EKONOMİ - 04 Haziran 2020 Perşembe 11:31

AMORF Doğaltaş Tasarım Yarışması başvuru süresi uzadı

A
A
A
AMORF Doğaltaş Tasarım Yarışması başvuru süresi uzadı

AMORF Doğaltaş ve Proje Tasarım Yarışması’nı bu yıl ilk kez düzenleyen Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB), yaşanan Covid-19 salgını sürecinde yarışmanın tanıtımının yapıldığı dokuz üniversitede akademik takvimin ileri alınması nedeniyle son başvuru tarihini 13 Temmuz olarak revize etme kararı aldı.

AMORF Doğaltaş ve Proje Tasarım Yarışması’nı bu yıl ilk kez düzenleyen Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB), yaşanan Covid-19 salgını sürecinde yarışmanın tanıtımının yapıldığı dokuz üniversitede akademik takvimin ileri alınması nedeniyle son başvuru tarihini 13 Temmuz olarak revize etme kararı aldı.



Ege Maden İhracatçıları Birliği, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir ihracatı artırmak için AMORF Doğaltaş Tasarım ve Proje Yarışması’nı sektöre kazandırdı. AMORF ile doğal taş ihracatında tasarım açısından güçlü, üretilebilir, katma değeri yüksek, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir projeler geliştirmek hedefleniyor. Ege Maden İhracatçıları Birliği tarafından düzenlenen AMORF Doğaltaş Proje ve Tasarım Yarışması’na üniversitelerin mimarlık, mühendislik, güzel sanatlar ve tasarım fakülteleri lisans veya yüksek lisans bölümlerinde okuyan tüm öğrenciler ile üniversitelerin mimarlık, mühendislik, güzel sanatlar ve tasarım fakülteleri lisans, yüksek lisans programlarından mezun olanlar tasarımlarıyla katılabilecek. Doğal taş Proje ve Tasarım Yarışması’nda; mermer artıklarının değerlendirilmesi ve ekonomiye kazandırılmasına ilişkin tasarım projeleri, dış mekan projeleri, iç mekan mobilya, aksesuar ve uygulamaları projeleri olmak üzere üç konu başlığında tasarımlar kabul edilecek. Yarışmaya başvurular 13 Temmuz tarihine kadar yapılabilecek. Ödül töreninin ise, her yıl ekim ayının ilk haftası kutlanan Dünya Mimarlık Günü ile eşzamanlı ödül töreni, sergi, mimarlarla network etkinliği şeklinde düzenlenmesi planlanıyor.



Ödüller verilecek


Doğal Taş Proje ve Tasarım Yarışması’nda; profesyonel ve öğrenci kategorilerinin toplamda 10 proje seçilecek, seçilen her bir proje için 10 bin TL tutarında ödül verilecek. Ticaret Bakanlığının "2008/2 Sayılı Tasarım Desteği Tebliği"ne göre Ege İhracatçı Birliklerinin (EİB) yapacağı projenin onaylanması halinde final kalan öğrenci kategorisindeki yarışmacılara yine Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenen kişi sayısı doğrultusunda yurt dışında eğitim hakkı verilebilecek. Sponsor firma ve jürinin uygun görmesi durumunda finale kalan projeler arasından seçilen bir ürün üretilip tasarımcının ticari hakları korunarak satışa sunulacak. Jürinin uygun görmesi durumunda finale kalan projeler arasından seçilen bir projeye bir yıllık ürün ve iş geliştirme mentörlüğü sağlanacak.



Jüride önemli isimler var


Ege Maden İhracatçıları Birliğinin AMORF Doğaltaş Proje ve Tasarım Yarışması’nın jürisinde mesleklerinin zirvesindeki isimler yer alıyor. Platformİzmim Yönetim Kurulu Saymanı Gülçin Çalandağ, İzmir Serbest Mimarlar Derneği Başkanı Hüseyin Egeli, Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Bölüm Başkanı Demet Binan, İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü Başkanı Can Özcan, Mimar Yelda Tuna, Tasarımcı Emre Yusufi, İç Mimar Hakan Kütahya, Endüstriyel Tasarımcılar Meslek Kuruluşu Başkanı Sertaç Ersayın, ODTÜ Endüstriyel Tasarım Bölüm Başkanı Gülay Hasdoğan, Endüstriyel Tasarımcı Buket Hoşcan Bazman, İç Mimar Erman Bazman, Sezgin Marble Kurucu Ortağı Reyhan Sezgin ve Alpay Mermer Yönetim Kurulu Başkanı Melike Özmen, AMORF Doğaltaş Proje ve Tasarım Yarışması’na başvuracak tasarımları değerlendirecek isimler olacak.



