SPOR - 17 Şubat 2025 Pazartesi 14:10

FBİAD akredite olan dernekler arasına katıldı

A
A
A
FBİAD akredite olan dernekler arasına katıldı

Fenerbahçeli İşadamları Derneği’nin (FBİAD), kahvaltı programına katılan Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Rıfat Perahya, FBİAD’ın akredite olan dernekler arasına katıldığını söyledi. Fenerbahçe YDK Başkanı Şekip Mosturoğlu ise, "Bu beraberlikle arzu edilen Fenerbahçe çağı futbolda başlıyor" dedi.


Fenerbahçeli İşadamları Derneği (FBİAD) geleneksel kahvaltı organizasyonunda bir araya geldi. Fenerbahçe Dalyan Club’ta gerçekleştirilen organizasyona Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Başkanı Şekip Mosturoğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Rıfat Perahya, AK Parti Milletvekili Serkan Bayram, Dernekler Birimi Müdürü Asil Ramazan Erkan, FBİAD Başkanı Güven Güleşçe, dernek üyeleri ve ailelerinin yanı sıra Fenerbahçe eski futbolcularından Bülent Uygun ve Tarık Daşgün ile Teknik Direktör Yılmaz Vural da katıldı.



Şekip Mosturoğlu: "Bu sezon şampiyon olacağız"


Gerçekleşen kahvaltı organizasyonunda konuşma yapan Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Başkanı Şekip Mosturoğlu, "Puan olarak gerideyiz ama takımımız ivme kazandı. Mükemmel bir hocamız var, kadromuz yenilendi. Önümüzde bir derbi var. Umuyorum ve diliyorum ki derbide kazanan biz olacağız, bu birlik ve beraberlikle de bu sezon biz şampiyon olacağız" dedi.



"Bu beraberlikle futbolda Fenerbahçe çağı başlıyor"


"İhtiyacımız olan tek şey var birlik ve beraberliğimiz" diyen Mosturoğlu, "Maalesef sportif sonuçlar gelmediği zaman birlik ve beraberliğimizde bozulma olabiliyor. Birlik ve beraberlik bozulması sadece ama sadece rakibimizin işine geliyor. Dostluğumuz daim başarılarımız daim olsun diyorum. İnşallah bu beraberlikle arzu edilen Fenerbahçe çağı futbolda başlıyor. Bu sezon ve önümüzdeki sezon kupaların futbolcularımızın elinde yükseldiği bir futbol sezonu göreceğiz. Amatör branşlarda da finalde sadece rakibimiz değişiyor, finalde mutlaka biz oluyoruz. Basketbolda da inşallah Euroleague’de bu sezon kupayı biz kaldıracağız" ifadelerini kullandı. Mosturoğlu, FBİAD’ın Yüksek Divan Kurulu üyeleri için özel olarak hazırladığı rozet için de teşekkür etti.



Rıfat Perahya’dan FBİAD’a teşekkür


Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Rıfat Perahya, FBİAD’ın kurulduğundan itibaren çocukları ve aileleri içeren bu tür sosyal etkinlerini yakından takip ettiğini belirterek, "İlk defa FBİAD’ın kahvaltı organizasyonuna katılıyorum. Çok iyi yapıyorsunuz çok güzel yapıyorsunuz. Bizim ihtiyacımız olan Fenerbahçe sevgisini özellikle genç nesillere aşılamak. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün diğer spor kulüplerinden neden farklı olduğunu çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren anlatmak. Bir spor kulübünden çok farklı olduğunu değerlerimizi, önceliğimizi Atatürk sevgimizi, Cumhuriyet sevgimizi, bağlılığımızı anlatmak en asli görevimiz. Bunu da ancak böyle etkinliklerle bir araya gelerek yapabiliriz. Size özellikle bu tür organizasyonlar için teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu.



