MAGAZİN - 07 Aralık 2016 Çarşamba 11:26

Çevik ailesi ‘Sen Benim HerŞeyimsin’de tam kadro yer aldı

A
A
A
Çevik ailesi ‘Sen Benim HerŞeyimsin’de tam kadro yer aldı

Tolga Çevik’in heyecanla beklenen filmi ‘Sen Benim HerŞeyimsin’ seyirciyle ilk buluşmasını gerçekleştirdi. Yapımcılığını TME Film’in üstlendiği film, 6 Aralık Salı günü Kanyon Cinemaximum sinemalarında gala yaptı. Galada salonlar kahkaha ve hüzne teslim oldu.
Galaya Cem Yılmaz, Esra Erol, Nevra ve Murat Serezli, Ahu Türkpençe, Erdem Yener, Selma Ergeç, Murat Cemcir, Tolga Sarıtaş, Burak Hakkı, Şenay Akay, Ezgi Avcı, Bora Genç, Furkan Palalı, Murat – Hande Başoğlu, Fırat Parlak ve Burcu Kara, Bora Öztoprak, Alican Yücesoy, Sibel Turnagöl, Yosi Mizrahi, Yiğit Özşener, Metin Keçeci ve Önder Açıkbaş, Özer Atik ve Arif Sevimli de katıldı.
Filmin yönetmeni ve uyarlama senaryosunu yazan Tolga Örnek ile Tolga Çevik, kızı Tuna ve oğlu Tan Çevik ile eşi Özge Çevik, Melis Birkan, Cengiz Bozkurt, Hülya Gülşen, Cem Cücenoğlu, Emin Mecnunbeyli ve Şeniz Kurultay Gürkan kırmızı halı seremonisinde birlikte poz verdi.

Tolga Çevik: "Ailece çok güldük, çok ağladık"
Herkes için gurur gecesi olduğunu söyleyen Tolga Çevik, "Çok güzel bir film yaptık. Aile gibi çalıştık. Çok güldük, çok ağladık. Seyirciye de aynısını garanti ediyoruz. Filmde güzel sürprizlerimiz var. Kalbe hitap eden bir film yaptık. Çok güzel bir anımız oldu ailece. Tuna ve Tan isterlerse devam ederler, her şekilde destekçileriyiz" dedi.

Tolga Örnek: "Çocuklar fıstık gibi oynadılar"
Filmin yönetmeni Tolga Örnek çocuk oyuncuların profesyonel oyuncu gibi oynadığını belirterek, "Çok keyifliydi, Tuna ve Tan ile çalışmak benim kariyerimin en mutlu anlarından biriydi. Onların benim gözümün önünde profosyonel birer oyuncuya dönüşmeleri, yetenekleri, heyecanları ve insancıl tavırları kariyerime duyduğum heyecanı tekrar canlandırdı. İkisi de çok özel çocuklar. Fıstık gibi oynadılar. 40 yıllık oyuncu gibilerdi" ifadelerini kaydetti.
Filmde de kızını oynayan ve oyunculuğuyla büyük beğeni toplayan, Tolga Çevik’in kızı Tuna da "Çekimler çok güzel geçti. Devamının gelmesini çok isterim, çünkü çok eğlendim" dedi. Tuna Çevik, basın mensuplarından gelen ‘peki bu kadar güzel oynamayı nasıl becerdin?’ sorusunu ise "Ben henüz filmi görmedim. İyi mi oldu bilmiyorum. Bence bu seyircilerin kararı. Ona onlar karar versin" diye yanıt verdi.
İlk sinema deneyiminde şelaleden atlayan ve filmde babasının çocukluğunu oynayan Tan Çevik ise duygularını "Aslında yükseklik korkum var. Şelaleden atlama sahnelerini nasıl yaptığıma da çok şaşırıyorum. Çok güzel bir deneyimdi. Devamının da gelmesini isterim" şeklinde ifade etti.
Kızını bırakıp giden bir anneyi canlandıran Melis Birkan, "Çok güzel çalıştık, samimi bir film çektik. İnşallah seyirci de bizimle aynı şeyi düşünür" diye konuştu. Cengiz Bozkurt ise "Duygusal anları var, komik anları var, melodramatik yanları var. Filmimize güveniyoruz, iyi bir adaptasyon yaptık. Bundan sonrası artık seyirciye kaldı" dedi. Tolga Çevik’in eşi Özge Çevik de filmde bir sahnede sürpriz bir şekilde görünüyor.

