ASAYİŞ - 02 Eylül 2025 Salı 16:34

Hakim karşısına çıkan Alaatin Köseler: "İddianamede görülmeyen kurgu var"

A
A
A
Hakim karşısına çıkan Alaatin Köseler: "İddianamede görülmeyen kurgu var"

Beykoz Belediyesi’ne yönelik ’yolsuzluk’ davasında görevden uzaklaştırılan Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in de aralarında bulunduğu 13’ü tutuklu 26 sanık ilk kez hakim karşısına çıktı. Mahkemede savunma yapan Köseler, hakkındaki iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyleyerek, "Bu iddianamede görülmeyen kurgu vardır. Burada bulunma nedenimi iddianamede göremiyorum. Benim içerde olmamdan kim, kimler ve hangi firmalar yararlanıyor? Tüm Beykozlunun helal oylarıyla seçilmiş bir kişiyim" dedi.



Beykoz Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk davasında Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in de aralarında bulunduğu 13’ü tutuklu 26 sanığın yargılanmasına başlandı. Anadolu 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık eski Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler, Veli Gümüş, Metin Ülgey, Belediye Başkan Yardımcısı Fidan Gül, Mustafa Karadağ, Hakan Unutur, Havva Dindar, Mahmud Adalı, Onur Demirci, Serdar Karahan, Tamer Çapraz, Uğur İnci, Yusuf Karaaslan katılırken, bir kısım tutuksuz sanık salonda hazır bulunurken 4 tutuksuz sanık Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nuri Aslan da izleyici olarak duruşmada bulundu. Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler duruşma salonuna girdiği esnada seyirciler alkışladı. Mahkeme başkanı alkışlayan kişilere uyarıda bulundu. Köseler, gelirinin 120-150 bin arası olduğunu belirtti. Yardımcısı Fidan Gül ise, 70-80 bin lira arası gelir beyan etti.



"Kimseye önyargılı yaklaşmadım"


Tutuklu sanık Alaattin Köseler belediye başkanı olduktan sonra kimseye önyargılı yaklaşmadığını, iddianamede yer alan ifadelerin ise yönlendirmeye verildiğini öne sürdü. Seçim döneminde Veli Gümüş ve Metin Ülgey ile birlikte seçim çalışmalarında beraber olduklarını belirterek, "Veli Gümüş’ün özel kalem müdür olması için benden çok ricacı oldular. Genç bir arkadaşı bürokrasiye kazandırılması için. Bende atama yazısını yazdım. Daha sonra atanması yapılarak özel kalem müdürü oldu. Seçim çalışmalarında beraber çalıştığım arkadaşları Beykoz halkına hizmet etmek için görevlendirdim" dedi. Duran Bülbül’ün kendisi hakkında iddialarını kabul etmediğini belirten Köseler, "Gülten Kozanlı hanımefendi bana geldi, ’2 tane Sayıştay denetçisi dosya ile ilgili bilgi vermek istiyor’ dedi. Onları ağırladık. Ancak 3 kişi geldiler. 3’üncü kişi Duran Bülbül’dü. Önceki dönemlerde ki dosyaların incelenmesi konusunda bize danışmanlık yaptı. Konuşma esnasında hizmet verebileceğini ifade etti. Kendisine belediye bürokratlarına eğitim vermesini hesap hareketleri hakkında fikir vermesini ve geçmiş dönemdeki dosyaları izlemesi için belediye şirketinde görev vererek danışmanlık aldık" dedi.



"Geçmiş dönem dosyalar incelense bu firmaların aldığı ihaleler akla sığmaz"


Köseler, "Duran Bülbül’ün Fidan Gül ile hiç görüşmediğini söylemiş ama Fidan Gül ile odasında 3 kez görüşmüştür. Bülbül’ün tape kayıtlarının incelenmesini talep ediyorum." İfadelerini kullandı. İfadesinin devamında, "İhale alan şirketlerin adresleri aynı yerde, bunlar görülmedi mi, araştırılmadı mı? Ben iddianameyi okuyarak bunları gördüm. Dersime çalışarak geldim. Belediye başkanının şeker alımı ile ilgileneceği zamanı yoktur, 39 ilçeden misafir gelir onlarla ilgileniyorum. İhale alan firmaların çoğu 11 yıldır belediyeden ihale alan firmalardır. İhale alan firmaların çoğu eskidir. Eski firmalar 70 ihale almış, yeni firmalar ise 8 ihale almıştır. 74 kişinin bu ihalelerde imzası var. Yıldız Güneş’in ifadesi tamamen iftiradır. Geçmiş dönem dosyalar incelense bu firmaların aldığı ihaleler akla sığmaz" şeklinde konuştu.



