EKONOMİ - 29 Haziran 2020 Pazartesi 13:09

Boyun fıtığını tetikleyen faktörlere dikkat

A
A
A
Boyun fıtığını tetikleyen faktörlere dikkat

Günümüzde boyun fıtığının görülme sıklığı giderek artmaya başladığını belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç.

Günümüzde boyun fıtığının görülme sıklığı giderek artmaya başladığını belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İnanır, orta bölümden çıkan fıtıklarda kişi ağrıyı; omuzlarda, boynunda ve kürek kemiklerinde veya sırtta hissedebileceğini söyledi.



Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İnanır, boyun fıtığını ile ilgili açıklama yaptı. Günümüzde boyun fıtığının görülme sıklığı giderek artmaya başladığını belirten Doç. Dr. İnanır, "Özellikle masa başı çalışan ve akıllı telefon kullanan bireylerde oluşan boyun fıtıkları, her yaş grubunu etkileyen ciddi bir sorun halini aldı. Boyun fıtığı omurlar arasındaki kıkırdağımsı diskin ortasında yer alan yumuşak jölemsi kısmın etrafındaki tabakaları sızarak aşması ile dışarı yani olmaması gereken alana girmesi sonucu oluşur. Dışarı çıkan disk materyali omurga kanalının orta kısmından fıtıklaşırsa omuriliğe, kanalın yanından fıtıklaşırsa kola giden sinirlere baskı yapabilir ve ağrılı veya ağrısız halde bulunabiliyor." dedi.



Belirtileri


Orta bölümden çıkan fıtıklarda kişi ağrıyı; omuzlarda, boynunda ve kürek kemiklerinde veya sırtta hissedebileceğini kaydeden Doç. Dr. Ahmet İnanır, "Yandan olan fıtıklaşmalarda ise hastanın kolunda ağrı, uyuşma, karıncalanma veya güçsüzlük hissi ile kendini belli edebilir. Ensede ağrı, boyun, omuz ve sırta vuran ağrılar, boyun hareketlerinde kısıtlılık, kas spazmı, kollarda ve ellerde uyuşma, uyuşukluk hissi, kollarda incelme, kol ve elde kas gücü azalması. Tüm bu bulgular insanların yaşamını etkileyerek hayatı zorlaştırır hatta çekilmez bir hal alabilmektedir." ifadelerini kullandı.



Boyun fıtığını tetikleyen faktörler


Doç. Dr. İnanır, boyun fıtığını tetikleyen faktörleri şöyle açıkladı: "Kişinin yanlış duruşu adet haline getirmesi, stres, yanlış çalışma alışkanlıkları, yanlış yatış pozisyonu kullanma, hareketsizlik, kazalar, kemik yapısı ve diskte yaşın ilerlemesine bağlı olarak dejenerasyon, romatizmal hastalıklar, fazla kilo sorunları boyun fıtığına zemin hazırlayan etkenlerdir. Gergin ve stresli kişilik yapısında olan bireyler potansiyel bir boyun fıtığı adayıdır. Ayrıca boyun fıtığı rahatsızlıkları özellikle yaz tatili dönemlerinde yapılan uzun yolculuklarda tetikleniyor. Toplu taşıma araçlarında (otobüs vs.) uyuma, uçak seyahatlerinde inişte (yere temas anında uykuda olma), özellikle tatil amacıyla hususi araç ile seyahatlerde aynı pozisyonda uzun kalış ciddi problemlerin zemin hazırlayıcısı olabilmektedir."


Boyun fıtığında doğru tanı için öncelikle fizik tedavi veya beyin cerrahi uzmanı tarafından muayene ile konulabildiğini belirten Doç. Dr. İnanır, "Diğerleri hataya açıktır. Gerekir ise röntgen, MRI, BT ve EMG çekilerek tanı netleştirilebilir." dedi.