Cem Yılmaz: "Halkımızın bu filme gereken ilgiyi göstereceğine inanıyorum"
Kızkardeşini, eniştesini ve yeğenlerini galada yalnız bırakmayan Cem Yılmaz ise "Tolga Örnek çok kıymetli bir yönetmen, Tolga Çevik de çok iyi bir oyuncu. Halkımızın da filme gereken ilgiyi göstereceğine inanıyorum" dedi.
Kahkahalarla başlayan film, finalde izleyicileri gözyaşlarına boğdu. Duygusal anlar yaşayan filmin ekibi, uzun uzun tebrikleri kabul etti. Erkeklere ’baba’ olmayı yeniden sorgulatacak olan ‘Sen Benim HerŞeyimsin’ 9 Aralık’ta sinemalarda olacak. Film ’Instructions Not Included’ isimli 2013 yapımı bir Meksika yapımından uyarlandı.

Filmin Konusu:
Babasının ’Korku bir kurda benzer. Onu yenmen için tam gözünün içine bakacaksın.’ mottosuyla yetiştirmeye çalıştığı Sedat (Tolga Çevik) çok küçükken öksüz kalır. Çıralı’da yenemediği korkuları ve babasından hatıra hayat tavsiyesi ile günübirlik ilişkiler ve işlerle hayatını geçirir. Ancak bir gün Pınar (Melis Birkan) tarafından kucağına bırakılan bir bebekle kendini ’baba’ olarak bulur.
İstanbul’a gelir ve kaderin cilvesiyle Birol (Cengiz Bozkurt) ile karşılaşarak ’korkularının gözünün içine bakacağı’ bir meslek edinir. Sedat’ın hayatı artık ’Sen Benim HerŞeyimsin’ dediği kızının etrafındadır. Kızı için bir masal dünyası yaratır ve onu dünyanın gerçeklerinden korumak için elinden geleni yapar.
Baba ile kızın, masal gibi hayatı, anne tekrar ortaya çıkana dek eğlenceli ve heyecanlı bir macera olarak devam eder. Alışılmadık hikayesiyle, ’Sen Benim HerŞeyimsin’, seyirciye kahkahayı, sevinci ve hüznü bir arada yaşatacak.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Milyonlarca liralık vurgun yapan şebekenin çökertildiği operasyonda 7 tutuklama Araç satmak isteyen 55 vatandaşı "senet hilesiyle" milyonlarca liralık dolandıran şahıslara yönelik Çorum merkezli 5 ilde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan şüphelilerden 7’si tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Çorum il Emniyet Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri tarafından, internet üzerinden araçlarını satmak için ilan veren vatandaşları ağına düşüren ve satın almak istedikleri araçların ücretinin bir kısmını güvenli ödeme ya da elden ödeyip, geri kalan tutarı ise senet düzenleyip ödeme yapmayan şebekeye yönelik çalışma başlattı. Ekipler tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, şüphelilerin devri alınan araçların kaydını kendi aralarında ya da üçüncü şahıslara devrettiği, bu yöntemle elde ettikleri gelirleri kendilerine ait şirketler üzerinden akladıkları tespit edildi. Şebekenin yöntemiyle toplam 55 araç sahibini dolandırdığını belirleyen ekipler, MASAK’tan temin edilen raporlarda şüphelilerin banka hesaplarında 2025 yılı içerisinde tam 45 milyon TL’lik işlem hacmi bulunduğu ve bu paranın 15 milyon TL’lik kısmının şirketler üzerinden aklandığını belirledi. Düğmeye basan ekipler, Çorum merkezli Kırıkkale, Kırşehir, Yozgat ve Ankara’da belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyon kapsamında 14 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin suçtan elde ettikleri