POLİTİKA - 27 Ekim 2018 Cumartesi 00:05

Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli Hatay’da

A
A
A
Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli Hatay’da

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Hatay’da bir dizi ziyaret gerçekleştirdi.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Hatay’da bir dizi ziyaret gerçekleştirdi. Muhtarlar ile ‘Tarım ve Orman Sektörü Buluşma Toplantısı’ gerçekleştiren Bakan Pakdemirli, burada açıklamalarda bulundu.


İlk olarak Hatay Valisi Erdal Ata’yı makamında ziyaret eden Bakan Pakdemirli daha sonra merkez ilçe Antakya’nın Karlısu Mahallesi’nde zeytin hasadı gerçekleştirdi. Ardından 3. Hatay Mobilya Fuarı’na ziyaret gerçekleştiren Pakdemirli, son olarak STK ve muhtarlarla buluşma toplantısı yaptı.


Bakan Pakdemirli gerçekleşen toplantıda yaptığı konuşmada, “Kaynakları ihtiyaçlara göre planlamamızı yapmamız lazım. Bilgiyi biz Bakanlıkça alıp yorumlayabilirsek, hele havza bazlı üretim bilgiyi daha sağlıklı akan bilgiyi yorumlayabilirsek sizler için de ekimle ilgili karar destek mekanizması haline getiririz. Tarım sigortalarının da özellikle fiyat garantisi üzerinde bir çalışmamız var. Bunu uluslararası borsalardan da tarım sigortasını sigortalayıp, senin ürünün sezonda 10 lira olacak, eğer 10 lira değilse 8 liraysa aradaki 2 lirayı gel biz sana sigortadan ödeyeceğiz tarzında çalışmalar yapıyoruz” dedi.


Hal yasası üzerinde çalıştıklarını belirten Bakan Pakdemirli, “Ürün tarlada 1 lira, özellikle yaş sebze meyve için söylüyorum, tüketicide 4 lira. Bunu üreticimiz de 1 liraya satmamalı 2 liraya satmalı, tüketici de 4 liraya yememeli 3 liraya yemeli. Tarladan çatala kadar olan bu zincirdeki mutlaka ve mutlaka değer zincirini yani herkesin alacağı payı hakkaniyetli bir şekilde dağıtmanın yolunu bulmamız lazım. Bunun için hal yasası çalışıyoruz, ticaret bakanlığımızla beraber tarım bakanlığı da buradaki görüşlerini iletiyor. Sadece hal yasası ile olacak iş değil, tabi marketlerde de bugün ulusal zincirler bu işin pazarının %50-60’ı, bunu da unutmamamız gerekiyor. Ama hal yasası ve marketlerle biz buradaki verimliliği biraz daha arttırabiliriz diye düşünüyorum. Buradaki verimsizlikler ise %10 tarlada kaybediyoruz, %20-30 hale gidene kadar kaybediyor. %10’da evimizde kaybediyor. Aslında %50’ye varan bir verimsizliğimiz var. Bu verimsizlikleri eğer iyileştirebilirsek, verimli hale getirebilirsek, gerçekten bugüne göre çok daha iyi bir noktada yer alacağız ve israftan kurtulacağız. Bu israfların bir kısmından gerçekten kurtulabilirsek, Türkiye’de ne fakirlik, ne açlık ne de başka bir şey kalır. Paris’teki bir hali gezdim. O halde meyve sebze artıklarını blenderdan geçiriyorlar ve onlardan çorba yapıyorlar. Ve zincir mağazalarında bunu sosyal sorumluluk olarak satıyorlar, fakir insanlara çok ucuz fiyatlarla. Bu tarz şeylerin peşinde olmamız lazım. İsraftan mutlaka kurtulmamız lazım. Ekmek israfından kurtulmamız lazım, her şeyin israfından kurtulmamız lazım. İnanın halen bizden çok zengin olan Avrupa, bizden çok daha tutumlu ve bizden çok daha iyi parasının hesabını yapıyorlar” dedi.


