SAĞLIK - 19 Mart 2020 Perşembe 11:36

Korona virüs hamileleri de etkiliyor

A
A
A
Korona virüs hamileleri de etkiliyor

Dünyadan sonra Türkiye’de de görülen Korona virüsü vakalarıyla birlikte bebek sahibi olmayı bekleyen ailelerin soru işaretleri de arttı.

Dünyadan sonra Türkiye’de de görülen Korona virüsü vakalarıyla birlikte bebek sahibi olmayı bekleyen ailelerin soru işaretleri de arttı. Hamilelik sürecinde ortaya çıkan fizyolojik ve immünolojik değişiklikler hamileleri virüs enfeksiyonlarına daha açık hale getiriyor ve bu hassasiyetten dolayı ölüm riski toplumun normal bireylerine göre daha yüksek olabiliyor.


Kadın Hastalıkları, Doğum ve Perinatoloji Uzmanı Prof. Dr. Zehra Neşe Kavak, Korona virüsten etkilenen hamile bir annenin virüsü bebeğe bulaştırıp bulaştırmayacağı konusunda, "Virüs tüm dünya için henüz çok yeni olduğu için hala pek çok konuda gizemini korumaya devam ediyor. Hamilelikte virüsün bebeğe geçip geçmediğiyle ilgili de henüz net bir bilgi yok. Ancak hastalanmış gebelerin amniyon sıvılarında ve anne sütünde virüse şimdilik rastlanmamıştır. Hastalığın en sık görüldüğü ülke olan Çin’de yapılan araştırmalar sonucunda elde edilen güncel bilgiler ışığında Korona virüs enfeksiyonunun anne karnında bebeğe geçmediği kabul ediliyor. Daha önceki salgınlarda da doğrudan bebeğe geçiş gösterilememiştir" dedi.


Virüsün doğumdan hemen sonra bulaşma yolu ile bebeğe geçebileceğinin altını çizen Kavak, "Virüsün 14 günlük kuluçka süresi de düşünülerek yeni doğum yapmış annelerin bu süreyi de göz önüne alarak gereken önlemleri alması gerekir" dedi.


Korona virüsün anne sütünden bebeğe geçmeyeceğini kaydeden Kavak, "Korona virüsü ilk görüldüğü dönemlerde bebekler annelerinden ayrılıp, anne sütü verilmemişti. Ancak güncel çalışmalar gösteriyor ki anne sütü ile bulaşma söz konusu değildir. Şuan bütün dünyada kabul gören görüş anne ile bebeğin ayrılmaması, bebeklerin anne sütü alımına devam etmesi yönündedir. Anne sütünün bağışıklık güçlendirici etkisi ve anne bebek arasındaki bağlanma süreçleri de son derece önemli faktörlerdir. Anne de herhangi bir hastalık şüphesi varsa bulaş konusunda gerekli hijyen önlemlerini alarak bebeğini emzirmeye devam edebilir" dedi.


