YEREL HABERLER - 27 Temmuz 2016 Çarşamba 09:27

KTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Hiçyılmaz:

A
A
A
KTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Hiçyılmaz:

Kayseri Ticaret Odası’nın (KTO) Temmuz ayı meclis toplantısı yapıldı. Toplantıda konuşan KTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Hiçyılmaz,”
KTO Rifat Hısarcıklıoğlu Konferans Salonu’nda yapılan Temmuz Ayı Meclis Toplantısı’nda Meclis Başkanı Ömer Gülsoy, 15 Temmuz’da FETÖ tarafından gerçekleştirilen darbe girişimine karşı meclis bildirisini okudu. Bildiride Gülsoy, “Milletimiz ve milli kurumlarımız, FETÖ/PDY terör örgütü tarafından demokrasimize kasteden bu alçakça saldırıyı önlemiştir. Milletimiz, devletine ve demokrasiye sahip çıkmıştır. Bu hain kalkışmanın başarısızlığa uğraması, Türk milletinin bir ve beraber oluşu, kararlı tutumu ve demokrasiye olan inancı ile mümkün olmuştur” dedi. Daha sonra gündem maddeleri konuşularak oylamaya sunuldu. Meclis toplantısı sonunda konuşan KTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Hiçyılmaz 15 Temmuz gecesi gerçekleşen darbe girişimini kınayarak sözlerine başladı. Hiçyılmaz, “Kayseri Ticaret Odası’nın Temmuz ayı Meclis toplantısına katılımlarınızdan dolayı, şahsım ve yönetim kurulum adına teşekkür ediyor, hepinize hoş geldiniz diyor ve sizleri saygıyla selamlıyorum. Temmuz ayı içerisinde yaşanan gelişmeler, ülkemizin ve milletimizin geleceğine yönelik tehditlerin ne denli büyük boyutta olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. 15 Temmuz gecesinde alçakça darbe girişimi yaşanmıştır. Milletimiz, asker elbisesi giymiş teröristlerin, canilerin ve alçakların darbe girişimiyle karşı karşıya kalmıştır. Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ)/Paralel Devlet Yapılanması (PDY) olarak bilinen hain yapı tarafından, birlik ve beraberliğimize karşı alçakça bir girişimde bulunulmuştur. Siyasal, sosyal ve ekonomik anlamda çok önemli kazanımların elde edildiği son 15 yıldaki gelişmelere karşı olan gözü dönmüş bu hainler, 17-25 Aralık 2013 tarihinde yapmaya çalıştıklarının daha da beterini yapmaktan geri durmamışlardır. Bu anti demokratik kalkışma, milli iradenin tecellisine büyük bir saygısızlık ve ihanettir. Devletimize ve milletimize karşı olan, demokrasiyi sekteye uğratmaya çalışan, bu asker görünümlü terörist gurubun kalkışmasını nefretle kınıyor ve lanetliyorum. Yaşanan bu ihanet sonucunda 246 şehidimiz, bin 500’ü aşkın yaralımız bulunmaktadır. Bu hain girişime karşı ülkesini savunurken şehit düşen tüm kardeşlerimize Yüce Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı, gazilerimize acil şifalar diliyorum” dedi.
FETÖ ile 2013 yılından bu yana KTO yönetimi olarak mücadele ettiklerini ifade eden Hiçyılmaz, “Bu hain yapılanmayla Kayseri Ticaret Odası yönetimi olarak yürüttüğümüz mücadelemiz, 2013 yılından bu yana sürmektedir. Yönetim olarak, bu mücadelemizi sürdürdüğümüz zaman diliminde, 17-25 Aralık’ta meydana gelen yargı eliyle darbe girişimi sonrasında da yaptığımız açıklamalarımız ile Milli iradeye sahip çıkılmıştır. Cumhurbaşkanımıza ve hükümete sahip çıkmanın bir görev olduğu vurgulanmıştır. Seçimle iş başına gelen hükümete ve devlete bu yapılanmaya karşı verilen mücadelesinde destek olunmuştur. Sonrasında yaşanan süreçte; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bu yapıya ilişkin tavrından ve mücadelesinden de aldığımız güçle, Odamızda bu yapıyla ilişkili kişilerin bertaraf edilmesi için büyük çaba sarf edilmiştir. Bu mücadelemiz karşısında, yönetim kurulumuz içinde de var olan, bu yapıyla ilişkili kişiler istifa etmek zorunda kalmışlardır. Mücadele bitmemiş ve hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılan Meclis başkanına ilişkin de gerek kamuoyu nezdinde gerekse de Oda yönetimi içerisinde, gerekli çalışmalar yapılmıştır. Sonuçta Meclis başkanının istifası istenmiş, süreçte karşılaşılan direnç sonrasında hukuki yollara başvurulmuştur. Tüm bunların sonucunda