GÜNDEM - 22 Mayıs 2025 Perşembe 12:42

’Efeler Yolu Ultra Trail’e 6 ülkeden 256 sporcu gelecek

A
A
A
’Efeler Yolu Ultra Trail’e 6 ülkeden 256 sporcu gelecek

İzmir Valiliği tarafından yürütülen ve 24-25 Mayıs tarihlerinde ilki düzenlenecek olan, ‘Efeler Yolu Ultra Trail’ organizasyonu dahilinde, 6 ülkeden 256 sporcu, uluslararası maraton için kente gelecek.



İzmir Valiliği tarafından yürütülen ve 24-25 Mayıs tarihlerinde ilki düzenlenecek olan, ‘Efeler Yolu Ultra Trail’ organizasyonuna ilişkin basın bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. İzmir İktisat Kongresi Binası’nda gerçekleştirilen toplantıda, İzmir Valisi Süleyman Elban, Efeler Yolu Direktörü Prof. Dr. Özgür Özkan ve Organizasyon Direktörü Koray Bozunoğluları basın mensuplarıyla buluştu. Toplantıda konuşan İzmir Valisi Süleyman Elban "15 Mayıs 1919’da İzmir işgale uğradıktan sonra düşman kuvvetleri İzmir’in her tarafını işgal etmişken, o dönem efeler bir kahramanlık destanı yazarak düşmana karşı mücadele veriyor ve sadece İzmir’de değil, Anadolu’nun her tarafına giden düşman kuvvetlerine de zarar veriyorlar. Dolayısıyla bu mücadeleyi verdikleri ve karargah edindikleri yerler Küçük Menderes havzasını çevreleyen dağlar. Bu dağlarda hem barınıyorlar, hem karargâhlarını kuruyorlar, hem de o dağları kullanarak başka bölgelere sevkiyat ya da oralardan lojistik temin ediyorlar. Dolayısıyla hem İzmir’imiz için, hem ülkemiz için burası çok önemli bir rota. Yıllardan beri bu rotalarda çalışmalar yapıyorlar "dedi.



Yerel kalkınmaya katkı


Efeler Yolu’nun genel anlamda güzergahı belirlenmiş olduğunu söyleyen Vali Elban, "Bu belirlenen güzergah Bornova Nif Dağından başlayıp Selçuk Meryem Ana’ya kadar uzanan bu rotada 28 etabımız var. En kısası 14 kilometre, en uzunu 22 kilometrelik etaplardan oluşuyor. Buraları tanıtarak doğa sporuyla, yürüyüşle, doğa fotoğrafçılıkla ya da sağlık, dinlenme açısından rotalardan geçmek isteyen herkes için tanıtım yapıldı. Bu vesileyle Küçük Menderes Havzası’ndaki kırsal kalkınmaya ve oradaki yerel kalkınmaya inanılmaz bir katkısı olacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla biz Efeler Yolu deneyimi herkes yaşasın diye büyük bir çaba ve etkinlikler içerisindeyiz. Bu etkinliklerin en büyüklerinden biri olan, bu hafta sonu Ultra Trail ile başlıyoruz. Bundan sonra gastronomi, bisiklet, oto safari gibi birçok etkinliğimizde olacak. O bölgedeki rotalarımız, tarihi, doğal güzelliklerimiz, doğal ürünlerimiz ve tüm değerlerimiz hakkıyla tanıtılsın istiyoruz. Bu hafta sonu, 80, 50, 30, 15 ve 5 kilometreden oluşan 5 ayrı Etap olacak maraton sonunda pazar günü hem ödül törenimiz olacak hem de çocuklarımıza da bir çocuk maratonu yapacağız. 6 ülkeden 256 sporcu müracaat etti ve katılacaklar. Bu ilk yapılan Ultra Trail için olağanüstü bir rakam. Bu vesileyle hemşerilerimizi maraton etaplarını izlemeye, oradaki diğer etkinliklere katılmaya herkesi davet ediyorum" sözlerine yer verdi.



