GENEL - 09 Temmuz 2013 Salı 12:53

TAKVİMLERDEKİ İMSAK VAKTİ FARKLILIОI, DİYANETİN 1983`TE YAPTIОI DEĞžİŞİKLİKTEN KAYNAKLANIYOR

A
A
A
TAKVİMLERDEKİ İMSAK VAKTİ FARKLILIОI, DİYANETİN 1983`TE YAPTIОI DEĞžİŞİKLİKTEN KAYNAKLANIYOR

Muhtelif takvimlerde ve imsakiyelerde namaz vakitlerinde herhangi bir değişiklik olmazken, imsak vakitlerindeki farklılık, Diyanet`in 30 yıl önce aldığı karardan kaynaklanıyor. 1983 yılına kadar imsak vaktini, sabah ezanından 15 dakika önce olarak kabul eden Diyanet İşleri Başkanlığı, o yıl kurumun başındaki Tayyar Altıkulaç zamanında sebebi anlaşılamayan bir uygulama ile imsak vaktini 15 dakika daha uzatarak sabah ezanına kadar çekti. Yüzlerce yıldır hiç değişmeden uygulanan imsak vakti bir anda 15 dakika uzayınca tartışmalar da beraberinde geldi.
İslam dinine göre, gecenin bitimi ve yiyip içmenin yasak olduğu vaktin başlaması anlamına gelen ``imsak`` vaktinde, sadece yeme içme değil, orucu bozan diğer fiillerin de sonlandırılması gerekiyor. 1983 yılına kadar ülkemizdeki bütün takvimlerdeki imsak vakti aynı iken bu tarihten sonraki Diyanet İşleri Başkanlığı takvimlerinde ibadet vaktinin emniyetini sağlamak için konulan ``temkin`` sonlandırıldı. Diyanetin bu uygulaması Türkiye Takvimi ve diğer bazı takvimler tarafından benimsenmedi. Temkin adı verilen bu süre farklılığı, bütün koşullar göz önünde bulundurularak ibadet vaktinin emniyetini sağlamak amacıyla oluşturuluyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı bir taraftan imsak vaktini 15 dakika uzatırken, bir taraftan da müftülüklere gönderdiği 30 Mart 1988 tarihli ve 234-497 sayılı genelgede, 1983 öncesi takvim ile yeni uygulama arasında sadece temkin farkı bulunduğunu ve 1983 öncesindeki uygulamanın yanlış olmadığını ifade ediyor. Yani Türkiye Takvimi`nin doğru olduğunu aslında Diyanet de onaylıyor.
1983 yılından önceki uygulamaya göre hazırlanan Türkiye Takvimi ve bu takvime dayanılarak hazırlanan Ramazan imsakiyeleri temkinli yani güvenilir zaman dilimlerini içeriyor. Bu konuda uzmanlaşmış kişiler tarafından çok hassas bir şekilde hazırlanan Türkiye Takvimi, ibadet saatlerinde kabul olmama riskini de ortadan kaldırıyor. İslam alimlerinin büyük çoğunluğuna göre bir ibadetin vaktinden önce yapılması ile sonra yapılması birbirinden çok farklıdır. Vaktinden önce kılınan bir namazın sahih olmadığı veya akşam ezanından bir dakika önce açılan orucun bozulduğu bilinmektedir. Oysa ki bu ibadetleri ezan saatlerinden birkaç dakika sonra yapmakta ise bir sakınca yoktur. İmsak vakitleri yaklaşık olarak 10 ile 15 dakika arasında geciktirilen yeni takvimlere ise göre oruç tehlikeye sokuluyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Bulgaristan’daki direnişin sembolü ’Türkan Bebek’ unutulmadı Bulgaristan’ın Kırcaali şehrinde 1984 yılındaki asimilasyon girişimi sırasında çıkan olaylarda 1 buçuk yaşındayken annesinin kucağında katledilen totaliter rejim döneminde direnişin sembolü haline gelip, ’Türkan bebek’ olarak anılan Türkan Feyzullah, vefatının 41. yılında Edirne’de düzenlenen törenle anıldı. Asimilasyonun 41’inci yıl dönümü dolayısıyla Trakya Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından Eski Göçmen Evleri olarak adlandırılan bölgede Türkan Feyzullah bebeğin adını taşıyan parkta düzenlenen anma töreni yoğun katılımla gerçekleşti. Anma töreninde, 75. Yıl İlköğretim Okulu öğrencilerinin ’Türkan Bebek’ anısına okuduğu şiirler duygu dolu anlar yaşattı. Katılımcılar, şiirlerin okunması sırasında duygu dolu anlar yaşadı ve gözyaşlarına hakim olamadı. Çelenk sunumu ile başlayan anma töreninde protokol üyeleri ve vatandaşlar, Türkan Feyzullah’ın anısına