Perahya: "34’ü yurt dışında, toplam 179 derneğimiz var"


Perahya, 34’ü yurtdışında olmak üzere 179 derneğin olduğunu vurgulayarak, "Fenerbahçe’ye farklı alanlarda hizmet etmek çok büyük onur. Taş üstüne taş koyanların çok büyük değeri var. Derneklerimiz de bu anlamda çok önemli. Bugün itibarıyla 179 tane derneğimiz var. Bu derneklerimizin 34 tanesi yurtdışında. Sektörel, iş insanları derneklerimiz var, illerde ilçelerde derneklerimiz var. Derneklerimize her zaman kulübümüz çok önem vermiştir. Derneklerimiz sadece yaptığı mali katkılarla değil Fenerbahçe sevgisinin ve değerlerinin yayılması anlamında da çok önemli bir misyon üstleniyorlar" dedi.



FBİAD akredite olan dernekler arasına katıldı


Derneklerin akreditasyon sistemiyle ilgili de bilgiler veren Perahya, "Biz de son yıllarda derneklerimizi belli standartlar altında değerlendirmeye çalışıyoruz. Bugünün de aslında ayrı bir önemi var. Bir akreditasyon sürecimiz var. Testiyi kıranla taşıyanı ayırt etmeye çalışıyoruz, dernekler tarafında da aynı şekilde. FBİAD gibi kulübümüze katkı ve fayda sağlayan dernekleri farklı değerlendirmek istiyoruz. Bunun için de akreditasyon sistemi gerçekleştirdik ve belli standartlar koyduk. Derneğin başkanının Fenerbahçe kongre üyesi olmasından üyelerinin belli sayıda kongre üyesi olmasından derneklerin bir merkezinin lokali olmasına kulübe yaptıkları maddi katkı amatör branşların belli maliyetlerinin karşılamasına kadar ve akreditasyon sürecini işletmeye başladık. 107 derneğimiz akredite olmaya hak kazandılar. FBİAD da akredite olan 108. derneğimiz olacak. Katkılarınız için teşekkür etmek istiyorum" ifadelerini kullandı.



"Akredite olmayan derneğin Fenerbahçe ismini kullanıp kullanmayacağını değerlendireceğiz"


Derneklerin akreditasyon sürecinin devam ettiğini kaydeden Rıfat Perahya, "Derneklerin akreditasyon süreci devam ediyor. Umarım akredite derneklerimizin sayısı artar. Bu şartları karşılayan 15-20 derneğimiz daha var. Önümüzdeki ay itibarıyla 130 sayısına ulaşacağız. O kriterleri sağlamayan derneklerin Fenerbahçe ismini taşıyıp taşımayacağı konusunda değerlendirme yapacağız. Bu bir bayrak yarışı. Asıl amacımız derneklerin ne kadar Fenerbahçe’ye katkı sağladığıyla ilgili farklı bir rekabet. 1907 Dernek başkanı olarak FBİAD 1907 Derneği’nden daha fazla katkı sağladığında en fazla ben mutlu olacağım. Her bir derneğimizin diğer derneklerle arasında bir yarış olur, kulübümüze daha fazla katkı sağlar, bazılarımız amatör şubelerle bazıları sosyal sorumluluk etkinlikleriyle. Gerçekten yapacak işimiz çok iş var" şeklinde konuştu.



Bülent Uygun: "Fenerbahçe’nin şerefli formasını giymekten onur ve mutluluk yaşadık"