"Rotanın amacı kırsal kalkınmayı desteklemek"


Efeler Yolu Direktörü Prof. Dr. Özgür Özkaya, "Kemalpaşa, Bayındır, Ödemiş dağlarını geçerek Kiraz’ın dağlarını dönen, devamında Aydın sıra dağlarının üzerinden Tire ve Selçuk’tan geçen ve Meryem Ana’da sonlanan çok detaylı bir kültür rotası. Rota 28 günle 40 gün arasında yürünerek tamamlanabilen bir yol. Geneli çok kadim patikalardan, single track hatlardan oluşan bir yol. Dağ zirvelerindeki kadim mezarları, önemli inanç alanlarını bağlayan bir rota. Rotanın amacı kırsal kalkınmayı desteklemek, özellikle tarım ve hayvancılığın aksayan yönlerini turizm yönüyle desteklemek. Köyleri yeniden canlandırmak. Yıllar içinde kaybolan ritüellerini, köylerdeki eski gelenekleri tekrar hayata geçirmek, insanlara umut olmak. Efeler Yolunun en önemli özelliklerinden biri her etabın bir köyde sonlanması. O yüzden yürüyüşçüleri günün sonunda köylere sokmak isteniyor" açıklamasında bulundu.



"Alternatif turizmin önemli bir unsuru"


Efeler Yolu Direktörü Prof. Dr. Özgür Özkaya, "Efeler Yolunu yürüyenler, isterlerse çok özel elde yapılan bir pasaportla yürüyebiliyorlar ve her köye geldiklerinde, her günün sonunda Efeler Yolunun dost işletmesini bularak pasaportlarına mühür vurdurabiliyorlar. Eğer 28 mührü de pasaportunuza vurdurursanız ve bunu yürüyerek yaptığınızı ispatlarsanız, Selçuk’ta pasaportunun son sayfasında bir altın mührü vuruluyor. Bu uygulama ve bütün bu temel unsurları dünyada ilk ve tek. Diğer taraftan Türkiye’de çok özel köyleri, kadım kültüre sahip, önemli yöreleri birbirine bağlıyor. O yüzden Efeler Yoluna çok güveniyoruz. Bu yolu yapmak 10 yıl sürdü diyebilirim. 2015’te başladık 3 bin kilometrenin üzerinde yol yürüdük. Köylülerle, çobanlarla birlikte yaptık yolu. Eski patikaları bulduk. Sürünerek geçtik çünkü patikaların hepsi kapalıydı. Sonra yıllarca o patikaları budadık, açtık, eski formlarına kavuşturduk ve kırmızı beyaz boyadık. Kırmızı beyaz renklerle işaretli bir rota oldu ve gerçekten yürünmeye, görülmeye değer, kitle turizminin karşısında alternatif turizmin önemli bir unsuru olarak yükselecek bir kültür rotasıdır" diyerek sözlerini sonlandırdı.



"Yoğun bir ilgiyle karşılandı"


Efeler Yolu Ultra Trail’in 24-25 Mayıs tarihlerinde bir günde başlayıp bir günde sona erecek bir patika koşusu olduğunu söyleyen Efeler Yolu Organizasyon Direktörü Koray Bozunoğlulları ise, "Efeler Yolu’nun Kültür Rotası’nın belli bir kısmında gerçekleşecek. 80 km, 50 km ve 30 km’lik etapları var. Cumartesi günü 80 km yolumuz sabah 4’de başlayacak. 50 km’lik yolumuz sabah 7’de 30 km’den sonra ise saat 10’da start alacak. Toplamda 18 saat limiti olan bu koşuda hem yurt içinden hem yurt dışından patika koşusunda mücadele eden amatör sporcular boy gösterecekler. Arada sadece destek istasyonlarının olduğu ve bu istasyonlarda sporcuların beslenme, yiyecek, içecek ve sağlık gibi destekleri alabilecekleri yerler belirlenmiş. Dünya standartlarında yaklaşık 350 km’ye kadar giden etaplı veya tek etaplı koşulan patika koşuları var. Özellikle de alternatif turizm olarak dünya çapında yoğun bir ilgi görüyor. Avrupalı ziyaretçiler veya konukları çok fazla ve uzun süre konaklamak için geliyorlar. En büyük hedeflerimizden bir tanesi Efeler Yolu Kültür Rotası’nı bu tarz bir sportif etkinlik ile dünya çapında duyurmak, her yıl yaklaşık 80 ülkeden 2 bin 800 sporcunun düzenli olarak yapılan bir etkinlik haline getirmek. İlk senesi olmasına rağmen yoğun bir ilgiyle karşılandı. Zor bir faaliyet olmasına rağmen doğası ve tarihi özellikleriyle ve dünyada sayılı etkinlikler arasına girebilecek bir kapasiteye sahip" diye konuştu.



