SPOR - 14 Mayıs 2025 Çarşamba 17:52

Atla Terapi Merkezi’nin 10. yılı kutlandı

A
A
A

Türkiye Jokey Kulübü (TJK) tarafından 2015 yılında hayata geçirilen Atla Terapi Merkezi’nin 10. yılı, Engelliler Haftası’nda Veliefendi Hipodromu’nda yapılan etkinlikle kutlandı.

TJK’nın sosyal sorumluluk projelerinden biri olan ve engelli çocukların tedavisinde destekleyici rol oynayan Atla Terapi Merkezleri, 10. yılını doldurdu. Özel çocukların kas gelişimi, esneklik, güç, denge, koordinasyon, özgüven, disiplin, kontrol, adaptasyon, sosyal etkileşim, daha güçlü hareket yeteneği ve zihinsel rahatlamalarını sağlayan Hippoterapi merkezleri bugün Diyarbakır, İzmir, Bursa, Şanlıurfa, Elazığ ve Adana ile birlikte toplam 7 hipodromda ücretsiz olarak faaliyet gösteriyor. Hippoterapi (Atla Terapi) hizmetinin fikir sahibi olan TJK eski Genel Sekreteri Necati Demirkol’un bu projenin hayata geçirilmesinde büyük katkısı bulunuyor.

Engelliler Haftası kapsamında, terapi alan çocuklar ve ailelerinin katılımıyla Veliefendi Hipodromu’nda etkinlikler düzenlendi. Çocuklara yönelik animasyonların yanı sıra HAYPADER Özel Eğitim Uygulama Okulu öğrencileri tarafından Kafkas oyunları gösterisi sergilendi.

Bercis Merdanoğlu: "95 bin çocuğa ulaştık"

Apranti Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı Bercis Merdanoğlu, terapi merkeziyle ilgili basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Türkiye Jokey Kulübü’nün sosyal sorumluluk projelerinden olan Atla Terapi Merkezleri’nin bugün 10. yılını kutluyoruz. Bizim için mutluluk verici çünkü bugüne kadar 95 bin çocuğa ulaştık. Bugün de terapiye gelen çocuklarımızı hipodromumuzda ağırlıyoruz" dedi.

"Çocukların kendilerine olan öz güvenlerinin geliştiğini görüyoruz"

Eğitim alan çocukların gelişim sağlamalarıyla ilgili Merdanoğlu, "Bütün çocuklarımıza engelli raporuyla birlikte, ‘ata binmesi uygundur’, ‘atla terapi görmesi uygundur’ denilen doktor raporuyla gelmiş bütün çocuklarımızı, 7 tane bulunan hipodromlarımızda Atla Terapi Merkezlerimizde destek veriyoruz. Çocuklarımıza özellikle kas gelişimi konusunda faydası olduğunu, dengeyle ilgili düzeldiğini, fizik tedavide uygulanan özel sıcaklığı atların üzerinde aslında yararlandığını, özellikle otizmli olan çocukların duyu bütünlüğü sağladığını, yükseklik korkularını yendiğini, başka engeli bulunan çocuklarımızın hayatlarında nerelerde bir korku varsa o korkuyla, kaygıyla ilgili bunların düştüğünü, kendilerine olan öz güvenlerinin geliştiğini görüyoruz. Ailelerimiz çok zor bir süreçten geçiyor, çocuklarla birlikteyken. Çocukların kendi başlarına bir şeyler yapabiliyor olduklarını görmeleri, bazen adım attıklarını, bazen konuşabildiklerini görmeleri aileleri inanılmaz mutlu ediyor. Biz bunlara fazlaca şahit oluyoruz. O yüzden velilerimiz ve çocuklarımızı bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

Burak Konuk: "Binlerce çocuğumuzun hayatına dokunduğumuzu düşününce mutlu oluyoruz"

TJK Genel Müdür Yardımcısı Burak Konuk ise, "Atla terapi hizmetimiz bizim için çok değerli bir sosyal sorumluluk projesi. Çok hızlı bir şekilde 10 yıl geçmiş. O kadar duyguya dokunan bir proje ki binlerce çocuğumuzun hayatına dokunduğumuzu düşününce çok mutlu oluyoruz ve çok duygulanıyoruz. Onlarla bu güzel günde bu etkinliği paylaşmak bizim için çok keyif verici" diye konuştu.

