GÜNDEM - 08 Eylül 2025 Pazartesi 13:30

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Hadisenin faili 16 yaşındaki bir şahıs yakalanmıştır. Bağlantıları araştırılmaktadır"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Hadisenin faili 16 yaşındaki bir şahıs yakalanmıştır. Bağlantıları araştırılmaktadır"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir’de yaşanan saldırıya ilişkin olarak, "Hadisenin faili olan 16 yaşındaki bir şahıs yakalanmıştır. Bağlantıları araştırılmaktadır" dedi.


Bahçelievler Mümtaz Turhan Sosyal Bilimler Lisesi’nde 2025-2026 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Töreni düzenlendi. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve davetliler katıldı.



"Hadisenin faili 16 yaşındaki bir şahıs yakalanmıştır. Bağlantıları araştırılmaktadır"


Törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir’de yaşanan saldırıya değinerek, "İzmir’den hepimizi derinden sarsan acı bir haber aldık. Polis merkezine yönelik silahlı saldırı soncunda iki polisimiz şehit oldu. İki emniyet görevlimiz de yaralandı. Menfur saldırıda şehit olan 1. Sınıf Emniyet Müdürümüz Muhsin Aydemir ile polis memurumuz Hasan Akın’a Cenab-ı Allah’tan rahmet, yaralı polis memurlarımız Ömer Amilağ ve Murat Dağlı’ya acil şifalar diliyoruz. Hadisenin faili olan 16 yaşındaki bir şahıs yakalanmıştır. Bağlantıları araştırılmaktadır. Tüm emniyet teşkilatımızın başı sağ olsun" ifadelerini kullandı.


2025- 2026 eğitim öğretim yılındaki eğitim faaliyetlerinin iki ana temasının aile ve yeşil vatan olarak belirlendiğini vurgulayan Erdoğan, "’Her çocuk bir fidan, ilk ders yeşil vatan’ başlığı ile ilk hafta okullarımızda pek çok etkinlik düzenlenecek. On ay boyunca verilecek eğitimler, ailelerimizi de sürece doğrudan dahil edecek. İklim, çevre ve aile odaklı bu takvimden ötürü hem Milli Eğitim Bakanlığımızı, hem de Tarım ve Orman Bakanlığımızı tebrik ediyorum" şeklinde konuştu.


Öğretmenleri, Türkiye’nin dört bir yanında büyük bir özveri ile görev yapan maarif ordusunun öncü ve örnek aktörleri olarak tanımlayan Erdoğan, "Öğrencilerini evlatları gibi gören, onlar için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan, onlara sevgi, merhamet, şefkatle yaklaşan hocalarımız her türlü takdire layıktır. Öğretmenlerimizin mahir ellerinde büyüyen, öğrenen, filizlenen evlatlarımız aydınlık yarınlarımızın en güçlü teminatıdır. Vazifelerini bu bilinçle ifa eden öğretmen ve idarecilerimizin her biri aziz milletimizin övünç madalyasıdır. İçinde bulunduğumuz Prof. Dr. Mümtaz Turhan Sosyal Bilimler Lisesi’nde on sene boyunca idarecilik yapan, geçtiğimiz yıl ebediyete uğurladığımız Sibel Turan hocamız da kendini okuluna ve öğrencilere adamış kıymetli bir edebiyat öğretmeniydi. Geçirdiği elim bir kazada maalesef aramızdan ayrıldı. Kendisine Cenab-ı Allah’tan rahmet niyaz ediyor, ailesine sabır ve başsağlığı diliyorum. Necmettin Yılmaz evladımızı, Aybüke Yalçın kızımızı, eğitim ordumuzun tüm şehitlerini rahmetle anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun. Üzerimde emeği olan kendi öğretmenlerimi de rahmetle yad ediyor, hayatta olan hocalarımıza sağlık temenni ediyorum" diye konuştu.



"Eğitimde çok katmanlı bir metot takip ediyoruz"


Yazar ve öğretmen merhum Nurettin Topçu’nun ifadeleriyle maarif sisteminin önemini anlatan Erdoğan, "Maarif davamızın fikir emekçilerinden merhum Nurettin Topçu, bundan tam 65 yıl önce şu önemli tespiti yapmıştı. ’Millet ruhunu meydana getiren maariftir. Maarifin düşmesi millet şuurunu yerlere serer. Maarife değer vermeyiş millet ruhunun yıkılışını hazırlar. Maarif hangi yönde yürürse millet ruhu da onun arkasından gider’ der. Şu halde millet maarif demektir. Maarif vizyonumuz millet tasavvurumuzu yansıtır. Geçmişi anlamak, bugünü okumak ve geleceği şekillendirmek istiyorsanız hepsinden öte güçlü bir millet olma amacını taşıyorsanız, maarif ufkunuzun geniş bir sahayı kapsaması gerekir. Türkiye Yüzyılı’nı inşa edecek nesiller yetiştirmek ilkesi ile yürüttüğümüz yeni maarif modelimizle sadece insan yetiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda bir medeniyet inşa etmeye çabalıyoruz. Eğitimde demokratikleşme, fırsat eşitliği, kapsayıcılık ve etkin katılım anlayışıyla 21. yüzyıl koşullarına uygun bir program uyguluyoruz. Çağın tüm ihtiyaçlarına cevap veren, beceri merkezli şekillenen, milli manevi değerlerimizle bütünleşen çok katmanlı bir metot takip ediyoruz. Müfredatta yaptığımız düzenlemeleri, öğretmenlerimizin özlük haklarında ve çalışma koşullarında yaptığımız iyileşmelerle destekliyor, okul ve dersliklerimizi imkanlarını güçlendiriyoruz" açıklamalarında bulundu.



