GENEL - 09 Aralık 2021 Perşembe 17:42

İzmir’de örnek güç birliği: Menderes İTOB’da itfaiye istasyonu açıldı

A
A
A
İzmir’de örnek güç birliği: Menderes İTOB’da itfaiye istasyonu açıldı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, organize sanayi bölgelerine itfaiye merkezleri kurulmasına yönelik projesinin ilk adımı Menderes İTOB Organize Sanayi Bölgesi’nde hayata geçti.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, organize sanayi bölgelerine itfaiye merkezleri kurulmasına yönelik projesinin ilk adımı Menderes İTOB Organize Sanayi Bölgesi’nde hayata geçti. İTOB Organize Sanayi Bölgesi İtfaiye İstasyonu’nun açılış töreninde konuşan Başkan Tunç Soyer, “Sanayimizi büyütmek için sanayicilerimizle birlik içinde çalışıyoruz. İtfaiye tesisimiz, İTOB başta olmak üzere Menderes’teki birçok yerleşimin afet ve yangın güvenliğini sağlayacak” dedi.


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, kent genelindeki organize sanayi bölgeleri (OSB) bünyesinde itfaiye merkezleri kurulmasına yönelik projesinin ilk adımı hayata geçti. Menderes’in Tekeli Mahallesi’nde yer alan İTOB’da İtfaiye İstasyonu açıldı. Açılış törenine; İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, Torbalı Belediye Başkanı Mithat Tekin, İTOB Yönetim Kurulu Başkanı Onur Ramazan Acar, İZTO Meclis Başkanı Selami Özpoyraz, İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratları, itfaiye çalışanları ve davetliler katıldı.



Büyükşehirden tam destek


Törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, "İzmir sanayisi, şüphesiz ki şehrimizin refahını büyüten temel sektörlerden biri. Bu nedenle İzmir Büyükşehir Belediyesi tüm kurumsal kapasitesi ve yetkileriyle İzmir sanayisinin, sanayicilerinin ve bu tesislerde çalışan binlerce emekçinin arkasındadır” dedi.



Menderes ormanlarına koruma


Organize sanayi bölgeleri ile yaptıkları protokol kapsamında hayata geçen tesisin önemine değinen Soyer, şunları söyledi:


“Sanayimizi büyütmek için sanayicilerimizle ortaklık içinde çalışıyoruz. Bugün yaptığımız açılış, İzmir sanayisine verdiğimiz önemin en somut adımlarından biri. İzmir sınırları içerisinde yer alan beş organize sanayi bölgesi; İTOB, ALOSBİ, İZBAŞ, KOSBİ ve PANCAR ile yaptığımız protokollerin ilki olan İTOB Organize Sanayi Bölgesi İtfaiye İstasyonu’nun faaliyete geçmesi bu nedenle özel anlam taşıyor. İzmir’in 2020-2024 Stratejik Planı’nda yer aldığı üzere, İzmir Büyükşehir Belediyesi, ortalama 6 dakikadan az olan yangına müdahale süresini, beş dakikaya indirmek için itfaiye istasyonlarını yaygınlaştırıyor. Teknik donanıma ve nitelikli insan gücüne yatırım yapıyor. İTOB ile ortaklaşa hayata geçirdiğimiz bu projenin bölgeyi pek çok felakete karşı daha dirençli hale getireceğine inancımız tam. Buradaki itfaiye tesisimiz, İTOB başta olmak üzere Menderes’teki birçok yerleşimin afet ve yangın güvenliğini sağlayacak. İstasyonumuzun bulunduğu yer aynı zamanda Menderes’in ormanlarında çıkabilecek yangınlara müdahale için de kritik öneme sahip.”



"Bu istasyonlar çok önemli"


İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger ise, “Öncelikle yangın çıkmasın; ama hayatın realitesi, maalesef oluyor. Değişik noktalarda bu tür istasyonların olması çok önemli. Doğrusu bugün burada duyduklarımdan ve gördüklerimden memnuniyetimi ifade etmek isterim. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.


İTOB Yönetim Kurulu Başkanı Onur Ramazan Acar da yaptığı konuşmada, OSB’lerin her geçen gün sanayi sektörüne katkı sağladığını ifade ederek, “OSB’ler, yeni kaynaklar oluşturulmasına öncelik eden Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük kalesidir. 2002 yılında İzmir Ticaret Odası ve 14 meslek komitesi talebi üzerine kooperatif olarak kurulan İTOB hızla marka olma yolunda ilerliyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e teşekkür ediyorum. İTOB İtfaiye İstasyonu ile birlikte artık daha da güçlüyüz” dedi.



