EKONOMİ - 14 Şubat 2022 Pazartesi 15:10

DAP Gayrimenkul Geliştirme halka arz oluyor

A
A
A
DAP Gayrimenkul Geliştirme halka arz oluyor

DAP Gayrimenkul Geliştirme halka açılıyor.

DAP Gayrimenkul Geliştirme halka açılıyor. Şirketin halka arzında, halka açıklık oranı yüzde 15.01 olurken, hisselerin satış fiyatı ise 18,50 TL olarak belirlendi.



DAP Holding iştiraklerinden DAP Gayrimenkul Geliştirme A.Ş. hisseleri Garanti BBVA Yatırım’ın konsorsiyum liderliğinde halka arz ediliyor. Şirketin halka arzında, halka açıklık oranı yüzde 15.01 olurken, hisselerin satış fiyatı ise 18,50 TL olarak belirlendi. Sabit fiyatla talep toplama yöntemiyle gerçekleştirilecek halka arzına 33 aracı kurum aracılık edecek.



30 gün boyunca fiyat istikrarı fonu


Halka arz, 15-16-17-18 Şubat 2022 tarihlerinde sabit fiyatla talep toplama yöntemi şeklinde gerçekleşecek. Halka arzdan sonraki 180 gün boyunca sermaye artırımı yapmama ve yeni pay satmama taahhüdünde bulunulurken, ayrıca payların borsada işlem görmeye başlamasından itibaren 30 gün boyunca da Garanti BBVA Yatırım tarafından gerçekleştirilecek fiyat istikrarı işlemleri için 300 milyon TL’lik fon oluşturulması planlanıyor. Oluşturulması planlanan bu fon, halka arzın yüzde 54’üne denk geliyor.



Şirket son olarak İstanbul Altunizade’de Validebağ Konakları, Çekmeköy’de Ormanköy ve Nişantaşı’nda Nişantaşı Koru projelerine imza attı. Şirket, bu yıl teslimleri planlanan Ormanköy projesiyle ‘Sağlıklı Ev’ konseptini sektöre kazandırdı. Yapımı devam eden Nişantaşı projesiyle ise sağlıkla lüksü bir araya getirerek, lüks tekne mantığında, kişiye özel çözümlerin olduğu konutlar tasarladı.



Ormanköy projesi; Emlak Konut GYO’nun yıl bazlı satış raporunda, 2020 yılı üçüncü çeyrek verilerine göre 1 milyar 84 milyon TL satış cirosuyla Türkiye genelinde ciro şampiyonu olduğu belirtildi. Nişantaşı Koru projesi ise, yine Emlak Konut GYO’nun 2021 yılı ikinci çeyrek sonuçlarına göre 818 milyon TL ve 2021 yılı üçüncü çeyrek sonuçlarına göre 1.4 milyar TL satışla ve 2021 yılının tamamında 1.8 milyar TL satışla ciro şampiyonluklarına imza attığı belirtildi. Şirketin Levent’te geliştireceği projenin bölgenin hali hazırda en büyük konut projelerinden biri olacağı belirtiliyor.



"Yüzde 27,2’lik iskontoyla önemli bir fırsat sunuyoruz"


Şirketin tamamen markalı konut geliştiriciliğine odaklı bir şirket olduğunun altını çizen DAP Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, şirketin hali hazırda geniş bir portföye sahip olduğunu aktararak sözlerine şöyle devam etti: “Bugün Türkiye’de kentleşme oranındaki yükseliş eğilimi, nitelikli konut ihtiyacı, nüfus artışı, evlilikler, boşanmalar ve tek başına yaşamayı tercih eden bireyler nedeniyle her yıl 700 bin konuta ihtiyaç oluyor. Özetle konut ihtiyacı sürekli artış eğiliminde. Bugün nitelikli ve sembol eserler üreten, proje geliştirdiği bölgelere değer katan, finansal kredibilitesi yüksek, yabancı yatırımcılardan ilgi gören bir şirketten söz ediyoruz. Halka arzını gerçekleştireceğimiz DAP Gayrimenkul Geliştirme, 41 yıldır Türkiye’nin nitelikli konut ihtiyacını karşılamak için sembol eserler üretiyor. Bugün portföyümüzde İstanbul Altunizade’deki Validebağ Konakları, Çekmeköy’deki Ormanköy, Nişantaşı’daki Nişantaşı Koru ve önümüzdeki günlerde lansmanını yapacağımız Levent projesi yer alıyor. Levent’ten sonra farklı bölgelerde de projelerimiz olacak. Fırsatları değerlendiriyoruz. Değerlendirmeye de devam edeceğiz. Bizler de bu noktada, şirketimizin yüzde 15’ini, yüzde 27,2 gibi bir cazip bir iskonto oranıyla halka arz ediyoruz. Yatırımcıları, hem konut alırken hem de hisse senedine yatırım yaparken bu kazanca ortak olmaya davet ediyoruz. Çünkü bugün şirkete ortak olanlar, başta Levent projesi olmak üzere bundan sonra hayata geçireceğimiz tüm projelere de ortak olmuş olacaklar”.