"Eğitime ayrılan toplam bütçeyi 10,44 milyar liradan 2 trilyon 186 milyar liraya çıkardık"


Türkiye’de son 22 yılda eğitim alanında yapılan yatırımlara dikkat çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:


"Fatih projesi kapsamında 629 bin 277 etkileşimli tahtayı sınıflarımıza kurduk. Öğrencilerimize tam 2 milyon 407 bin tablet bilgisayar dağıttık. 2002’de 13 bin 851 olan kütüphane sayımızı 40 bin 944’e çıkardık. 4 milyar 78 milyon adet ders kitabını evlatlarımıza ücretsiz ulaştırarak velilerimizi önemli bir mali külfetten kurtardık. Çocuklarımız okula başladıklarında kitaplarını masalarında hazır bulacak, hem kendilerinin hem ailelerinin kafası rahat edecek. Laboratuvar sayımızı 21 bin 849’dan 49 bin 666 yükselttik. Bilim ve sanat merkezlerimizin sayısını son 22 yılda 20 kat artırarak 364’e çıkardık. 23 yıl önce yalnızca 2 bin 791 spor salonumuz vardı. Bugün itibarıyla tam 12 bin 214 spor salonumuz gençlerimizin hizmetinde. Eğitime ayrılan toplam bütçe 2002 yılında yalnızca 10,44 milyar lira idi. 2025 yılında ise eğitime ayırdığımız bütçe tam 2 trilyon 186 milyar liradır. 821 binden fazla öğretmenimizin atamasını yaparak eğitim ordumuzun gücüne güç kattık. Yalnızca altyapı eksiklerini gidermekte kalmadık. Eğitim sistemimizi felç eden yasakları kaldırdık. Adaletsiz uygulamalara ve katsayı zulmüne son verdik. Eğitimde fırsat eşitliğini en ince ayrıntısına kadar yeniden hakim kıldık. Eğitim öğretim desteklerimizle yatırımlarımızla hizmet ve eserlerimizle Türkiye’nin yarınlarını inşa edecek kuşakların önünü açtık."



"Gençlerimizin başımıza yeni icat çıkarması tenkit edilecek değil takdir edilecek bir davranıştır"


Günümüzde yaşanan teknolojik gelişmelere dikkat çeken Erdoğan, "Eğitim teknikleri, bilgiye ulaşma ve analiz yöntemleri her geçen gün çeşitleniyor. Yapay zekanın, nükleer bilimlerin, havacılık ve uzay teknolojilerinin, bilişim ve yazılım sektörlerinin geldiği baş döndürücü noktanın inanıyorum ki farkındasınız. Türkiye Yüzyılı maarif modelimiz ile biz de tabii ki bu sürece en etkili şekilde uyum sağlıyor, çoğu zaman liderlik ediyoruz. Fakat şu gerçeği de gözden kaçırmıyoruz. Şartlar ne kadar değişirse değişsin, teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin tarih boyunca başarıya giden yol hep aynı olmuştu. O yol disiplinli çalışmak, öğrenmek ve sonuna kadar sebat etmektir. Merak ve iştiyaktır. Merak ilmin ve bilginin anahtarıdır. Çocuklarımızın merak etmesi, yeni şeyler keşfetmek için heveslenmesi öğrenmenin en önemli lokomotifidir. Soran, sorgulayan, araştıran, yeni buluşlar peşinde koşan ve hayal kuran nesillerin önünü ne kadar açabilirsek o kadar başarılı olabiliriz. Gençlerimizin başımıza yeni icat çıkarması tenkit edilecek değil takdir edilecek bir davranıştır. Tarih boyunca insanlığın ufkunu genişletenler mevcutla yetinmeyip yeni icat çıkaranlar olmuştur. Gençlerle her buluşmamızda onlara şu 4 ilkeyi hatırlatıyorum. Oku, düşün, uygula, neticelendir. Bize göre başarının sırrı bu formülde gizlidir. Ömrü boyunca nice engelle karşılaşmış bir siyasetçi olarak hep bu anlayışla hareket ettik. Hamdolsun sonuçta hedeflerimize ulaştık. Buradaki genç yavrularımızın da bu prensiple hareket ederek ülkemizi milletimiz ve insanlık için çok önemli işler başaracağına inanıyorum" dedi.



