GENEL - 28 Aralık 2011 Çarşamba 13:25

İÜ ÇAPA VE CERRAHPAŞA YERLEŞKELERİ YENİLENİYOR

A
A
A
İÜ ÇAPA VE CERRAHPAŞA YERLEŞKELERİ YENİLENİYOR

İstanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa yerleşkeleri 1.5 milyar liraya mal olacak projeyle yenilenecek. 240 gün sonra temeli atılacak projeyle birlikte İstanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa Yerleşkeleri çağdaş bilim kompleksine dönüştürülecek.
İstanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa Yerleşkeleri’nin yenilenme projesi danışmanlık hizmeti alımı imza töreni, YÖK Üyesi ve İÜ Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet’in katılımıyla İÜ Rektörlüğü Doktora Salonu’nda gerçekleştirildi. Çapa ve Cerrahpaşa yerleşkelerinin tarihini anlatan kısa bir film gösterimi ile başlayan törende İÜ Rektörü Yunus Söylet, proje ile ilgili bilgiler verdi.
İstanbul Üniversitesi’nin tarihi boyunca ilkleri başaran bir üniversite olduğunu söyleyen Söylet, "Yılların hayali gerçekleşiyor. Yılların hayalini gerçekleştirmek üzere bugün kalıcı bir adım atıyoruz. İki sağlık bilimleri kampüsümüzü geleceğe taşımak üzere bu anlaşma adımların en önemlisi ve gelecek açısından da bizi en çok sevindireni oldu. Projeleri önce hayal etmeniz gerekiyor. Önce kafanızda bitirmeniz gerekiyor. Eğer siz 20 sene sonrasını göremiyorsanız, hayali bitirmemişseniz daha karşınıza çıkan
ilk engelde geri adım atarsınız. Biz bu üniversitenin bu işe gönlünü yatırmış insanları olarak önce kendi içimizde bu projeyi defalarca yaptık ve bozduk. Sonunda kafamızda bir proje oluştu. Bu projenin önümüzdeki en az 50 yılın vizyonuna uygun, ihtiyacı karşılayacak bir proje olduğuna karar verdik. Bu ülkenin en büyük projelerinden birisi" dedi.
İstanbul Üniversitesi’nin fakültelerinin çeşitli semtlere dağılmış olduğunu hatırlatan Söylet, "Bütün bunları bir araya getirecek, öğrenci sayılarını kontenjanları arttıracak, ülkemizin sağlıkta dev adımlarına insan kaynağı yetiştirecek, kompakt sağlık birimleri kampüsleri yapmak üzere bu yola çıkıyoruz. Elbette bu sağlık kampüslerimizin birinci amacı öğrencilerimize en çağdaş şekilde hizmet etmek. Çalışanlarımızın kendilerini mutlu hissedecekleri arttıracağımız modern işletmelerde ve binalarda bu
hizmeti sürdürmek. Bütün birimlerimizin ilişki içinde olduğu hastalarımızı bahçede yağmur altında dolaştırmak zorunda kalmadığımız, sağlam estetik binalar için bu yola çıktık" ifadelerini kullandı.
"Otopark keşmekeşi, labirent yapımızdan, eskimiş halimizden çıkmak, çağdaş birer sağlık bilimleri kampüsü olmak istiyoruz" diyen Söylet, bunu yapmak için önlerinde bir fırsatın bulunduğunu kaydetti. Yunus Söylet, projenin gerçekleşebilmesi için Çapa ve Cerrahpaşa yerleşkelerinin tapu sorununu da büyük ölçüde giderdiklerini anlatarak, "Cerrahpaşa kampusünün yüzde 75’inin tapusu bizde değildi. Çapa’da ise durum biraz daha iyiydi. Oradaki 110 dönüm arazinin yüzde 50’sinin tapusuna sahiptik. Büyük bir emek
ve bürokratik çalışmayla Cerrahpaşa ve Çapa kampuslerinin yüzde 99 oranında tapusunu aldık" şeklinde konuştu.
Proje ile ilgili soruları da yanıtlayan Rektör Söylet, "İki hastanenin taşınması da gündemdeydi. Neden projenin hastanelerin şu anki yerinde gerçekleştirilmesine karar verdiniz?" sorusuna şu şekilde yanıt verdi;
"Uzun bir süreç tabii bu. 3 yıldır uzun bir çalışmanın ürünü. Şöyle başladık işe ’biz taşınmalı mıyız yoksa bu kampuslerimizi yerinde mi yıkıp yapmalıyız’ Bu konuyla ilgili profesyonel danışmanlık aldık. Tüm çalışmalar sonucunda İstanbul Üniversitesi’nin marka değerini taşıyan, herkes tarafından ismi ile bilinen Çapa ve Cerrahpaşa isimlerine sağdık kalarak, kent üniversitesi avantajının devam ettirilmesi konusunda hem fikir olduk."