"Muhakkak surette uzman hekim tarafından muayene ve tedavi edilmelidir"


Boyun fıtığı olan hasta mutlak surette konuya hâkim bir uzman hekim veya hekimler tarafından muayene ve tedavi edilmesi gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. İnanır, "En önemli konu hangi tedavinin gerektiği veya öncelikle gerekmediği konusudur. Bu bakımdan bu kararı doğru olarak verebilecek uzman bir doktor arayıp bulmak çok önem arz etmektedir. Tedavide önceliği hastanın eğitimi almalıdır. Hastaya doğru duruş ve oturma pozisyonu öğretilmelidir. Boyun fıtıklarının çok büyük çoğunluğu ameliyatsız iyileşir veya zararsız hale gelebilir. Hastanın kol ve ellerinde ilerleyici güç kaybı varsa bile hemen cerrahi önermek bir hatadır. Tedaviye cevap vermez ve tedaviye rağmen ilerleme olur ise cerrahi karar verilmesi uygun bir tavır olacaktır. Sadece ağrıyı hedef alan uygulamaların tasvip görmediğini belirtmekte yarar vardır. Tedavi adı üstünde fıtıklaşan kısmın yerine döndürülmesini hedeflemelidir. Ameliyat ise diskin dışarı sızan kısmının çıkarılıp atılmasını amaçlamaktadır. Boyun ameliyatları boynun ön kısmından yapılagelmesi nedeniyle takviye bir yapay sistem konulmasını kaçınılmaz hale getirmektedir. Bu bağlamda boyun hastası çok ayrı bir titizlikle ele alınmalı ve komisyon kararı (multisipliner) olmadan cerrahi yaklaşım öngörülmemelidir." şeklinde konuştu



