GENEL - 09 Temmuz 2014 Çarşamba 15:07

Mümder Marmaralıları İftarda Buluşturdu

A
A
A
Mümder Marmaralıları İftarda Buluşturdu

Marmara Üniversitesi Mezun ve Mensupları Derneği (MÜMDER), Marmara Üniversitesi mezunlarını iftarda buluşturdu.
Üsküdar Belediyesi Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen iftara, Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Arat, THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, MÜMDER İstişare Kurulu Başkanı Hasan Güneş, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı Sinan Aktaş, SP İl Başkan Yardımcısı Adem Boz ve Erol Belen, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları Murat Altınöz, Murat Aşim, Dünya Yetimleri Eğitim Vakfı Başkanı Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu, İETT eski Genel Müdürü Dr. Muammer Kantarcı, İSPARK AŞ eski Genel Müdürü Kadir Gurbetçi, İETT Genel Müdür Yrd. Dr. Ahmet Bağış, Marmara Üniversitesi Eğitim Birsen Sendikası Başkanı Doç. Dr. Ahmet Şükrü Özdemir, Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Birsen Sendikası Başkanı Doç. Dr. Yusuf Zeren, yazar, sosyolog Erol Erdoğan, Yetimlerle Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Ömer Sait Arslan, Ortadoğu Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Talip Küçükcan, Prof. Dr. Arif Güllüoğlu, Prof. Dr. Ayhan Mergen, Prof. Dr. Zeki Parlak, Prof. Dr. Ali Durusoy, Prof. Dr. Talat Canbolat, Doç. Dr. İbrahim Subaşı, Milli Gazete Yazarı İbrahim Veli, AGD İl Başkan Yardımcıları, Yedi Hilal Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Hilmi Öztürk, Siyasal Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Saygın Mercan, MMG Yönetim Kurulu Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yalçın Boztoprak, İSPARK AŞ Müdürleri Cemalettin Bayram, Hamdullah Kan, Faruk Şenel ve birçok mezun katıldı.
Kur’an tilaveti ile başlayan ve sunuculuğu Öğr. Gör. Hidayat Ayan’ın yaptığı programda, sırasıyla Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi MÜMDER Yönetim Kurulu Başkanı Yrd. Doç. Dr. Abdullah Demir, MÜMDER İstişare Kurulu Başkanı Hasan Güneş, Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Arat, THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu ve Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen birer selamlama konuşması yaptılar.
Yrd. Doç. Dr. Abdullah Demir yaklaşık 400 kişinin katıldığı iftar programında yaptığı konuşmada, “Modernitenin ortaya koyduğu sonuçlara göre dünyanın şefkate, merhamete, aşka ve hizmete ihtiyacı vardır. Allah'ın verdiği en büyük nimet ise, insanlara hizmet etmektir. Bu açıdan Allah’a ne kadar şükretsek azdır” dedi. Demir, "Genel olarak iki tür insan vardır. “Şartlara teslim olanlar ve şartları teslim alanlar.” Şartlara teslim olanlar, şartların ürünüdür. Dolayısıyla şartlar değişince onlar da değişir. Yani uygun koşul bulduklarında var olurlar. Bulamazlarsa yok olurlar.
Şartları teslim alanların ise, “niyetleri, gayeleri, planları, projeleri ve hedefleri” vardır. Bunun gizemi de 3T - Talim-Terbiye-Tezkiye formülünde saklıdır. Talim - bilginin kazanılmasıdır. Malum olduğu üzere bilgi kümülatiftir. İnsanlığın bilgisi biriken bir şeydir. Nöbetçi medeniyet, o geçmişin birikimini alır onun üzerine kendi zihniyetiyle bir şeyler ekler. İman bile bilgiyle başlar. İkinci “T” Terbiye ve tedip / uslandırma - Davranışın kazanılmasıdır. Bu yapılırken insanlığın ince işçilik gerektirdiği asla unutulmamalıdır. Üçüncü “T” ise Tezkiye - Kişiliğin Kazanılmasıdır. Tezkiye sözlükte; “arıtma, temizleme” gibi anlamlarının yanında “bir malın zekatını vermek” olarak ta tariflenmektedir. Buradan bir analoji yapacak olursam “bedenin zekatı da kişilik ve şahsiyettir”. Unutulmamalıdır ki: Kişinin eylemi bilgisini, bilgisi bilincini, bilinci inancını, inancı aklını, aklı ise tasavvurunu aşamaz. Bütün mesele bu 3T’nin, maarifin dört unsuru (ders, talebe, muallim ve öğretim yeri olan mektep) ile yoğrularak, insan varlığının içgüdü katmanı, akıl katmanı ve duygular katmanı ile bütünleştirilmesinde. Ama bütün bunlar yaşamak için yetmez. İnsan varlığının toplumsal manada veya bireysel manada yaşayabilmek için değerlere ihtiyacı vardır. İşte bu değerler sistemi medeniyetin özünü oluşturur. Medeniyet'in kaynağı, vahiy; kurucusu Hz. Peygamber; kurucu sütunları ise ilim, irfan ve hikmet menzilleridir. Kur'an da okuduğunuz Yusuf Suresi “liyakat, ehliyet, iffet, ilim, irfan ve hikmet” ile bir kişinin neler yapılabileceğinin kıssasıdır. Bir kişi ile koca bir dünya değişir.