"Beykozlunun helal oylarıyla seçilmiş bir kişiyim"


Köseler, "Beykoz’da kreş yoktu, kreş açma hedefim vardı. Fidan Gül’de bu alanda ilgili ve bilgili birisidir. Beylikdüzü Belediyesi’nden memur olarak getirdim. Belediye başkan yardımcısı olması için parti içinde telefon trafiği oldu. Buna çok girmeyeceğim parti içi olduğu için. Belediyede eksik evrak olmasına rağmen firmalara ödeme yapan kimse soruşturulmalı, bu evraklarda kimse budan bahsetmiyor. Bu iddianamede görülmeyen kurgu vardır. Burada bulunma nedeni mi ben bu iddianamede göremiyorum. Benim içerde olmamdan kim, kimler ve hangi firmalar yararlanıyor. Benim başkan vekili olarak göreve gelmesini istediğim kişi göreve gelmedi. Tüm Beykozlunun helal oylarıyla seçilmiş bir kişiyim. Ben görevdeyken belediyeye ayak basmayan firma sahipleri belediyeye su yolu yaptılar." dedi. Köseler, başka bir avukatın sorusu üzerine, "Yıldız Güneş, önceki dönemde kalemde tüm evrakları bilen kişidir. Şükran müdür geldikten sonra Yıldız Güneş’e görev değişikliği yaparak kendisine teşekkür ettim. Yıldız bana ‘Başkanım, Beykoz’da kiralar çok yüksek, babamla kalıyorum. Kiraları karşılayamıyorum’ dedi. Benden tam olarak ne istediğini sordum. Oda bana "Ümraniye Belediyesi’ne geçmek istiyorum’ dedi. Bizde oraya geçişini iyi niyetle sağladık. Ama arka planda bunlar oluyormuş" dedi.


İddianamede yer alan 3 para hareketinin sorulması üzerine Köseler, "36 bin lira benim ve oğlumun kıyafeti için Veli Gümüş’e yakınının kıyafet mağazasında kıyafet diktirmesi için gönderdim. 6-8 bin liralık ödeme yapmıştım o da kalabalık bir gruba yemek vermiştim o ortamda veremediğim için sonra ödeme yaptım." İfadelerini kullandı.



"Bizi yönetimden uzaklaştırıp İmamoğlu’nun ekibini getirmeye çalıştılar’


Sanıklardan Veli Gümüş savunmasında, "Beykoz halkına hatasız şekilde hizmet vermeye çalıştım. Beykoz Belediyesi Özel Kalem görevim dışında bir görevim olmadığı bellidir. Yıllardır süre gelen ve var olan hizmet vermeye çalışan şahsım adına hayatın olağan akışına bu durum aykırıdır. Beykoz Belediyesi Alaatin Köseler’in dışında bir bağlantım yoktur. Beykoz halkına en iyi hizmeti vermek için canla başla çalışıyorum. Şahsım ile ilgili belli olmayan hesaplardan karalama kampanyaları yapılan hesaplara Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı’nca re’sen soruşturma başlattım. Ekrem İmamoğlu’nun genelge gönderdiği ortaya çıkmıştır. Ekrem İmamoğlu ile bağlantılı imar işleri olmadığı açıkça ortaya çıkmıştır. Özlem Ural, Beykoz belediye başkan vekili ile çalışmaktadır. Dolayısıyla Ural, bu kişilerle bağlantılı ve irtibattadırlar. Buna paralel olarak Yavuz isimli kişi Beykoz Belediye çalışanı İstanbul Belediye Başkanı İmamoğlu ile bağlantılı olduğu ortaya çıkmıştır. Başta Alaattin Köseler olmak üzere rahatsız oldukları ortaya çıkmıştır. Ben bir teftiş yazısı yazmıştım. Israrla istememe rağmen vermediler. Ben belediyenin özel kalemiyim. Çünkü başta Alaattin Köseler olmak üzere belediyeyi bizim yönetimden uzaklaştırmak isteyip Ekrem İmamoğlu’nun ekibini getirmek istediler" dedi.



