy sakinleri müzik eğlence eşliğinde sohbet edip renkli yumurta tokuşturdular, ateş üzerinden atladılar. Şenlikte konuşan Niğde Valisi Cahit Çelik’in eşi Nermin Çelik burada yaptığı konuşmada şunları söyledi; "Bilindiği üzere Hıdrellez, dünya tarihinin en eski mevsimlik bayramlarından biri olarak kabul edilmektedir. Ülkemizde de bu bayram, baharın başlangıcının kutlatması ve doğanın uyanışını, canlanışının simgelenmesi olarak değerlendirilmektedir. Hıdrellez, aynı zamanda hoşgörü, yardımlaşma ve doğa sevgisi gibi değerleri pekiştirmek için önemli bir fırsattır. 2017 yılında ülkemiz tarafından UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Miras Temsili Listesine kaydettirilerek insanlığın ortak mirası ilan edilen ’Bahar Kutlaması Hıdrellez’ her yıl 6 Mayıs’ta yurt genelinde kutlanmaktadır. Bugün bizler de kültürel faaliyetleri ve tarihi dokusuyla ön plana çıkan Şehrimizin güzide köyü Yeşilbuç’ta kıymetli hemşerilerimizle Baharın gelişini müjdeleyen Hıdrellez etkinliklerine katılmanın mutluluğunu paylaşıyoruz. Hıdrellezin, doğanın uyanışıyla birlikte insanların da ruhsal ve fiziksel olarak yenilenmeye ihtiyaç duyduğu bir döneme denk gelmesi, bu tür etkinliklerin önemini daha da arttırmaktadır. Bu vesileyle, geleneksel kültürümüze sahip çıkmak ve doğayı koruma bilincini yaygınlaştırmak adına düzenlenen Hıdrellez’ in anlam ve önemini vurgulayan bu programa katılmaktan memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum."