POLİTİKA - 19 Mart 2018 Pazartesi 14:00

Bekir Bozdağ: "ABD’nin silahlarını toplamak yine Türk askerine kaldı"

A
A
A
Bekir Bozdağ: "ABD’nin silahlarını toplamak yine Türk askerine kaldı"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Afrin’de kontrolün sağlandığını ancak henüz Türkiye’nin bölgedeki işinin sona ermediğini söyledi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Afrin’de kontrolün sağlandığını ancak henüz Türkiye’nin bölgedeki işinin sona ermediğini söyledi. Türkiye’nin ABD’yi terör örgütüne verdiği silahları geri alması konusunda defalarca uyardığını da hatırlatan Bozdağ, "Maalesef toplamadılar. Silahları toplamak yine Türk askerine kaldı. ABD’nin terör örgütüne verdiği silahların önemli bir kısmı Afrin’de ele geçirildi" dedi.


Başbakan Yardımcısı ve hükumet sözcüsü Bekir Bozdağ, İstanbul’da Afrin operasyonuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.


Afrin’de şu an kontrolün sağlandığını ancak Türkiye’nin bölgedeki işinin henüz bitmediğini söyleyen Bozdağ, “Daha yapacak çok işimiz var. Bugün meydana gelen bir patlamada orada siviller ve ÖSO mensupları hayatını kaybetti. Terör örgütü mensubu teröristler kaçmadan bölgede pek çok tuzaklama yaptığını biliyoruz. Öncelikle o bölgede bütün alanların bu tuzaklardan temizlenmesi, silah patlayıcı benzeri her şeyden arındırılması gerekiyor. Bu bir zaman alacaktır. Daha sonra terör örgütünün yakıp yıktıkları yerlerin imarı gerekecektir. Orada hayatın normalleşmesi için hızlı adımlar atamız gerekiyor. Bunun için önceden başlayan hazırlıklar var. Halk normalleşen bölgede, normal hayatına hızla dönecektir” diye konuştu.


Terör örgütüne yakın sosyal medya hesaplarından teröristlerin kendi isteği ile bölgeden çekildiğin yönünde paylaşımlar yapıldığına dikkat çeken Bozdağ, “Terör örgütü orayı Türkiye’ye bırakmış değil. Bunun altını çizmekte fayda görüyorum. Kendileri çekilmediler korktular kaçtılar. TSK karşısında daha fazla direnemeyeceklerini anladılar ve orayı bırakıp kaçmak zorunda kaldılar. Bölgede elde edilen mühimmata bıraktığınızda bunu çok net görüyorsunuz. Teröristler kendileri kaçmak zorunda kalmayıp stratejik olarak ayrılmayı tercih etselerdi oradaki silahları oradan alırlardı. Biz ABD’ye ‘verdiğiniz silahları toplayın’ diye çağrıda bulunduk ama maalesef toplamadılar. Silahları toplamak yine Türk askerine kaldı. ABD’nin terör örgütüne verdiği silahların önemli bir kısmı Afrin’de ele geçirildi. Onlar artık toplanmış oldu. Artık geri kalan silahların toplanmasına ve teröristlerin etkisiz hale getirilmesine sıra gelmiştir” ifadelerini kullandı.


Türk hükumetinin ülkenin güvenliği ve bakası için gerektiğinde her türlü riski göze alabileceğini vurgulayan Bozdağ, “Eğer siz devlet olarak riskleri göze almazsanız, ülkenizi güvenli bir şekilde yaşatma imkanını kaybedersiniz. Türkiye’yi yöneten AK Parti hükumeti Türkiye’nin ve Türk milletinin çıkarlarını korumak için her türlü riski daima göze almıştır. Bundan sonra da milletimizin hukukunu korumak için her türlü riski göze almaya devam edeceğiz. Eğer terörle mücadele ediyorsanız bunun sonuçları arasında şehit olmak, gazi olmak var. ‘Bedel ödemeyim’ derseniz o zaman teröristlere meydanı boş bırakacaksınız. Bizim zeytin dalı harekatı sadece bölgeyi PYD-YPG-DEAŞ teröristlerinden temizleme hedefleri ile sınırlı değil. En önemli hedef bölgede bir terör koridoru ve terör devleti oluşturulması projesini çökertmektir. Zeytin Dalı harekatı terör devleti oluşturma projesini yok etmiştir. Türkiye’nin sınır güvenliğine dönük tehditleri önemli ölçüde azaltmıştır. Hem bölgedeki halkın terörün zulmünden kurtarılması, hem sınır boyunda yaşayan vatandaşlarımızın terör örgütünün saldırılarından korunması bakımında önemli bir başarı ortaya koymuştur. Bu takdir edilmesi gereken bir durumdu. Afrin’e girmeden, bu terör örgütünün yuvasını dağıtmadan orada başarıl olunması mümkün değildir. Dün ‘Afrin’e girmeyin’ diyenler bugün TSK başarısı karşısında TSK’yı tebrik etmek zorunda kalmışlardır. Çünkü bu başarı hepimizin göğsünü kabartan bir başarıdır” şeklinde konuştu.


Bekir Bozdağ Zeytin Dalı harekatının başından beri terör destekçileri, batı medyası ve uluslararası ajanslar tarafından bir algı operasyonu yapıldığına dikkat çekerek, şunları söyledi;


“TSK’nın sivillere zarar verdiği yönünde pek çok yalan haberi bilerek servis etmişlerdir. ‘TSK terörist ile mücadele ederken sivillere zarar veriyor’ algısı oluşturma için. Burada şunu ifade etmek isterim. Bu harekat sırasında mabetlere, okullara, hastaneler, sivil halkın yoğun yaşadığı yerlere hiçbir zarar verilmemiştir. Hiçbir yerleşim yerin yıkılmadan, yakılmadan bölge teröristlerden arındırılmıştır. Sivillere zarar vermeden terör örgütlerini ve teröristleri yok etmek isteyenler Türkiye’yi örnek almalıdır. ABD Rakka’da operasyon yaptı neredeyse her taraf yakıldı, yıkıldı. Musul’da bir mücadele yapıldı her taraf yakıldı yıkıldı. Irak işgali yapıldı Mart 2003’de ondan sonra Irak’da neler oldu. Yüzbinlerce sivil hayatını kaybetti. Ama TSK gerek yurtiçi terörle mücadelesinde, gerek Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı harekatlarında sivil kimsenin bırakın burnunu kanatmayı, zarar görmesine meydan vermeden harekatı başarı ile tamamlamıştır. Umarız Türkiye aleyhine algı operasyonu yapanlar bu gerçekler karşısında utanmışlardır”


Afrin bölgesinde bundan sonra atılacak adımların da anlatan Bekir Bozdağ, "Bizim söylediğimiz çok açık. Biz orada kalıcı değiliz, işgalci hiç değiliz. Harekatımızın hedefi bölgeyi terörden arındırmak, bölgede barış ve istikrarı tesis etmek. Bölgeyi teröristlerden kurtardıktan sonra bölgeyi gerçek sahiplerine teslim etmek. Fırat kalkanı harekatın sırasında da bölgeyi DEAŞ teröristlerinden arındırdıktan sonra orada bir yönetim modeli ortaya çıktı. Türkiye bölge halkı ile beraber oranın huzur güven içinde yaşamasını sağlayacak bir formülü ortaya koydu. Zeytin Dalı harekatı bölgesinde de yönetim Fırat Kalkanı bölgesinde olduğu gibi olacaktır. Türkiye bölgede sağlanan barış ortamının kalıcılığını sağlamak için her türlü desteğe devam edecektir" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”