EKONOMİ - 07 Eylül 2025 Pazar 13:15

Uzmanından Amerika pazarı açıklaması: "Yerelleşen kazanacak"

A
A
A
Uzmanından Amerika pazarı açıklaması: "Yerelleşen kazanacak"

Amerika Birleşik Devletleri’nde uygulamaya alınan yeni gümrük düzenlemeleri, Türkiye’den tek tek ürün gönderen e-ihracatçıları ciddi şekilde etkiledi. BirFatura CEO’su İbrahim Bayır, "Amerika’daki gümrük değişiklikleri, Türk e-ihracatçıları için yeni bir dönemin kapısını araladı. Artık klasik e-ihracat modeli yerini, yerel operasyon ve depolama temelli İhracat-E’ye bırakıyor. E-ihracat bitmedi, evrildi. Türk markaları için şimdi İhracat-E’nin altın çağı başlıyor. Hedef pazarlarda yerelleşen, kazanacak" dedi.


Amerika’daki değişen şartlar, yeni bir ihracat modelinin yükselişini beraberinde getirdi. Bu modelde Türk firmaları ürünlerini toplu olarak hedef pazardaki depolara gönderiyor ve yerel operasyonlar üzerinden satış gerçekleştiriyor. Böylece, ürünler müşteriye çok daha hızlı ulaşıyor ve gümrük prosedürleri yerel düzeyde yönetilebiliyor.


BirFatura’nın 35 bini aşkın e-ticaretçi müşterisi bulunuyor ve bu sayının 2026 sonunda 50 bine ulaşması bekleniyor. Şirket verilerine göre, bu markaların yaklaşık yüzde 21,6’sı aktif olarak e-ihracat yapıyor ve Amerika pazarı başta olmak üzere globalde yeni fırsatlar arıyor.




"Bu model, Türk markaları için yeni bir altın çağ başlatıyor"


BirFatura CEO’su İbrahim Bayır, yaptığı açıklamada, "İhracat-E ile firmalar, Amerika’da kendi depolarını veya fulfillment merkezlerini kullanıyor. Yerel operasyonlar sayesinde hem gümrük engelleri aşılabiliyor hem de müşteri memnuniyeti artıyor. Bu model, Türk markaları için yeni bir altın çağ başlatıyor" dedi.




"Firmalar, yeni dönemde birçok avantaj elde ediyor"


Türkiye’de ve hedef pazarlarda operasyon yürüten e-ticaret markalarının, süreçleri kolaylaştırmak amacıyla yeni teknolojiler geliştirdiğine dikkati çeken Bayır, "BirFatura, bu alanda geliştirdiği çözümü kasım ayında kullanıma sunmaya hazırlanıyor. Böylece firmalar, hem Türkiye’deki hem de yurtdışındaki operasyonlarını tek bir platform üzerinden daha verimli şekilde yönetebilecek. Hedef pazarda depolama ve operasyon yapan firmalar, yeni dönemde birçok avantaj elde ediyor" diye konuştu.




"Tekil gümrük işlemleri ve masrafları ortadan kalkıyor"


Bu avantajları gümrük ve lojistik kolaylığı, hızlı teslimat, yerelleşme ve marka güveni, operasyonel esneklik ve daha büyük pazar payı olarak sıralayan Bayır, şöyle konuştu:


"Gümrük ve lojistik kolaylığı; ürünler toplu olarak gönderildiği için, tekil gümrük işlemleri ve masrafları ortadan kalkıyor.


Hızlı teslimat; depolardan doğrudan teslimat ile müşteri memnuniyeti ve tekrar satış oranları yükseliyor. Yerelleşme ve marka güveni; hedef pazarda varlık göstermek, markanın yerel tüketici gözündeki güvenini artırıyor. Operasyonel esneklik; iade, değişim ve müşteri hizmetleri süreçleri yerel olarak yönetilebiliyor. Daha büyük pazar payı; yerel operasyonlar sayesinde platformlarda daha görünür ve rekabetçi olmak mümkün"



"Yerelleşmeyen firmalar ise yeni gümrük prosedürleri karşısında ciddi kayıplar yaşayacak"


Amerika pazarında başarılı olmak isteyen Türk firmaların, yerelleşmeye ve hedef pazarda operasyon kurmaya odaklanması gerektiğini kaydeden Bayır, "İhracat-E modeliyle markalarımız globalde çok daha güçlü bir konuma ulaşabilir. Sektör uzmanları, Amerika gibi büyük pazarlarda sürdürülebilir başarı için yerelleşmenin şart olduğunu belirtiyor. Hedef pazarda depo ve operasyon kurmak, global rekabette avantaj sağlıyor. Yerelleşmeyen firmalar ise yeni gümrük prosedürleri karşısında ciddi kayıplar yaşayacak. Amerika’daki gümrük değişiklikleri, Türk e-ihracatçıları için yeni bir dönemin kapısını araladı. Artık klasik e-ihracat modeli yerini, yerel operasyon ve depolama temelli İhracat-E’ye bırakıyor. E-ihracat bitmedi, evrildi. Türk markaları için şimdi İhracat-E’nin altın çağı başlıyor. Hedef pazarlarda yerelleşen, kazanacak" ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.