Korunma yolları


Doç. Dr. Ahmet İnanır, boyun fıtığından korunma yollarını da şöyle açıkladı: "En güzel tedavi korunma, en güzel ilaç egzersizdir. Boyun fıtığına yakalanma riskini en aza indirmek için günlük yaşam esnasında boyun fıtığına sebep olabilecek hayat tarzından uzak durmak gerekir. Ayrıca, akıllı telefon ile uzun süre oyalanmaktan uzak durmak (boyunu öne eğerek kesinlikle yapılmamalı) ve uzun süre bilgisayar başında çalışmayıp aralar vererek çalışma alışkanlığı kazanmak fıtık gelişme riskini azaltacaktır. Seyahatler esnasında tedbirli olmak ayrıca önemli bir önlem olacaktır. Herhangi bir ağrılı durum başımıza geldiğinde durumu önemseyip, Uzman bir doktora muayene olarak durumumuz hakkında doğru bir bilgi alarak hayata devam etmek, bize bilinçli bir hayat yaşama fırsatı sağlayacaktır."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Yücel Paşmakçı’ya Vefa Konseri Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Türk halk müziğinin duayeni Yücel Paşmakçı’ya vefa gecesi konseri düzenlendi. Gecede Paşmakçı’nın yetiştirdiği önemli sanatçılar, ustalarıyla beraber yer aldıkları sahnede Bursalı sanatseverlere halk müziği ziyafeti yaşattı. Türk halk müziğinin duayenlerinden Yücel Paşmakçı, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen vefa gecesinde sevenleri ve öğrencileriyle bir araya geldi. Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen geceye Paşmakçı’nın öğrencilerinden Ümit Tokcan, Erdal Erzincan, Mercan Erzincan, Sümer Ezgü, Çetin Akdeniz, Kubilay Dökmetaş gibi 30’a yakın önemli isim katıldı. Şef Kemal Kamalı yönetimindeki koro ve orkestra Paşmakçı’nın derlediği eserleri seslendirirken, Karagöz Halk Dansları Topluluğu da sergilediği performansla geceye renk kattı. “Bizim için çok anlamlı bir akşam” Bursa Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Şafak Baba Pala, etkinlikte yaptığı konuşmada, Türk halk müziğinin usta ismi Yücel Paşmakçı ve öğrencilerini ağırlamaktan duydukları mutluluğu dile getirerek “Bizim için çok anlamlı bir akşamdı. Türkiye’de Türk halk müziği geleneğinin en önemli değerlerinden biri olan, özellikle Bursa için çok büyük emekleri olan Yücel hocamızı burada ağırlamak, onun derlediği türküleri Türkiye’nin önemli icracılarından dinlemek hepimiz için, Bursalılar için çok özeldi” dedi. “Benim için iftihar meselesi” Etkinlikte konuşan 89 yaşındaki duayen sanatçı Yücel Paşmakçı ise, Bursa Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı Türk Halk Müziği Bölümü’nün 1992 yılında temellerini attıklarını belirterek, yetiştirdiği birçok öğrencisinin Türkiye’nin tanınmış sanatçıları arasında yer almasının kendisine onur verdiğini ifade etti. Paşmakçı, “Halk müziği bölümünün kuruluş aşamasında haftada iki gün gelip çalışıyordum. Bu sebepten dolayı Bursa’ya hep bir alışkanlığım var. Burada öğrenciler yetiştirdik, onlar da hoca oldular. Onlar da sanatçı yetiştiriyorlar. Bu yüzden Bursa benim için çok anlam ifade ediyor. Türkiye’nin farklı yerlerinde öğrenciler yetiştirdik. Şimdi onlar Türkiye’nin en çok tanınan halk müziği sanatçıları oldular. Benim için iftihar meselesi. Bursa benim için çok anlamlı. Burada olmaktan dolayı çok heyecanlıyım, büyük bir coşku var içimde. Bu geceye emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. Program sonunda Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Şafak Baba Pala, usta sanatçıya çiçek takdim etti.
Antalya Dolandırıldığına pişman olmadı, yapılan yorumlar hayatını zindana çevirdi Antalya’da internetten gördüğü kazalı ve trafikten men aracı 90 bin TL’ye almak isterken sahte ruhsatla dolandırılan araç boyacısı Cumali Orhan, yapılan haber sonrası sosyal meyada kendisine yapılan olumsuz yorumları eleştirdi. “Ava giderken avlandı” yorumuna, “Kardeşim ben ormanda kuş avına gitmedim” şeklinde yanıt veren Orhan, “397 yorumdan 7’si olumlu. 