EKONOMİ - 20 Mart 2012 Salı 10:56

TÜRK İHRACATÇILARI JAPONYA`YA GİDİYOR

A
A
A
TÜRK İHRACATÇILARI JAPONYA`YA GİDİYOR

Türk ihracatçıları, dünyanın en büyük ithalatçı ülkeleri arasında yer alan Japonya’ya Türkiye’nin ihracatını artırmak için çıkartma yapmaya hazırlanıyor. Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), Ekonomi Bakanlığı Koordinasyonu’nda, Türkiye İhracatçılar Merkezi organizasyonunda Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın başkanlığında 4-8 Nisan 2012 tarihleri arasında Ticaret Heyeti Organizasyonu düzenliyor.
Japonya Ticaret Heyeti organizasyonunun, Ege İhracatçı Birlikleri önderliğinde bu yıl üçüncüsünün gerçekleştirileceğini anlatan Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Sezmen Alper; Japon firmalarının Türkiye pazarına olan ilgilerinin her geçen yıl artış gösterdiğini, Japonya’nın en büyük 3 bankasının da İstanbul temsilciliklerinin açılmasının bu ilginin en somut göstergesi olduğunu belirtti.
Japonya pazarına girişin kolay olmadığına işaret eden EİB Genel Sekreteri Sezmen Alper, şöyle konuştu: "Japonya, girilmesi zor bir pazar olmakla birlikte, Japon pazarına giren ve Japon müşterilerin taleplerini dikkate alan ihracatçılar açısından çok cazip bir pazar. Çünkü, Japon ithalatçılar memnun kaldıkları tedarikçilerle uzun yıllar çalışmayı tercih ediyor. Türkiye ile Japonya arasında vize olmaması, Türk ihracatçıları açısından önemli bir avantaj. Türk ihracatçılarını, ticaret heyeti
organizasyonumuza katılmaya davet ediyoruz."
Japonya’nın en büyük tedarikçisinin Çin olduğuna işaret eden Alper, Japonların tedarikçi ülke konusunda sayısını ve çeşitliliğini artırma istekleri olduğunu, Japonya Ticaret Heyeti Programının bu anlamda önemli olduğunu söyledi. Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Sezmen Alper; konuşmasının devamında şunları anlattı: "Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan başkanlığındaki Japonya Ticaret Heyeti Programına başta gıda ve tarım ürünleri ile tekstil ve hazır giyim, deri ve deri mamulleri sektörleri olmak üzere
su ürünleri, demir ve demir dışı metaller, ağaç mamulleri ve orman ürünleri, değerli maden ve mücevherat, kimyasallar, otomotiv ve otomotiv yan sanayi sektörlerinde uluslararası standartlara uygun ürünleri imal ve ihraç eden firmaların katılımı için, başvuru formunu doldurarak, İzmir ve Ankara’dan çıkışlar için kişi başı 1940 Avro, İstanbul’dan çıkışlar için 1850 Avro tutarındaki paket program katılım ücretini İEB Genel Sekreterliğine iletebilirler."