Teknik Direktör Bülent Uygun, 3 Temmuz kumpasında kader birliği yaşadıkları Şekip Mosturoğlu’na teşekkür ederek başladığı konuşmasında, "Şekip Mosturoğlu kader birliği yaptığımız direniş bayramının 5 kahramanından bir tanesi. Çok zorluklar altında inanılmaz mücadele vererek Fenerbahçe’nin büyüklüğünü göstermiş özel bir insan. Onu tebrik ediyorum. FBİAD’lı güzel insanlarla bir arada olmaktan mutluluk ve gurur duyuyorum. Bizler Fenerbahçe’de top oynadık, şampiyonluklar yaşadık, gol kralı oldum. Fenerbahçe’den en fazla puan olan teknik direktör oldum. Fenerbahçeliliğin gerekliliği budur, asilliği budur. Rakibi kim olursa olsun sahaya çıkar en iyisini yapar. Biz de teknik direktörlük kariyerimizde en iyisini en güzelini yapmaya çalıştık. Gerek teknik direktörlükte gerek futbolculuk zamanında bu camianın şerefli formasını giymekten onur ve mutluluğunu yaşadık" dedi.



Serkan Bayram: "Fenerbahçe’nin şampiyon olmasını bekliyoruz"


AK Parti İstanbul Milletvekili Serkan Bayram da Fenerbahçe’nin şampiyon olacağına inandığını belirterek şunları söyledi:


"Fenerbahçe’nin başarısını şampiyon olmasını dört gözle bekliyoruz. Artık yıllandık bekleyecek halimiz kalmadı. Kongre üyesi olarak en büyük temennimiz birlik ve beraberlik içinde Fenerbahçe’nin Türkiye’de ve dünyada hak ettiği yere geçecektir, buna kalbimle inanıyorum. İnşallah bundan sonra Fenerbahçe’nin şampiyon olmasını bekliyoruz."



Başkan Güleşçe, dernek plaketini Rıfat Perahya’nın elinden aldı


FBİAD Başkanı Güven Güleşçe de, "FBİAD olarak kahvaltı organizasyonlarını geleneksel hale getirdik. Her ay düzenli olarak yapıyoruz. Üyelerimizin aileleriyle birlikte katıldığı bu tür organizasyonlar hem üyelerimizin sosyalleşmesi hem de Fenerbahçe değerlerinin çocuklarımıza aktarılması konusunda büyük önem arz ediyor" ifadelerini kullandı.


Organizasyonun ardından yönetim kurulu üyesi Rıfat Perahya, akredite olmaya hak kazanan 108. dernek olan Fenerbahçeli İş Adamları Derneği Başkanı Güven Güleşçe’ye plaket takdim etti.