397 yorumun sadece 7’sine teşekkür ediyorum, geri kalanlara diyecek kelime bulamıyorum” dedi. Antalya’da sanayide araç boyacılığı ile uğraşan 2 çocuk babası Cumali Orhan (40), internetten 105 bin TL’den satışa konulan kazalı bir aracı satın almak için A.S. ile iletişime geçti. Taraflar 90 bin TL’ye anlaşırken, Orhan Kırşehir’deki araca bakmaları için kuzenlerini belirtilen adrese yönlendirdi. Kuzenlerinin aracı görmesi sonrası satış işlemlerine başlanırken, A.S.’nin bulduğu şahsa vekalet veren Orhan kendi adına düzenlenen ruhsata güvenip 90 bin TL’yi karşı tarafa gönderdi. Ruhsattaki harfi görünce şoke oldu Ardından aracı almak için oto servisi arayan Orhan, aracın satılık olmadığını ve ruhsat sahibinin başka kişiye ait olduğunu öğrenince şoke oldu. Ruhsatı kontrol eden Orhan, ilandaki aracın plakasıyla adına düzenlenen ruhsattaki plakada tek bir harfin farklı olduğunu görünce dolandırıldığının farkına vardı. Karşı tarafa ulaşamayan Orhan, sahte ruhsattaki plakayı sorgulattığında belirtilen plakada trafiğe kayıtlı bir araç olmadığını öğrenince soluğu polis merkezinde aldı. “397 yorumun sadece 7’sine teşekkür ediyorum” Yaşadıklarını İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine anlatan Cumali Orhan, bir internet sayfasında kendisi hakkında yapılan olumsuz yorumlara tepki gösterdi. Toplam 397 yorumdan hepsini okuduğunu aktaran Orhan, “390 tanesinin tümü bana yüklenmiş. 397 yorumun sadece 7’sine teşekkür ediyorum, geri kalanlara diyecek kelime bulamıyorum. Bir tanesi ’Dolandırmaya giderken dolandırılmış’ demiş. Sanayide araçla uğraşanların yüzde 99’u hasarlı araba işi yapar. Sanayicilerin dışında yapan çoktur. Bu aracı alırlar, yaparlar, satarlar ya da binerler. Benim hasarlı araba almam neden bu kadar battı onu anlamadım. Biz kimseye göstermediğimiz malı satmıyoruz, biz de masraf yapıyoruz. Demişler ki ’Bu arabanın fiyatı 500 bin TL.’ Bilirkişiyi çağıralım ve fiyatını o belirlesin. Bu aracın sigortadan ağır hasarlı olduğu, 85 bin masrafı olduğu söylenmişti” dedi. “Ava giderken avlanmadım, çünkü ormanda kuş avına gitmedim” Yorumlara karşı tepkisini sürdüren Orhan, “Ava giderken avlandı’ şeklinde birisi yazmış. Kardeşim ben ormanda kuş avına gitmedim. Para verdim, araba satın aldım, paramın karşılığını alamadım. Bir tanesi de ‘köprü satılık’ yazmış. Kardeş ben araba işinden anlarım, araba işinden anlamam. Anlayan sensin, al kendin sat. Çok saçma yorumlarla karşılaştım” diye konuştu. “13 yaşındaki çocuğum bana ‘Baba sen dolandırdın mı?’ diye soruyor” Olumsuz yorumlarda bulunanlara da bir ricada bulunan Orhan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “O yorum yazanlardan şunu rica ediyorum. Benim bir ailem, çevrem, çocuklarım var. Bunlar o yorumları okuyorlar. Oğlum beni arayarak, ‘Baba yorumun en başında dolandırmaya giderken dolandırılmışsın’ diyor. Çocuk tabii ki kimseye inanmaz ama 13 yaşında bu soru işaretinin beynine yerleştirilmesi insanlık dışı bir olay bence. Kimseyi dolandırmadık, kimsenin parasını pulunu yemedik, araba sattıysak da insanlar görerek ve bilerek aldı ama ben dolandırıldım. Rica ediyorum, benim çocuklarımın olduğunu unutmasınlar, öyle yorumlar yazmasınlar. Yazmak istiyorlarsa düzgün yazsınlar veya hiç yazmasınlar.” Dolandıran kişiye seslendi: “IBAN göndersin bana, 10 günde kaybettiğim itibarımın bedelini ödeyeceğim” Yaşadıkları karşısında itibarını kaybettiğini de dile getiren Orhan, “Beni dolandıran şahsiyete şunu diyeyim; bana bir IBAN numarası atsın. 10 günde kaybettiğim itibarımın bedelini ödeyeceğim ona. İtibar demek 90 bin TL demek değildir. Benim o yediğim yorumlar, uğradığım hakaretlerin bedeli 90 bin TL değil. Ben yoksul ve fakir bir adamım. Kendimi acındırmak için söylemiyorum. 33 senedir maaşlı çalışıyorum. Ben iyi niyetimi kaybetmedim, hiçbir zaman da kaybetmeyeceğim. Ben başkaları da bu hataya düşmesin diye yaptım ama birçok insan bana hakaret bile etti. İnsanların önyargısını değiştirmesini istiyorum” ifadelerini kullandı.