Şirketin yüksek finansal yeterlilik ve güçlü bir sermaye yapısına sahip olduğuna vurgu yapan Yılmaz, “Hali hazırda elindeki tüm projeleri bitirecek finansal güce ve güçlü nakit akışına sahip bir şirketi halka arz ediyoruz. Şeffaflığı ilk günden bu yana şirket anayasasına koymuş bir şirketiz. Tüm bu şeffaflık süreçlerimizin kamu otoritesince de tescillenmesini istedik. Bir anlamda da kendimizle de yarıştığımız için, DAP Gayrimenkul Geliştirme’ye halka açılma hedefi koyduk” ifadelerini kullandı.



Markalı konut geliştiriciliği özelinde her projenin kendi başına bir halka arz süreci gibi yönetildiğini söyleyen Yılmaz, “Her bir konut satışı bizim için kendi içinde bir halka arz demek. Borsaya kote olmadan önce bunu konut alıcısına anlatıyorduk, şimdi de borsa yatırımcısına anlatacağız. Holding olarak, ilkleri hayata geçirme vizyonuyla hareket eden, sanat eseri niteliğinde konutlar geliştiren, özgün ve sembol eserler üreten, konut sektörünün gelişimine büyük katkıları olan bir grubuz. Dönemin ruhunu iyi okuyan, trendlerin peşinde koşan değil dönemin trendlerini oluşturan bir firmayız" dedi.



Yılmaz, "1999 depremi konut sektörü için bir milattı. Korona süreci de bu anlamda bir milat. Yüksek katlı, camları açılmayan projelerin artık hayatımızda yeri kalmadı. Öncelik, insanların hayatlarını geçirdikleri evler oldu. Az katlı, geniş balkonlu, teraslı ve bahçeli konutlara önümüzdeki dönemde de inanılmaz bir talep olacak. Biz bu süreci pandeminin en başında gördük ve tüm planlarımızı bu yeni sürece göre şekillendirdik. ‘Sağlıklı Ev’ kriterlerinin ilk örneğini Çekmeköy’deki Ormanköy projesinde hayata geçirdik. Şimdi Nişantaşı ve Levent’te de hem lüksü yeniden tanımlıyor hem de “sağlıklı ev” kriterlerine uygun projeler geliştiriyoruz" dedi.



