TEKNOLOJİ - 02 Nisan 2024 Salı 10:28

İEÜ Medical Point ve KalDer, ‘Yapay Zeka’ konuştu

A
A
A
İEÜ Medical Point ve KalDer, ‘Yapay Zeka’ konuştu

Naimi Group CEO’su olan Seri Girişimci Farzad Naimi, yapay zekanın başta sağlıkta olmak üzere birçok sektörde değişime yol açacağını söyleyerek, “Yapay zeka, insanları işinden etmeyecek. Yapay zekayı kullanmayan insanlar işlerinden olacak” dedi.



Türkiye Kalite Derneği (KalDer) İzmir Şubesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi’nin ev sahipliğinde, WIN TR’nin katkılarıyla Naimi Group’un CEO’su ve RONA Holding yatırım şirketinin kurucu ve yönetici ortağı Farzad Naimi’yi ağırladı. Sağlık sektöründe, gelecek nesil yapay zeka odaklı girişimcilik (Next Generation AI-Centric Entrepreneurship and Education in Healthcare) konulu seminerde konuşan Naimi, yapay zekanın sektörlere olan etkilerinden bahsetti. KalDer üyelerinin ardından İEÜ Medical Point Hastanesi’nin doktorları ve sağlık çalışanları ile bir araya gelen Naimi, yapay zekanın günümüzde başta sağlık sektörü olmak üzere enerji, perakende gibi sektörlerde nasıl kullanıldığı detaylandırdı. Öte yandan seminerde, yapay zekanın gelecek zamanda sağlık, eğitim, enerji gibi sektörlere nasıl katkı sunacağı üzerinde duruldu.



“İnsan beynini taklit eder”


Dünyada en çok kullanılan yapay zeka ChatGPT’den bahseden Farzad Naimi, “İnanılmaz büyüklükte olan içerikler, ChatGPT’nin doğuşunu yaptı. ChatGPT, sistemdeki milyarlarca kelimelere bakıyor atanmış rakamlarla karşılaştırıyor. Bilgi işlemini ve bilgiyi doğru bir şekilde aktarma sürecini gerçekleştiren bir program. Sağlık da bunlardan birisi. Geleceğe yönelik tahminler yapılabiliyor. ChatGPT, insan beynini taklit eder. Bir veri bilimini yeni bir işleme sürecini gündeme getiriyor. Bu durum yeni bir mühendislik alanının gelişmesine neden olacak. Eğer ne aradığınızı doğru bir şekilde bu beyne yüklerseniz, tam ve hatasız cevap alırsınız. Özellikle sağlık sektöründe, tanıların ve tedavilerin doğru şekilde uygulanması gibi konularda yapay zeka kişisel bir asistan gibi kullanılabilir” dedi.



“Asistan görevi yapacak”


Yapay zekanın sağlık sektöründe tıpkı bir asistan görevi göreceğini söyleyen Naimi, kişilerin yapay zekadan korkmamalarını, yapay zekayı işlevsel hale getirmeleri gerektiğini söyledi. Naimi, “Sağlık sektöründe bir asistan gibi çalışarak doğru eksiksiz kararların alınmasında insanlara yardımcı olacağını düşünüyorum. Bunun üzerinde çalışmalar yapılıyor. Tekstil, gıda, eğlence sektörlerinin önemli derecede etkileneceğini düşünüyorum. AI, insanların işini almayacak. AI ile çalışmayan insanların işini alacak. Bir bilgisayara giderek benim bu şikayetim var ne yapmalıyım? diye sormayacağız. Biz yeni teknolojiyi, yeni araçları kullanacak genç beyinleri nasıl yetiştireceğiz? Mühendisleri nasıl eğiteceğiz? Bunu düşünmeliyiz. Benim yerimi o mu alacak demektense bunu nasıl kullanacağız diye düşünmek gerekiyor. Bu ortamda doğan bebekler bunu kabullenecekler. AI yapay zeka, gerçekten muhteşem bir araç. Elimizdeki araçların daha faydalı kullanılması gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.



“En büyük değişim sağlıkta olacak”


Sağlık sektöründe olacak değişimlerden de bahseden Naimi, “Değişim, çok baskın olacak. En önemlisi sağlık sektöründe olacak. Öyle ki 3 boyutlu cihazları yeniden geliştirmeniz gerekecek. Yapay zeka, hiç hata yapmayacak demiyorum ama AI gözüyle bakmak ve bunu bir bilgi olarak vermek önem kazanacak. İnsanın yerini alması değil insana destek olmasından bahsediyorum” şeklinde konuştu.