Türkiye dünya birincisi


650 farklı renk ve dokuda mermer çeşitliliği ile Türkiye’nin dünya birincisi olduğu bilgisini veren Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya, dünya doğal taş rezervlerinin yüzde 40’ına sahip olan Türkiye’nin dünya doğal taş ihracatından aldığı payın ise yüzde 10 civarında kaldığını, amaçlarının bu orantısız durumu ortadan kaldırmak olduğunu, Türkiye’nin dünya doğal taş ihracatından hak ettiği payı alması için tasarıma ve işlenmiş katma değerli ürün üretimine ağırlık vereceklerini dile getirdi.



Covid-19 sonrasına yatırım yapıyoruz


Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını nedeniyle dünya genelinde inşaat yatırımlarının 2 aydır durduğu bilgisini veren EMİB Başkanı Kaya, "Dünyanın içinde bulunduğu süreç doğal taş ihracatımızı olumsuz etkilese de, dünya genelinde normalleşme adımları hızla atılıyor. Yakın gelecekte dünya ekonomisi eski ritmini bulacak. Biz de Covid-19 sonrasında ihracatımızın artması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diye konuştu.



Türkiye’nin doğal taş ihracatında 2 milyar dolara ramak kaldı


Türk doğal taş sektörü 2019 yılını 1 milyar 908 milyon dolarlık ihracatla geride bırakırken, işlenmiş ürün ihracatı 952 milyon dolar oldu. Aynı dönemde, Ege Maden İhracatçıları Birliğinin doğal taş ihracatı 597 milyon dolar olurken, EMİB’in doğal taş ihracatında işlenmiş ürün ihracatının payı ise 381 milyon dolar ile yüzde 64’e ulaştı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Adana’da buğday hasadı başladı, verim yüzleri güldürdü Stratejik öneme sahip birçok ürünün hammaddesi olan buğdayın, Adana’da hasadı başladı. Türkiye’nin en önemli hububat üretim merkezlerinden Adana’da buğdayda hasat başladı. Birçok ürünün hammaddesi olan ve savaşlar nedeniyle stratejik öneme sahip buğday için biçerdöverler Çukurova’daki tarlalarda çalışmaya başladı. Türkiye’nin ilk buğday hasadının yapıldığı ve ihtiyacın yaklaşık yüzde 4’ünü karşılayan Adana’da kıyı şeridi dışındaki bölgelerde üretim yapan çiftçiler ise ürünlerinin olgunlaşmasını bekliyor. Bu yıl kent genelinde 1 milyon 330 bin dekar buğday ekildi. Dönüm başına ortalama 500 ile 600 kilogram arasında verim alınan buğdayda toplamda ise 1 milyon tona yakın rekolte bekleniyor. “Verimi iyi bekliyoruz” Hasat sırasında İhlas Haber Ajansı’na konuşan Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, “Adana’da ilk turfanda buğday hasadı başladı. 50 dönüm alanda bugün buğday alanı yapılıyor. Kurak bir alanda olmamıza rağmen dönüme 600-650 kilogram verim bekliyoruz. Bundan sonra burada ki hasat ovaya doğru ilerleyecek. Adana’nın tamamında verimi iyi bekliyoruz” dedi. “Çiftçiler buğdayını ucuza satmasın” Çiftçilere buğdayların Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) satılması gerektiğini anlatan Doğan, “Lisanslı depolar bütün çiftçilerin buğdayını alacak. Çiftçiler buğdayını ucuza satmasın. Önümüzdeki günlerde buğday fiyatları açıklanınca lisanslı depolara çiftçi buğdayını döksün. Oradan alacağı elektronik ürün senediyle satışı TMO’ya gerçekleştirebilir. Bizler fiyatları bu sene ton başına 15 bin lira bekliyoruz. Prim desteğinin de ovada 1, kıraç bölgelerde 2 lira olmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı. Öte yandan Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, fiyatların çiftçiyi sevindirmesiyle gelecek sene ekim alanlarının daha da artacağını sözlerine ekledi.
