KÜLTÜR SANAT - 17 Ocak 2022 Pazartesi 09:27

Restorasyonu süren Bukoleon Sarayı tarihe ışık tutuyor

A
A
A
Restorasyonu süren Bukoleon Sarayı tarihe ışık tutuyor

İstanbul’un boğazının kıyısında bulunan “İmparatorun Sahil Sarayı” olarak adlandırılan Bukoleon Sarayı’nın restorasyonu hız kesmeden sürüyor.

İstanbul’un boğazının kıyısında bulunan “İmparatorun Sahil Sarayı” olarak adlandırılan Bukoleon Sarayı’nın restorasyonu hız kesmeden sürüyor. 2022 yılının sonunda müze olarak açılması beklenen sarayın restorasyon çalışmaları sırasında ortaya çıkan buluntular tarihe ışık tutuyor.


UNESCO Dünya Mirasları listesinde yer alan Bukoleon Sarayı 1. Derece Arkeolojik sit alanı içerisinde bulunuyor. 1600 yıllık tarihe dayanan ve Fatih ilçesinde bulunan Bukoleon Sarayı, geçmişte demiryolu, yapılaşma ve kısmen sahil yolu çalışmaları nedeniyle oldukça tahrip olmuş durumdaydı. Bukoleon Sarayı restorasyon ile ömrü uzatılmak, yeni nesillere aktarılmak ve toplumda tarihsel yapılara karşı koruma duygusu uyandırmak amacıyla 2020 yılında restorasyona alınmıştı.


Restorasyonda yapılan kazılar esnasında birçok tarihe ışık tutacak buluntular ortaya çıktı. Bukoleon Sarayı, 2022 yılının sonuna doğru çalışmalar bitirilerek açık hava müzesi olarak açılacağı günü bekliyor.


“İstanbul’un en eski çeşmesini keşfettik”


Restorasyonla ilgili bilgi veren İBB Kültür Varlıkları Projeler Müdürü Merve Gedik, “Biz kazı çalışmalarını devraldığımızda harap haldeydi. Bu ayakta kalan kısımların restorasyonunu sağlamak ve en azından ayakta kalan kısımların ömrünü uzatabilmek için restorasyon çalışmalarına başladık. Kazı çalışmaları büyük bir parçasıydı işin ve etap etap devam etti. Her aşamasında da bir keşifle karşılaştık. Sarayın kendi mimari yapısını aydınlatmaya ve o dönemde olanları anlatmaya yönelik bunlardan bir tanesi imparator iskelesinden giriş kısmında sarayın ki biliyorsunuz ki bir sahil sarayıdır. Burada bir çeşme hatta İstanbul’un en eski çeşmesi olarak tarif edebileceğimiz bir çeşme ve arkasında bir sarnıç keşfettik. Aslında sarayın diğer bütün bölümlerinin arkasından tren yolu geçiyor. Tren yolunun altına doğru devam ettiğini biliyoruz. Çünkü orada gördüğümüz galeriler aslında yapı elemanlarının o tarafa devam ettiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.


“1600 yıl önce gündelik olarak kullanılan obje ve malzemelere rastladık”


Bukoleon Sarayı hakkında bilgi veren Gedik, “Yine sarayın giriş kısmını tarifleyen bir tali giriş bir koridor keşfettik. Yine bir tünel gibi girişti ve çoğu yerde özgün zemine ulaştık. Bu özgün zemine ulaşma çabalarında toplu gömü alanları da vardı. Saray içerisinden çıkan sikkelerde bu ölümlerin tarihleri vesaire değerlendirebildik. Biz aslında bu buluntular ve bu kazı çalışmaları ile birlikte yine burada kullanılan çanaklar, çömlekler, seramikler, camlar, el sanatlarına ışık tutabilecek malzemeler ve 1600 yıl önce gündelik olarak kullanılan objelere rastladık. Tabi bunlar parçalanmış haldeler şu anda. Biz tabi şu anda biz onları kazı çalışmasında çıkan tüm malzemeyi tasnifledik. Sonrasında bunların temizlikleri bakımları, parçaların birleştirilmesi, konservasyon uygulamaları da yine şantiye içerisinde bulunan konservasyon laboratuvarında devam ediyor” dedi.


“2022 yılının sonuna doğru tamamlamayı planlıyoruz”


Çalışmaların 2022 yılının sonunda tamamlanacağını söyleyen Gedik, “Bu aşamalar tamamlanırken de kazıdan sonra gelinen mevcut durum sarayın ulaşabildiğimiz tüm kalıntılarını gezinebilir kılmak istiyoruz. O yüzden arkeolojik alanın üstüne bir üst örtü tasarımı yaptık. Onun da, koruma kurulu tarafından onayının ardından açık hava müzesi ve ziyaretçi merkezi haline gelecek. Bütün müzede de aslında bu kazıdan çıkarılan envanter ve tüm buluntularda bu müzede sergileniyor olacak. Ziyaretçiler de geldiklerinde bu farklı tabakalar ve farklı katmanlardan çıkarılan bütün envanteri ziyaret edebilecekler. Biz 2022 yılının sonuna doğru bütün çalışmaları tamamlayıp açmayı planlıyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Muratpaşa’ya 66 bin euro hibe Antalya Muratpaşa Belediyesi, Akdeniz kentleriyle sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme hedefi doğrultusunda yürütülen uluslararası SHARE Projesi kapsamında 66 bin euro hibe desteği almaya hak kazandı. Avrupa Birliği ile Akdeniz ülkeleri arasındaki iş birliğini güçlendirmeyi amaçlayan SHARE Projesi, çocuklar, aileler ve yerel yönetimleri merkeze alarak Akdeniz diyetinin okul yemek sistemlerine ve kentsel gıda politikalarına entegre edilmesini hedefliyor. Proje kapsamında sağlıklı beslenmenin teşvik edilmesi, gıda israfının azaltılması ve yerel üreticilerin desteklenmesine yönelik yenilikçi uygulamalar geliştirilecek. 7 ülkeden 17 kurum ortak İtalya, İspanya, Yunanistan, Fransa, Ürdün, Türkiye ve Fas’tan toplam 17 kurumun yer aldığı SHARE Projesi, Avrupa Birliği’nin "Yeşil Mutabakat" ve "Çiftlikten Sofraya" stratejileriyle uyumlu şekilde yürütülüyor. 36 ay sürecek dönüşüm Muratpaşa Belediyesi’nin 66 bin euro hibe desteği aldığı proje 36 ay sürecek. Proje ile okul yemek sistemlerinden başlayarak Akdeniz’in gıda sistemlerinin daha dirençli, kapsayıcı ve sağlıklı hale getirilmesi amaçlanıyor. Yerel üreticiyi destekleyen, mevsimsel ve organik ürünlerden oluşan menülerle hem okulları hem de haneleri kapsayan bütüncül bir dönüşüm hedefleniyor. Dijital araçlar ve yapay zeka destekli uygulamalar SHARE Projesi kapsamında geliştirilecek dijital uygulamalar ve yapay zeka tabanlı araçlarla öğrenciler için oyunlaştırılmış eğitim içerikleri sunulacak. Aileler ve öğretmenler içinse etkileşimli platformlar oluşturulacak. Beslenme geri bildirim sistemleriyle sağlıklı beslenmeye yönelik farkındalığın artırılması ve kalıcı davranış değişikliklerinin desteklenmesi hedefleniyor. Muratpaşa’da uluslararası yaz okulu Projenin Türkiye ayağını yürüten Muratpaşa Belediyesi, 2026 yılında uluslararası bir yaz okuluna ev sahipliği yapacak. Muratpaşa’da düzenlenecek yaz okulu, Akdeniz kentlerinin okul beslenme programlarını geliştirmesine, yerel kapasitelerin artırılmasına ve iyi uygulama örneklerinin paylaşılmasına imkan sağlayacak. Yaz okulunun ardından her şehir, yerel paydaşlarıyla birlikte uygulamaya yönelik eylem planları hazırlayacak. Bu planlar gıda eğitimi, sürdürülebilir kamu alımları ve kaynak eşleşmeleri gibi başlıklarda kentlere özgü stratejilerin geliştirilmesini sağlayacak.
İstanbul Aksa Akrilik ve TOÇEV’den çocuklara sıcak bir gelecek Aksa Akrilik, toplumsal sorumluluk bilinciyle, Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı (TOÇEV) tarafından yürütülen "Eşit Fırsatlar, Sıcak Yarınlar" projesine destek veriyor. Proje kapsamında çocuklara sıcacık kazaklar ulaştırılacak. Akrilik elyaf üreticisi Aksa Akrilik, sürdürülebilirlik ve toplumsal fayda odağında yürüttüğü projelere bir yenisini daha ekledi. Sosyal sorumluluk projeleriyle toplumda fark oluşturmayı, fırsat eşitliği ve dayanışma anlayışıyla sorumluluklarını yerine getirmeyi sürdüren şirket, TOÇEV tarafından yürütülen "Eşit fırsatlar, Sıcak yarınlar" projesine destek olarak, üretim gücünü toplumsal fayda ile buluşturan örnek bir iş birliğine imza atıyor. İnovasyon gücünü sosyal faydaya dönüştüren çözüm Yapılan açıklamaya göre, kazakların üretiminde, Aksa Akrilik’in teknoloji ve inovasyon gücünü sosyal bir amaca dönüştürme vizyonunun bir yansıması olarak, cotonit ipliği kullanıldı. Şirketin Aksafil tesislerinde üretilen yüzde 100 akrilik iplik cotonit, triko ve yuvarlak örme sektörlerinde tercih ediliyor. Doğal hissi, düşük pilling (boncuklanma) direnci, uzun ömürlü kullanım özelliği ile öne çıkan ürün, yumuşak dokusu ve dayanıklılığı sayesinde sektördeki diğer ipliklerden ayrışıyor. Ayrıca yüzey düzgünlüğü, renklerin daha canlı ve kalıcı olmasını sağlıyor. Bu iş birliği kapsamında şirket, üretimdeki teknik bilgi birikimini toplum yararına sunarak, çocukların kış mevsimini daha sıcak ve konforlu geçirmesine katkı sağlıyor. TOÇEV’in eğitime erişimde, fırsat eşitliği sağlama misyonu ile hayata geçen bu anlamlı proje, çocukların hem bugününe hem yarınına sıcak bir destek sunarken, şirket de sürdürülebilirlik yaklaşımıyla topluma değer katmaya devam ediyor.