FBİAD akredite olan dernekler arasına katıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Balıklı Rum Hastanesi ihbarda bulunmuştu: "Sahte reçete" soruşturması tamamlandı İstanbul’da bulunan Balıklı Rum Hastanesi Çocuk Psikiyatrisi bölümünde, usulsüz reçete düzenlenerek, muayene olmayan hastaların tedavi edilmiş gibi gösterip, SGK’nın ve hastanenin zarara uğratıldığı iddiasına ilişkin, yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, bir sanık hakkında, 46 yıla kadar, 4 sanık hakkında ise 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Balıklı Rum Hastanesi’nde, çocuk psikiyatri doktoru Prof. Dr. A.E. ve tıbbi sekreter N.D. ile bir eczanede kalfa olarak çalışan R.Ç. başta olmak üzere 16 şahsın, sahte reçete düzenleyerek Balıklı Rum Hastanesini zarara uğratıldığı, konun ise hastane tarafından yapılan iç denetimde ortaya çıktığı olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma kapsamında geçtiğimiz günlerde yapılan operasyon neticesinde, 6 şüpheli gözaltına alınmış, bu şüphelilerden 3’ü tutuklanmıştı. Konuya ilişkin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan 157 sayfalık iddianamede; Balıklı Rum Hastanesi Vakfı ‘müşteki’, 18 kişi ‘mağdur’, 16 kişi ‘müşteki’, 5 şahıs ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, tıbbi sekreter N.D. ve eczacı kalfası R.Ç. diğer sanıkların da içinde olduğu sahte reçeteler düzenlenmek suretiyle resmi evraklarda sahtecilik yapıldığı, müşteki hastane başta olmak üzere bir çok kişi ve kuruma zarar verdiği, Balıklı Rum Hastanesi Vakfı’nın kendi kurum bünyesinde yapmış olduğu iç denetim sonucunda; hastanede "Çocuk Psikiyatristi" olarak görev yapan sanık Prof.Dr. A.E. ve tıbbi sekreter sanık N.D.’nin, dışarıdan eczacılar ile anlaşarak, kimlik kontrolü yapmadan hastayı muayene ettikleri, resmi evrak düzenledikleri, hastaneye gelen kişi adına SGK sisteminde sorun olmadığı halde "Sistemde Problem Var"mazeretiyle kayıt açmadan işlem yaptıkları ve yeşil ile kırmızı reçete düzenledikleri, bunun sonucunda da kamu kurumlarını zarara uğrattıkları belirtildi. "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak SGK zarara uğratıldı Protokol numaralarının çoğunda muayene olan hastanın değil, başkalarının kayıtlı olduğunun belirtildiği iddianamede, hastaların kayıtlı oldukları tarihte hastaneye hiç gelmedikleri, dolayısıyla hastaların hastanenin resmi sisteminde hiç bir kaydı olmadığı, dolayısıyla o kişi adına hastanede kaydı olan başka bir kişinin protokol numarasına yazılarak adına sahte reçete düzenlendiği, sisteme kaydedilmeyen hastalara usulsüz reçete verildiğinde; "Kişinin ne kadar ilaç alıp alamayacağı, sistemin buna izin verip vermediğinin görülmediği, "kırmızı ve yeşil reçeteli ilaçların fazla miktarda ve kayıtsız alındığının tespit edildiği, bazı hastaların belirli bir tarihten sonra hastane sistemine hiç kayıt olmadıkları, ancak bu hastalar adına yeşil ve kırmızı reçete düzenlenmeye devam edildiği aktarıldı. İddianamede, hastanenin maddi zarara uğradığı gibi hastaneye gelmeyen bu hastaların adına kendilerinden habersiz reçete düzenlenmesi sebebiyle bu kişilerin kimlik bilgilerinin izinsiz kullanıldığı, birçok hastaya hastanenin yoğun olduğu söylenerek, sanık Doktor A.E. tarafından, anlaşmalı olduğu bazı psikiyatristlere yönlendirilme yapılarak hastanenin maddi kayba uğradığı, hastane ve sağlık çalışanlarının normalde "dışarıda başka eczane, sağlık kurumu gibi yerler ile resmi ve uygun olmayan ilişki içine girmesi" yasak olduğu halde sanık Doktor A.E’nin sürekli olarak eczane kalfası R.