SAĞLIK - 09 Ekim 2025 Perşembe 10:02

Karın şişliğinin diyetle geçeceğini sandı: 5 kiloluk kist çıktı

A
A
A
Karın şişliğinin diyetle geçeceğini sandı: 5 kiloluk kist çıktı

İstanbul’da yaşayan 24 yaşındaki genç kadın, karın şişliği ve gaz sancısı şikâyetleriyle doktora başvurdu. İlk başvurduğu merkezde sorunun sindirim sisteminden kaynaklı olduğu düşünülerek kendisine diyet programı önerildi. Ancak şikâyetleri aylar içinde artınca başka bir merkezde yapılan detaylı muayenede, karnında 45 santimetre büyüklüğünde ve 5 kilogram ağırlığında kist tespit edildi. Başarılı operasyonla kist tamamen çıkarılırken hastanın doğurganlık şansı korundu.


Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Şen, hastanın tanı sürecinin zorluklarına dikkat çekerek "Hasta bize geldiğinde karnı oldukça şiş ve zayıflamıştı. Daha önce bağırsak problemi sanılarak diyet önerilmiş. Yumurtalıktan kaynaklanan kitleler genellikle sindirim sistemi rahatsızlıklarıyla karıştırılabiliyor. Bu nedenle hasta da bir süre özel beslenme programıyla durumu idare etmeye çalışmış. Meslek hayatımda gördüğüm en büyük kitleydi. Karın içinde geniş bir alan olduğu için fark edilmesi zor olabiliyor" açıklaması yaptı.


"Geç fark edilmesinin nedeni, hareketsiz yaşam tarzı"


Hastanın ameliyat süreci hakkında bilgi veren Dr. Öğr. Üyesi Serhat Şen, "Kitle, bağırsakları sıkıştırdıkça kendine yer bulabiliyor. 40-45 santimetreye ulaşmasa da 10-15 santimetreye büyüdüğünde belirtiler ortaya çıkmaya başlıyor. Belirtilerin geç fark edilmesinin nedeni, hareketsiz yaşam tarzı ve düzenli kontrole gitmemesi. Çok hareketsiz kaldığımızda bedenimizdeki değişimleri anlamakta zorlanabiliyoruz. Yıllık kontroller, özellikle adetten sonra ultrasonla yapılmalı; bu çok önemli. Bu kadar geç fark edilmesi nadir bir durum, ancak olabildiğini göstermesi açısından çarpıcı" dedi.


"Ameliyat 20-25 dakika sürdü"


"Ameliyatlarda ekip çalışması kritik önem taşıyor" diyen Dr. Öğr. Üyesi Serhat Şen, "Üniversite hastanesi olmamız nedeniyle elimiz güçlü. Ameliyata, organ korumaya yönelik hazırlıklı giriyoruz. Karnı diklemesine kestiğimiz prosedür 20-25 dakika sürüyor ve kitle hızlıca çıkarılıyor. Hastanın yaşı genç, bu nedenle kanser beklemiyoruz. Ameliyat hem güzel hem de hızlı geçti. Hasta artık yürüyebiliyor ve normal sürecine döndü. Yarın evine gidecek, bir hafta sonra işine başlayacak. Korkulacak bir durum yok" şeklinde konuştu.


"Yıllık kontroller yapmak şart"


Kistlerin her yaşta görülebildiğini, özellikle de üreme çağında daha sık ortaya çıktığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Serhat Şen şunları söyledi:


"Yumurtalık, her ay 2 santimetrelik kistleri oluşturup atan bir kist fabrikası gibidir. Uyku düzensizlikleri, beslenme hataları ve hareketsiz yaşam gibi faktörler, kistlerin kaybolmayıp büyümesine neden olabilir. Yıllık kontroller yapmak şart. Büyük şehirlerde yaşıyorsak farkında olmadan kist üretme eğilimimiz artıyor. Adet düzeni genellikle bozulur, ancak bu vakada 45 santimetreye kadar bozulmamış."