Şirket, 41 yılda edindiği tecrübe ve sektördeki konumuyla şehrin merkezinde ve doğru lokasyonlarda, özellikle üst gelir grubundan alıcıların yoğun talep göstereceği projelere odaklanıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenler Belediyesi’nden ’Gazze İçin Ne Yapabilirim?’ paneli Esenler Belediyesi, İsrail kuşatması altındaki Gazze’de yaşanan soykırımlara karşı kamuoyunu bilinçlendirmek ve harekete geçirmek amacıyla “Gazze İçin Ne Yapabilirim?” paneli düzenledi. İsrail kuşatması altındaki Gazze’de yaşanan soykırımlara karşı kamuoyunu bilinçlendirmek ve harekete geçirmek amacıyla Esenler Belediyesi tarafından “Gazze İçin Ne Yapabilirim?” paneli düzenlendi. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen panelin moderatörlüğünü gazeteci Nuriye Çakmak Çelik yaparken, panele yönetmen Tülay Gökçimen, Filistinli yönetmen Nawras Abu Saleh, eğitimci-yazar Yavuz Yiğit ve çok sayıda davetli katıldı. Tülay Gökçimen panelde yaptığı konuşmada Gazze için yapılması gereken en öncelikli şeyin "kendini eğitmek" olduğunu belirterek, "Filistin’i tanımak aslında, ’Gazze İçin Ne Yapabilirim’ diyorsanız öncelikle dünya haritasını önünüze açın Filistin nerede, Gazze nerede, Kudüs nerede bunları bilmeliyiz" dedi. Filistin’deki bölgeler hakkında sözlerine devam eden Gökçimen, "Filistin bir anne diğerleri onlara bağlı çocuklar gibi eğer bu kuralı bilmezseniz Filistin’i okuyamazsınız. Filistin ile alakalı çalışmalar yapmak için en azından yakın tarihe doğru gitmemiz lazım. 1948’de ne oldu, 1917’de ne oldu, bu insanlar neden sürgün ediliyor. Neden böyle yaşıyorlar" diye konuştu. Filistinli yönetmen Saleh de Gazze’de yaşananları anlamak ve anlatmak için İsrail’in bu alandaki lobi ve propaganda çalışmalarını bilmek gerektiğini söyledi. Saleh, "İsrail kendini Holokost üzerinden inşa etti. Dünya önünde de o hikayeye bağlı kalarak kendilerini devam ettirdiler. Biz biliyoruz ki Yahudiler Avrupa’da azaplar gördüler. Bu azap görmeleri, zulüm görmeleri Orta Doğu’da başka bir toplum için tekrar azap göstermesine bir sebep olamaz. Bu konuda en büyük güçleri hikaye biz Siyonist hikayesini doğru anlayabilirsek ancak Yahudiliği, Filistin hikayesini gerçek ve doğru şekilde aktarabiliriz" ifadelerini kullandı. Eğitimci yazar Yavuz Yiğit de sosyal medya başta olmak üzere, kirli ve yanlış bilgiyi yayan birçok kaynağın özellikle çocukları etkilediğine dikkati çekti. Yavuz, "Bugünün dünyasında aynı kanalı izlemek, aynı yerden bilgi almak gibi bir mevzu yok. Aynı yerden ders çalışmıyoruz, aynı kişileri takip etmiyoruz. Gençler o kadar çok bilgi bombardımanına tutuluyor ki şunu diyebilirsiniz, bunu nasıl görmezsin, nasıl bilemezsin. Bugün sosyal medya algoritmasında örnek olarak bir kişinin sosyal medyasını açsak birçok Gazze içeriği görürüz. Bazı çocuklarda ise hiç görmezsiniz" dedi.
Isparta Isparta’da Amerika’nın veto kararı protesto edildi Amerika Birleşik Devletleri’nin Gazze’de derhal insani ateşkes ilan edilmesini isteyen tasarıyı reddetmesinin ardından Isparta’da basın açıklaması gerçekleştirildi. TÜGVA İl Başkanı Furkan Tülü yaptığı basın açıklamasında “ABD’nin 13 Birleşmiş Milletler üyesi ülkeyi karşısına alarak İsrail’in katliamına ortak olduğunu” söyledi. ABD’nin, BM Güvenlik Konseyi’nde Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) sunduğu Gazze’de derhal insani ateşkes ilan edilmesini isteyen tasarıyı reddetmesinin ardından Isparta’da yatsı namazının ardından basın açıklaması yapıldı. Mimar Sinan Camii önünde basın açıklaması yapan TÜGVA İl Başkanı Furkan Tülü, İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamın insanlık tarihine kara bir leke olarak geçtiğini belirtti. Tülü son 68 günde İsrail tarafından 18 bin masum insanın katledildiğini söyleyerek, “7 bin 112’si çocuk, 4 bin 885’i kadın olmak üzere binlerce masum, ibadethanelerin, okulların, hastanelerin bombalanması sonucu acımasızca öldürülmüştür. Bu rakamlar bir matematik