“Yapay zekaya önem veriyoruz”


Medical Point Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve CEO’su Veysi Kubba, ABD’de de girişimleri olan ve yapay zekâ konusunda Dünya’nın en ileri gelen yatırımcılarından biri olan Farzad Naimi Türkiye’de ağırlamaktan mutluluk duyduklarını belirterek, “Medical Point Hastaneler grubu olarak, yapay zekaya son derece önem veriyoruz. Özellikle hastanemizde son teknolojik gelişmeleri takip ederek, tanı ve tedavilerimizde yapay zeka destekli hızlı ve doğru sonuçlar elde ediyoruz. Çok değerli üstadımızı, sizlerle bir araya getirmenin mutluluğunu yaşadık. Katılan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.



“Fark oluşturacak işler doğuyor”


KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Ünlü de, “Bizler üretim fabrikalarımızda son 5 yılda yapay zeka uygulamalarının entegrasyonu ile büyük fayda sağladık. Birçok sektörde fark oluşturacak bir iş yapış tarzı doğuyor. İş hayatımızın parçası olacak spesifik bir alan olan yapay zekâ konusunda değerli bilgilerini paylaşacak Farzad Naimi’ye de sunumlarından dolayı teşekkür ediyorum” diye konuştu.


Seminerin sonunda, Medical Point Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve CEO’su Veysi Kubba, Farzad Naimi’ye teşekkür plaketini takdim etti.



Farzad Naimi kimdir?


Farzad Naimi, seri girişimci, NaimiGroup’un CEO’su ve RONA Holding yatırım şirketinin kurucu ortağı ve yönetici ortağıdır. ABD, Japonya ve Brezilya’da başarılı halka arzlara sahip dört Startup’tan oluşan ilk ekibin kurucu ortağı ve parçası olmak da dahil olmak üzere, 30 yılı aşkın süredir başarılı Silikon Vadisi startup liderliğini sürdürüyor. Naimi, mentörlüğün başarılı girişimciliğin temel taşı olduğuna inanıyor. Kâr amacı gütmeyen kuruluşlar, Dünya İnovasyon Ağı (WIN)’nda aktif olarak yer almakta ve RONA Holding portföy şirketlerinin mentörlüğünde önemli bir rol oynamaktadır. Sosyal ve çevresel etkiye sahip sorumlu girişimciliği teşvik etmek ve uluslararası hale getirmek onun hem felsefesi hem de yaşamdaki misyonudur.