39 milyon 300 bin liralık yatırım


İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İTOB Organize Sanayi Bölgesi arasında imzalanan protokol kapsamında hayata geçen İTOB Organize Sanayi Bölgesi İtfaiye İstasyonu, 5 bin metrekarelik alanda inşa edildi. Büyükşehir Belediyesi, İTOB tarafından inşa edilen binanın iç donanımı için 300 bin lira harcadı. Yaklaşık 39 milyon liralık üç itfaiye aracı sanayi bölgesi içerisinde konumlandırıldı. İtfaiyecilik yüksekokulu ve meslek lisesi mezunu 80 personel alımı yapıldı. Söz konusu personel organize sanayi sitelerinde istihdam edilecek. İtfaiye eri memur personel alımları 2022’de de devam edecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon "Neden olmasın" dedi, 45 yaşında üniversite hayaline kavuştu Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde eğitim gören 45 yaşındaki Gönül İnan, yıllar boyunca içinde büyüttüğü üniversite hayalini ertelemesine rağmen vazgeçmedi. 3 çocuk annesi İnan, 45 yaşında girdiği sınavı kazanarak üniversite sıralarındaki yerini aldı. Trabzon’da yaşayan 3 çocuk annesi 45 yaşındaki Gönül İnan, bir arkadaşının "Neden olmasın" sözüyle cesaret buldu. Bu teşvikle üniversite sınavına girmeye karar veren İnan, zorlu hazırlık sürecini ev ve çocuk sorumluluklarıyla birlikte yürüttü. "Kadın isterse her yaşta başarır" sözünü yaşayarak gösteren Gönül İnan, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümünü kazandı. Birinci sınıfta eğitime başlayan Gönül İnan, genç arkadaşlarıyla aynı sırayı paylaşmaya başladı. Derslere olan ilgisi, disiplini ve kararlılığı takdir toplayan İnan, yarım kalan hayalini tamamlayarak pek çok kadına umut oldu. Yıllarca çocuklarının okul heyecanını yaşayan Gönül İnan, şimdi kendi sınav stresini, ders telaşını ve başarı sevincini yaşıyor. "Çocuklarım çok büyük destekçim oldu" Çocuklarından birinin Ankara’da psikoloji, diğerinin Samsun’da makine mühendisliği en küçük çocuğunun ise ilkokulda eğitimine devam ettiğini belirten Gönül İnan, "Televizyonda yaşı büyük hanımların bir girişimde bulundukları gördüğüm zaman hayranlık duyuyordum. Tekrar üniversite sınavlarına girmeme vesile olan aslında arkadaşım Gülcan. Deneyelim bence yapabiliriz dedi. Bende çok ümitle olmayarak deneyelim dedim. Sonuçlar açıklandığında kazandığımı gördüm. Asıl hedefim aslında Almanca öğretmenliğiydi. Almanya geçmişim olduğu için bir şeyler başarırım diye düşündüm. Maalesef Trabzon’da Almanca öğretmenliğine dair bir bölüm olmadığı için İngilizce’yi tercih ettim. Bir baktım ki sıradayım. Nasip oldu şu anda İngiliz Dili ve Edebiyatı okuyorum. Çocuklarım çok büyük destekçim oldu. Kızım Ankara’da psikoloji okuyor, oğlum Samsun’da makine mühendisliği okuyor. Onlarla istişare ediyorum. Aslında onlar biraz benim velim gibi oldular. Kayıt işlerini hep kızım yaptı. Normalde veliler çocuklarını kaydeder bizde ters oldu. Artık üniversite hayatından bahsediyoruz. Vizyonu açık gençlerle tanışmak benim için çok güzel bir duygu. Hep çok saygılılar. Güzel anlaşıyoruz, ben hepsini ayrı ayrı seviyorum. Çocuklarım uzakta olduğu için hepsini evladım yerine koydum. Onların da beni sevdiğini görüyorum" dedi. "Her sabah okula gelirken mutlu oluyorum" Sınıf arkadaşlarının motive edici cümleler kurduğunu kaydeden İnan, "İlk sınıfa girdiğim an biraz sessizdim analiz ettim ama sonra günler geçtikçe baktım gençlerde benim için ‘Bu yaştan sonra nereden geldi’ şeklinde bakmadılar. Bir ara ümitsizliğe kapıldım; ’Acaba yapabilecek miyim?’ ’Her şeyi unuttum tekrar baştan hatırlayamıyorum’ gibi baktım motive edici cümleler kurdular. ’Olur mu abla devam et iyi gidiyorsun’ şeklinde bu bana çok iyi geldi. Benim de çocuklarım uzakta olduğu için empati yapıyorum. Bir anne olarak düşünüyorum. Her zaman bir sıkıntınız olduğunda beni arayabilirsiniz diyorum. Öğrenmenin ve eğitimin yaşı yoktur. Hiçbir zaman geç değil. Ev hanımlarına sesleniyorum tabii ki evi toparlamak düzeltmek güzel şey ama her gün aynı iş aynı hiç kimse madalya takmıyor. Bu işler bitmiyor, kendi kültürünüzü geliştirin. Mutlu olduğunuz şeyleri yapın. Bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıptır derler en azından çabalıyorum. Henüz bir plan yapmadım ama tercümanlık veya öğretmenlik yapabilirim. Her sabah okula gelirken mutlu oluyorum. Benim için bu bile yeterli" şeklinde konuştu. "İyi ki benim annem" Gönül İnan’ın Ankara’da Psikoloji eğitimi gören kızı Cemre İnan ise "Çok gururlu ve mutluyum. İyi ki benim annem. Başaracağını biliyordum. Güveniyordum o yüzden şaşırmadım. Her zaman yanında bulunacağım. Sınıf arkadaşları ile diyaloglarına şahit oldum. Bu beni çok mutlu etti. Hepsi çok değerli ve kıymetli insanlar. İyi ki annemin yanındalar. Aynı sınıfta annemle eğitim görseydik eğlenceli olabilirdi" diye konuştu. "Yaşının büyük olması onu bizden hiçbir şekilde ayırmıyor" Gönül İnan’ın sınıf arkadaşı Arda Akgün de, "Bu kadar genç öğrencinin arasında bizim iki katımız yaşa sahip bir öğrencinin olması elbette alışagelmiş bir durum değil. Hepimiz bu duruma şaşırmıştık ancak Gönül ablanın bize olan tutumu, bize yaptığı ablalık görevi gerçekten bizim için çok değerli. Kendisi tüm sınıf tarafından sevilen çok önemli bir insan. Kendisini çok seviyoruz. Derslerde de çok aktif. Buraya bir öğrenci bilincinde gelmiş. Yaşının büyük olması onu bizden hiçbir şekilde ayırmıyor. Öğrenme hırsı bizimki gibi kendisini çok taktir ediyorum" ifadelerini kullandı.
Samsun Dünya halıları bu koleksiyonda Samsun’da görev yapan bir öğretmen, 25 farklı ülkeden topladığı 150 duvar halısından oluşan koleksiyonuyla dikkat çekiyor. Müzik öğretmeni olarak görev yapan Seçkin Esen (55), şimdiye kadar edindiği kazanımını farklı bir amaç uğrunda kullanıyor. Dünyanın birçok kıtasına giderek kültürel değeri olan duvar halılarını toplayan Esen, 25 farklı ülkeden onlarca halı satın aldı. Halıları koleksiyon hâline getiren Seçkin Esen, yurt içi ve yurt dışından topladığı 150 halıdan 40’ına hikâye yazarak proje oluşturdu. Geçen yıl 120 halısını Mersin’de sergileyen Esen, koleksiyonuna dünyadan birçok halı daha ekledi. Esen ayrıca göz bebeği olarak gördüğü halıların satılık olmadığını ancak sürekli olarak koleksiyonunu genişlettiğini sözlerine ekledi. Müzik Öğretmeni Seçkin Esen, "Koleksiyonumuzu imkânlar dâhilinde genişletmeye çalıştık. Yine yurt dışından bulduk, yurt içinden bulduk, yurt dışından gelenleri bulduk ve koleksiyonumuz genişledi. 25 tane daha koleksiyonumuza halı kattık. 150’ye yakın halımız var. Çok değerli duvar halılarımız mevcut. Bu halıları ülkemize yakışan bir şekilde sergiye çıkaracağız. Koleksiyonu gelecek kuşaklara aktarılacak bir miras olarak değerlendiriyoruz. Yani bir araba olsa, ev olsa, tarla olsa değer verebiliriz. Bizim için ülkemizde böyle bir çeşitliliğin olması, böyle bir koleksiyonun olması her şeyden daha değerli" dedi. "Japonya’dan Almanya’ya, Çin’den İspanya’ya birçok ülkenin halısı bu koleksiyonda" Doğudan başlayarak birçok kıtadan o yöreye ait duvar halılarını topladığını dile getiren Esen, "Halı koleksiyonuna doğudan başladık biz. Öncelikle Türk cumhuriyetlerinden, Çin’den, Japonya’dan, Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan oralardan duvar halıları aldık. Daha sonra İran, Irak kısmından aldık. Savaştan önce gittiğimizde Ukrayna’dan aldık. İtalya’dan var, İspanya’dan var, Hindistan’dan var, Almanya’dan var. Yaklaşık 25 ülkeden halı topladık. Koleksiyondaki halılarda değişik güzellikte ve ender olan halılar var. Türkmenistan’dan ipek dokuma halılar ender halılardır. Bizi bilenler çeşitli ülkelerden önce halının fotoğrafını atıyor. Kriterlerimize uyuyor mu, ender mi bunlara bakıp sonra da gidip alıyoruz" diye konuştu. "Koleksiyondaki tüm halılar benim göz bebeğim" Tüm halılarını göz bebeği olarak gördüğünü de sözlerine ekleyen Esen, "Tüm halılar benim göz bebeğim. Oğlum da tüm bu eserlere, mirasıma sahip çıkacak" dedi. Gaziantep Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı’nda lisans, İstanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi’nde de yüksek lisans yapan Seçkin Esen, en büyük hobisinin duvar halılarını izlemek olduğunu sözlerine ekledi.