Kocaeli Küresel Çevre Fonu’ndan Kocaeli’ye pilot şehir görevi Kocaeli, Küresel Çevre Fonu (GEF) tarafından finanse edilen, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın desteğiyle Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından yürütülmesi planlanan "Kirliliğe Karşı Sıfır Atığa Geçiş Girişimi Projesi"nde pilot bölge seçildi. Sıfır atıkta uzun vadeli bir vizyona doğru şehir düzeyinde entegre planlama ve programlamayı teşvik etmeyi amaçlayan proje kapsamında Kocaeli ile birlikte Sierra Leone’da Freetown, Tunus, Çin’den Tianjin ve Uruguay’dan Montevideo pilot şehir olarak yer aldı. Proje, gelişmekte olan ekonomiler ve en az gelişmiş ülkelerden (LDCs) pilot şehirleri kirlilik ve kaynak israfına karşı sürdürülebilir üretim ve tüketim için yeşil ve döngüsel ekonomi ve atık hiyerarşisi ilkesi doğrultusunda sıfır atık vizyonuna doğru desteklemeyi amaçlıyor. Ülkemizde projenin faydalanıcı kuruluşu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olurken, paydaşları ise Kocaeli Valiliği, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İlçe Belediyeleri, Kocaeli Sanayi Odası ve Sivil Toplum Kuruluşları oldu. Sıfır atık ve sıfır kirlilik konusunda uzun vadeli bir vizyona doğru şehir düzeyinde entegre planlama ve programlamayı teşvik etme hedefini taşıyan projede; sıfır atık kentine geçişin finansal zorluklarını ele almak üzere sürdürülebilir yatırımı ve maliyet geri kazanımını teşvik etme, zararlı kimyasalları ortadan kaldırma, bilgi ve birikimi toplumun bütünü yaklaşımıyla erişilebilir hale getirme gibi alt hedefler bulunuyor. 5 ana bileşen Projenin ana bileşenleri 5 başlık altında toplanıyor. Buna göre, Entegre Planlama ve Programlama Bileşeni; sıfır atık şehirlerine yönelik kentsel atık yönetiminin entegre planlamasını teşvik etmek için gerekli koşulların sağlanmasını hedefliyor. Finansman Araçları Bileşeni; Sıfır atık kentine geçişin finansal zorluklarını ele almak için farklı yasal ve finansal yönlendirme araçlarının araştırılmasını hedefliyor. Sürdürülebilir Tüketim ve Üretim Bileşeni; Sürdürülebilir üretimi ve tüketimi artırmak için zararlı kimyasalları ortadan kaldırmayı, eko-tasarımı teşvik etmeyi ve malzemelerin döngüselliği için ekosistem inşa etmeyi hedefliyor. Eğitim, Öğretim, Savunuculuk ve Resmileştirme Bileşeni; Kilit paydaşlar için bilgi ve birikimi toplumun bütünü yaklaşımıyla erişilebilir hale getirmeyi ve sıfır atığa yönelik farkındalığı artırmayı amaçlıyor. Projenin Küresel Bileşeni ise SWAP girişiminin koordinasyon, iletişim, öğrenme ve bilgi yönetimi işlevini yerine getirecek, sıfır atık takas evini, sıfır atık finansal platformunu ve ortaklığını destekleyecek. Proje hazırlık aşamasında 2025 yılında başlayacak projenin 5 yıl sürmesi ön görülüyor. Hazırlık aşamasında olan proje içeriğinde, Kocaeli’de yapılması planlanan faaliyetler ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile koordineli olarak belirlenerek, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bildirildi. Proje kapsamında 14-17 Nisan tarihlerinde Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlenen Çalıştay ve Döngüsel Ekonomi Forumuna Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve UNDP yetkilileri ile birlikte katılım sağlandı. Küresel ortaklık ağının kurulumuna yönelik başlatılan bu çalışmada finans uzmanları ve kurumları, hükümet temsilcileri, uluslararası kuruluşlar, yerel yönetimler ve Birleşmiş Milletler temsilcileri yer aldı. Çalıştayda ve döngüsel ekonomi forumunda sıfır atık şehirleri inşa etmek konusundaki deneyimler ve iyi uygulamalar paylaşıldı. Ayrıca "Kirliliğe Karşı Sıfır Atığa Geçiş Girişimi"nin" hem küresel hem de şehir özelinde bileşenleri incelenerek, bu yönde iyileştirme yapılması gerekenler belirlendi.