değerlendirilen ve piyasa değeri yaklaşık 46 milyon 500 bin TL olan 58 araca ve 2 taşınmaza da el konuldu. Gözaltına alınan 14 şüpheli, emniyetteki işlemlerin ardından Çorum Adliyesi’ne sevk edildi. Hakim karşısına çıkartılan şüphelilerden 7’si tutuklanırken, 7’si ise adli kontrol adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Karabük Bakan Tunç: "Adaleti sadece köhne binalardan kurtarmadık, darbecilerin ve vesayetçilerin kontrolünden kurtardık" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Karabük Adalet Sarayı’nın temel atma töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye genelinde 395 müstakil adalet binası inşa ettiklerini belirterek, adaletin sadece fiziki mekanlarla değil vesayetçi ve darbeci anlayışlardan arındırılarak milletin yargısı haline getirildiğini söyledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Karabük’te yapımı gerçekleştirilecek Adalet Sarayı’nın temel atma törenine katıldı. Törende konuşan Tunç, AK Parti iktidarları döneminde Karabük’ün önemli yatırımlar aldığını belirtti. Bakan Tunç, Karabük’ün eğitimden sağlığa, ulaşımdan kamu hizmet binalarına, sanayi tesislerinden altyapı projelerine kadar birçok önemli esere kavuştuğunu ifade ederek, "AK Parti iktidarlarıyla Karabük’ümüz çok önemli yatırımlar aldı, birçok esere sahne oldu. Türkiye genelinde olduğu gibi eğitimden sağlığa, ulaşımdan kamu binalarına, kamu hizmet yapılarından sanayi tesislerine varıncaya kadar Karabük’ümüz çok büyük eserlere kavuştu. Bugün de bunun devamını sağlamış oluyoruz" dedi. Adalet sarayının Karabük için önemli bir ihtiyaç olduğunu vurgulayan Tunç, göreve geldikleri ilk günden itibaren çalışmaların başlatıldığını belirterek, "Kamu hizmet binalarımızdan bir eksiğimiz vardı. Adalet binamızın bir an önce yapılması noktasında valimiz ve milletvekillerimiz, Bakanlığımızın ilk günlerinde ‘hayırlı olsun’ ziyaretine gelir gelmez, memleketimize bir adalet binası kazandıralım dediler. Biz de ilk günden itibaren hemen proje çalışmalarına başladık" ifadelerini kullandı. Bakan Tunç, adalet sarayının yapım sürecine ilişkin ise şu bilgileri paylaştı: "Saraylı binamızın temelini attıktan sonra, inşallah 600 gün süresi olan bu projeyi müteahhit firma 2 yıldan önce bitirerek Karabük’ümüze bu güzel eseri kazandıracak. Böylece adalet hizmetlerinin daha uygun bir mekânda, adaletin makamına yakışır bir şekilde yürütülmesini sağlamış olacağız." Türkiye genelinde adalet altyapısına yönelik yatırımlara da değinen Tunç, "Biz bugüne kadar Türkiye genelinde 395 müstakil adalet binası yaptık. 78 olan sayı, üç yüz doksan beşe yükseldi" dedi. Sadece bina yapmakla yetinmediklerini dile getiren Tunç, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Tabii bunu söylediğimizde ‘Sadece bina mı yaptınız? Bina yapmakla adalet gerçekleşir mi?’ deniliyor. Hayır, biz sadece adalet binaları yapmakla kalmadık. Eğitimden sağlığa, üniversitelerden tünellere, limanlardan altyapı ve üstyapı projelerine kadar Türkiye’nin fiziki kalkınmasını sağlarken, ekonomik ilerlemesini de destekledik. Kamu binalarımızı da yeniledik, adaleti köhne binalardan kurtardık." Adaletin vesayetçi anlayıştan kurtarıldığını vurgulayan Tunç, "Ama biz adaleti sadece köhne binalardan ya da merdiven altı duruşma salonlarından kurtarmadık. Adaleti birilerinin arka bahçesi olmaktan, darbecilerin ve vesayetçilerin kontrolünden kurtardık ve milletin yargısı haline getirdik" şeklinde konuştu. Anayasal reformlara değinen Tunç, "Anayasada ‘darbeciler yargılanamaz’ anlayışı vardı. Sizin oylarınızla bunlar değişti. 