’Efeler Yolu Ultra Trail’e 6 ülkeden 256 sporcu gelecek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Kocaeli İtfaiyesi, AFAD’ın en üst düzey arama kurtarma akreditasyonunu aldı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, kapsamlı hazırlık ve tatbikatların ardından AFAD’ın ağır seviye arama kurtarma akreditasyonunu kazanarak afetlere karşı tam donanımlı hale geldi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, uzun süreli hazırlıklar ve kapsamlı saha çalışmaları sonucunda AFAD’ın uluslararası standartlardaki en zor seviyesi olan "Kentsel Arama Kurtarma Ağır Seviye Ekip" Akreditasyon sınavını başarıyla tamamladı. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, zorlu süreci tamamlayarak iki ayrı enkaz alanında 10 gün boyunca kesintisiz görev yapabilme kapasitesine sahip ağır seviye akredite ekipler arasına girdi. AFAD standartlarında en üst yeterlilik seviyesi AFAD’ın uluslararası akreditasyon kuralları doğrultusunda oluşturduğu sistem kapsamında, Türkiye genelindeki arama kurtarma ekipleri ortak bir operasyon dili ve koordinasyon anlayışıyla sınava tabi tutuluyor. Ekipler; hafif, orta ve ağır olmak üzere üç seviyede sınıflandırılırken, ağır seviye akreditasyon arama kurtarma alanında ulaşılabilecek en üst yeterlilik olarak kabul ediliyor. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, bu zorlu akreditasyon testine katılarak, yetkinliğini ve başarısını bir üst seviyeye taşıdı. Tüm birimler sürece tam destek verdi Akreditasyon sürecinde büyükşehir belediyesinin ilgili tüm birimleri koordinasyon içerisinde görev aldı. Buna göre Afet İşleri ve Risk Yönetimi Dairesi Başkanlığı, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Yol Yapım Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı, Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı, Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı ve Antikkapı Hızır 41 ekipleri süreç boyunca tüm imkanları ile destek verdi. Ana kamp alanı kuruldu Akreditasyon kapsamında oluşturulan ana kamp alanında ekiplerin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde kapsamlı bir kamp altyapısı kuruldu. Ana kamp alanında; yönetim ve haberleşme çadırları, sanitasyon ve arındırma alanları, banyo ve tuvaletler, 120 kişilik barınma alanı, yemekhane ve dinlenme alanları, arama kurtarma köpeği alanı ve köpek tedavi ünitesi, sağlık alanı ve bulaşıcı hastalık izolasyon bölgesi ve çay ocağı yer aldı. Gerçeği aratmayan zorlu saha uygulamaları Sahada gerçekleştirilen uygulamalarda ekiplerin teknik kapasitesi ve koordinasyon kabiliyeti test edildi. Gerçeği aratmayan zorlu saha çalışmaları kapsamında; 5 tonluk enkaz kütleleri domuz damı yöntemiyle kaldırılarak vinçle taşındı. Beton, çelik ve ahşap elemanları kesim yapılarak kontrollü şekilde ayrıldı. Oksijen-asetilen ile sıcak kesim uygulamaları yapıldı. İple erişim teknikleri kullanılarak yatay ve dikey kazazede tahliyeleri gerçekleştirildi. Temiz ve kirli çalışma yöntemleriyle beton kütlelerde enkaza giriş boşlukları 60x60 ölçülerinde açıldı. Güvenli çalışma için ahşap tahkimat ve destekleme yöntemleri uygulandı. Yaslama, kapı, pencere ve eğik tavan tahkimatları ile t-spot tahkimat uygulamaları başarıyla tamamlandı. Tüm bu zorlu aşamaları başarıyla tamamlayan ekipler AFAD’ın en üst yeterlilik seviyesine ulaştı. Büyükşehir afetlere karşı güçlü ve hazır Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin tüm birimlerinin birbirleriyle koordine şekilde yürüttüğü bu süreç, Kocaeli’nin ağır seviye arama kurtarma kapasitesini güçlendirirken, afetlere karşı kurumsal hazırlık ve müdahale seviyesini en üst noktaya taşıdı. Türkiye’de afetlere karşı güçlü ve her daim hazır bir kent olarak bilinen Kocaeli, büyükşehir ekipleri sayesinde bu niteliğini bir kez daha ortaya koydu.
