SAĞLIK - 01 Mart 2025 Cumartesi 16:09

Türkiye’de CAR-T hücre tedavisi dönemi başlıyor

A
A
A
Türkiye’de CAR-T hücre tedavisi dönemi başlıyor

TCT Sağlık Teknolojileri (TCT), Güney Kore’nin önde gelen biyoteknoloji firmalarından AbClon ve İsveç Kraliyet Teknoloji Enstitüsü (İKTE) ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB), Türkiye’de yeni nesil CD19 CAR-T hücre tedavisi AT101’in klinik kullanımı ve yerli üretimi için stratejik bir iş birliği anlaşması imzaladı.


Bu iş birliği kapsamında, öncelikli olarak AT101’in Türkiye’de yerel üretim altyapısı oluşturulacak ve sonrasında hematolojik kanser tedavisi için onay süreci başlatılacak. Anlaşma ile birlikte TCT, Türkiye’de AT101’in ticarileştirme haklarını alarak klinik denemelerin yürütülmesi ve ürünün üretim sürecinin başlatılması sorumluluğunu üstlenecek.


Türkiye’de CAR-T hücre tedavisi dönemi başlıyor


Üretim süreci ve gerekli eğitimler tamamlandıktan sonra ülkemizdeki ilk hastanın 2026 yılında tedaviye erişiminin sağlanması hedefleniyor.


CAR-T hücre tedavisi, hastanın kendi bağışıklık sisteminden alınan T hücrelerinin yeniden programlanması ile kanser hücrelerini hedef alarak yok eden yenilikçi bir tedavi yöntem. AT101, İKTE ve AbClon’un NEST platformu kullanılarak geliştirdikleri bir CD19 CAR-T tedavisidir ve geleneksel CAR-T tedavilerinden farklı olarak yüksek tedavi etkinliği ve güvenliği sunuyor. AT101’in Güney Kore’de yürütülen Faz 1 klinik denemelerinde yüzde 90’ın üzerinde tedavi başarısı sağlandığı şu anda Faz 2 klinik denemeleri devam ediliyor. 2025 yılı itibarıyla Güney Kore’de hızlandırılmış onay sürecine girmesi planlanan AT101’in Türkiye’de benzeri başarıyı göstermesi için gerekli adımlar atılacak. Üretim süreci ve gerekli eğitimler tamamlandıktan sonra ülkemizdeki ilk hastanın 2026 yılında tedaviye erişiminin sağlanması hedefleniyor.


Türkiye’de her yıl 10 binden fazla hasta hematolojik kanser nedeniyle hayatını kaybediyor. AT101’in Türkiye’de onaylanması, bu hastalara umut olacak ve uluslararası hasta akışını artırarak Türkiye’yi bölgesel bir ileri tedavi merkezi haline getirecek.


Hedef, ileri kanser tedavilerinde Türkiye’yi merkez haline getirmek


TCT’nin Türkiye’de ileri hücresel terapilerinin geliştirilmesi, üretilmesi ve hastalara erişiminin sağlanması için teknoloji transferlerini hayata geçiren bir sağlık teknolojileri firması olduğu bu anlaşma kapsamında, TCT: Ürünün yerel üretimini başlatmak için teknoloji transferini yönetecek. AT101’in Türkiye’deki klinik denemelerini yürütecek. Türkiye’deki sağlık ekosistemine CAR-T tedavisinin entegrasyonunu sağlayacağı belirtildi.


Bu sürecin bir parçası olarak, Cytiva gibi küresel biyoteknoloji liderlerinin teknik desteğiyle, Türkiye’de hücresel terapiler için GMP standartlarında üretim altyapısı kurulacak.


Böylelikle hematolojik kanser hastaları için yenilikçi ve etkili bir tedavi seçeneği sunulacak. Türkiye’nin biyoteknoloji ve hücresel tedavi altyapısını güçlendirecek. Türkiye’yi Orta Doğu ve Avrupa için bir CAR-T tedavi merkezi haline getirecek. Yerli üretimle biyoteknoloji alanında dışa bağımlılığı azaltacak.


TCT CEO’su Erkan Mankan, iş birliği hakkında yaptığı açıklamada "Bu anlaşma, Türkiye’de CAR-T hücre tedavilerinin üretimini mümkün kılacak büyük bir adımdır. TCT olarak, biyoteknoloji alanında Türkiye’yi uluslararası düzeyde rekabetçi hale getirmek ve hastalarımıza yenilikçi tedaviler sunmak için çalışıyoruz. AT101’in Türkiye’de üretilmesi, sadece yerel hastalar için değil, Orta Doğu ve Avrupa’daki birçok hasta için de önemli bir fırsat oluşturacaktır" dedi.


AbClon CEO’su John Hong Kim ise "AT101’in Dost ve Kardeş ülke Türkiye’ye kazandırılması, küresel CAR-T pazarındaki gücümüzü gösteren kritik bir adımdır. TCT ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği sayesinde, Türkiye ve çevresindeki ülkelerdeki kanser hastalarına umut olmayı hedefliyoruz." dedi.


