ASAYİŞ - 25 Temmuz 2025 Cuma 15:13

Kız meselesi cinayeti ile ilgili mahkemeden karar: Kemik yaşı araştırılacak

A
A
A
Kız meselesi cinayeti ile ilgili mahkemeden karar: Kemik yaşı araştırılacak

Kastamonu’da kız meselesi nedeniyle çıkan tartışmada öldürülen gençle ilgili görülen davada, sanıkların yargılanmasına devam edildi. Duruşmada, 18 yaşından küçük olduğu öne sürülen cinayet şüphelisinin kemik yaşının belirlenmesine karar verildi.


Olay, 2023 yılının aralık ayında merkez Yolkonak köyü Yukarıyuva Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Fuat Camcı (19) ile Ferdi D. arasında kız meselesi yüzünden telefonda tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Fuat Camcı, en yakın arkadaşı olan Eren E.’nin aracına binerek, yanlarına aldıkları Yusuf S. ile birlikte Yolkonak köyüne gitti. Köye geldikleri sırada Ferdi D. ile Fuat Camcı arasında çıkan tartışma büyüdü. İddialara göre Ferdi D. ile Yusuf S., yanlarında bulundurdukları tüfekle Fuat Camcı’yı çapraz ateşe alıp vurarak öldürdü. Olayın ardından Eren E. aracıyla, Ferdi D. ve Yusuf S. ise yaya olarak olay yerinden uzaklaştı.


İhbar üzerine Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince başlatılan incelemede, olaya karışan Ferdi D., Yusuf S. ve Eren E. gözaltına alındı. Karakoldaki işlemlerinin ardından adli makamlara sevk edilen 3 sanık tutuklandı. Olay sonrası sanıklar hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’kasten öldürme’ suçundan dava açıldı.


Yargılama devam ederken, Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığınca suçta kullanılan kısa namlulu tüfeğin bulunamaması üzerine Ahmet C.G., Polat S., Onur Ş. ve Recep K. hakkında da ’suç delillerini yok etme ya da değiştirme’ suçundan dava açıldı. Mahkeme heyeti, açılan bu davayı mevcut dosyayla birleştirerek yargılamayı sürdürdü.



Cumhuriyet savcısı, sanıkların cezalandırılmasını talep etti


Duruşmada cumhuriyet savcısı, Ferdi D., Yusuf S. ve Eren E.’nin ’kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılmalarını talep etti. Diğer sanıklar Ahmet C.G., Polat S., Onur Ş. ve Recep K. hakkında ise ’suç delillerini yok etme ya da değiştirme’ suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istedi.



18 yaşından küçük olduğu iddia edilen cinayet şüphelisinin kemik yaşı araştırılacak


Kastamonu E Tipi Kapalı Cezaevi’nden ankesörlü telefonla babasını arayarak kemik yaşını sorduğu gerekçesiyle duruşmaya delil olarak giren konuşmaların ardından, cinayet şüphelisinin kemik yaşının araştırılmasına karar verildi.


Duruşmada kendisini savunan tutuklu sanık Ferdi D., "Polis abiler bana ‘Seni kemik yaşına yolladılar mı?’ diye sordular. Ben de bunu bilmediğim için babamı arayıp sordum. Polisler sorunca kafam karıştı, o yüzden bilmediğimden babamı aradım. Babam da bana ‘Herhangi bir sıkıntı yok’ dedi. Bu olay yaşandığı için çok pişmanım. Böyle bir olay olduğu için pişmanlık duyuyorum. Tahliyemi istiyorum" dedi.


Diğer tutuklu sanık Yusuf S. ise "Her ne kadar yargılama bu aşamaya gelinceye kadar söylememiş olsam da Fuat’ın tehdit ve hakaretleri hem bana hem Ferdi’ye yönelik olmuştur. Olayın dışında kalmak için şimdiye kadar söyleyemedim. Böyle bir olay yaşandığı için pişmanım" diye konuştu.


Tutuksuz yargılanan Ahmet C.G., "Bir resimden dolayı dosyaya sanık olarak girdim. Şu anda da yargılanıyorum. Benim herhangi bir suçum yok. Bir şey yapmadım, beraatımı talep ediyorum" dedi.


Tutuksuz sanık Eren E. de beraatını talep etti.


Maktul Fuat Camcı’nın annesi Z. Camcı ise "Daha önceki beyanlarımı tekrar ediyorum. Benim yavrumu planlı bir şekilde öldürdüler. En ağır cezayı almalarını istiyorum. Hiçbir indirim uygulanmadan cezalandırılsınlar" diyerek sanıklara tepki gösterdi.


Cumhuriyet savcısı, cezaevinin ankesörlü telefonundan yapılan görüşmenin ses kaydı incelemesinde, suça sürüklenen çocuk Ferdi D.’nin yaşı hususunda tereddüt ve belirsizlik oluştuğu için araştırma talebinde bulundu.