İEÜ Medical Point ve KalDer, ‘Yapay Zeka’ konuştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Bitlis Eren Üniversitesi öğrencilerinden, Filistin için 10 günlük oturma eylemi Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) öğrencileri, Filistin için 10 günlük oturma eylemi başlattı. Rahva Yerleşkesindeki Memduh Eren Camisi’nde öğlen namazı sonrası BEÜ İnsani Değerler Kulübü öncülüğünde bir araya gelen grup, kampüs içerisinde pankartlarla yürüyüş yaptı. Sloganlarla yürüyen grup daha sonra basın açıklaması yaptı. Grup adına basın açıklamasını okuyan Eren Üniversitesi (BEÜ) İnsani Değerler Kulübü Başkanı Muhammed Beyazalma, 10 gün sürecek oturma eylemi ile Filistin’e destek vereceklerini söyledi. Beyazalma, 7 Ekim Aksa Tufanı sonrasında gelişen olaylar, insanlık tarihinin en vahşi katliamlarından birinin yanında yine insanlık tarihinin en şerefli ve sebatkâr direnişlerinden birini tüm dünyanın gözleri önüne serdiğini söyledi. Beyazalma, “Tarihteki tüm önemli dönüm noktalarında olduğu gibi bugün de Gazze’de süregelen katliam ve direniş, doğruyu yanlıştan, haklıyı zalimden, izzeti zilletten ayırt eden bir Furkan olarak karşımızda duruyor. Siyonistler, Filistin’de sadece bir halkı değil aynı zamanda insani tüm ilke ve değerleri sistematik bir şekilde katlediyor. Batılı devletler ise bu katliama göz yummanın da ötesinde İsrail’i açıktan desteklemekten çekinmiyor. Katil devleti soykırım silahlarıyla teçhiz eden ABD, Gazze’deki mezalimin bizatihi faili konumunda olmayı sürdürüyor. Emperyalist ABD, Gazzeli mücahitlerin zillete uğrattığı Siyonistleri koruyup kollarken, son günlerde ABD’nin çeşitli eyaletlerindeki üniversitelerde Siyonizm karşıtı gösterilerin yoğunlaştığına şahitlik ediyoruz. Harvard’dan Yale’e, California’dan Texas’a kadar Amerika’nın önde gelen 25’e yakın üniversitesinde devam eden destek eylemlerinde bir taraftan Siyonist vahşet lanetlenirken diğer taraftan Amerika’nın İsrail’e verdiği destek protesto ediliyor. Kampüslere adeta Filistin kampları kuran öğrencilere akademisyenler de destek veriyor. Gazze’de yakılan direniş meşalesinin aydınlığında dünya, zulmün membağı ABD’de zalim yöneticilerine hakkı çekinmeden haykıran binlerce vicdan sahibine şahitlik ediyor. Bizler, üniversite öğrencileri olarak Columbia Üniversitesinde başlayarak Amerika’da dalga dalga yayılan Filistin eylemlerine Türkiye’den selam gönderiyoruz” dedi. Açıklamanın ardından kampus içerisinde oluşturulan alanlarda 10 günlük oturma eylemi başlatıldı. Yürüyüş ve basın açıklamasına BEÜ öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Kayseri ERÜ’de ‘9. Uluslararası Erciyes Tıp Tıbbi Genetik Kongresi’ başladı Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen 9. Uluslararası Erciyes Tıp Tıbbi Genetik Kongresi Sabancı Kültür Sitesi’nde başladı. 30 üniversiteden 150’nin üzerinde katılımcıyla gerçekleştirilen ve 3 gün sürecek kongre kapsamında yaklaşık 35 konferans gerçekleşecek. Bu konferanslara 6 ayrı ülkeden konuşmacılar katılacak. Kongrenin çıktıları da bir dergide yayınlanacak. Kongrenin açılışında konuşan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Alper Kemaloğlu, tıp fakülteleri arasında ilk 10’da yer alan, akredite bir tıp fakültesi olan Erciyes Tıp’ın her zaman bilimsel, kültürel ve sanatsal faaliyetlere ev sahipliği yapmaktan onur ve gurur duyduğunu ifade etti. Her genin bir hikâye anlattığına işaret eden Prof. Dr. Cemal Alper Kemaloğlu, “Bu hikâye insanlığın hikâyesi ve sizler bu hikâyeleri öğrenip yeniden insanlığa armağan eden bilim insanlarısınız. Gen tedavilerinin ve genetik mühendisliğin geleceğin tıbbı olduğunu hepimiz biliyoruz. İnsanın biyolojik sırları genetik malzemesinde saklı ve bu sırlar çözüldükçe hem dejeneratif tıp alanında hem de hastalıkların kök nedenleri hususunda çok ciddi ilerlemeler kaydedeceğimiz açık. Eğer tıpta bir Kopernik Devrimi olacaksa bu kesinlikle genetik alanında olacaktır. Ben buna böyle inanıyorum ve işinize büyük bir saygı duyduğumu belirtmek istiyorum” ifadelerini kullandı. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi aynı zamanda Kongre Başkanı Prof. Dr. Munis Dündar da mensubu olduğu kurumda hem ulusal hem uluslararası anlamda önem taşıyan bir kongrenin açılışını gerçekleştirmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Bazı bilimsel aktivasyonları yeterli performansta uluslararası düzeyde ortaya koyamamaktan yakınan Prof. Dr. Munis Dündar, Türk Genom Projesi’nin uluslararası düzeyde mecrasını bulamamasının önemli bir nokta olduğuna dikkati çekti. Türkiye’de önemli genetik merkezleri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Munis Dündar, dernek temsilcilerine seslenerek, “Genom projesinde önemli bir rolünüzün olması lazım. Cemiyet ilişkileri kurarak bu ulusa bu hizmeti sunmamız lazım. Birinci vazifemiz bence bu ve çok önemli. Şu anda biz dünyada hem genetiğin hem de biyoteknolojinin altın çağını yaşıyoruz. Bizim bu altın