Bakan Pakdemirli, Türkiye’deki birlik ve kooperatiflerin tarımsal üretimde verimsiz kaldığını belirterek “Burada birçok STK var ama ben bunları da açık açık konuşuyorum. Bugün tarımsal üretimle alakalı 14 bin tane birlik ve kooperatif var. Bu 14 bin birlik ve kooperatife rağmen, ülkemizin birlik ve kooperatiflerinden dünyada 5’e, 10’a, 100’e, bine, beş bine giren bir kooperatifimiz yok. Burada bir verimsizliğimiz var. Birlik ve kooperatifler mutlaka ticaretin içerisinde olmalı, üreticisini kollamalı, tüketicisini de ucuz ürünlerin ulaşmasını sağlamalıdır” ifadelerine yer verdi.


Yerli tohumun ana önceliklerden biri olduğunu ifade eden Bakan Pakdemirli, “Ülkelerin stratejilerine bakıyorum, Çin dahil hepsi yerli tohumu göbeğine merkezine oturtmuşlardır. Tohumu yurtdışından aldığınız zaman karın önemli bir kısmı dışarıda kalıyor. Bizim bu işi yerleştirmemiz lazım. Bir de yerlinin lezzeti daha güzel. Yerli tohum dediğimiz, onu da mutlaka daha ileri çalışmalara götürüp topraklarımıza yabacılardan girmeyecek mi girecek ama yerli tohumu önceliğe alıp, yerli tohum ekmeye dikkat etmemiz lazım. Burada da aslında olduğumuz yer fena değil, 2002’de 145 bin ton olan yerli tohum, 1 milyon 50 bin tona geldi. Yakın zamanda çevre şehircilik bakanıyla birlikte açıkladığımız hazine arazilerinin kiraya verilme sürecini başlattık. 218 bin çiftçimize yaklaşık 125 milyon lira destek vereceğiz. Artık çiftçi kardeşlerimiz kendi arazilerini gönül rahatlığıyla biçecek. Ayrıca çiftçilerimiz isterlerse bu arazileri 10 yıl sonra bu arazileri satın alabilecekler” dedi.


Dövizdeki artıştan etkilenen sektörlerin başında tarım sektörünün geldiğini dile getiren Bakan Pakdemirli, “Birçok sektör belli oranda dövizdeki artıştan etkilenirken, tarım sektörü dünya imtiya fiyatları ile fiyatlandığı için dövizde ki artıştan en çok etkilenen sektörlerin başında geliyor. Çiftçi çok çok harcar, az az kazanır. Bu dönemde ani yükselen maliyetlere karşı da çiftçilik ne yazık ki son derece kırılgan. Bu sebeple birçok maliyetin arttığını biliyorum. Gübrede yüzde 15, yem de yüzde 10 indirim sağladık. Enflasyonla mücadele programında üreticimiz aynı zamanda tüketici. Bizim dağı taşı ekmemiz lazım. Eğer hasılayı arttırmamız gerekiyorsa dağı taşı ekmemiz lazım. Özellikle tarlasını ekmeyeni sahiplik anlamında değil ama bunun ekilmesi anlamında belki yasal müeddiler de getirmemiz lazım. Aile işletmelerini de ayakta tutmamız lazım. Çünkü sabit yatırım ihtiyaçları düşük, iş gücü maliyetleri düşük, iş bilen kalifiye elemanlar var” dedi.