yaptırılan heykele karanfil bıraktı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmalara geçildi. "İnsanlık olarak hepimizin utanç duyacağı bir olay" Törende konuşan Edirne Valisi Yunus Sezer, "Aslında insanlık olarak hepimizin utanç duyacağı bir olay. Biz bu çocuklarımızı her sene bir milletin isminin ve kimliğinin değişmemesi için vermiş olduğu mücadeleyi anlatıyoruz ve bu mücadelede de hayatını kaybeden bir bebeği anlatıyoruz. Bunu anlatmak insanlık adına utanç vericidir. Bu Bulgaristan’da ya da dünyanın herhangi bir yerinde yaşansın, hepimiz için utanç verici bir olaydır. Burada sadece Türkan bebeğimizi değil, onunla birlikte Türklüğün kimlik mücadelesinde kaybettiğimiz birçok soydaşımızı da anıyoruz; birçok soydaşımız işkenceler nedeniyle yıllarca hapishanelerde kaldı, yerlerinden ve yurtlarından oldular. Bu tür törenler ve anma etkinlikleri ibret almak içindir. Allah bir daha Türkan bebek gibi bebeklerimizin ve insanların kimlikleri ya da dinleri nedeniyle insanlık dışı muameleye maruz kalmasını kimseye nasip etmesin" ifadelerine yer verdi. Aradan geçen zamana rağmen bu zulmü yapanların cezalandırılmadığını belirten Balkan ve Rumeli Türkleri Konfederasyonu Başkanı Sayın Sabri Mutlu, her platformda hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini ve bu mücadeleden vazgeçmeyeceklerini ifade etti. Törende Trakya Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Cevat Güneş ve Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Gökçe Onur Öktem de birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından 75.Yıl İlkokulu öğrencileri şiirler okudu. Katılımcılar şiir okunması sırasında duygularına hakim olamadı. Düzenlenen tören Türkan Bebek ve şehitler için dua edilmesinin ardından sona erdi.
Antalya Antalya’da milyonluk dolandırıcılık operasyonu Antalya’da polisin yaptığı operasyonda kendisini polis olarak tanıtıp 3 ayrı kişiden milyonlarca lira değerinde para ve ziynet eşyası dolandıran 10 şüpheli yakalandı, 7’si tutuklandı. Olayda 800 bin TL değerindeki bir araca ve şüphelilerin banka hesaplarındaki 940 bin 782 liraya el konuldu. Antalya Emniyet müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne müracaat edip müracaatta bulunan M.A. ve eşi H.A. isimli müştekiler tanımadığı bir kişi tarafından arandığını, arayan kişinin telefonda kendisini polis olarak tanıttığını söyledi. Baskı altındaki yönlendirmelerle Kumluca ilçesinde sattırdıkları 2 dairenin parasını ve evde bulunan 235 gram külçe altın ile 8 adet çeyrek altın olmak üzere yaklaşık 10 Milyon TL paranın bir kısmını ikametine gelen şahsa elden teslim ettiğini söyleyen müştekiler bir kısmını ise şüphelilerin verdiği hesaplara gönderdiğini belirterek şikayetçi oldu. İhbarın ardından başlatılan projeli çalışmada Asayiş Şube Müdürlüğüne müracaatta bulunan A.B. isimli müştekinin de telefonda kendisini polis olarak tanıtan şahısların verdiği hesaplara 110 Bin TL para gönderdiğini beyan ederek şikayetçi olması üzerine, "Nitelikli Dolandırıcılık" olayını da aynı şüpheli şahısların gerçekleştirdiği tespit edildi. Şüphelilerin yakalanmasına yönelik Antalya merkezli 6 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonda 10 şüpheli yakalandı. Yapılan aramalarda şüphelilerden 12 adet cep telefonu ve 12 adet sim kart ele geçirilirken, suça konu olduğu değerlendirilen yaklaşık 800 bin TL değerindeki bir araca ve banka hesaplarındaki 940 bin 782 TL paraya el konuldu. ‘Nitelikli Dolandırıcılık’ suçundan adli makamlara sevk edilen 10 şüpheliden 1’i Cumhuriyet Savcılığınca serbest bırakılırken, 2’si hakkında adli kontrol kararı uygulandı, 7’si tutuklanarak cezaevine gönderildi.