çağını hissetmemiz ve rekabet etmemiz lazım. Çok genç yetişmiş genetikçilerimiz, uluslararası düzeyde hocalarımız var. Bunların bence gerçek mecrasını bulmasında önemli bir ulusal politika oluşturulması lazım” dedi. Genetik camiası olarak çok hızlı büyüdüklerini belirten Tıbbi Genetik Derneği Başkanı Doç. Dr. Taha Bahsi, yarısı kamuda yarısı özel sektörde olmak üzere şu anda 118 adet Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatlı Genetik Hastalıklar Değerlendirme Merkezi bulunduğunun altını çizerek, hem Türkiye’de hem de yurt dışında önemli hizmetler vermeye çalışan bir bölüm haline geldiklerini söyledi, “Genetiği geliştirmek için elimizden geleni yapıyoruz” şeklinde konuştu. Açılış konuşmalarının ardından kongre, Çocukluk Çağı Nadir Hematolojik ve Onkolojik Hastalıklarda Okuryazarlık başlıklı birinci oturumla devam etti. İlk oturumun birinci konuşmacısı olan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elif Yılmaz Güleç “Çocukluk Çağı Nadir Hematolojik / Onkolojik Hastalıklarda Kime Ne Zaman Hangi Testler Yapılmalı?”, Samsun Üniversitesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Özlem Sezer “Çocukluk Çağı Nadir Hematolojik/Onkolojik Hastalıklarda Genetik Sonuçların Klinisyen Tarafından Doğru Okunması” ve son olarak Çocuk Hematoloji Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Tunç Fışgın ise “Pediatrik Hematolog / Onkolog Genetikçiden Ne Bekler?” başlıklı sunum yaptı.
Ankara Gölbaşı’nda ata tohumları toprakla buluştu Gölbaşı Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nce üretilen yerli ata tohumları, Belediye Başkanı Yakup Odabaşı’nın da katıldığı programda toprakla buluştu. Gölbaşı Belediyesi, yerli ve milli ata tohumlarına sahip çıkıyor. Her yıl olduğu gibi bu yılda Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından üretilen ata tohumları, Belediye Başkanı Yakup Odabaşı ve Şehit Hakan Can TOKİ Anaokulu öğrencilerinin katıldığı ‘Ata Tohum Serpme Programı’nda toprakla buluştu. Yerli tohum geleneğini yeniden canlandırmak amacıyla Gölbaşı Belediyesi serasında üretilen tohumların ekimi sırasında Odabaşı, çocuklarla tek tek ilgilendi. Programda domates, biber, salatalık tohumlarının ekimi gerçekleştirildi. Belediye Başkanı Odabaşı yaptığı konuşmada, “Belediye olarak teknolojinin nimetlerinden yararlanırken, geçmişimizi de unutmuyoruz. Bu tohumlar bize atalarımızın emaneti. GDO’suyla oynanmamış, yerli ve milli tohumlar. Bu tohumları müdürlüğümüzün serasında fide haline getirip vatandaşlarımıza dağıtıyoruz. Vatandaşlarımızın sağlıklı ürünler tüketmesini sağlıyoruz. Biz kültürümüze sahip çıkıyoruz. Bu tohumları gelecek nesillere aktarmak için de koruma altına aldık. Bugün çocuklarımızın tohumları toprakla buluşturduğu anlarda yaşadıkları heyecana tanık olduk. İnşallah geleceğin ziraat mühendisleri, bakanları bu çocuklarımızın arasından çıkacak. Onların da bu ata tohumlarına sahip çıkacağına inancımız tam" dedi. Odabaşı, etkinliğe katılan çocuklara hediyeler de verdi. Program hatıra fotoğrafının çekilmesinin ardından sona erdi.
Sivas Doktorlar bildiri yayınladı: “Gazze’de yaşanan işgali ve soykırımı reddediyoruz" Suşehri Devlet Hastanesi çalışanları, İsrail’in Gazze halkına yaptığı katliamlara dikkat çekmek amacıyla hastane önünde toplanıp bildiri okuyarak, açılan dövizlerle Gazze halkına destek verdiler. Suşehri Devlet Hastanesi binası önünde gerçekleştirilen eyleme Suşehri Devlet Hastanesi hekimleri ve çalışanlar katıldı. Suşehri Devlet Hastanesi Diş Hekimlerinden Merve Matur’un Gazze zulmüyle ilgili okuduğu bildiride, “ İsrail’in 2023 Ekim ayında Gazze Şeridi’ne yönelik önce hava saldırıları, ardından kara harekatı şeklinde işgal girişimi 5 ayı aşkın süredir şiddeti tırmanarak sürüyor. Bu süreçte çok sayıda çocuk, kadın, yaşlı ve sivil hayatını kaybetti. Ayrıca halkın önemli bir kısmı göç etmeye zorlandı. İsrail savaş hukukunu tamamen ayaklar altına alarak dokunulmazlığı olan hastaneler, sağlık kuruluşları, ibadethaneler gibi özel mekanlara da saldırılarda bulundu. Dünya halklarının ve onurlu insanların aylardır seslendirdiği üzere bizde Gazze’de yaşanan işgali ve soykırımı reddediyor, her zaman Gazze halkının yanında olduğumuzu beyan ediyoruz’’ dedi. “İşgalci İsrail insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza atıyor” İşgalci İsrail’in insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza attığını söyleyen Uzman Doktor ve Psikiyatri Uzmanı Mücahit Gökduman, “Burada İsrail’in yatığı insanlık dramına ve soykırıma dikkat çekmek için toplandık. Filistin toprakları, yağmalanıyor, işgal ediliyor, insanlar acımasızca öldürülüyor. İşgalci İsrail insanlık tarihinde hiç görülmemiş suçlara imza atıyor. Gazze’de çalışan sağlık çalışanlarının hepsi bu durumdan etkilenmiş durumda. Gazze’de gözyaşı var, kan var, zulüm var fakat sabır da var, direniş de ve tevekkül de var’’ dedi. Yapılan açıklamaların ardından sağlık çalışanları görev yerlerine dağıldı.