Mahkeme heyeti, Ferdi D. ve Yusuf S.’nin tutukluluğunun devamına karar verirken, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Ayrıca heyet, Ferdi D.’nin Adli Tıp Kurumu’na sevk edilerek kemik yaşının belirlenmesine ya da hastanede doğduysa doğum kayıtlarının gönderilmesine karar verdi.



Kız meselesi cinayeti ile ilgili mahkemeden karar: Kemik yaşı araştırılacak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa CBÜ en iyi 20 üniversite arasına girdi Manisa Celal Bayar Üniversitesi, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yayımlanan 2025 Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu’nda elde ettiği göstergelerle dikkat çekici bir başarıya imza atarak ilk 20 üniversite arasında yer aldı. Rapora göre Manisa Celal Bayar Üniversitesi, olumlu sonuçlanan patent oranı en yüksek üniversiteler arasında Türkiye genelinde 3. sırada konumlandı. TEKNOFEST, TÜBİTAK, TÜBA ve benzeri kurumlar tarafından düzenlenen yarışmalara katılımda gösterdiği performansla da öne çıkan Manisa Celal Bayar Üniversitesi, en yüksek takım sayısına ulaşan üniversiteler arasında 11. sırada yer aldı. Erişilebilirlik envanter sayısı açısından öne çıkan üniversiteler arasında da yer alan Manisa Celal Bayar Üniversitesi, bu alanda 16. sıraya yükselerek kapsayıcı ve erişilebilir üniversite hedefi doğrultusunda yürüttüğü çalışmaların somut ve ölçülebilir bir karşılığını elde etti. Bu sonuç, erişilebilirlik çalışmalarının yalnızca belirli merkezlerle sınırlı kalmadığını; ülke genelinde yaygınlaşan bir farkındalık ve uygulama alanı bulduğunu ortaya koyarken, üniversitenin bu alandaki yatırımlarının eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirdiğini ve toplumsal kapsayıcılık hedeflerine doğrudan katkı sağladığını gösterdi. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Rektör Prof. Dr. Rana Kibar, elde edilen başarının üniversitenin ortak emeğinin bir sonucu olduğunu vurgulayarak, "YÖK 2025 İzleme ve Değerlendirme Raporu’nda üç ayrı göstergede ilk 20 üniversite arasında yer almak, Manisa Celal Bayar Üniversitesi olarak doğru bir akademik ve kurumsal strateji izlediğimizin önemli bir göstergesidir. Eğitim-öğretimden araştırma ve projelere, sürdürülebilirlikten öğrenci odaklı çalışmalara kadar geniş bir yelpazede ortaya koyduğumuz bu başarıda, akademik ve idari personelimizin özverili çalışmaları ile öğrencilerimizin dinamizmi büyük rol oynamıştır. Üniversitemizi daha ileriye taşıyacak nitelikli çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu. Elde edilen bu sonuçlarla Manisa Celal Bayar Üniversitesi, ulusal ölçekteki konumunu güçlendirirken; bilimsel üretim, proje geliştirme ve erişilebilirlik alanlarında hedeflediği vizyonu kararlılıkla sürdürdüğünü bir kez daha ortaya koydu.
Erzurum Doğu Ekspresi Erzurum’da mola verdi Son yıllarda oldukça fazla ilgi gören ve biletleri aylar öncesinden tükenen Turistik Doğu Ekspresi, bu yılki ilk kış seferinin Erzurum durağında dört saatlik mola verdi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı TCDD Taşımacılık AŞ Genel Müdürlüğü Turistik Doğu Ekspresi, 2025-2026 dönemi ilk seferine başladı. Ankara Tren Garı’ndan bu sezonun ilk seferine başlayan Turistik Doğu Ekspresi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katıldığı törenle uğurlanmıştı. Turistik Doğu Ekspresi bölge turizmine ve ekonomisine önemli katkılar sağlıyor ve geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da Turistik Doğu Ekspresi’ne katılımın yoğun olduğu belirtiliyor. Erzurum’da dört saatlik mola Her yıl yerli ve yabancı turistler tarafından yoğun ilgi gören Turistik Doğu Ekspresi, 2025-2026 sezonunda da yolcularına Doğu Anadolu’nun doğal ve kültürel zenginliklerini keşfetme imkanı sunması hedefleniyor. Turistik Doğu Ekspresi kapsamında tren; Erzincan, Erzurum, Sivas ve Kars gibi önemli duraklarda planlı molalar veriliyor. Yaklaşık 1.360 kilometrelik güzergahta, duraklamalar dâhil yaklaşık 33 saat süren bu özel yolculuk boyunca misafirler; karla kaplı dağlar, derin vadiler ve tarihi yapılar eşliğinde unutulmaz manzaralara tanıklık ediyor. Bu yılın ilk seferi olması nedeniyle Erzurum Garı’nda bir karşılama programı yapıldı. Trenden inen yolculara karanfil verildi, Erzurum Halk Oyunları ekibi gösteri yaptı, yolculara ayran aşı çorbası, kadayıf dolması, kahve ve çay ikramı yapıldı. Tren Erzurum Garı molasının ardından seferini tamamlamak üzere son durağı olan Kars yönüne doğru hareket etti. Erzurum İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Yer, Turistik Doğu Ekspresi yolcularını Erzurum’da en iyi şekilde misafir etmek için çaba harcadıklarını söyledi. Gençlere çekilişle Doğu Ekspresi turu 8 adet konforlu yataklı vagondan ve 1 adet yemek vagonundan oluşan Turistik Doğu Ekspresi, tren başına 160 yolcu kapasitesiyle hizmet sunuyor. Böylece yeni sezonda 10 bin 800 seyahat tutkununa, Anadolu’nun büyüsünü yaşatma imkanı sağlanacak. Doğu Ekspresi; Ankara-Kars yönünde Erzincan’da 2 saat 30 dakika, Erzurum’da 4 saat; Kars - Ankara yönünde ise İliç’te 3 saat, Divriği’de 2 saat 30 dakika ve Sivas’ta 3 saat duruşlarla, yolcularına şehirlerin tarihini, kültürünü ve lezzetlerini tanıma fırsatı veriyor. Ayrıca, popülerliği giderek artan Turistik Doğu Ekspresi’ni gençlerin deneyimlemesine imkân sağlamak üzere U-FEST kapsamında çekilişler gerçekleştiriliyor, Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelerde öğrenim gören öğrenciler de bu eşsiz yolculuğu ücretsiz olarak hediye ediliyor.
Ordu HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan: "Terörsüz Türkiye süreci yeni ve çok daha avantajlı bir süreç" Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) ve HİZMET-İŞ Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan, ‘Terörsüz Türkiye’ projesini desteklediklerini belirterek, sürecin geçmişe kıyasla daha avantajlı olduğunu söyledi. Arslan, özellikle Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) süreçte üstlendiği rolün, Türkiye açısından son derece kıymetli olduğunu vurguladı. Genel Başkan Mahmut Arslan, Ordu’da bir otelde düzenlenen programda, ‘Terörsüz Türkiye’ projesine dair açıklamalarda bulundu. Terörsüz Türkiye projesinin ülke gündeminin önemli başlıklarından biri olduğunu ifade eden Arslan, "Bu süreç hepimizi hem heyecanlandıran hem de zaman zaman endişeye ve tereddüde düşüren bir süreçtir. Ancak mevcut tabloya baktığımızda, bu sürecin geçmişe göre çok daha avantajlı olduğunu görüyoruz" dedi. "Çözüm süreci provokasyonlarla yarım kaldı" HAK-İŞ’in 2013 yılında başlatılan çözüm sürecinde aktif rol aldığını hatırlatan Arslan, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle elimizi değil, gövdemizi taşın altına koyarak yola çıkılan çözüm süreci maalesef provokasyonlar nedeniyle yarım kaldı. Amerika ve Batı’nın müdahaleleri, PKK ve uzantılarının bu oyunlara gelmesi süreci akamete uğrattı" diye konuştu. "Bölge halkı terörden en çok zarar gören kesim" Çözüm sürecinde ‘akil insanlar’ heyeti kapsamında Doğu Anadolu Bölgesi’nde görev aldıklarını dile getiren Arslan, "Üç ay boyunca bölge halkıyla birebir çalıştık. O dönem de gördük ki Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yaşayan vatandaşlarımız terörden en çok zarar gören kesim oldu. Terör örgütünün baskısı nedeniyle insanlar özgürce yaşayamadı, bu da ülkemize büyük kayıplar yaşattı" ifadelerini kullandı. "MHP’nin bugünkü rolü sürecin başarısı açısından kıymetli" Mevcut sürecin en önemli avantajlarından birinin siyasi tablo olduğunu belirten Arslan, "Özellikle geçmişte çözüm sürecine itiraz eden ve bugün bu sürecin başlatıcıları arasında yer alan Milliyetçi Hareket Partisi’nin rolünün farklı bir noktada olması, Türkiye açısından son derece kıymetlidir. Bu durum sürecin başarıya ulaşması için önemli bir fırsattır" dedi. "TBMM’nin inisiyatif alması önemli bir kazanım" Arslan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) süreçte aktif rol üstlenmesini de önemli bir avantaj olarak değerlendirerek, "O günlerde en çok yapılan eleştiri, Meclis’in devre dışı bırakılmasıydı. Bugün ise TBMM’nin terörsüz Türkiye konusunda inisiyatif alması çok önemli bir kazanımdır. Neredeyse bir siyasi parti hariç, tüm partilerin komisyonda yer alması son derece değerlidir" şeklinde konuştu. "Bu fırsatı kaçırmamalıyız" Komisyona katılmayan siyasi partilerin endişelerinin de saygıyla karşılanması gerektiğini belirten Arslan, "Katılmayan partilerin Türkiye için endişe duyması ve görüşlerini dile getirmesi de kıymetlidir. Esas olan, komisyondaki yapının büyük çoğunluğunun bu süreci desteklemesidir. Bence buradan bu fırsatı kaçırmamamız gerekiyor" diyerek sözlerini tamamladı.