EKONOMİ - 13 Kasım 2024 Çarşamba 15:21

DeepL, Language AI platformunun yeni sesli çeviri aracını duyurdu

A
A
A
DeepL, Language AI platformunun yeni sesli çeviri aracını duyurdu

DeepL, Language AI platformunun yeni sesli çeviri aracı DeepL Voice’u tanıttı.



Yapay zeka destekli dil çözümleri şirketi DeepL, yeni ürününü Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen DeepL Dialogues etkinliğinde tanıttı. Yapılan açıklamaya göre; yeni sesli çeviri aracı DeepL Voice, yüz yüze yapılan görüşmelerde gerçek zamanlı çevirinin yanı sıra aynı anda farklı dillerde sanal toplantılar yapmayı da mümkün kılıyor.



Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan DeepL CEO’su ve kurucusu Jarek Kutylowski, "DeepL’in tüm ürünlerinde sunduğu yüksek kaliteye ve güvenliğe sahip bir gerçek zamanlı sesli çeviri aracı geliştirmek şirket olarak zaten hedeflerimiz arasındaydı. Nihayet ilk ürünlerimizi piyasaya sunmuş olmaktan gurur ve heyecan duyuyoruz. 2017’deki kuruluşumuzdan bu yana biriktirdiğimiz tecrübeye ve geliştirdiğimiz modellere dayanarak şirketlerin gerçek hayatta karşılaştıkları zorlukları gideren bir çözüm sunduğumuzdan emin olmak için bir beta programı kapsamında müşterilerle yakın temas halinde çalıştık" dedi.



Ürünün özellikleri


Verilen bilgiye göre; görüşmeler için DeepL Voice, mobil cihazlarda bir tarafın söylediklerini altyazı çevirisiyle diğer tarafa aktarmak suretiyle kişilerin farklı dillerde yüz yüze konuşabilmelerini sağlıyor. Diyalog halinde olan kişilerin çevirileri tek cihazdan takip edebilmelerini sağlamak için iki kullanışlı görüntüleme modu sunuyor. Yeni sesli çeviri teknolojisi, şirketin diğer ürünlerinde var olan ve kurumsal alanda kritik öneme sahip yüksek kalite ve doğruluk seviyesine ulaşmasını sağlamak amacıyla farklı aksanları dikkate alan çeşitli veri setleriyle eğitilmiş yapay zeka modelleriyle destekleniyor.



Şu anda dünya çapında şirketlerin kullanımına sunulan ve başlangıçta Almanca, Felemenkçe, Fransızca, İngilizce, İspanyolca, İsveççe, İtalyanca, Japonca, Korece, Lehçe, Portekizce, Rusça ve Türkçe dillerinde yapılan konuşmaları destekleyecek olan DeepL Voice’a gelecekte daha fazla dil ekleneceği belirtildi.



Etkinliğe katılan Brioche Pasquier Uluslararasılaştırma Koordinatörü Christine Aubry, "DeepL Voice’tan önce yurt dışındaki şubelerimizi şirket projelerine dahil etme konusunda oldukça zorlanıyorduk. Toplantılar için DeepL Voice ekiplerimizi gerçekten bir araya getirdi, şubeler arasındaki iletişim eksiğini giderdi ve şirket çapında işbirliğini ve ekip çalışmasını kolaylaştırdı" dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın EKODOSD’un konuğu sanat tarihçisi Serçek, Kuşadası müzelerini anlattı Kuşadası’nda Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) tarafından düzenlenen ’Çarşamba Söyleşileri’nin bu haftaki konuğu sanat tarihçisi Ersin Serçek oldu. Serçek, Kuşadası’nın tarihî dokusunu ve kentin kültürel mirasına katkı sağlayan müzeleri anlattı. Kent belleğini koruma amacıyla gerçekleştirilen söyleşide, sunuma Kuşadası’nın eski mahallelerinden Dağ Mahallesi ile başlandı. Kentsel sit alanı içinde yer alan, ödüllü cephe projeleriyle dikkat çeken Yıldırım Caddesi üzerindeki müzelerin tanıtıldığı etkinlikte, Serçek, her müzenin kentin geçmişine ışık tuttuğunu ifade etti. KUAKMER’in karşısında açılacak olan Oyuncak Müzesi’nin, geçmişin izlerini taşıyan oyuncaklarla çocuklara ve yetişkinlere nostaljik bir yolculuk sunacağı belirtilirken, aynı cadde üzerinde yer alan Reşat Nuri Güntekin’in ’Çalıkuşu’ romanında Feride öğretmenin kaldığı evin, Kuşadası’nın edebiyatla kesiştiği simge yapılardan biri olduğu vurgulandı. Tarihi dokusunu koruyan Efe Suphi Konuk Evi’nin misafirlere geçmişle bugünü bir arada yaşattığını dile getiren Serçek, karşısında yer alan Mineral Fosil Müzesi’nin milyonlarca yıl öncesine ait örneklerle doğanın tarihini sergilediğini söyledi. Yıldırım Caddesi’nin sonunda ise sanatçı Necati Korkmaz’a ait eserlerin yer aldığı Mikro Minyatür Müzesi’nin, dünyada yalnızca üç örneği bulunan bir sanat türünü temsil ettiğini aktardı. Sunumda ayrıca Sadrazam Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı ve içerisinde yer alan Porselen Bebek Müzesi hakkında bilgi verildi. Dilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı ve Bafa Gölü Tabiat Parkı’nın korunması için çalışmalar yürüten Lady Rosemary Baldwin’in anısına düzenlenen anı evi ile üst katında yer alan Haluk Perk Kahve Evi de anlatılan diğer önemli kültürel mekânlar arasında yer aldı. Kuşadası’nın simgelerinden Güvercinada Açık Hava Müzesi’nde yer alan Haluk Perk Koleksiyonuna ait eserlerin yanı sıra, dünyanın ilk tematik müzesi olarak kabul edilen Deniz Ticaret Tarihi Müzesi’nin denizcilik ve ticaretin kültürel etkilerini çarpıcı biçimde sergilediği belirtildi. Ayrıca, iç kalede sergilenecek olan ve 1998 yılında Dilek Yarımadası’na vuran Fin Balinasına ait iskeletin de Kuşadası’nın doğa tarihine katkı sağlayacağı ifade edildi. Etkinlikte, Kuşadası’nın sadece bir turizm merkezi değil, aynı zamanda kültür ve sanat kenti olduğuna dikkat çekilirken, sanat tarihçisi Ersin Serçek’e teşekkür belgesi sanat tarihçisi Seren Erdil Serçek tarafından takdim edildi. Serçek, kentlerin kendi kimliğini yaşatmasında müzelerin önemli rol oynadığını vurgulayarak, Oleatrium Zeytin ve Zeytinyağı Tarihi Müzesi’nin bu anlamda özel bir yere sahip olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin ilk rafine zeytinyağı fabrikasının kurulduğu Kuşadası’nda zeytin kültürünün geçmişten bugüne taşındığını belirten Serçek, doğa tarihi müzesinin de kentin zengin ekosistemini geleceğe aktarmak için önemli bir ihtiyaç olduğunu ifade etti. Kuşadası’nda hem mevcut müzelerin yaşatılması hem de yeni müzelerin kazandırılması için yerel yönetimler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliği yapmasının önemine dikkat çekildi.