"En sık görülen belirtiler sindirim problemleri"


"En sık görülen belirtiler sindirim problemleridir; bu nedenle kistler genellikle sindirim hastalıklarıyla karıştırılıyor" ifadelerini kullanan Dr. Öğr. Üyesi Serhat Şen, "Ağrı, karında yaygın bir gaz sancısı gibi hissediliyor. Yeni başlayan kabızlık, gaz ve giderek artan şişkinlik varsa, altında genellikle yumurtalık problemleri yatıyor, özellikle üreme çağında. Hastanın yaşı yirmi dört, bu biraz atipik. 40’lı yaşlarda yumurtalık kitlelerini görmeye alışkınız, ancak yediden yetmişe her kadında kist olabilir" dedi.


"Yumurtalığa yapılan her müdahale, rezervden bir miktar eksiltir"


Dr. Öğr. Üyesi Serhat Şen, "Hastanın belirttiği dört ay, kitleyi fark ettiği süreyi kapsıyor. Gerçek süreyi söylemek zor; en az bir yıl sürmüş olabilir. Kitle büyüdükçe çevresindeki kapsül inceliyor. Bir travma (örneğin yumruk ya da çarpma), kapsülün patlamasına ve içeriğin karın içine boşalmasına neden olabilir. 4-15 santimetre arasında kitle dönebilir ve çürüme başlayabilir. Ani ağrı veya kanama da görülebilir. Yumurtalığa yapılan her müdahale, rezervden bir miktar eksiltir" dedi.


"Cerrahi müdahale gerekiyorsa yapılmalı"


Bu vakada sağ yumurtayı tamamen çıkarmak zorunda kaldıklarını belirten Dr.Öğr. Üyesi Serhat Şen, "Çünkü sağlıklı doku kalmamıştı. Sol yumurtası ve tüpü sağlam; bu nedenle hastanın çocuk sahibi olmasında sorun yok. Yumurtalık cerrahisinde yüzde 100 rezerv koruması hedefleniyor ve bu, çocuk sahibi olma ihtimalini engellemiyor. Müdahale ihtimali azaltsa da tamamen yok etmez. Korkuya gerek yok; müdahale gerekiyorsa yapılmalı" şeklinde konuştu.


"Gaz ve şişkinlik geçmeyince bağırsak sandım"


Yaşadığı süreci anlatan hasta, "Şikayetlerim Mayıs ayında başladı. Gaz, kramp ve karın şişliğim oluyordu ama sıcak duş alınca geçiyordu. Diyet yaptım, süt ve karbonhidratı kestim ama düzelmedi. Doktora gittiğimde bana irritabl bağırsak sendromu teşhisi koydular. Düşük FODMAP diyeti uyguladım ama bir süre sonra karnım sertleşti, sabah yumuşak olan karın artık hiç inmiyordu" ifadelerini kullandı.


"Ağrılar artınca bunun sadece gaz olmadığını anladım"


Hasta, ağrıların artmasıyla yeniden doktora başvurduğunu anlatarak, "Sağ tarafımda yoğun ağrı başladı, geceleri dönemiyordum. Organlarımın sıkıştığını hissettim. Bağırsak değil başka bir şey olduğunu anladım. Kadın doğuma yönlendirildim, orada kist tespit edildi" dedi.


"Yeni evliydim, çocuk sahibi olamayacağım diye korktum"


Tedavi sürecinin kendisini hem fiziksel hem duygusal olarak zorladığını ifade eden hasta, "Kist olduğunu duymak çok moral bozucuydu. Patlama riski ve çıkarılma zorunluluğu beni çok korkuttu. Yeni evliydim, çocuk sahibi olamayacağım endişesini yaşadım ama doktorum süreci çok iyi yönetti. Şimdi ağrım yok, rahatım" diye konuştu.


(NŞ-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul UEFA Avrupa Ligi: Viktoria Plzen: 0 - Fenerbahçe: 0 (İlk yarı) UEFA Avrupa Ligi’nin 4. haftasında Fenerbahçe, Çekya deplasmanında Viktoria Plzen ile karşılaşıyor. Mücadelenin ilk yarısı golsüz eşitlikle sona erdi. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 6. dakikada ceza sahası dışı sol çaprazdan Ladra’nın şutunda kaleci Ederson topu kontrol etti. 20. dakikada Talisca’nın pasıyla topla buluşan Semedo’nun sağ çaprazdan ceza sahasını girip yaptığı vuruşta meşin yuvarlak farklı şekilde auta gitti. 31. dakikada İsmail’in hatasında topu kapan Adu, soldan ceza sahasına girerek şutunu çekti, kaleci Ederson köşeye giden topu uzanarak kurtardı. 40. dakikada Talisca’nın savunmanın arkasına gönderdiği topla buluşan En-Nesyri, kaleci Jedlicka ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda kötü bir vuruş yapınca Jedlicka meşin yuvarlağı kontrol etti. Stat: Doosan Arena Hakemler: Allard Lindhout, Rogier Honig, Johan Balder Viktoria Plzen: Jedlicka, Paluska, Dweh, Jemelka, Valenta, Cerv, Memic, Souare, Ladra, Adu, Durosinimi Yedekler: Marian Tvrdon, Florian Wiegele, Svetozar Markovic, Milan Havel, Jakub Chalupa, Karel Spacil, Christopher Kabongo, Daniel Suchy, Adrian Zeljkovic, Denis Visinsky, James Bello Teknik Direktör: Martin Hysky Fenerbahçe: Ederson, Semedo, Milan Skriniar, Jayden Oosterwolde, Archie Brown, İsmail Yüksek, Alvarez, Sebastian Szymanski, Anderson Talisca, Oğuz Aydın, Youssef En-Nesyri Yedekler: Tarık Çetin, İrfan Can Eğribayat, Çağlar Söyüncü, Yiğit Efe Demir, Mert Müldür, Fred, Kerem Aktürkoğlu, Marco Asensio, Nene, Jhon Duran Teknik Direktör: Domenico Tedesco Sarı kartlar: Valenta (Viktoria Plzen), Alvarez, İsmail (Fenerbahçe)
Samsun Thomas Reis: "Bu başarıyı kimse beklemiyordu" SAMSUN (İHA) – Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis, Hamrun galibiyeti sonrasında yaptığı açıklamada performanslarını devam ettirdikleri takdirde yenilmelerinin çok zor olacağını ve bu başarıyı kimsenin beklemediğini söyledi. UEFA Konferans Ligi’nde Samsunspor, sahasında Hamrun’u 3-0 mağlup etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis, açıklamalarda bulundu. İlk 8 yolunda önemli bir eşiği geçtiklerinin altını çizen Reis, "Sonuç nedeniyle çok mutlu ve gururluyuz. Takımımız güzel bir performans gösterdi. Çok baskılı oynamaya çalıştık. Bazen zorlandık, Hamrun boşlukları kapatmaya çalıştı. Çok kompakt bir takım. Pozisyonlara girdik ancak ilk yarıda 2 pozisyonu gole çeviremedik. İlk yarı bitince soyunma odasında aynı performansı devam ettirmemiz gerektiğini söyledik. Taktiksel anlamda bazı değişiklikler yapmak zorunda kaldık. 9 puana ulaştık. Gol yemeden bu maçları geçirdik. Bunun için de gururluyuz. Taraftar desteği de bize yardımcı oldu. Böyle bir taraftar desteğini desteği her zaman hak ediyoruz. Çok daha fazla puana ihtiyacımız var. 9 puan yeter mi bilmiyorum ama iyi bir pozisyondayız. Bir sonraki maç İzlanda’da çok uzun bir yolculuk ve zorlu karşılaşma bizi bekliyor. Her zaman maç maç gitmeyi tercih ediyoruz. Takım olarak doğru yoldayız. Bu performansımız devam ederse bizi yenmek çok zor olacak. Sakat oyuncularımızın da aramıza katılmasıyla daha güçlü bir ekip olacağız" dedi. "Bu başarıyı kimse beklemiyordu" Şu anda Konferans Ligi’nde lider olduklarının hatırlatılması üzerine konuşan Reis, "Bu başarıdan ötürü kendimi iyi hissediyorum. Şu ana kadar 3 maçta 9 puan aldık. Kimse böyle bir başarı beklemiyordu ama gerçek bu. Sonuçtan ötürü çok gururluyum. Takımın lideriyim ama bu başarının baş kahramanı oyuncular. Sahada onlar oynuyor ve bu başarı onların performansın sayesinde geliyor. 