İstanbul İleri yaş grubuna uygulamalı spor aktivitesi Yakın Doğu Üniversitesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğiyle düzenlenen etkinlikte, egzersizin sağlıklı yaş alma sürecindeki kritik rolü bilimsel veriler ve uygulamalı çalışmalarla ele alındı. Sağlıklı yaş alma sürecine bütüncül bir bakış sunmak amacıyla düzenlenen "Sağlıklı Yaş Alma Yolculuğunda Egzersiz" etkinliği, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğinde, Lefkoşa Türk Belediyesi ev sahipliğinde Merkez Lefkoşa’da gerçekleştirildi. Akademisyenler ve uzmanların katılımıyla düzenlenen etkinlikte, egzersizin yaşlanma sürecindeki önemi teorik bilgiler ve uygulamalı çalışmalar eşliğinde ele alındı. Egzersiz yaşlanma sürecini yavaşlatıyor Etkinlik, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adile Öniz Özgören ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Prof. Dr. Hatice Jenkins’in açılış konuşmalarıyla başladı. Konuşmalarda, artan yaşlı nüfusla birlikte sağlıklı yaş alma kavramının giderek daha fazla önem kazandığı vurgulandı. Prof. Dr. Adile Öniz Özgören, sağlıklı yaş almanın yalnızca fiziksel değil, zihinsel ve sosyal boyutları da kapsadığını belirterek "Sağlıklı yaş almak; bedeni, zihni ve ruhu birlikte koruyabilmekten geçer. Doğru yaklaşımlar benimsendiğinde ileri yaşlar daha üretken ve anlamlı bir yaşam dönemine dönüşebilir" dedi. Beslenmenin sağlıklı yaş alma sürecindeki rolüne de değinen Prof. Dr. Özgören, dengeli ve bilinçli beslenmenin kronik hastalık riskini azaltmada belirleyici olduğunu vurguladı. Akdeniz diyetinin yaşlılık döneminde en uygun beslenme modellerinden biri olduğunu ifade eden Özgören, düzenli ve basit egzersizlerin kas-iskelet sistemi sağlığını koruduğunu ve yaşam kalitesini artırdığını söyledi. Kas gücü bağımsız yaşamın anahtarı İnsan ömrünün uzadığını ancak bu uzamanın büyük ölçüde yaşlılık döneminde gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Hatice Jenkins, bu sürecin sağlıklı geçirilmesinin bilinçli tercihlere bağlı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Hatice Jenkins, "Ne kadar yaşadığımızdan çok, uzayan bu yılları nasıl yaşadığımız önemlidir. Yaş aldıkça kaslarımızı nasıl çalıştıracağımızı bilmek hayati önem taşıyor. Kas gücünün korunması, bireyin bağımsızlığını ve yaşam kalitesini doğrudan etkiler" diye konuştu. Son 30 yılda insan ömrünün ortalama 10 yıl uzadığına dikkat çeken Jenkins, gerçekleştirilen etkinliğin temel amacının, bireylerin yaşlanma sürecini daha sağlıklı ve aktif geçirebilmeleri konusunda farkındalık oluşturmak olduğunu belirtti. Teorik bilgiler uygulamayla desteklendi Etkinlik kapsamında, Kıbrıs Türk Fizyoterapistler Derneği Genel Sekreteri ve Yakın Doğu Üniversitesi öğretim üyesi Uzm. Fzt. Yelda Kıngır, "Kas-iskelet sistemi yaşa bağlı emekli olur mu?" başlıklı sunumunda, yaşlanmayla birlikte kas ve iskelet sisteminde meydana gelen fizyolojik değişimleri bilimsel veriler ışığında değerlendirdi. Kıngır, düzenli ve doğru egzersizin hareketsizliğin olumsuz etkilerini azalttığını ve fonksiyonel bağımsızlığın korunmasında kritik rol oynadığını vurguladı. Etkinliğin uygulamalı bölümünde ise Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Fzt. Nima Jabri, "Aktif Yaş Almada Egzersiz" başlığı altında katılımcılarla birlikte grup egzersizleri gerçekleştirdi. Jabri, ileri yaş bireyler için güvenli ve etkili egzersizlerin nasıl planlanması gerektiğini uygulamalı olarak gösterdi.