30-40 yıl sonra 12 Eylül darbecileri ve 28 Şubat postmodern darbecileri yargı huzuruna çıkarıldı ve millet önünde hesap vermeleri sağlandı" ifadelerini kullandı. Türkiye’nin demokratikleşme sürecine dikkat çeken Tunç, terörle mücadele konusunda da kararlı olduklarını belirterek, "İnşallah terörsüz bir Türkiye’yi de hep birlikte inşa edeceğiz. Terörden kurtulacağız ve bu noktada kararlı bir çalışmamız var" dedi. Terörün sona erdirilmesine yönelik yürütülen sürece de değinen Tunç, "İnşallah terörün sona erdirilmesi ve terör örgütünün tasfiyesiyle ilgili süreci şu anda yürütüyoruz. Terör örgütü silah bırakma kararı aldı" ifadelerini kullandı. Sürecin Meclis ve devlet kurumlarının koordinasyonu içinde sürdüğünü vurgulayan Tunç, Meclis’te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmalarına da değinerek, terörün kalıcı olarak Türkiye gündeminden çıkarılması için kararlılıkla çalışmaya devam edeceklerini söyledi. Konuşmaların ardından protokol üyelerinin katılımıyla butonlara basılarak adalet sarayının temeli atıldı.
Kastamonu Kastamonu’da vatandaşlar Filistin için ses yükseltti Kastamonu’da cuma namazı çıkışında bir araya gelen vatandaşlar, Gazze’deki insanlık dramı için İsrail’i protesto etti. İnsanlık İttifakı ve Milli İrade Platformu tarafından Kastamonu’da cuma namazı çıkışında basın açıklaması düzenlendi. Nasrullah Meydanı’nda bir araya gelen grup Filistin’de devam eden İsrail saldırılarını kınadıklarını belirterek ’barışçıl şahitlik’ çağrısını yeniledi. Grup adına konuşan TÜGVA Kastamonu İl Temsilcisi Selim Önen, "Gazze’de yaşam, ‘normalleşme’ değil, hayatta kalma mücadelesi üzerinden sürmektedir. Uluslararası hukuk, güçlüye kalkan, zayıfa verilen sus payı olmamalıdır. İnsan hakları söylemi yalnızca rahat coğrafyaların dekoru olarak görülmemelidir. Bugün Gazze’de sivillerin korunması, sağlık sisteminin ayakta tutulması, gıda ve suya erişim gibi en temel başlıklar hala tartışma konusuysa burada yalnızca bir ‘kriz’ değil, aynı zamanda uluslararası düzenin ‘itibar kaybı’ yaşanmaktadır. Bugün yaşadığımız iletişim çağında, bir çocuğun soğukta can verdiği haberini ‘akış’ içinde tüketebiliyorsak, burada bir sorun vardır. Bir toplumun ihtiyaç duyduğu ‘insani yardım’ kavramı bile süslenerek tartışmalı hale getiren ‘prosedürler’ var ise burada bir sorun vardır. Bu çağrımız bir ülkeye, bir halka, bir kuruma karşı önyargı değil; insan hayatını merkeze alan evrensel bir tutarlılık talebi içermektedir. Milli İrade Platformu ve İnsanlık İttifakı çatısı altında 400’ü aşkın paydaş sivil toplum kuruluşuyla birlikte, kamu vicdanını diri tutmak ve insanlık onurunu savunmak amacıyla barışçıl ‘şahitlik’ çağrımızı yineliyoruz" dedi.