Türkiye, 2009 yılında Japonya’ya 218.9 milyon dolar ihracat yaparken, 2010 yılında ihracatını 281.4 milyon dolara yükseltti. Türk ihracatçıları, Japonya’ya 2011 yılında 304.6 milyon dolarlık ihracata imza atarken, Egeli ihracatçılar bu rakama 114 milyon 167 bin dolarlık katkı koydu. Türkiye, Japonya’ya ihracatı ilk etapta 1 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. 2011 yılında Türkiye’den Japonya’ya en fazla ihracatı 43 milyon 169 bin dolarlık tutarla su ürünleri sektörü yaparken, 33 milyon 192 bin dolarlık
ihracatla halı sektörü ikinci, 25 milyon 822 bin dolarlık dış satımla hububat sektörü izledi. Japonya’ya ihracatta öne çıkan diğer sektörler ise madencilik, meyve sebze mamulleri ve hazır giyim sektörleri oldu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Büyükşehir’in "Mola Evleri" özel bireylerin ailelerine nefes aldırıyor Antalya Büyükşehir Belediyesi Mola Evleri, özel gereksinimli bireylere ve ailelerine destek sunmaya devam ediyor. Merkezlerde bireyler güvenli ve eğlenceli bir ortamda zaman geçirirken, aileleri de günlük işlerini rahatlıkla yapabilecekleri ya da kendilerine vakit ayırabilecekleri bir fırsat elde ediyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Engelli Hizmetleri Şube Müdürlüğü bünyesinde Kepez’de Demirgül, Muratpaşa’da Falez ve Konyaaltı’nda Pınarbaşı Mola Evleri özel bireylerin ailelerine nefes aldırabilmek için hizmet vermeye devam ediyor. Bu merkezler, özel gereksinimli bireylerin ailelerine ihtiyaç duydukları anlarda destek sağlayarak, günlük işlerini rahatça yapabilmelerine imkan tanıyor. Mola Evleri’nde kalan özel bireyler akranlarıyla birlikte vakit geçirip sosyal becerilerini geliştirebiliyor, ilgi alanlarına uygun etkinliklerle keyifli ve verimli saatler geçiriyorlar. 2025 yılında 113 engelli bireye 2 bin 452 hizmet verildi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Engelli Hizmetleri Şube Müdürü Fatin Iltar, engelli bireylerin ailelerine nefes aldırmayı ve özel ihtiyaçlarını karşılayabilmelerini amaçlayan Mola Evleri hakkında bilgi verdi. Iltar, "Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak ilimizde yaşayan engelli bireyleri rahatlatmak ve ailelerinin özel ihtiyaçlarını karşılamalarına destek olmak için Mola Evlerimizde misafir ediyoruz. Başvuran ailelerin çocuklarını, içerisinde hostes bulunan servis araçlarımızla adreslerinden ücretsiz olarak alıyoruz. Mola Evleri’nde sağlık görevlisi, bakım personeli, öğretmen ve birim sorumluları görev alıyor. Engelli bireylere burada bulundukları süre boyunca bakım hizmeti sunuluyor. Antalya Büyükşehir Belediyesine ait üç Mola Evi’nde 2025 yılı içinde toplam 113 kişiye 2 bin 452 kez hizmet verildi" dedi. "Bizlerin can simidi oldu" Mola Evi hizmetinden yararlanan Alper Ünlü’nün annesi Nurhan Ünlü, verilen desteğin kendileri için çok önemli olduğunu söyledi. Oğulları Alper’in 4 aylıkken otizm ve çeşitli bedensel sorunlarla tanı aldığını belirten Ünlü, "Eğitim süreci bittikten sonra Mola Evleri ile tanıştık. Bizim için gerçek bir can simidi oldular" dedi. Kendisinin öğretmen, eşinin ise üniversitede akademisyen olduğunu ifade eden Ünlü, "Bazen derslerimiz aynı saatlere denk geliyor. Bu durumlarda Mola Evi bize büyük kolaylık sağlıyor. Çalışanlarla yıllardır birlikte olduğumuz için güven dolu bir ortam oluştu. Alper’i gönül rahatlığıyla emanet edebiliyoruz" diye konuştu. Benzer ihtiyaçlara sahip birçok aile olduğuna da dikkat çeken anne Ünlü, "Biz çalışıyoruz ama çevremizde Alper gibi çocuğa sahip birçok aile var. Onların da hastane işleri oluyor ya da kendilerine ayırmak istedikleri bir vakit dilimi oluyor. Mola Evleri sayesinde aileler en azından rahat bir nefes alıp, kendilerini dinlendirebilecek bir imkâna kavuşuyor" dedi. "Ailelerin yükünü hafifletiyor" Mola Evi hizmetinden yararlanan Sinan Kuzucu’nun annesi Hamire Kuzucu ise, uygulamanın kendileri için büyük kolaylık sağladığını belirtti. Oğlunun doğuştan serebral palsi hastası olduğunu söyleyen Kuzucu, "Sinan’ı servisle evden alıp tekrar bırakıyorlar. Bu süre içinde dışarıdaki işlerimi halledebiliyor, evimin temizliğine zaman ayırabiliyorum. Sinan’ın orada güvende olduğunu biliyorum. Personel çok ilgili ve güler yüzlü. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Allah hepsinden razı olsun" diye konuştu.