Doğum yapılan hastanedeki olası bir Korona virüs vakasının anneye ya da bebeğe bulaşıp bulaşmayacağı konusunda ise Kavak, "Hastanelerde doğumun gerçekleştiği doğumhaneler ve daha sonrasında gerek bebek odaları gerekse anne ve bebeğin doğum sonrasında bulunacakları odalar zaten rutinde en hassas davranılan ve korunan alanlardır. Salgın hastalıklarda bulaşma riski hastane ortamında daha yüksek olsa da olası vakalar ile doğum yapan anne ve bebeğinin temas etmesi çok düşük bir ihtimaldir. Şüpheli enfeksiyonu olan hastalar hastaneye gelirken maske takmalı, asansör gibi toplu alanları kullanmamalılar. Tedavi edilirken de gerekirse tek kişilik odalarda özel maske, giysi ve donanımlarla izole halde tedavi edilmeliler" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli’de 2024 yılında 16 milyon 492 bin muayene gerçekleştirildi Denizli İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk 2024 yılında Denizli’de sağlık alanında verilen hizmetler ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. İl genelinde sağlık çalışanlarının özverili bir şekilde hizmet verdiğini ve 16 milyon 492 bin 300 muayene gerçekleştirildiğini belirten Öztürk, “2025 yılı Denizli’de sağlıkta yeni yatırımların hayata geçtiği yıl olacak” dedi. Denizli İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk 2024 yılında Denizli’de sağlık alanında verilen hizmetler ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Uz. Dr. Öztürk, İl genelinde 2024 yılında 17 yeni Aile Hekimliği Birimi açıldığını ve 2025 yılında ise bunların devam edeceğini dile getirdi. Aynı zamanda, 2024 yılında toplamda 16 milyon 492 bin 300 muayene gerçekleştiğini belirten ve ardından ameliyatlar hakkında bilgi veren Öztürk, “İl geneli 225 bin 247 hasta yatarak tedavi görmüş, 171 bin 123 ameliyat yapılmıştır” diye konuştu. “Nüfusun yoğun olduğu yerlerde 2024 yılında 17 yeni Aile Hekimliği Birimini açtık” 2024 yılının sağlıkta ciddi kazanımların elde edildiği ve pandeminin arkasından normalleşmenin tam oturduğu bir yıl olarak geçtiğini söyleyen Denizli İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk; “Denizli İl Sağlık Müdürlüğü olarak ildeki koruyucu sağlık hizmetleri, tedavi edici sağlık hizmetleri, acil sağlık hizmetlerin yürütülmesi, kamu hastanelerinin her türlü işleyiş ve planlaması, özel hastanelerin, özel tanı ve tedavi merkezlerinin denetimi gibi geniş bir yelpazede sağlık hizmeti veriyoruz. Yine bu yıl koruyucu sağlık hizmetleri yapılanması üzerinde çok çalıştık. Sayın Bakanımız Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun göreve geldiğinden beri üstünde durduğu öncelikli konulardan birisiydi bu. Sağlık Bakanlığı olarak Hedefimiz “Güçlü Aile Hekimliği”, amacımız doğru yerde doğru zamanda sağlık hizmeti sunmak. Sağlık Bakanlığımızın hedefleri doğrultusunda Aile Hekimliği Birimlerinin arttırılması çalışması yaparak özellikle nüfusun yoğun olduğu yerlerde 2024 yılında 17 yeni Aile Hekimliği Birimini açtık, Aile hekimliği birimini arttırma çalışmalarımız devam etmektedir. Aile hekimlerimiz koruyucu sağlık hizmeti veren anne karnına düştüğünüz andan itibaren tüm sağlık kayıtlarınızı tutan, sağlık problemlerinizi bilen önemli bir aile danışmanınızdır. 2025 yılında da aile hekimlerimizin önemini tekrar tekrar anlatmaya devam edeceğiz” dedi. “2024 yılında il geneli 16 milyon 492 bin 300 muayene gerçekleştirilmiştir” 2024 yılında il genelinde yapılan toplam muayene, ameliyat, yatan hasta, ağız ve diş sağlığı hizmetlerine değinen İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk; “2024 yılında 1. Basamak sağlık kuruluşlarımıza 8 milyon 362 bin 571 hasta müracaatı, kamu, üniversite, özel hastanelere yaklaşık 1 milyon 635 bin 931’i acil olmak üzere 7 milyon 546 bin 773 hasta müracaatı ve Ağız ve Diş Sağlığı Hastanemiz başta olmak üzere kamu hastanelerimizde yapılan toplam 582 bin 956 diş muayenesi ile birlikte, 2024 yılında il geneli 16 milyon 492 bin 300 muayene gerçekleştirilmiştir. İl geneli 225 bin 247 hasta yatarak tedavi görmüş, 171 bin 123 ameliyat yapılmıştır. Hastanelere yapılan müracaatlarda tüm muayenelerin % 61’ini, acil muayenelerin % 75’ini gerçekleştiren kamu hastanelerimizde 2024 yılında 105 bin 63 hasta yatarak tedavi görmüş, 80 bin 725 ameliyat gerçekleştirilmiştir. Bu ameliyatların 36 bin 142’si yani % 45’i A,B,C grubu dediğimiz büyük ve orta ameliyatlardır. İlimizde vatandaşlarımıza en güzel hizmeti sunabilmek adına canla başla çalışan tüm sağlık çalışanlarımıza çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. “2025 Denizli’de sağlıkta yeni yatırımların yapıldığı yıl olacak” Denizli’ye yeni ve modern binalar yapmak için çalışmalar yürüttüklerini, 2024 yılında Sağlık Bakanlığımız, belediyeler ve hayırseverler işbirliğiyle birçok sağlık yatırımının tamamlandığını söyleyen İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk; “2024 yılında Çivril ilçe merkezinde Sağlık Bakanlığımız tarafından, Kıralan’da da hayırseverimiz desteğiyle 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonlarının yapımını tamamlayarak hizmete açtık. Merkezefendi’de Büyükşehir Belediyesi tarafından Karahasanlı Aile Sağlığı Merkezimiz yapılarak bize tahsis edildi. Yine hayırseverimiz tarafından Dokuzkavaklar’da Ramazan Çelikkol Aile Sağlığı Merkezi yapıldı. Sağlık Bakanlığımız tarafından Tavas Kızılcabölük’e yaptığımız Aile Sağlığı Merkezinin inşaatı tamamlandı, çok yakında hizmete girecek. 2025 yılında da elimizde planlaması yapılmış, projelendirilmiş, devam etmekte olan inşaatlarımız var. Bunlara bakacak olursak Denizlilerin heyecanla ve merakla beklediği Şehir Hastanesi projemiz ile 500 yataklı Acil Durum Hastanemizin inşaatı büyük bir hızla devam ediyor. Bu yılın üçüncü çeyreğinde Acil Durum Hastanesi tamamlanarak Denizli Devlet Hastanesi’ni oraya taşıyacağız. Hayırseverlerimiz tarafından yaptırılan Kayaköy TOKİ’lerde Mustafa - Yaşariye Dede Aile Sağlığı Merkezi, Başaranlar Asmalıevler ve Pamukkale Ayşe Karalp Aile Sağlığı Merkezleri inşaatlarımız devam ediyor. Ayrıca Sağlık Bakanlığımız tarafından yaptırılan Tavas’ta İlçe Sağlık Müdürlüğü, Sağlıklı Hayat Merkezi ve Aile Sağlığı Merkezi’nin içinde bulunduğu sağlık kompleksimizin inşaatı devam ediyor. Yeni ve modern sağlık tesislerimizi tamamlayarak Denizli halkının hizmetine biran önce sunmak için var gücümüzle çalışıyoruz” dedi.
İstanbul Esenyurt Belediyesi’nin desteğiyle yeniden hayata tutundu Beynine pıhtı atması sonucu felç kalan 53 yaşındaki Necati Tepe, kuvvet antrenmanları sayesinde yeniden yürümeye başladı. Esenyurt’ta yaşayan Necati Tepe, beynine pıhtı atması sonucu felç geçirerek vücudunun sol tarafını kullanamaz hale geldi. Yatağa bağımlı hale gelen vatandaşın imdadına Esenyurt Belediyesi yetişti. Uzun süre hastanelerde fizik tedavi gören ancak bir sonuç alamayan Tepe için belediyenin spor antrenörleri hareket kabiliyetini ve kas gelişimini destekleyecek bir program hazırladı. 6 ay boyunca haftanın 3 günü kuvvet antrenmanları yapan tepe, tek başına yürümeye ve vücudunun sol kısmını kullanmaya başladı. Tedavi sürecinde belediyeden psikolojik destek de alan Necati Tepe, kısa sürede büyük gelişim göstererek hareket kabiliyetini yeniden kazandı. “Sporla iyileştim” Antrenmanlar sayesinde hayata yeniden bağlandığını söyleyen Necati Tepe, “İşteyken rahatsızlandım, hastaneye gittim. Beynime pıhtı attığı için üç ay hastanede kaldım. Yataktan hiç kalkamıyordum. Fizik tedavi gördüm. Yetersiz kalınca belediyemizin spor salonuna başvurdum. Hocamız sağ olsun beni kabul etti. Spor yaparak iyileştim. Önceden tek başıma yürüyemiyordum. Şimdi yürüyebiliyorum. Sol kolumu oynatamıyordum ama artık istediğim gibi hareket ettirebiliyorum. Sadece spor yapmakla iş bitmiyor. Buradaki hocalarımız beni psikolojik olarak da çok rahatlattı. Hayata küsmüştüm. Fizik tedaviye gidiyordum ama verim alamadım. Burası sayesinde hayata yeniden bağlandım. Belediyemize çok teşekkür ediyorum” dedi. “Hem fiziksel hem psikolojik destek sağladık” Vatandaşa, kuvvet antrenmanlarının yanı sıra psikolojik olarak da destek olduklarını ifade eden Esenyurt Belediyesi Spor Antrenörü Selami Kahveci ise şöyle konuştu: “Necati Bey, bize geldiğinde vücudunun sol tarafını kullanamıyordu. Kas kaybı oluşmuştu. Sağlık geçmişiyle ilgili ön bilgisini alarak bir program hazırladık. Kendisiyle haftanın 3 günü çalıştık. Vücudun sol tarafı zayıflamaya başlamıştı. Biz tamamen oraya yönelerek antrenman hazırladık. Bu doğrultuda yüzde yetmişlik bir iyileşme sağladık.”