Antalya Şehit Mustafa Şen son yolculuğuna uğurlandı Şırnak’ta devriye görevi sırasında meydana gelen trafik kazasında şehit olan Jandarma Asb. Çvş. Mustafa Şen’in (23) cenazesi memleketi Antalya’da defnedildi. Anne Ayşe Şen, “Kıyamadım, doyamadım bebeğim” diyerek gözyaşı dökerken, Baba İsmail Şen de şehidin tabutuna sarılıp ağladı. Şırnak’ta Gabar Dağı bölgesi Güleşli köyü sınırlarında bulunan petrol sahasında dün devriye görevi yapan Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanlığı’nda görevli tim, kobra tipi araçla seyir halindeyken, sürücü Uzman Erbaş N.C.’nin direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu trafik kazası meydana geldi. Kazada araçta bulunan Jandarma Astsubay Çavuş Mustafa Şen (23) ve Uzman Erbaş Ensar Enes Ertaş şehit oldu. Sürücü N.C. ile Asb. Çvş. K.Ç. yaralandı. Şehit Şen’in acı haberi Antalya’nın Manavgat ilçesi Çakış Mahallesi’ndeki ailesine verildi. 2 katlı evde yaşayan ve çiftçilik yapan baba İsmail Şen ile ev hanımı anne Ayşe Şen acı haberin ardından gözyaşına boğuldu. Jandarma Asb. Çvş. Mustafa Şen’in cenazesi bugün öğle saatlerinde Antalya Havalimanı’ndan ailesinin Manavgat’ın Çakış Mahallesi’ndeki evine getirildi ve burada helallik alındı. Evin önündeki alanda yapılan cenaze törenine ise Antalya Valisi Hulusi Şahin, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Halis Zafer Koç, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Tarık Hekimoğlu, İl Emniyet Müdürü Orhan Çevik, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Tören alanına askerlerin desteğiyle gelen Şen ailesinden anne Ayşe Şen, “Kıyamadım, doyamadım bebeğim” diyerek gözyaşı döktü. Gözyaşları içinde ki Anne Ayşe Şen’i, elinden tutan kadın astsubaylar teselli etti. Şehit Şen’in evinin önündeki alanda yapılan cenaze namazını İl Müftüsü Nazif Fethi Yalçınkaya kıldırdı. Cenaze namazının ardından Türk bayraklı tabuta sarılan baba İsmail Şen, tabutu öperek ağladı. Askerlerin omzunda araca taşınan Şen’in cenazesi Yeni Mahalle Mezarlığı’na götürüldü. Törene katılan yakınları ve çok sayıda vatandaş, 1.5-2 kilometre uzaktaki mezarlığa yürüyerek, cenazenin taşındığı araca eşlik etti. Şehit Astsubay Mustafa Şen’in cenazesi mahalle mezarlığında toprağa verildi.
Zonguldak Zonguldak’ta 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü coşkuyla kutlandı Zonguldak’ta 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü coşkuyla kutlandı. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları İstasyon Caddesi önünde başladı. Toplanan kalabalık Madenci Anıtı önüne kadar yürüdü. Burada kutlamalar gerçekleştirildi. Saygı duruşunda bulunulmasının ardından İstiklal Marşı okundu. Kutlamalarda düzenleme komitesi adına konuşan İsa Mutlu, "1 Mayıs Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günümüz, İşçi ve Emekçi Bayramımız kutlu olsun. 1 Mayıs, işçilerin ve emekçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günüdür. Bugün, ülkemizin dört bir yanında omuz omuza vererek sesimizi yükseltiyoruz. Dünya işçileri ve emekçileri olarak dünyanın dört bir yanında; emperyalist ülkelerin ve onların çok uluslu şirketlerinin dayattığı, insanlık dışı politikalara karşı; işgallere, savaşa, sömürüye, zulme karşı; barış, demokrasi, insan hakları, kardeşlik ve dayanışma için alanlardayız. Bugün burada gün geçtikçe artan sorunlarımızı dile getirmek ve ortak mücadelemizi güçlendirmek için bir aradayız. 1 Mayıs emeğin, alın terinin, barışın, demokrasinin ve güvenli bir gelecek için dayanışmanın, yardımlaşmanın günüdür. Bugün biz emekçilerin, günün şartlarına uygun seviyede eşit ve adil ücret uygulanmasını, vergide adaletin sağlanmasını, özgürce örgütlenmemize imkan verilmesini, tüm haklarımızın korunup geliştirilmesini, birlik, beraberlik ve dayanışma içinde kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğimizi meydanlarda haykıracağımız gündür. 1 Mayıs’ta gündemimizi; geçim sıkıntısı, yoksulluk, vergide adaletsizlik, sendikasızlaştırma, taşeronlaşma oluşturuyor. Bunlara dur demek için, sorunların çözümü için 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü, sadece işçi sınıfının ve emekçilerin değil tüm halkımızın meydanlarda buluştuğu bir gündür" dedi. Programın son bölümünde ise yerel sanatçılar sahne alarak konser verdi.