TCT Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran; "Türkiye’de yenilikçi tedavilere doğru güçlü bir adım atıyoruz"


Oran, açıklamasında "Cumhurbaşkanımızın sağlık alanındaki vizyonu, insan odaklı bir sağlık sistemi inşa etmek ve Türkiye’yi sağlıkta bir küresel merkez haline getirmektir. Bu doğrultuda, sağlıkta en yeni onkoloji çözümlerinin ülkemize kazandırılması, vatandaşlarımızın daha kaliteli sağlık hizmetlerine ulaşmalarını sağlayacak kritik bir adımdır. Sağlık teknolojilerindeki ilerlemeyi hızlandırmak, sadece tedavi süreçlerini iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda Türkiye’yi bölgesel bir sağlık hub’ı haline getirir. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Kemal Memişoğlu tarafından başlatılan Üreten Sağlık Modeline katkı sağlamak adına ülkemize yeni nesil CAR-T hücre tedavisini kazandırıyoruz. Bu vesileyle bu tedavinin ülkemize kazandırılmasında desteklerini esirgemeyen Sağlık Bakanımız Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’na, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Fatih Kaçır’a, Sağlık Bakan Yardımcımız Doç. Dr. Şuayip Birinciye, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcımız Oruç Baba İnan’a, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcımız Çetin Ali Dönmez’e, TÜSEB ve TÜBİTAK başkanlarımıza, bilim insanlarına, sağlık profesyonellerine ve en önemlisi, bu tedaviye inanarak bizimle yürüyen sizlere sonsuz teşekkür ediyorum."



Türkiye’de CAR-T hücre tedavisi dönemi başlıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa’daki kayıp adamdan 17 gündür haber yok Bursa’nın Mudanya ilçesinde 28 Kasım 2025 tarihinden bu yana kendisinden haber alınamayan Mustafa Abi için başlatılan arama çalışmaları aralıksız sürüyor. Kayıp ihbarının ardından geçen 17 güne rağmen herhangi bir ize ulaşılamadı. Daha önce de kayıp haberlerine konu olan Mustafa Abi için Jandarma Komutanlığı’na bağlı Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ekipleri, bölgede çalışmalarını devam ettiriyor. İlk 7 gün boyunca ise AFAD ve çok sayıda sivil toplum kuruluşuna bağlı arama kurtarma ekipleri de çalışmalara destek verdi. Ekipler, Mustafa Abi’nin kaybolduğu günden itibaren köy ve çevresinde yaklaşık 30-35 kilometrelik geniş bir alanı kapsayan çember içerisinde detaylı arama yaptı. Ormanlık alanlar, kırsal bölgeler ve geçiş güzergâhları tek tek taranmasına rağmen, şu ana kadar herhangi bir sonuca ulaşılamadı. Kayıp Mustafa Abi’nin eşi Ayla Abi, yaşadıkları çaresizliği dile getirerek, "Günlerdir evimizde huzur yok, uykusuz bekliyoruz. Köylülerimiz ve jandarma ekipleri ellerinden geleni yapıyor ama hâlâ bir sonuç yok. En azından bir haber alsak, bir iz bulunsa, bu belirsizlik çok zor" ifadelerini kullandı. Ailesi, Mustafa Abi’yi gören ya da yerini bilen vatandaşların vakit kaybetmeden 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak bilgi vermelerini istedi. Mustafa Abi’den gelecek umut verici bir haber, ailesi ve yakınları tarafından endişeyle bekleniyor.
Ankara MHP Lideri Bahçeli: "Türk dili; millet olma şuurunu besleyen, tarih bilincini diri tutan ve kültürel sürekliliği temin eden temel sütundur" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü; kökü mazinin derinliklerine uzanan, istikbale yönelen büyük Türk milletinin müşterek hafızasını, irfanını ve tarihi yürüyüşünü idrak etmeye imkan sunan müstesna bir gündür" dedi. MHP Genel Başkanı Bahçeli, 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü dolayısıyla yazılı mesaj yayımladı. "15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü; kökü mazinin derinliklerine uzanan, istikbale yönelen büyük Türk milletinin müşterek hafızasını, irfanını ve tarihi yürüyüşünü idrak etmeye imkan sunan müstesna bir gündür" diyen Bahçeli, mesajında bugünün önemine değinerek şu ifadeleri kullandı: "Türk dili; millet olma şuurunu besleyen, tarih bilincini diri tutan ve kültürel sürekliliği temin eden temel sütundur. Altaylar’dan Balkanlar’a, Hazar havzasından Akdeniz’e uzanan geniş coğrafyada Türkçenin taşıdığı anlam dünyası; birlik fikrini pekiştiren, dirliği esas alan ve kardeşlik hukukunu muhafaza eden bir medeniyet tasavvurunu yansıtmaktadır. Bu itibarla, Türkçenin tarihi derinliğini ve ifade kudretini tahkim etmek; onu yozlaşmadan, yabancılaşmadan ve anlam kaybından uzak tutarak gelecek nesillere güçlü, sahih ve köklü bir miras halinde intikal ettirmek, kültürel sürekliliğin teminatı olmanın yanında milli varlığın korunmasına yönelik stratejik bir sorumluluk mahiyeti taşımaktadır. 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü vesilesiyle; Türk diline emek veren ilim insanlarını, münevverleri ve gönül erlerini selamlıyor; Türk milletinin diliyle, kültürüyle ve ülküsüyle ilelebet var olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum."