EKONOMİ - 14 Aralık 2025 Pazar 10:09

İzmir’in verimli tarım arazilerinde ‘Yeşil Altın’ hasadı

A
A
A
İzmir’in verimli tarım arazilerinde ‘Yeşil Altın’ hasadı

Türkiye’nin kışlık sebze üretim merkezlerinden biri olan İzmir’in Menemen Ovası’nda brokoli hasadı başladı. İzmir genelinde 60 bin tonu aşan rekolte beklentisi üreticinin yüzünü güldürürken, tarlada 10 ile 15 lira arasında alıcı bulan "Yeşil Altın", pazar tezgahlarına ulaşana kadar fiyatını üçe katlıyor.


Verimli toprakları ve uygun iklim şartlarıyla Türkiye’nin önemli tarım havzalarından biri olan Menemen Ovası’nda, kış sofralarının vazgeçilmezi brokolinin hasat yolculuğu başladı. Sabahın ilk ışıklarıyla tarlalara giren tarım işçileri, zorlu hava şartlarına rağmen ürünleri toplamak için yoğun mesai harcıyor. İzmir genelinde kışlık sebze üretiminde yaşanan artış dikkat çekerken, bu yılki brokoli rekoltesinin geçen yılların ortalamasını koruyarak 65 bin ton seviyelerinde gerçekleşmesi bekleniyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerine göre, ülke genelindeki brokoli üretiminin yaklaşık yüzde 50’lik kısmı İzmir’den karşılanıyor. Özellikle Menemen, Torbalı ve Ödemiş havzaları üretimde başı çekerken, tarlalarda toplanan ürünler kamyonlarla İstanbul ve Ankara başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanındaki hallere sevk ediliyor. Menemenli üreticiler, bu yıl hava şartlarının brokoli için uygun gitmesi nedeniyle verimden memnun olduklarını, ancak artan mazot, gübre ve işçilik maliyetlerinin kar marjlarını baskıladığını belirtiyor. Tarlada kilogramı kalitesine göre 10 ile 15 TL arasında tüccara satılan brokoli, aracı komisyonları ve nakliye eklendiğinde semt pazarlarında ve marketlerde 40 ile 50 TL arasında değişen fiyatlarla tüketiciye ulaşıyor.


"Çiftçi düşük fiyatlar altında eziliyor"


Yanıköy’de baba mesleği olan tarımla yaklaşık 20 yıldır uğraştığını aktaran üretici Turgay Yıldırım, "Türkiye’nin kışlık sebzesinin üretim merkezlerinden biri olan İzmir’in Menemen ilçesinde üretim yapmaktayız. Kış sebzesi olarak başta ıspanak olmak üzere brokoli, karnabahar, lahana, pancar, kereviz ve pırasa üretimi gerçekleştiriyor; bunları İstanbul, Ankara, Bursa başta olmak üzere Türkiye’nin birçok noktasına gönderiyoruz. Bugün brokoli hasadına başladık ve ilk günümüz. Brokoli dikimi için önce toprağı fideye hazırlıyor, karık açıp suladıktan sonra fideleri özenle dikiyoruz; onlara adeta çocuğumuz gibi bakıyor, zamanında ilacını ve gübresini vererek kaliteli ve zahmetli bir ürün yetiştiriyoruz. Sanayiden uzak, temiz havalı bir bölgede üretim yaptığımız brokolide hasada Aralık ayında başlıyor, duruma göre Ocak, Şubat ve bazen Mart ayına kadar devam ediyoruz. Brokoliyi hale 10 liradan götürmemize rağmen halde pazarcı ve marketçiler üzerine ekleme yaparak fiyatları 40 ile 50 lira civarında satışa sunuyor; bu nedenle hem halk hem de çiftçi mağdur oluyor, biz düşük fiyata ezilirken tüketici yüksek fiyata almak zorunda kalıyor ve bu denge bir türlü sağlanamıyor." dedi.


"Yeşil altın olarak bilinen brokoli, çok güzel bir ürün"


Kadın işçiler tarafından sapından kesilip kasalara konulan brokolileri taşıyan kertelci Arif Budak, Ekim ayında brokoli fidelerini toprakla buluşturduklarını belirterek, "Çapalama, ilaçlama gibi işçilik süreçleri oluyor ve Aralık ayının ilk ya da ikinci haftasında kesime giriyoruz. Bu kesim mahsulün durumuna göre bazen 1 ay, bazen 3 ay sürüyor. Sabah saat 6’da kalkıp tarlaya geliyoruz ve 7.30 gibi kesime başlayarak toplayıp, kasalıyoruz. Gerçekten çok zor; çamurun içindeyiz ve bu üzerimizden de belli oluyor. Halk arasında ‘Yeşil Altın’ olarak bilinen brokoli çok güzel ve zahmetli bir ürün. Herkesin güvenle tüketebileceği, gayet sağlıklı bir sebze. Bağırsaklara ve genel olarak insan sağlığına çok iyi geliyor. Ben haftanın her günü haşlayıp limon sıkarak yiyorum ve gerçekten çok güzel oluyor. Herkesin de tavsiye ediyorum." ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Şahinbey Belediyesi’nin ev sahipliğini yaptığı Türkiye Güreş Şampiyonası sona erdi Şahinbey Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Büyükler Türkiye Güreş Şampiyonası, 5 gün süren heyecan dolu müsabakaların ardından sona erdi. Türkiye Güreş Federasyonu, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ve Şahinbey Belediyesi iş birliğiyle düzenlenen Büyükler Türkiye Güreş Şampiyonası 907 sporcunun katılımı ile gerçekleşti. 8-12 Aralık tarihleri arasında düzenlenen Büyükler Türkiye Güreş Şampiyonası’nda 60’dan fazla şehirden gelen 200’den fazla kulüp 907 sporcu katıldı. Beş gün süren karşılaşmalarda izleyenlere büyük heyecan yaşatan sporcular, Türk güreşinin gücünü ve potansiyelini bir kez daha gözler önüne serdi. Müsabakalar boyunca fair-play ruhu ön planda olurken, tribünleri dolduran güreş severler de sporculara yoğun ilgi gösterdi. Dereceye giren sporcular Serbest stilde 57 kiloda Yusuf Demir, 61 kiloda Emrah Ormanoğlu, 65 kiloda Ahmet Duman, 70 kiloda Abdullah Toprak, 74 kiloda Ömer Faruk Çayır, 79 kiloda Okan Tahtacı, 86 kiloda Osman Göçen, 92 kiloda Fatih Altunbaş, 97 kiloda Emirhan Kılıç, 125 kiloda Feyzullah Aktürk, birinci oldu. Grekoromen stilde 55 kiloda Muhammet Emin Çakır, 60 kiloda Ekrem Öztürk, 63 kiloda Enes Başar, 67 kiloda Murat Fırat, 72 kiloda Muhammed Ali Göçmen, 77 kiloda Yunus Emre Başar, 82 kiloda Yüksel Sarıçiçek, 87 kiloda Doğan Kaya, 97 kiloda Beytullah Kayışdağ, 130 kiloda Fatih Bozkurt, birinciliği elde etti. Kadınlarda 50 kiloda Zehra Demirhan, 53 kiloda Zeynep Yetgil, 55 kiloda Tuba Demir, 57 kiloda Elvira Süleyman, 59 kiloda Bediha Gün, 62 kiloda Sevim Akbaş, 65 kiloda Beyza Nur Akkuş, 68 kiloda Ayşe Erkan, 72 kiloda Derya Nur Karaduman, 76 kiloda Elmira Yasin, kürsünün en üst basamağında yer aldı. Organizasyonun sonunda dereceye giren sporculara madalya ve kupaları düzenlenen törenle takdim edildi. Şampiyona, hem sportif kalitesi hem de katılım yoğunluğu ile son yılların en kapsamlı Büyükler Türkiye Güreş Şampiyonalarından biri olarak değerlendirildi.
İstanbul Suç makinesi kadın daha fazla kaçamadı: Hırsızlık anları kameraya yansıdı Büyükçekmece ve Esenyurt’ta çok sayıda hırsızlık olayını gerçekleştiren suç makinesi kadın, güvenlik kameralarına yakalanınca yakayı ele verdi. Büyükçekmece’deki özel hastaneden bir görevlinin 10 bin lirasını ve çantasını, bir lokantadan ise sandalyede asılı duran içinde 55 bin lira değerinde altın ve 20 bin lira paranın olduğu çantayı çalan hırsızın, "İşyerinden ve kurumdan hırsızlık", "kasten yaralama", "göçmen kaçakçılığı", "çocuğun kaçırılması, alıkonulması" gibi suçlarından sabıka kaydı olduğu ortaya çıktı. Büyükçekmece ve Esenyurt’ta çok sayıda hırsızlık olayını gerçekleştiren kadın önce güvenlik kameralarına ardından polis ekiplerine yakalandı. 9 Ağustos’ta Büyükçekmece’deki özel hastaneye müşteri gibi giren kadın, bir görevlinin 10 bin lirasını ve çantasını çaldı. 11 Aralık’ta ise bir lokantaya giren kadın, sandalyede asılı duran içinde 55 bin lira değerinde altın ve 20 bin lira paranın olduğu çantayı da çalarak uzaklaştı. Hırsızlık olaylarının ardından polis ekipleri güvenlik kamerası görüntülerini inceledi. Görüntülerden şüphelinin kimliği belirlendi. Şüphelinin Semra H.B. (37) olduğu belirlendi. Şüphelinin "İşyerinden ve kurumdan hırsızlık", "açıktan hırsızlık", "kasten yaralama", "hakaret", "tehdit", "göçmen kaçakçılığı", "çocuğun kaçırılması, alıkonulması" suçlarından sabıka kaydı olduğu tespit edildi. Polis ekipleri şüphelinin Silivri’deki adresine baskın yaptı. Operasyonda Semra H.B. yakalanarak gözaltına alındı. Öte yandan, hırsızın Esenyurt’taki bir zincir marketten 2 bin 400 liralık ürün çaldığı ve yine Esenyurt’ta bir telefon bayisinden 750 lira değerinde hoparlör çaldığı ortaya çıktı. Hırsızlık anları ise kameraya yansıdı. Suç makinesi kadının adliyeye sevk edildiği öğrenildi.