19. YY sömürge, 20. YY ideolojilerin yüzyılıydı. 21. YY ise ideolojilerin bittiği yüzyıl olacaktır. İdeolojilerin insanlığa vaat edeceği hiçbir şey kalmamıştır. İnanıyorum ki ideolojilerin tükendiği 21. YY’da dinler konuşacak, iman konuşacak, imanlı bir nesil konuşacaktır. Üstadın deyimiyle: Yetmez mi bunca zaman / Yan gelip yattıkları? / Bir nesil özlüyorum, / Doğrultsun yatıkları! N. Topçu ise “Yarınki Türkiye” eserinden bize şöyle sesleniyordu: Yarınki Türkiye`nin kurucuları, yaşama zevkini bırakıp yaşatma aşkına gönül verecek, sabırlı ve azimli, lâkin gösterişsiz ve nümayişsiz çalışan, ruh cephesinin maden işçileri olacaklardır" diye konuştu.
İftar programı, plaket takdimleri ve üyelerin serbest sohbetleriyle sona erdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun İlkadım’dan geleceğe temiz miras: 204 bin kilo atık toplandı Samsun’un İlkadım Belediyesi, gelecek nesillere daha yaşanabilir, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre bırakmak amacıyla yürüttüğü sıfır atık çalışmaları kapsamında, ilçe genelinde toplam 204 bin kilogram atık topladı. Atık oluşumunu en baştan azaltmayı, oluşan atıkları kaynağında ayrıştırmayı, mümkün olanların geri kazanımını hedefleyen ve çöpe giden atığı en aza indirmeyi amaçlayan İlkadım Belediyesi, sıfır atık çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor. Atık toplama faaliyetlerine kararlılıkla devam eden İlkadım Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğünce, ilçe genelinde toplam 204 bin kilogram atık malzeme toplandı. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, "Gelecek nesillerimize daha yaşanabilir, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre bırakabilmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz" dedi. Toplanan atıkların uygun şartlarda saklanarak geri dönüşümünün ya da imhasının sağlandığını söyleyen Başkan İhsan Kurnaz, "Doğal kaynakların korunması, enerji ve ham madde tasarrufu sağlamak, çevre kirliliğinin azaltılması, iklim değişikliğiyle etkin mücadele ve geri dönüşümün ekonomiye katkısını da göz önünde bulundurarak sıfır atık çalışmalarımıza devam ediyoruz. İlçe genelinde yürüttüğümüz sıfır atık çalışmaları kapsamında 4 bin 620 kilogram ambalaj, bin 600 kilogram atık pil, 2 bin 121 kilogram atık yağ, 2 bin 259 kilogram atık ilaç ve 194 bin kilogram atık tekstil ürünü topladık. Topladığımız ürünlerden geri dönüşüme kazandırılacak olan atıkları geri dönüşüme kazandırıyor, imha edilmesi gereken atıkları ise bu konuda yetkili firmalara göndererek imha edilmesini sağlıyoruz. İlkadım’da sıfır atık ve temiz çevre konularında daha da önemli adımlar atacağız" diye konuştu. Sıfır atık ve geri dönüşüm konularında vatandaşların daha duyarlı olmaları, atıklarını bilinçli bir şekilde ayrıştırarak ilgili atık toplama kutularına bırakmaları gerektiğini hatırlatan Başkan İhsan Kurnaz, "Sıfır atık bilincinin yaygınlaştırılması ve sürdürülebilir çevre hedeflerimiz doğrultusunda İlkadım Belediyesi olarak, içerisinde ’Sıfır Atık Yönetim Sistemi’ projesinin de yer aldığı ’Kalkancı Sıfır Atık Mahallesi’ projemiz devam ediyor. Projemiz için aldığımız hibelerle 4 adet sıfır atık toplama aracını belediyemiz envanterine aldık. Çevre dostu projelerle hem doğal kaynaklarımızın korunmasına katkı sağlamak, gelecek nesillere daha temiz ve yaşanabilir bir çevre bırakmak, belediyemizin atık toplama kapasitesini artırmak ve geri dönüşüm faaliyetlerimizi daha sistemli ve hızlı yürütebilmek için de hibe başvurularımız var. Daha temiz bir gelecek için vatandaşlarımızın da desteğiyle daha sürdürülebilir bir çevreye kavuşacağız" şeklinde konuştu.