10 maçlık yenilmezlik serimizi de sürdürüyoruz. Bu da çok sevindirici durum. Ayrıca ülke puanına da katkı veriyoruz. Umarım daha fazla sakatlık vermeyiz ve daha bu serinin devamında da iyi performans vermeye devam ederiz. Benim adıma bugün takım adına baskı vardı. Bu reaksiyonu görmek benim için önemliydi. Herkes kazanacağımızı bekliyordu. Onlara karşı oynamak zordu çünkü iyi bir takım olduklarını düşünüyorum. Bizim maça kadar sadece 2 gol yediler. Bu baskının üstesinden nasıl geleceğimizi görmek güzel bir tecrübe oldu. Bu baskının da üstesinden geldiğimiz için mutluyum" diye konuştu.
Bursa "Bursa modeli, Türkiye’ye örnek olacak" Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, şehir planlamalarının bütüncül bir anlayışla ele alınması halinde kentlerin kazanacağını ve insanların mutlu olacağını söyledi. Uzlaşı kültürüyle herkesin sözünün yer aldığı bir ’Kent Anayasası’ oluşturduklarını belirten Başkan Bozbey, "Biz tarımı, doğayı, havamızı, suyumuzu koruyarak, kentimizi insanların keyifle yaşayacağı bir ortama getirerek süreci yönetmek istiyoruz" dedi. Bursa Büyükşehir Belediyesi, TMMOB Şehir Plancıları Odası, Bursa Teknik Üniversitesi ve Bursa Planlama Ajansı iş birliğiyle ‘Değişimin Eşiğinde’ temasıyla hazırlanan Dünya Şehircilik Günü 49. Kolokyumu, alanında uzman isimlerin katıldığı paneller, oturumlar, bildiriler, forumlar, çalıştaylar ve sergilerle devam ediyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de moderatörlüğünü Yaman Kaya’nın yaptığı ‘Bursa Yerel Oturumu’ paneline konuşmacı olarak katıldı. En başta ülkedeki planlama anlayışının konuşulması gerektiğini söyleyen Başkan Bozbey, Cumhuriyet’in ilk yıllarından 1950’ye kadar olan kısımda devletin örnek alınacak şehir planlaması çalışmaları yaptığını, 1950’den sonra ise ciddi sorunlar yaşandığını dile getirdi. 1960’tan sonra Bursa’nın geleceğinin de şehir plancılığı açısından değiştiğini belirten Bozbey, yoğun göçler ve kaçak yapılaşmayla birlikte Bursa’nın çehresinin tamamen değiştiğini ifade etti. Dağdan bakıldığında artık ‘Yeşil Bursa’ değil ‘Gri Bursa’ görüldüğünü anlatan Başkan Bozbey, "Plan, aslında birçok şey ifade ediyor. Planlama anlayışımızı geliştirmediğimizde, kentleri insanların yaşamaktan zevk alacağı mekanlara dönüştürmedikçe halkı mutlu edemeyiz. Bursa’nın nüfusu şu anda 3.3 milyona ulaştı. Bizler günlük verileri ele alarak Bursa’nın geleceğini planlamak gerektiğinin şart olduğunu söylüyoruz. Bursa bu zamana kadar hep yatay büyümüş. Alternatif ulaşım alanları oluşturulamamış. Ovayı koruyalım derken başka yerler kaçak inşaatlara teslim edilmiş" diye konuştu. "Planlamalar, bütüncül bakış açısıyla yapılmalı" Bursa’nın nüfusu artarken su konusu da planlanmadığı için bugün su sıkıntısı yaşandığına dikkat çeken Başkan Bozbey, verilerin 1998 yılından itibaren kentteki yağış miktarının azaldığını gösterdiğini dile getirdi. Başkan Bozbey, "Marmara Bölgesi’ne 30 milyon insan yığıldı. Şimdi müsilaj gibi konulardan bahsediyoruz. Şehir ve ülke planlamasının aslında bütüncül bir bakış açısıyla yapılması gerektiğini gösteriyor. Bursa’yı planlarken, Bursa’nın çevresindeki etkileri de göz önüne almalıyız. Marmara’yı da bütüncül bir şekilde ele almalıyız. Böyle yapılırsa Bursa da, diğer kentler de kazanır ve insanlar mutlu olur" dedi. "Bizler bir ‘Kent Anayasası’ oluşturuyoruz" Göreve geldikten sonra Bursa Planlama Ajansı’nı kurduklarını hatırlatan Başkan Bozbey, ilerleyen süreçte Türkiye’de örneği olmayan Akademik Danışma Kurulu’nu oluşturduklarını söyledi. Böylelikle planlama süreçlerinin sadece başkana veya siyasi iradeye bağlı kalmadığının altını çizen Başkan Bozbey, toplumun büyük kesiminin de kentin geleceğine katkı sağlamış olduğunu dile getirdi. Bursa’yı uzun vadeli planlamak zorunda olduklarını belirten Başkan Bozbey, "2050 vizyonlu 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’nı hazırlarken vatandaşlarla, sanayicilerle, akademik odalarla, sivil toplum kuruluşlarıyla konuşuyoruz. Uzlaşı kültürüyle herkesin sözünün yer aldığı bir ’Kent Anayasası’ hedefliyoruz. 17 sektörel çalışma gurubu kuruldu. Her bir sektörle ilgili arkadaşlarımız yoğun bir çalışma yaptılar. Her bir sektörle bir araya gelip son aşamada yine değerlendirme aldılar. İnternette bir portal oluşturarak herkesin şikayet ve önerilerini dile getirmesini sağlayacağız. Bizler bir ‘Kent Anayasası’ oluşturuyoruz. Bu çalışmaya öncelikle Bursalıların sahip çıkması lazım. Ovadaki her kaçak yapı, ovanın katledilmesi demektir. Suyumuzun azalması demektir. Sorunların büyümesi demektir. Biz, güncel veriler üzerinden planı hazırlıyoruz. Bu plana herkesin sahip çıkmasını bekliyoruz" diye konuştu. "Topraklarımızın her bir metrekaresini korumak zorundayız" Yaşanan tüm sorunlarının çözümünün şehir planlamasından geçtiğini aktaran Başkan Bozbey, kentsel dönüşüm uygulamalarında da mahallenin dokusunu bozmamaya, komşuluk ilişkilerinin devam etmesine, kentsel ihtiyaçların giderilebilmesine önem verdiklerini anlattı. JICA ile yürütülen projenin önemli olduğuna vurgu yapan Başkan Bozbey, çalışmalarla birlikte ‘Bursa Modeli’ oluşturmaya çalıştıklarını, sanayi bölgelerinin de projeye dahil edildiğini belirtti. Dağ yöresinde toprakların neredeyse üçte birinin üçüncü ele geçtiğine, Yenişehir gibi bölgelerde ise oranın üçte birden fazla olduğuna dikkat çeken Başkan Bozbey, "Tüm bunlara rağmen tarımı desteklemek için çok ciddi gayret sarf ediyoruz. Birçok konuda destek veriyoruz. Aile işletmelerini çoğaltmaya çalışıyoruz. Tarlaların boş bırakılmamasını istiyoruz. Gerekirse ürünü satın alıyoruz. Çiftçi iyi bir gelir elde ederse toprağını da satmayacaktır. Gençlerin de tarıma yönelmesini sağlamalıyız. 2050 vizyonlu Çevre Düzeni Planı’nda kesinlikle tarımın özel bir yeri var. Topraklarımızın her bir metrekaresini korumak zorundayız. Bizler bu anlayışa sahibiz. Biz tarımı, doğayı, havamızı, suyumuzu koruyarak, kentimizi insanların keyifle yaşayacağı bir ortama getirerek süreci yönetmek istiyoruz" dedi. Oturumun ardından Türkiye’nin farklı şehirlerinden kolokyuma katılan belediyelerin şehir planlama temalı stantlarını ziyaret eden Başkan Mustafa Bozbey, çeşitli okulların öğrencileri tarafından hazırlanan sergiyi de gezerek, yetkililerden bilgi aldı.