‘İddialar gerçeği yansıtmamaktadır’


Gümüş, "Beykoz Belediyesi’nde 3 aylık iş sürecimde hiçbir müdürlük işlerinde müdahale etme girişimim olmamıştır. İhalelere müdahale etme tecrübem bulunmamıştır. Beykoz belediyesi başkanı tarafından bırakın talimatı ile ihalelere müdahale etme gibi görev tanımıma giren bir durum yoktur. Duran Bülbül isimli şahıs Beykoz Belediyesi hukuk mevzuat danışmanlığı hizmeti vermektedir. Kendi görev tanımında da anlaşılacağı üzere Beykoz Belediyesi’nde yapılan iş işlemlerinde belediye kanunları hakkında mevzuat danışmanlığı yapmaktadır. Şahsım hakkında isnat ettiği hukuk dışı söylemler görüleceği gibi danışmanlık hizmetini layıkıyla yapmamaktadır. Somut delillere dayanmayan şeylerle şahsımı suçlamaktadır. İlgili kişinin asli görevi danışmanlık olduğuna göre yapılan mal ve hizmet süreçlerde kanuna aykırı ve mevzuata ilişkin başta Alaattin Köseler olmak üzere ilgili birimlere bilgilendirme yapmıştır. 25 Nisan’da verdiğim savunma şu şekildedir, tüm bu iddialar İstanbul Büyükşehir Belediyesi Beylikdüzü operasyonu olduğunu şuan ki belediye başkan vekili olan Özlem Ural, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekibine haber verdikleri, Beykoz Belediyesi’nde iftira attıkları beyan etmiştir. İlgili şahıs ifadesinde Beylikdüzü ile ortak olduğumu, firmaların usulsüz şekilde iş verdiğimi net olarak söylemekte. Ancak bununla ilgili net somut delil sunmamaktala birlikte kendisi özel görüşmeler yapmaktadır. Bu durum başlı başına şahsıma istinat edilen iddiaları gerçeğini yansıtmamaktadır. İftardan ibarettir" dedi. Gümüş, "33 yaşına kadar hiçbir suç işlemedim. Ne zaman Beykoz Belediyesine geldim özel kalem oldum başıma gelmeyen kalmadı." ifadelerini kullandı.



"Örgüt üyesi olsam şanıma yakışır düğün yapardım"


Tutuklu sanıklardan Halk Pazarı İşletmeleri Tesisi Yöneticisi Metin Ülgey, "Başkanla ilişkimiz alt-üst dengesinden ibarettir. Hiçbir ihalede fesat karıştırma gibi bir durumum yoktur. Ben örgüt üyesi olsam şanıma yakışır düğün yapardım. Nişanlıyım, ev eşyalarımı bile parça parça alıyorum. Yıldız Güneş, Erkan Duyar ve Duran Bülbül’ün hakkımda verdikleri ifadeleri yalanlıyorum. Benim belediyedeki vasfım başkanla programlara katılmak, destek olmaktı. Demans hastasıyım, bu süreçte 3 defa atak geçirdim" dedi. İşletme ve İştirakler Müdürü tutuksuz sanık Gülten Tozanlı ise, "Ben yaptığım tüm işleri usule uygun yaptım. Belediyede herhangi bir yönlendirme olduğunu duymadım. Ben tedarikçilerle de fazla muhatap olmuyorum. Ben sadece gıda tedariki süreçleriyle ilgileniyordum. Ben bütçemi bile İBB’den bütçe geldikten sonra kullanmaya başladım" diye konuştu.



Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.