Ankara Sri Lanka Büyükelçisi Kadurugamuwa, ATO üyelerini Sri Lanka Expo 2026’ya davet etti Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçisi Nıluka Kadurugamuwa, Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran’ı ziyaret etti. İki ülke arasında 500 milyon dolarlık ticaret hacmi hedefi konulduğunu hatırlatan Kadurugamuwa, ATO üyelerinden oluşacak heyeti Sri Lanka Expo 2026’ya davet etti. Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçisi Niluka Kadurugamuwa, ATO Başkanı Gürsel Baran’ı makamında ziyaret etti. Baran, coğrafi şekli nedeniyle Hint Okyanusu’nun incisi olarak anılan Sri Lanka ile Türkiye arasındaki ilişkilerin uzun bir tarihi geçmişi olduğunu belirterek, olumlu seyreden bu ilişkileri ticari ve ekonomik alana taşımayı hedeflediklerini kaydetti. İki ülke arasında ekonomik ve teknik iş birliği ile çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarının bulunduğunu kaydeden Baran, "Bu altyapılar iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin mevcut rakam olan 250 milyon doların üzerine rahatlıkla çıkabileceğini gösteriyor. Sri Lanka ile tarımdan tekstile, turizmden enerji ve madenciliğe kadar birçok alanda iş birliği geliştirebiliriz" dedi. Türkiye’nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu Türksat 6A üzerinden Sri Lanka’nın 50 televizyon kanalının yayın yapmasına ilişkin sözleşme imzalandığını hatırlatan Baran, bu gelişmenin hizmet sektöründeki iş birlikleri için önemli bir adım olduğunu ifade etti. Baran, Ankara ekonomisi hakkında da bilgi vererek, Başkent’in savunma sanayii ve yurt dışı müteahhitlik hizmetleriyle öne çıkan bir merkez durumunda olduğunu söyledi. Büyükelçi Niluka Kadurugamuwa ise, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 250 milyon dolar olduğunu, bu yılın temmuz ayında gerçekleşen Karma Ekonomik Komisyon toplantısında iki ülke hükümetlerinin 500 milyon dolarlık bir ticaret hacmi hedefi koyduğunu belirterek, kendilerinin de bu hedef doğrultusunda çalışmalarını sürdüreceklerini kaydetti. Türkiye ile Sri Lanka arasındaki ticaret ve yatırım imkanlarına değinen Büyükelçi Kadurugamuwa, ülkede özellikle bazı sektörlerin öne çıktığını belirtti. Tekstil ve hazır giyimin öne çıkan sektörler arasında yer aldığını ifade eden Büyükelçi Kadurugamuwa, bu alanda tedarik zincirlerini güçlendirecek şekilde iş birlikleri yapılabileceğini söyledi. Büyükelçi, Sri Lanka’nın özellikle otomotiv yedek parça ve endüstriyel alanda yaygın kullanımı bulunan kauçuk ile çay, tarçın, karabiber, Hindistan cevizi gibi baharatlar ve değerli taşlar alanında güçlü olduğunu belirtti. Türk yatırımcıları Sri Lanka’ya davet eden Büyükelçi Kadurugamuwa, ülkesinde özellikle sanayi ve imalat sektörü, denizcilik ve gemi onarımı, lojistik, yenilenebilir enerji, inşaat ve altyapı, inşaat malzemeleri, bilişim ve dijital gibi sektörlerde çok fazla yatırım imkânı bulunduğunu kaydetti. Türkiye’nin çok iyi olduğu turizm sektöründe de iş birliği yapılabileceğini ifade eden Büyükelçi Kadurugamuwa, ATO üyelerinden oluşacak bir heyeti gelecek yıl gerçekleştirecekleri Sri Lanka Expo 2026’ya davet etti.