Bolu Bu kareler film setinden değil, ilkokuldan Bolu Köroğlu İlkokulu’nda okul binasının iç kısmında bulunan atıl alanda "Yaşayan Müze" projesi hayata geçirildi. 2. sınıf öğrencileri, yeni oluşturulan bu alanda Bolu’nun geçmişini, kültürünü ve mutfağını canlandırarak ziyaretçileri tarihi bir yolculuğa çıkardı. Çıkınlar Mahallesi’nde bulunan Köroğlu İlkokulu’nda, Yerli Malı Haftası ve Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli etkinlikleri kapsamında dikkat çeken bir projeye imza atıldı. 2/B sınıfı öğretmeni Esengül Acar ve velilerin iş birliğiyle, okul binasının iç kısmında bulunan ve bugüne kadar atıl durumda olan üstü kapalı boş alan, etkinlik alanına dönüştürüldü. Okula kazandırılan bu yeni sosyal alanda, 2. sınıf öğrencileri ve Sınıf Öğretmeni Esengül Acar koordinesinde "Yaşayan Müze" etkinliği düzenlendi. Miniklerden geçmişe vefa Okulun mimarisine kazandırılan yeni alanda kurulan müzede, 1970 ve 1980’li yılların Bolu yöresel kıyafetlerini giyen minik öğrenciler, adeta zamanı geriye sardı. Öğrenciler, hazırlanan özel dekorlar eşliğinde buğday öğütme, yün eğirme, halı dokuma ve yöresel çeyiz hazırlama gibi unutulmaya yüz tutmuş geleneksel el sanatlarını uygulamalı olarak canlandırdı. Miniklerin performansı, veliler ve öğrenciler tarafından ilgiyle izlendi. Yöresel lezzetler tanıtıldı Etkinlikte kültürel canlandırmaların yanı sıra gastronomi şöleni de yaşandı. Öğrenci ve velilerin imece usulüyle hazırladığı Bolu mutfağının demirbaşları; keşli cevizli erişte, kızılcık tarhanası, kabaklı gözleme, kanlıca mantarı, kaşık sapı, acem pilavı, lahana sarması ve Kıbrıscık kürülü sergilendi. Okulun yeni atmosferinde sunulan ikramlar, ziyaretçilere eski günleri hatırlattı. Etkinliğe katılan Bolu İl Milli Eğitim Müdürü Fatih Öncü, okula kazandırılan alanda kurulan stantları tek tek gezdi. Öncü, yöresel kıyafetler içindeki öğrencilerle sohbet ederek, sergiledikleri performanslardan dolayı tebrik etti. "Bolu’muza ait yöresel ne varsa hepsini canlandıracağız" Etkinliğin yürütücüsü Köroğlu İlköğretim Okulu 2/B sınıfı öğretmeni Esengül Acar, etkinlik öncesinde yaptığı açıklamada, "2025 yılının Aile Yılı olduğunu vurgulamak için velilerimizle birlikte Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında, Yerli Malı Haftası etkinlikleri çerçevesinde Bolu’muzun tarihi ve kültürel yönlerini tanıtmak amacıyla Yaşayan Müze sergimizi hazırlamış olduk. Hazırlamış olduğumuz bu sergide Bolu’muzun tarihi, yöresel yemekleri ve kıyafetleri tüm okulumuzun öğrencilerine tanıtılmıştır. Şimdi burada öğrencilerimiz, serginin bütün bölümlerini sizlere canlandıracaklar. Bir kısmı yöresel türkülerimizi söyleyecek, yöresel yemeklerimizin tanıtımı yapılacak. Eskiden değirmenlerde buğday öğütülürdü, bunu canlandıracaklar. Yün eğirecekler, halı dokuyacaklar. Eskiden yöresel çeyiz sermelerimiz olurdu, onları canlandıracağız. Aklımıza gelebilecek Bolu’muza ait yöresel ne varsa hepsini canlandıracağız. Bu etkinliği okulumuzda ilk kez yapıyoruz. Okulumuzun tüm öğrencilerinin yararlanması, Bolu’muzun tarihi kıyafetlerini ve yöresel yemeklerini görmeleri ve öğrenmeleri amacıyla, okulumuz genelini kapsayacak şekilde bu etkinliği düzenledik. Bu konuda destek olan bütün velilerime teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.