Söylet, İkitelli’de yürütülen hastane projesi ile ilgili olarak da, "İstanbul Üniversitesi’nin hocasını yollamadığı, destek vermediği tek bir üniversite bile yoktur. Eğer Sağlık Bakanlığımız bu proje sonuçlandığında bizim hocalarımıza ihtiyaç duyarsa oraya da koşarız. İkitelli’ye gidilmesi gerekiyorsa ben de dahil olmak üzere gideriz. Kendi kurumlarımızda da öğrenci yetiştirme gibi görevlerimizi de yapmaya devam ederiz" şeklinde konuştu.
Söylet, önümüzde bulunan 240 günlük sürenin çok önemli olduğunu belirterek, her şey yolunda giderse 240 gün sonra temel atmayı düşündüklerini ifade etti. Projenin maliyetinin 1.5 milyar TL olacağını açıklayan Söylet, "Başbakanımızın da onayını aldık. Projenin maliyeti büyük ve biz böyle büyük miktardaki bir parayı yönetmek istemeyiz. Bu konuda Türkiye’de kendisini kanıtlamış bir kurum olan TOKİ var. Onların deneyimlerinden yararlanmak isteriz" dedi.
DEPREME DAYANIKLI BİNALAR YAPILACAK
İstanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa Yerleşkeleri yenileme projesi PROGER S.p.A. tarafından gerçekleştirilecek. Proje, İstanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa Yerleşkeleri’nde; İmar uygulaması, yerleşkelerin yeraltı ve yer üstü arkeolojik durumunun değerlendirilmesi, zemin, depremsellik etütlerin yapılması, Yerleşkelerde yaptırılacak olan tıp fakültesi, tıp fakültesi hastanesi, diş hekimliği fakültesi, yüksekokul ve muhtelif enstitülere ait eğitim-öğretim ve hastane binaları, idari hizmet binaları
ve sosyal donatı alanlarını kapsayacak master planın oluşturulması ve ön projenin yapılması hizmetlerinden oluşuyor.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültelerinin tarihi 1470 yılında yaptırılan Fatih Külliyesi’ne dayanıyor. Günümüzde İstanbul Üniversitesi bünyesinde verilen tıp eğitim ve hizmetleri, ağırlıklı olarak Çapa Yerleşkesi’ndeki İstanbul Tıp Fakültesi ve Dişçilik Fakültesi ile Cerrahpaşa Yerleşkesindeki Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde sürdürülüyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Malatya tarımının sorunları konuşuldu Malatya Tarım Platformu üyelerinin katılımı ile gerçekleşen istişare toplantısında kentin tarım sektöründeki sorun ve sıkıntıları konuşuldu. Malatya Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliğinde gerçekleşen toplantıya Tarım Platformu üyeleri olan birlik başkanları, dernek başkanları, kooperatif başkanları, kadın girişimcileri, örnek yetiştiriciler ve teknik personeller katıldı. Programda bir konuşma yapan Tarım Platformu ve Birlik Başkanı İhsan Akın, "Burada bulunmamızın asıl amacı sorunlarımızı konuşmak, istişare etmek ve çözüm önerileri sunmak. Proje, hibe ve destekler ile ilgili görüşerek üreten ve üretime katkıda bulunan herkesin yanında olmak istiyoruz. Bundan sonraki süreçlerde de her platformda üreticilerimizin yanında olarak onlara destek olmaya devam edeceğiz" dedi. Gıda ve su olmadan hiçbir canlının yaşayamayacağını ifade eden Akın, "İsraf eden iflas eder, üreten hükmeder anlayışıyla üretmemiz ve üretene her alanda ve her anlamda destek olmamız gerekmektedir. Burada bizler bazı zamanlarda olduğu gibi yerel yöneticilerimizden de büyük destekler bekliyoruz. İlgili kurum ve kuruluşlarında elini değil bedenini taşın altına koyması gerekmektedir. Üretime ve üretmeyen insanlarımızı daha çok yönlendirmemiz için her koşulda hangi şartta olursa olsun destek verip yardımcı olmamız gerekmektedir" diye konuştu. Açılış konuşmasının ardından söz alan katılımcılar da yaşadıkları sorun, sıkıntı ve eksiklikleri dile getirdiler. Üreticilere verilmesi gereken desteklerden bahseden katılımcılar, proje ve yapılması gerekenlerle ilgili kurum ve kuruluşların kendilerine destek olmalarını istediler. Başkan İhsan Akın ise gerekli yerlere sorunları ve sıkıntıları ileteceklerini belirterek bu tür konuların yakın takipçisi olacaklarını söyledi.
Malatya Geçit: “Çağdaş yaşam koşullarına sahip bir Yeşilyurt inşa edeceğiz” ‘Başkanım Yanımda’ projesi kapsamında Kaynarca Mahallesi’nde düzenlenen istişare toplantısında mahalle sakinleriyle bir araya gelip, talepleri yerinde dinleyen Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, ilçenin 81 mahallesinin gelişmişlik seviyesini aynı düzeye çekip, tüm vatandaşların yaşam kalitesini artıracaklarını söyledi. Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit’in ev sahipliğinde Sabri Akdağ Kültür ve Sanat Merkezinin ön kısmında düzenlenen istişare ve değerlendirme toplantısına AK Parti Yeşilyurt İlçe Başkanı Ramazan Yaylacı, Yeşilyurt Belediyesi Meclis Üyeleri ve Yeşilyurt Belediyesi Başkan Yardımcıları, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, AFAD, MASKİ, AKSA Doğalgaz ve TEDAŞ Yetkilileri, Kaynarca Mahalle Muhtarı Mehmet Güner ile çok sayıda vatandaş katıldı. Toplantının oldukça verimli geçtiğini söyleyen Kaynarca Mahalle Muhtarı Mehmet Güner, “Vatandaşlarla bire bir irtibata geçerek sorunları yerinde dinleyen ve çözüm üretmeye gayret eden Belediye Başkanımıza tüm mahalle sakinleri adına teşekkürlerimi sunuyorum. Mahallemiz İlhan Başkanı seviyor ve kendisine umut bağlamıştır. İnşallah güzel işler yapılacak, bizler buna inanıyoruz” dedi. AK Parti Yeşilyurt İlçe Başkanı Ramazan Yaylacı ise, "İlçemizin her noktasının gelişimi bizim için önemlidir. Çevre yolunun alt tarafı diye tabir edilen tüm yaşam alanlarının hak ettiği değere kavuşması içinde ne gerekiyorsa yapıyoruz” ifadelerini kullandı. Yeşilyurt’ta deprem yaralarını sarmak adına başlattıkları planlı, sistemli ve koordineli çalışmalara vatandaşların taleplerine göre şekil verdiklerini ifade eden Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit ise en büyük hedeflerinin daha güzel ve daha çağdaş yaşam koşullarına sahip bir Yeşilyurt inşa etmek olduğunu söyledi. Yeşilyurt’un her noktasına kaliteli ve kalıcı hizmetler götürmek için özveriyle çalıştıklarını ifade eden Başkan Geçit, ortak amaçlarının 81 mahallenin tamamının yaşam kalitesini aynı düzeye getirmek olduğunu söyledi. “Ayırmadan, ayrıştırmadan, var gücümüzle Yeşilyurt için çalışıyoruz” sözleriyle konuşmasını devam ettiren Başkan Geçit, Yeşilyurt’u yeniden inşa ederken her türlü yenilikçi fikre açık olduklarını hatırlatarak, “İlçemizin 81 mahallesi bizim için ayrı bir değer ve kıymet taşımaktadır. Bizim öncelikli hedefimiz ilçemizin tüm yaşam alanlarının gelişmişlik düzeyini aynı seviyeye getirmektir. 81 mahallemizin aynı kalitede hizmetlere kavuşmasıyla birlikte bütün hemşerilerimizin güzel, modern ve yaşanabilir alanlarda güvenli bir hayat sürmesidir. Belediyedeki ekiplerimizle, il ve ilçe teşkilatlarımızla ve kurum temsilcilerimizle hemşerilerimizin her daim emrindeyiz. Geçtiğimiz yıl yaşadığımız büyük depremler yüreğimizi dağladı, büyük acılar yaşadık ancak bize radikal dönüşüm fırsatı da getirdi. Deprem bölgelerini önceleyen ve çok büyük yatırımların bu bölgeye gelmesini sağlayan merkezi hükümetimizin de destekleri neticesinde ilçemizin dört bir tarafındaki deprem yaralarını el birliğiyle sararak, gelecek nesillere daha müreffeh, daha yaşanabilir bir ilçe emanet etmek için çalışıyoruz" şeklinde konuştu. Başkan Geçit, hep birlikte hareket ederek güzel işlerin altına imza atacaklarını da ifade ederek, “Kaynarca ile bu bölgemizin sorunlarını ve çözüm yollarını hep birlikte ele aldık, iletilen sorunların çözümü için hemen harekete geçeceğiz. Bu birliktelik ve ortak gayretle Kaynarca Mahallemizi ileriye taşıyarak, daha iyi bir yaşam alanı haline getirmek için kararlıyız. Vatandaşımızın memnuniyeti için ne kadar çalışsak azdır, bize duyulan güveni boşa çıkarmamak için gece gündüz demeden çalışıyoruz. ‘Başkanım Yanımda’ projemiz ile de vatandaşlarımızın ayağına kadar giderek, sorunları bire bir dinliyoruz, hep birlikte çözüm yollarını ele alıyoruz, çok verimli görüşmeler yapıyoruz. ‘Hemşerilerimizle Birlikteyiz’ demek, sadece yan yana olmak değil, birbirimize değer katmayı, zor zamanlarda birlikte mücadele etmeyi ve mutlu anları paylaşmayı içermektedir. Bu birlik, bugün ve gelecekte güç ve kararlılıkla yol almamızı sağlayacaktır, buna eminiz. Çünkü biz bu yola çıkarken Yeşilyurt’u iki yıl içerisinde yeniden ayağa kaldıracağız diye sözler verdik, bu sözü yerine getirmek içinde ne gerekiyorsa yapıyoruz, durmak asla yok haftanın yedi günü 24 saat Yeşilyurt için çaba sarf ediyoruz” diye konuştu. Kaynarca mahalle sakinlerinin taleplerini paylaştıkları ‘Başkanım Yanımda’ projesi çerçevesinde gerek Yeşilyurt genelinde gerekse de Kaynarca bölgesinde yapılacak yeni düzenlemeler, imar plan uygulamaları ve rezerv alanlarla ilgili karşılıklı fikir alış verişin de bulunuldu. Mahalle sakinlerinin tek tek söz alarak talep ve isteklerini paylaştıkları toplantıda Yeşilyurt ilçesindeki rezerv alanları, afet konutları, alt yapı çalışmaları ve imar planlamalarına ilişkin olarak mahalle sakinlerinin taleplerine detaylı yanıtlar verildi.
Bolu Yangından geriye sadece 120 lirası ve 7 köpeği kaldı Bolu’nun Göynük ilçesinde iki katlı ahşap evde çıkan yangında ev ve eşyalar kullanılamaz hale gelirken, kumbara olarak kullanılan pet şişedeki 120 TL zarar görmedi. Maddi kayıp yaşayan ev sahibinin tek tesellisi ise, "Onlar benim dünyam" dediği 7 köpeğin yangından etkilenmemesi oldu. Sünnet köyü Yapraklı Mahallesi’nde ikamet eden Mehmet Alataş’a ait iki katlı ahşap evde gece saatlerinde yangı çıktı. Dumanları fark eden Alataş yangına kendi imkanlarıyla müdahale etti, vatandaşlar ise 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarda bulundu. Adrese gelen itfaiye ekipleri, evde soğutma çalışması yaptı. Ev ve eşyalar kullanılamaz hale gelirken, Alataş’ın kumbara olarak kullandığı ve bir miktar para biriktirdiği pet şişe zarar görmedi. Şişenin içerisinde toplamda 120 TL olduğu öğrenildi. Tüm evi ve eşyaları küle dönen Alataş’ın tek tesellisi ise beslediği 7 köpeğin yangın sebebiyle zarar görmemesi oldu. Gece saatlerinde uyuduğu sırada koku duyduğunu söyleyen Mehmet Alataş, "Dışarıya çıktım. Dışarıda bir şey olmadığını görünce yeniden içeri girdim ve tavanda hafif bir duman fark ettim. Ateşi gördüm. Kesim motoru ile çatıdaki ahşap parçasını kestim. Yangın söndürme tüpleri de vardı. İkisi de doluydu. Yangını söndürmemde tüpler çok etkili oldu" dedi. Yangında eşyalarının kullanılamaz hale geldiğini ancak kumbara olarak kullandığı pet şişesinin yanmadığını ifade eden Alataş, "Mutfak dolabının altında duruyordu. Herhalde mutfak dolabı yanmasını engellemiş. Elime geçen bozuk paraları biriktiriyordum. Paralarım yandı, hiç param kalmamıştı" diye konuştu. "Onlar benim dünyam" Mehmet Alataş bahçesinde 7 köpek beslediğini de belirterek, "Köpeklerin her gün yemeklerini, sularını veririm. Bu memlekette herkes bilir. Bunlar benim çocuklarımdır. Çok şükür köpeklere bir şey olmadı. O zaman çok üzülürdüm. Onlar benim dünyam, her şeyim" ifadelerini kullandı.