GENEL - 24 Mart 2023 Cuma 11:07

Başkan Demircan: "Yetkili sendika hak aramak yerine siyaset yapıyor"

A
A
A
Başkan Demircan: "Yetkili sendika hak aramak yerine siyaset yapıyor"

Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, sağlık çalışanlarının sorunlarına değinerek toplu sözleşmede yetkili sendikayı eleştirdi.

Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, sağlık çalışanlarının sorunlarına değinerek toplu sözleşmede yetkili sendikayı eleştirdi. Demircan, "Yetkili sendikanın görevi çalışanın mali ve sosyal haklarının korunarak geliştirilmesini sağlamaktır. Ne yapıyor bizim sendikalarımız; genelde siyaset yapıyorlar." dedi.


Sağlık çalışanlarına yönelik basın açıklaması yapan Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, gerek sistem hataları, gerek değersizlik hissiyle sürekli bir şikâyet içerisinde olduklarını belirterek, şunları sözyledi: "Mali hak kayıpları, kalitesiz yemek problemi, kreş sorunu, emekliliğe yansımayan bilmem kaç çeşit maaş ödemesi, giyim yardımı, liyakatsizlik, çeşitli baskılar, fiziki mekan yetersizlikleri, güvensiz çalışma ortamları, iş yükü ağırlığı, kangrene dönmüş banka promosyon sorunu, ek ödeme adaletsizliği, atama bekleyen sağlık çalışanları, mülakat, mesleki saygınlık, şiddet olayları, görevi başında vefat beden sağlık çalışanlarının şehit sayılmaması, yoksulluk sınırının altında ücret almak ve açlık sınırında yaşamak gibi onlarca madde daha ekleyebiliriz. Bunların tümünün oluşumunda bir değil birçok etken var. Sağlık Bakanlığı, YÖK, Aile Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı bileşenleri ile Gazi Meclis’imizde bizleri temsil eden vekillerimiz. Peki ya bunların dışında? Bunların dışında bir de sizler tarafından yetki mührünü verdiğiniz yetkili sendika var."


Yetkili sendikanın görevinin mali ve sosyal haklarının korunarak geliştirilmesini sağlamak olduğunu vurgulayan Demircan, "Peki, böyle mi? Ne yapıyor bizim sendikalarımız? Genelde siyaset yapıyorlar. Bardak, bayrak, şal, powerbank, kahve, fincan, cezve gibi promosyon ürünlerini renkli kravatlar takarak, iri cümlelerle siyasilere veya idarecilere takdim ederek faaliyetlerini sürdürüyorlar. Sistem ve sendika hatalarına bir de çalışanların yanlış tercihleri eklenince kamu çalışanlarının mevcut durumda olmaları da kaçınılmaz bir hal alıyor. Her şeyden bu kadar şikâyet eden eğitimli bir camianın kendileri için tek bir çivi çakmayan sendikalara idarenin, hükümetin veya her hangi bir görüşün sendikası anlayışı ile üye olmaları kabul edilemez. Ya üye olmaları kabul edilemez ya da şikâyet etmeleri kabul edilemez. İdareci olmak için sendikaya üye mi olunur veya ’yerim değişmesin’ diye sendikaya üye mi olunur. Daha vahim olan kısmı, aylık 180 lira alma hevesi ile bunca şikâyetin birinci derece muhatabı sendikalara üye mi olunur, olunmaz. Olunuyorsa da şikâyet edilmez. Artık kamu görevlisi arkadaşlarımızın olayın vahametinin farkına varmaları gerekiyor. Dünyanın hiçbir yerinde olmayan ancak ülkemizde uygulanan siyasi parti geleneklerinden bir tanesi de siyasete atılan kişinin mensubu olduğu partiye yaptığı maddi bağıştır. Yakın zamanda bir sendika ve konfederasyon başkanı aday adaylığı için görevlerinden istifa etti. Ben merak ediyorum nasıl bir paraya sahip. Adaylığı kesinleştiğinde milyonlarca lira harcayacak. Memur açlık sınırında yaşayacak, memuru yıllarca temsil eden sendika baronları vekil olmak için yarışa girecekler. Yetkili sendika başkanı olarak yapamadıklarını veya yapmadıklarını milletvekili olunca mı yapacaklar? Mecliste geçmiş örnekleri var, gördüğümüz kadarıyla katma değerleri de olmadı. Yine bu yönde kamu görevlerinden istifa ederek aday adayı olan arkadaşlarımızın da sonrasında yeniden kamu idari görevlerine gelmemesi gerektiği görüşündeyiz" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.