Ç. tarafından reçete edilen ilaçlar getirildiği, bunun sonucunda da her ikisi arasında menfaat ilişkisi olduğu bilgisi yer aldı. Hazırlanan iddianamede, bazı hastalara "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak sisteme kayıt edilmeden çokça yeşil ve kırmızı reçeteye tabi ilaçların hastane adına reçete edildiği, SGK’nın maddi kayba uğramasına sebep olunduğu bilgisi yer aldı. İlaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri belirtildi Hazırlanan iddianamede, Doktor A.E.’nin, 2020 yılından beri hastanede çalıştığı, bir psikolojik danışmanlık merkezine yüzde 50 ortağı olduğu, bu merkezin 3 yöneticisinden de biri olduğu, ayrıca Doktor A.E.’nin eylemlerini hastane çalışanı N.D. ile birlikte hareket ederek gerçekleştirdikleri, sanıkların Balıklı Rum Hastanesine kayıt yaptırmayan ancak özel polikliniğe giden hastaların reçetesini hastane aracılığı ile SGK’ya fatura ettikleri, fatura edilen ve kırmızı ve yeşil reçetelere mahsus edilerek alınan ilaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri, yazılan usulsüz ilaçlardan dolayı temin edilen haksız kazancı diğer sanıkların aralarında paylaştıkları, bu ilaçları temin ederken Eczacı sanık A.H. ile ilaç mümessili sanık C.K.’nin iletişim kurarak ilaç temini yönünde birlikte hareket ettikleri, işlenen suç yönünden dosyadan bulunan tüm sanıkların iş birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı. Sanıklar hakkında değişen oranlarda hapis talebi İddianamede, sanık A.H. hakkında, 5 suçtan 21 yıldan, 46 yıla kadar, sanık A.E. başta olmak üzere diğer sanıklar C.K., N.D. ve R.Ç. hakkında ise 11’er yıldan 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Hazırlanan iddianame Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.
Muş Muş’ta dolandırıcılık operasyonu: 5 tutuklama Muş’ta yatırım vaadiyle dolandırıcılık yaptığı belirlenen şüphelilere yönelik Muş’ta düzenlenen siber operasyonda 5 kişi tutuklandı. Muş İl Emniyet Müdürlüğüne yapılan müracaat üzerine başlatılan soruşturmada, müştekinin kendisini arayan şahıslar tarafından yatırım vaadiyle dolandırıldığı belirlendi. Müştekinin, iki ayrı şirkete ait banka hesaplarına 26 işlemde toplam 2 milyon 352 bin 382 TL para gönderdiği tespit edildi. Soruşturma kapsamında yapılan incelemelerde, söz konusu paraların farklı şahıslara ait banka hesaplarına aktarıldığı, bu hesaplardan kripto para platformlarına yönlendirilerek kripto varlık alımı yapıldığı ve kripto cüzdanlara transfer edildiği belirlendi. Muş İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince 25.12.2025 tarihinde gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlarda, çeşitli illerde toplam 10 şüpheli yakalandı. Şüphelilerden 7’si adli işlemlerinin tamamlanması amacıyla ile getirilirken, 3 şüpheli ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. Bazı şüphelilerin adreslerinde bulunamadığı, bir kısmının ise yurt dışında olduğu tespit edildi. Şüphelilerin ikametlerinde yapılan aramalarda 13 cep telefonu, 6 SIM kart, 2 hard disk ve 1 hafıza kartı ele geçirildi. İle getirilen 7 şüpheli, 26.12.2025 tarihinde mevcutlu olarak adli makamlara sevk edildi. Şüphelilerden 1’i savcılıktan serbest bırakılırken, 1 şüpheli yurt dışı yasağı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 5 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine teslim edildi.
Bayburt Bayburt’ta ’Liseler Arası Münazara Yarışması’ devam ediyor Bayburt İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Liseler Arası Münazara Yarışması kapsamında ikinci münazara Aydıntepe Çok Programlı Anadolu Lisesi ile Bayburt Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri arasında gerçekleştirildi. Öğrenciler, eğitimde teknoloji ve insan ilişkisinin önceliğini tartıştı. Yarışmada, Aydıntepe Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrencileri ’Eğitimde teknolojik araçlar öncelikli olmalıdır’ tezini savunurken, Bayburt Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri ise ’Eğitimde öğretmen-öğrenci ilişkisi öncelikli olmalıdır’ tezi üzerinden görüşlerini dile getirdi. Belirlenen tezler doğrultusunda gerçekleşen münazarada öğrenciler; eleştirel düşünme, etkili ifade ve akademik tartışma becerilerini sergileyerek nitelikli bir tartışma ortaya koydu. Öte yandan, yarışmanın ilk münazarası ise Bayburt Lisesi ile Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri arasında Çoruh Kültür Merkezi’nde düzenlenmişti. İlk münazarada Bayburt Lisesi öğrencileri ’Eğitimin öncelikli amacı değerler eğitimidir’ tezini savunmuş, Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri ise ’Eğitimin öncelikli amacı bilgi aktarımıdır’ tezi üzerinden görüşlerini paylaşmıştı. Liseler Arası Münazara Yarışması ile öğrencilerin kendini ifade etmesine ve akademik gelişimlerine katkı sunulması amaçlanıyor.