"Hipodromlarımız her daim sosyal yaşam alanı"

Hipodromların her daim sosyal bir yaşam alanı olduğunun altını çizen Konuk, "Hipodromlarımız her daim sosyal bir yaşam alanı. Sadece at yarışlarının yapıldığı bir yer değil. Bu görsel şölenin paylaşıldığı, insanların aileleriyle gelip hoşça vakit geçirdikleri, bu doğal ortamdan faydalandıkları, yürüyüş parkurumuzdan, çeşitli yeme-içme alanlarımızdan her daim faydalanabilecekleri bir alan. Herkesi tekrar davet ediyorum. Ailelerimiz hipodromlarımıza gelsinler, atlara dokunsunlar, bu güzel ortamdan faydalansınlar. Biz bundan büyük keyif alıyoruz" şeklinde konuştu.

Aileler, çocuklarının gelişiminden memnun

Atla Terapi Merkezi’nde çocuklarının eğitim süresince gelişimlerini gözlemleyen aileler, mutluluklarını mikrofonlara paylaştı. Dengede durmalarını, atla birlikte uyum sağlamaları, evde çocuklarının atlara binmek için teşvik etmelerini dile getirdiklerini, iletişim konusunda onlara yaklaşımı, öz güven sağlamaları gibi kazanımlar elde ettiklerini söylediler.

Çocuklar, jokeylerle birlikte padoka çıktı

Ayrıca Engelliler Haftası Koşusu öncesinde çocuklar jokeylerle bir araya geldi. Jokeylerin ellerinden tutarak padok alanına gelen çocuklarla birlikte üzerinde "Sevgi paylaştıkça büyür, imkansızlıklar ve engeller küçülür" yazılı pankart açıldı. Daha sonra çocuklar Engelliler Haftası Koşusu’nu tribünden takip etti. Koşuyu 8 numaralı Bluemoon isimli safkan, Ali Kaçmaz ile kazandı. Daha sonra ödül törenine geçildi. Kazanan atın sahibi adına kupa, özel çocuklara takdim edildi.

İsmail Yasin Akçın - Enes Gümüş



 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ortaokul öğrencisinden ’barış’ çağrısı Ortaokul öğrencisinin barışla ilgili yazdığı şiir büyük takdir topladı. İstanbul Küçükçekmece Atakent Yavuz Sultan Selim Ortaokulu 2. sınıf öğrencisi Yusuf Ali Gökçe’nin kaleme aldığı "Şu Dünyada Barış Olsa" adlı şiir, arkadaşları ve öğretmenleri tarafından büyük beğeniyle karşılandı. Gökçe, savaş, adalet, insan hakları ve barış konularını işleyen şiirinde, "kan gövdeyi götürmezdi", "insan insanı vurmazdı" ve "bir karış toprak uğruna kardeş kardeşi vurmazdı" dizeleriyle barışın yokluğuna vurgu yaptı. Genç öğrencinin kaleme aldığı dizeler, özellikle adalet adı altında yapılan haksızlıklara ve savaşların yol açtığı yıkıma dikkat çekmesi nedeniyle öğretmenlerinden tam not aldı. Öğretmenleri, Yusuf Ali Gökçe’nin şiirinin hem edebi yönü hem de verdiği evrensel mesaj nedeniyle örnek bir çalışma olduğunu ifade etti. Eğitimciler, bu tür çalışmaların çocukların düşünce ve duygusal gelişimine önemli katkı sunduğunu vurguladı. Gökçe’nin kaleme aldığı şiir şöyle: "Şu dünyada barış olsa, Kan gövdeyi götürmezdi. Göz göre göre, Soykırımlar desteklenmezdi. Şu dünyada barış olsa, İnsan insanı vurmazdı. Adalet adı altında, Kul hakkına girilmezdi. Şu dünyada barış olsa, Bir karış toprak uğruna, Kardeş kardeşi vurmazdı. Bu hayali bile güç işkencehaneler, Hiçbir zaman kurulmazdı. Şu dünyada barış olsa, Yeni yapılan patlayıcı silahlar, Kapanlar, savaş uçakları Yapılır mıydı hiç?".