hesaplaması değil, katledilen masum insanlardır. Savaş hukukunun, evrensel insan haklarının alt üst edildiği bu saldırılar, şüphesiz bir soykırımdır. Dünya halkları bu soykırıma, bu katliama sessiz kalmamış, tepkiler göstererek ülkelerin harekete geçmesi çağrısında bulunmuştur. Her ne kadar çok geç kalsa da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de bu çağrılara cevap vererek ateşkes ilan edilmesi için harekete geçmiştir. Ne yazık ki yapılan oylamada bütün üyeler oy birliği ile ateşkes yapılmasını talep ederken, ABD’nin veto etmesi sebebiyle karar alınamamış, reddedilmiştir” dedi. ABD’nin 13 Birleşmiş Milletler üyesi ülkeyi karşısına alarak İsrail’in katliamına ortak olduğunu vurgulayan Tülü, “Böylece Amerika tarihine de İsrail barbarlığına ortak olmak bir kara leke olarak yazılmıştır. Bu ret kararı şüphesiz Amerikan halkının değil, iktidarda bulunan Siyonist Biden hükümetinin bir kararıdır. Artık özgürlük, barış, insan hakları konusunda Amerika hükümetinin hiçbir iddiası ve samimiyeti söz konusu olamaz. Bu kararla dünyanın da 5’ten büyük olduğu açıkça görülmüştür. Artık Amerika, insanlığın gözünde özgürlük ve insan hakları ülkesi değil barbarlık, zulüm, ırkçılık ve katliam ülkesi olarak tanımlanacaktır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi yeniden reforme edilmeli, bütün dünya milletlerinin karşısına alan Amerika bu katliama ortak olmanın bedelini ödemelidir. Daha iyi, daha adil bir dünya için bu ret kararını kınıyor, bütün dünya halklarını Amerika’ya karşı harekete geçmeye davet ediyoruz” şeklinde konuştu.
Kırklareli Kırklareli’nden ABD’ye tepki Kırklareli’nde toplanan STK’lar, Gazze’de insani ateşkes önerisini reddeden ABD’ye tepki gösterdi. Kırklareli’nde Hızırbey Camisi’nde kılınan yatsı namazı sonrası toplanan STK temsilcileri, Gazze’de insani ateşkes önerisini reddeden ABD’ye tepki gösterdi. Toplanan grup sloganlar attı. Daha sonra Türkiye Gençlik Vakfı Kırklareli İl Temsilcisi Mehmet Doğancan Kamiloğlu topluluk adına basın açıklaması yaptı. İsrail zulmünün Gazze’de her geçen gün daha da arttığını söyleyen Kamiloğlu, "Gazze’de terör devleti İsrail tarafından yapılan soykırım insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmekte, bütün dünya bu soykırıma şahit olmaktadır. Son 68 günde İsrail tarafından 18 bin masum insan katledilmiştir. 7 bin 112’si çocuk, 4 bin 885’i kadın olmak üzere binlerce masum, ibadethanelerin, okulların, hastanelerin bombalanması sonucu acımasızca şehit edilmiştir. Bu rakamlar bir matematik hesaplaması değil, katledilen masum insanlardır" dedi. Savaş hukukunun, evrensel insan haklarının alt üst edildiği bu saldırıların soykırım olduğunu da belirten Kamiloğlu, "Dünya halkları bu soykırıma, bu katliama sessiz kalmamış, tepkiler göstererek ülkelerin harekete geçmesi çağrısında bulunmuştur. Her ne kadar çok geç kalsa da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de bu çağrılara cevap vererek ateşkes ilan edilmesi için harekete geçmiştir. Ne yazık ki yapılan oylamada bütün üyeler oy birliği ile ateşkes yapılmasını talep ederken, ABD’nin veto etmesi sebebiyle karar alınamamış, reddedilmiştir. ABD 13 Birleşmiş Milletler üyesi ülkeyi karşısına alarak İsrail’in katliamına ortak olduğunu tescillemiştir. Böylece Amerika tarihine de İsrail barbarlığına ortak olmak bir kara leke olarak yazılmıştır. Bu ret kararı şüphesiz Amerikan halkının değil, iktidarda bulunan Siyonist Biden hükümetinin bir kararıdır. Artık özgürlük, barış, insan hakları konusunda Amerika hükümetinin hiçbir iddiası ve samimiyeti söz konusu olamaz. Bu kararla dünyanın da 5’ten büyük olduğu açıkça görülmüştür" şeklinde konuştu. Amerika’nın, insanlığın gözünde özgürlük ve insan hakları ülkesi değil barbarlık, zulüm, ırkçılık ve katliam ülkesi olarak tanımlanacağını belirten Kamiloğlu, "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi yeniden reforme edilmeli, bütün dünya milletlerini karşısına alan Amerika bu katliama ortak olmanın bedelini ödemelidir. Daha iyi, daha adil bir dünya için bu ret kararını kınıyor, bütün dünya halklarını Amerika’ya karşı harekete geçmeye davet ediyoruz. Dünya Amerika’ya hükmeden Siyonist zalimlerden elbette daha büyüktür. Müslümanlar muzaffer olacak, onurlu ve izzetli Gazze halkının dik duruşu, katil İsrail’in sonunu getirecektir. İşgal edilen Filistin topraklarındaki bu zulmün hesabı insanlık vicdanıyla birlikte hukuk önünde elbette sorulacaktır. Gazze kasapları uluslararası mahkemelerde eylemlerinin hesabını verecektir. Son nefesimize kadar Gazzeli masum sivillerin yanında olacak, suçlular cezalandırılana kadar her platformda girişimlerde bulunmaya devam edeceğiz. Bir kez daha haykırıyoruz; dünya 5’ten büyüktür" diye konuştu.
Kırklareli Kırklareli’den ABD’ye tepki Kırklareli’nde toplanan STK’lar Gazze’de insani ateşkes önerisini reddeden ABD’ye tepki gösterdi. Kırklareli’nde Hızırbey Camisinde kılınan yatsı namazı sonrası toplanan STK temsilcileri, Gazze’de insani ateşkes önerisini reddeden ABD’ye tepki gösterdi. Toplanan grup sloganlar attı. Daha sonra Türkiye Gençlik Vakfı Kırklareli İl Temsilcisi Mehmet Doğancan Kamiloğlu topluluk adına basın açıklaması yaptı. İsrail zulmünün Gazze’de her geçen gün daha da arttığını söyleyen Kamiloğlu, “Gazze’de terör devleti İsrail tarafından yapılan soykırım insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmekte, bütün dünya bu soykırıma şahit olmaktadır. Son 68 günde İsrail tarafından 18 bin masum insan katledilmiştir. 7 bin 112’si çocuk, 4 bin 885’i kadın olmak üzere binlerce masum, ibadethanelerin, okulların, hastanelerin bombalanması sonucu acımasızca şehit edilmiştir. Bu rakamlar bir matematik hesaplaması değil, katledilen masum insanlardır” dedi. Savaş hukukunun, evrensel insan haklarının alt üst edildiği bu saldırıların soykırım olduğunu da belirten Kamiloğlu, “Dünya halkları bu soykırıma, bu katliama sessiz kalmamış, tepkiler göstererek ülkelerin harekete geçmesi çağrısında bulunmuştur. Her ne kadar çok geç kalsa da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de bu çağrılara cevap vererek ateşkes ilan edilmesi için harekete geçmiştir. Ne yazık ki yapılan oylamada bütün üyeler oy birliği ile ateşkes yapılmasını talep ederken, ABD’nin veto etmesi sebebiyle karar alınamamış, reddedilmiştir. ABD 13 Birleşmiş Milletler üyesi ülkeyi karşısına alarak İsrail’in katliamına ortak olduğunu tescillemiştir. Böylece Amerika tarihine de İsrail barbarlığına ortak olmak bir kara leke olarak yazılmıştır. Bu ret kararı şüphesiz Amerikan halkının değil, iktidarda bulunan Siyonist Biden hükümetinin bir kararıdır. Artık özgürlük, barış, insan hakları konusunda Amerika hükümetinin hiçbir iddiası ve samimiyeti söz konusu olamaz. Bu kararla dünyanın da 5’ten büyük olduğu açıkça görülmüştür” şeklinde konuştu. Amerika’nın, insanlığın gözünde özgürlük ve insan hakları ülkesi değil barbarlık, zulüm, ırkçılık ve katliam ülkesi olarak tanımlanacağını belirten Kamiloğlu, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi yeniden reforme edilmeli, bütün dünya milletlerinin karşısına alan Amerika bu katliama ortak olmanın bedelini ödemelidir. Daha iyi, daha adil bir dünya için bu red kararını kınıyor, bütün dünya halklarını Amerika’ya karşı harekete geçmeye davet ediyoruz. Dünya Amerika’ya hükmeden Siyonist zalimlerden elbette daha büyüktür. Müslümanlar muzaffer olacak, onurlu ve izzetli Gazze halkının dik duruşu, katil İsrail’in sonunu getirecektir. İşgal edilen Filistin topraklarındaki bu zulmün hesabı insanlık vicdanıyla birlikte hukuk önünde elbette sorulacaktır. Gazze kasapları uluslararası mahkemelerde eylemlerinin hesabını verecektir. Son nefesimize kadar Gazzeli masum sivillerin yanında olacak, suçlular cezalandırılana kadar her platformda girişimlerde bulunmaya devam edeceğiz. Bir kez daha haykırıyoruz; “Dünya 5’ten büyüktür” diye konuştu.