"Gazze’de okulları bombalarla yıkılmış, öğretmenleri ve arkadaşları katledilmiş kardeşlerinizi asla kalbinizden çıkarmayın"


Konuşmasının sonunda gençlere seslenen Erdoğan, "Sevgili evlatlarım unutmayın. Sizler bu ülkenin geleceğisiniz, Türkiye’yi yarın sizler yöneteceksiniz. Büyük ve güçlü Türkiye’ye giden yolun taşlarını sizler döşeyeceksiniz. Her biriniz hayatın farklı kulvarlarında çok önemli roller üstleneceksiniz. Spordan sanata, siyasetten ilme, iş dünyasında eğitime, birçok alanda ülkemize aşkla hizmet edeceksiniz. Ortaya koyacağınız başarılarla bizim, öğretmenlerimizin. ailelerinizin ve size güvenin milletimizin inşallah kıvanç kaynağı olacaksınız. Türkiye Yüzyılı’nı tüm kalbimle inanıyorum ki sizler hayata geçireceksiniz. Biz de bu yolculuğunuzda tüm imkanlarımızla sizin yanınızda olacağız. Hedeflerinizi gerçekleştirebilmeniz için üzerimize ne düşüyorsa yamaya devam edeceğiz. Sizin de büyük bir milletin evlatları olduğunuz bilinciyle başı dik bir şekilde çalışacağınızdan hiçbir şüphe duymuyorum. Şartlar ne olursa olsun kendiniz için, ülkeniz için, insanlık için ideallerinizi asla yitirmeyin. Gazze ve işgal altındaki Filistin topraklarında insanlık düşmanı bir şebeke tarafından okulları bombalarla yıkılmış, öğretmenleri ve arkadaşları katledilmiş kardeşlerinizi asla aklınızdan ve kalbinizden çıkarmayın. Sizlerden yarını değil çok daha ötesini hedefleyerek çalışmanızı, kendinizi geliştirmenizi bekliyorum. Ben sizlere sonuna kadar güveniyorum. Her birinize şimdiden başarılar diliyorum. Rabbim yolunuzu da bahtınızı da zihninizi de açık eylesin diyorum" ifadelerini kullandı.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından öğrencilerle birlikte ilk ders zilini çaldı.



Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Hadisenin faili 16 yaşındaki bir şahıs yakalanmıştır. Bağlantıları araştırılmaktadır"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.
Eskişehir Aynı anda aynı caddede 4 kaza: Başka kaza olmasın diye çaba gösterdiler Eskişehir’de yağmurun etkisiyle aynı yolda aynı anda toplam 4 ayrı kaza meydana gelirken, çekici bekleyen sürücüler diğer araçların kaza yapmaması için yoğun çaba gösterdi. Bir otomobilin duvara çarptığı kazada 1 kişi yaralanırken, aracını pert eden oğluna kızan baba, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek tepki gösterdi. Odunpazarı ilçesi Yenikent Mahallesi Zümrüt Caddesi üzerinde aynı anda 4 ayrı kaza meydana geldi. Edinilen bilgilere göre ilk kazada, Mustafa S.K. (19) idaresindeki 06 BM 8846 plakalı otomobil, yağmurdan dolayı kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Virajı alamayan otomobil, yol kenarındaki duvara çarptı. Kullanılamaz hale gelen araçta bulunan 4 arkadaştan B.E. isimli şahıs kazada yaralanırken, sürücü haricindeki 2 kişi kaza mahallinden uzaklaştı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. B.E. isimli yaralı, ilk müdahalesinin ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Aracı pert eden oğluna kızdı Kazanın ardından şoka giren araç sürücüsü Mustafa S.K. (19) kullanılamaz hale gelen aracı üzülürken, olay yerine gelen yakınları arkadaşını, "Cana geleceğine mala gelsin" diyerek sakinleştirmeye çalıştırdı. Mustafa S.K.’nın olay yerine gelen babası Mustafa K. ise, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek oğluna tepki gösterirken, diğer aile ferleri bu kez de babayı sakinleştirmeye çalıştı. Aynı yolda kaza yapan sürücülerden diğer araçlara örnek hareket Öte yandan, aynı cadde üzerinde bahse konu kazaya sadece 300 metre uzaklıkta 3 ayrı kaza meydana geldi. 2 araç ve 1 motosiklet daha kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Bahse konu 3 kazada da yaralanan olmadı. Motosiklet sürücüsü kalkıp yoluna devam ederken, şarampole saplanan 39 FB 525 plakalı otomobil ve 65 HC 935 plakalı kamyonet sürücüleri çekici beklerken, diğer sürücüleri kaza yapmamaları için uyardı.