SAĞLIK - 11 Mayıs 2022 Çarşamba 12:10

Başkan Demircan: “İnsanımızın tedavi süresince konfora sahip olmasını kıymetli buluyorum”

A
A
A
Başkan Demircan: “İnsanımızın tedavi süresince konfora sahip olmasını kıymetli buluyorum”

40 yıl önce hizmete giren hastanelerin fiziki koşulları ile yeni yapılan şehir hastanelerinin fiziki koşullarını kıyaslayan Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, “Şehir hastanelerinin; çalışan, hasta ve hasta yakınlarına sağladığı konforları düşündüğümüzde, bizim insanımızın da tedavisi süresince bu konfora sahip olmasını kıymetli buluyorum” diye konuştu.

40 yıl önce hizmete giren hastanelerin fiziki koşulları ile yeni yapılan şehir hastanelerinin fiziki koşullarını kıyaslayan Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, “Şehir hastanelerinin; çalışan, hasta ve hasta yakınlarına sağladığı konforları düşündüğümüzde, bizim insanımızın da tedavisi süresince bu konfora sahip olmasını kıymetli buluyorum” diye konuştu.


Hayatında bir kez şehir hastanesine gitmemiş insanların şehir hastanelerini eleştirdiklerini ve bu eleştiriyi anlamsız bulduğunu açıklayan Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, “Belki inşa edildikleri bölge, ulaşım, yap işlet devret modelleri konuşulabilir. Hemen hemen tüm şehir hastanelerini bilen bir kişi olarak, 40 yıl önce hizmete girmiş mevcut hastanelerin fiziki koşulları ile şehir hastanelerinin fiziki koşullarını; çalışan, hasta ve hasta yakınlarına sağladığı konforları düşündüğümüzde, bizim insanımızın da tedavisi süresince bu konfora sahip olmasını kıymetli buluyorum” dedi.


Geçmiş yıllarda hizmete sunulan hastanelerde aynı asansörle hem cenaze hem yemek hem de hasta taşındığını savunan Demircan, “Eski kurumlarda otopark, kreş, yemek gibi hizmetler başlı başına sorun. Güvenlik ayrı sorun. En azından şehir hastaneleri birçok hastaneyi içinde barındırdığı için sorunlarında büyük kısmını böylelikle ortadan kaldırmış oluyor. Eksikler elbet var. Örneğin, şehir hastanelerinin yakınlarına özellikle ev sahibi olmayan sağlık çalışanlarına öncelik vermek şartı ile TOKİ tarafından konut projeleri yapılabilir” diye konuştu.



“Ağlama makamında değil, icra makamında olduklarını hatırlatırım”


Geçtiğimiz günlerde açıklanan enflasyon oranları nedeniyle Temmuz ayı beklenmeden emekli ve memurlara en az yüzde 50 oranında iyileştirme yapılması gerektiğini de belirten Demircan, “Briketten de olsa Suriye’de ev yaptıran yetkili konfederasyon, enerjisini bu yöne vermelidir. Açlık ve yoksulluk sınırının altında kalmış maaşların sorumlusu, toplu sözleşme masasının öngörüsüz konfederasyonlarıdır. Ağlama makamında değil, icra makamında olduklarını hatırlatırım” dedi.


Hastaların MHRS üzerinden randevu alamadıklarını da ifade eden Demircan, “MR, ultrason gibi tetkikler konusunda 7-8 ay sonrasına verilen randevu sürelerini de paylaşmak isteriz. Günde en az 10 kez falanca doktor için randevu veya Eylül ayına verilen ultrason, MR randevuları için aranmaktayız. Sağlık Bakanlığı biran evvel bu soruna çözüm bulmalıdır. ‘5 dakikada muayene’ formülünün de sorunu çözmediğini görmüş oldular” şeklinde konuştu.



“Bu muamma artık son bulmalıdır”


Yıllardır kamu kurumlarında liyakat esaslı yönetim sistemini istediklerini belirten Demircan, “Son zamanlarda sağlık alanında iki sendika arasındaki koltuk kapma yarışını anlamsız buluyoruz. Sağlık Bakanlığının liyakat esaslı sözleşmeler imzalamasını istiyoruz. Liyakat ehli olmayan birçok kurumda yukarıda sıraladığımız sorunlar hem hizmet kalitesini düşürmekte hem çalışanların motivasyonlarını düşürerek tükenmişlik sendromu yaşamalarını sağlamakta. Bu nedenle liyakat önemli. Son günlerde 3600 ek gösterge ile ilgili çıkan haberleri, beyanları da yakından takip etmekteyiz. 3600’ün farklı kurumlarda olsa dahi hak eden herkesi kapsamasını istiyoruz. Bu muamma artık son bulmalıdır. Sendikaların mevcut sorunların çözümü noktasında daha samimi olmalarını bekliyoruz. Örneğin 9 yıldır kadro bekleyen sağlık çalışanları mezarda mı kadroya geçirilecekler? Diğer bakanlıklarda bir KHK ile kadro beklentileri karşılık buluyorken Sağlık Bakanlığı niçin diğer bakanlıkların gerisinde kalıyor, personeline neden sahip çıkmıyor?” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.