Kısa vade de problemler yaşanabileceğini ama uzun vadede ülkemiz için problem görmediğini belirten Bakan Pakdemirli orta vadede uzun vadede ülkemizin çok iyi bir noktaya geldiğini ve çok çeşitli bir ekonomisi olduğunu ifade etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul TFF, Süper Lig’de 37. haftanın VAR kayıtlarını açıkladı Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Trendyol Süper Lig’in 37. haftasında oynanan karşılaşmaların VAR kayıtlarını açıkladı. TFF, Süper Lig’in 37. haftasında oynanan 4 karşılaşmanın Video Yardımcı Hakem (VAR) kayıtlarını Youtube hesabından ses ve görüntülü olarak paylaştı. Videoda yer alan maçlar ve alınan kararlar şöyle: - İstanbulspor - Sivasspor müsabakasının 64. dakikasında köşe vuruşu sonrası hakem Ömer Faruk Turtay, elle oynama belirleyerek penaltı noktasını gösterdi. VAR’dan gelen uyarı sonrası pozisyonu izleyen Turtay, penaltıyı iptal ederek köşe vuruşu kararı verdi. - Beşiktaş - Hatayspor maçının 90+3. dakikasında ev sahibi ekibin köşe vuruşu sonrası ceza sahasında Salih Uçan’a yapılan müdahale için VAR, potansiyel penaltı kararı için hakem Cihan Aydın’a uyarıda bulundu. Pozisyonu izleyen Aydın, Beşiktaş lehine penaltı noktasını gösterdi. - Gaziantep FK - Fatih Karagümrük karşılaşmasının 53. dakikasında Ceccherini’nin Markovic’e yaptığı müdahale sonrası hakem Zorbay Küçük sarı kart gösterdi. VAR uyarısıyla kenara gelerek pozisyonu izleyen Küçük, sarı kartı iptal ederek Ceccherini’yi kırmızı kartla oyun dışına gönderdi. - Kayserispor - Konyaspor mücadelesinin 14. dakikasında duran topta Uğurcan’ın yerde kalması sonrası VAR hakem Halil Umut Meler’e uyarıda bulundu. Pozisyonu izleyen Meler, Duckens Nazon’un kural dışı hareketi nedeniyle direkt kırmızı kart gösterdi.
Ankara Türk Mutfağı Haftası’nda Türkiye’nin eşsiz lezzetleri ve mutfak kültürü dünyaya tanıtılacak Türk mutfağının tarihi ve kültürel mirası, 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası’nda yurt içi ve yurt dışında düzenlenecek etkinliklerle tanıtılacak. Türk mutfağının kendine özgü niteliklerine dikkat çekilecek etkinliklerde, Türk mutfağı ve kültürü hakkında bilgi verilecek. Türk Mutfağı Haftası tanıtım etkinlikleri çerçevesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan himayelerinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde “Asırlık Tatların Buluşma Noktası: Yedi Bölgede Türk Mutfağı” temasıyla program ve sergi düzenlenecek. Etkinlikte Türk mutfağının geleneksel, sağlıklı ve atıksız kültürel mirasını vurgulayan ve Türk mutfağının zenginliğini aktaran bir video gösterilecek. 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası çerçevesinde gerçekleştirilecek etkinliklerde Türkiye’nin iklim yelpazesinin ve coğrafi çeşitliliğinin Türk mutfağının zenginliğine katkıları ile Türk misafirperverliğinin mutfak kültürüne yansımaları vurgulanacak. Türk mutfağında sadece yemeklerin değil aynı zamanda kültürün, geleneğin ve duygudaşlığın da paylaşıldığı yerli ve yabancı konukların dikkatine sunulacak. Türkiye’nin farklı bölgelerinin zengin mutfak kültürü ve özgün nitelikleri konuklarla paylaşılacak. Etkinlik kapsamında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda hazırlanan sergi ve dijital deneyim alanlarında Türkiye’nin Ege’den Doğu Anadolu’ya, Karadeniz’den İç Anadolu’ya kadar farklı coğrafi bölgelerinin sahip olduğu doğal ve kültürel miras ile tarımsal çeşitlilik beş duyuya hitap edecek şekilde sunulacak. Ayrıca Türkiye’nin tüm bölgelerinin mutfak zenginliği ve sofra kültürleri hakkında bilgi verilecek, çeşitli bölgelere ait mutfak araç gereçleri, el emeği dokuma işleri ve sofra sunumları görülebilecek. Ait oldukları yörede kültür, turizm ve ekonomi gibi pek çok alana etki ederek katma değer oluşturan coğrafi işaretli ürünler tanıtılacak. Kurulacak dijital ekranlarda Türk mutfağının hikâyesi, tarihi gelişimi ve bölgelerin kendine has dokuları izlenebilecek. 1 ay boyunca ziyaret edilebilecek sergide Türk mutfağının sahip olduğu zengin yiyecek ve içecek çeşitliliği, hazırlanma ve tüketme aşamalarındaki birlikte üretme kültürü, toplumsal dayanışma, kaynaşma ve paylaşma dinamikleri öne çıkarılacak.