meclis başkanı görevinden istifa etmiştir. Bu mücadelemizin ne kadar haklı olduğu 15 Temmuz gecesinde ortaya çıkmıştır. Son günlerde bazı basın yayın kuruluşlarında ve sosyal medyada yapılan yayınlarla, odamız yönetiminin bu yapı ile ilişkilendirilmesine yönelik çaba sarf edildiği görülmektedir. Ancak bu tür girişimler mesnetsiz ve haksızdır. En basit ifade ile iftiradır. Odamızın 2013 yılından bu yana kamuoyuna yansıyan bu hain yapılanma ile girdiği mücadele göz ardı edilmek istenmektedir. Bu tür girişimleri yapanlar müfteridirler ve yargı önünde hesap vereceklerdir” diye konuştu.
15 Temmuz’dan sonra Türk milletinin çok önemli bir imtihan verdiğini vurgulayan Hiçyılmaz, “15 Temmuz’dan bu yana; Türk Milleti çok önemli bir imtihan vermiştir ve dünyaya ne kadar asil bir millet olduğunu göstermiştir. 15 Temmuz gecesi gönderdiğimiz SMS ile tüm üyelerimizin Türk bayraklarını alarak Cumhuriyet meydanına gitmeleri istedik. Milli iradeye sahip çıkmak adına mesaj gönderen kurumların başında yer aldık, demokrasimize o saatte de hep birlikte sahip çıktık. Cumhuriyet meydanına koşarak, devletine ve demokrasisine sahip çıkan tüm üyelerimize teşekkür ediyorum. Milletimiz, meydanlarda demokrasi nöbeti tutarak çok önemli bir sınav vermektedir. Cumhuriyet meydanında gerçekleşen bu demokrasi nöbetine, Kayseri Ticaret Odası olarak katılım sağlamakta ve destek vermekteyiz. Gece boyunca nöbet tutan vatandaşlarımıza kurduğumuz çadırımızda ikramlarda bulunmaktayız” şeklinde konuştu. Demokrasi nöbetini tutmaya devam edeceklerinin altını çizen Başkan Hiçyılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Üyelerimizin bu konuda gösterdiği duyarlılığa da değinmeden geçmeyeceğim. Demokrasi nöbetinin her gününde üyelerimiz tarafından, vatandaşlarımıza dağıtılmak üzere su, simit, kıymalı, ayran, helva gibi ihtiyaç maddeleri ikram edilmektedir. Kayseri Ticaret Odası’nın organizesi altında gerçekleşen ve Odamız bütçesinden herhangi bir harcama yapılmayan çadırımızda kendi gönüllerinden koparak ikramlarda bulunan tüm üyelerimizden Allah razı olsun, diyorum. Kayseri Ticaret Odası yönetimi ve üyeleri olarak, bu hain darbecilere karşı durarak canını feda eden ve her daim hazır olan Asil Türk Milletine hizmet etmek büyük bir şereftir. Elimizdeki imkânlarla Demokrasi nöbetlerini tutmaya devam edeceğiz”
“Türkiye’yi hak ettiği yere getirmek için çalışacağız”
OHAL kararını desteklediklerini ifade eden Hiçyılmaaz, Türkiye’yi hak ettiği yere getirmek iç.in çalışacaklarını ifade etti. Hiçyılmaz, “Bu günden sonra bu millet üzerinde kirli emelleri olan her kimse, karşısında Türk milletini bulacaktır. Bu darbe girişimi sonrasında hükümetimizin aldığı OHAL kararı ve alacağı tüm tedbirleri destekliyoruz. Ekonomimizin bu badireyi en az hasarla atlatması için elimizden gelen tüm gayreti göstereceğiz. Bizler de; iş dünyası olarak, 2023 hedeflerine varmak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Bu yaşanan hainliğin bize vermiş olduğu dersle, daha büyük bir şevkle ve azimle Türkiye’yi hak ettiği yere getirmek için elimizden gelen tüm gayreti göstereceğiz” ifadelerini kullandı.
Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşlarının darbe girişiminin ardından Türkiye’nin kredi notunu düşürmeye yönelik çabaları olduğunu dile getiren Hiçyılmaz, “Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının darbe girişiminin hemen ardından Türkiye’nin kerdi notu düşürmeye yönelik çabaları manidardır. Ülkemizin yükselen bir ekonomik güç olduğundan rahatsız olan uluslararası çevreler,15 Temmuz sonrasında Türkiye’nin ekonomik programında ve yatırım planlamasında bozulmalar olmasını beklemektedirler. Şu unutulmamalıdır ki, Türk Milleti 15 Temmuz gecesinde tankların önüne korkmadan nasıl dikildiyse, ekonomik saldırıların da üstesinden gelecek azim, kararlılık ve güçtedir. Merkez Bankası tarafından yapılan gecelik marjinal fonlama oranındaki 0,50 baz puanlık indirim bunun ilk ve en önemli göstergesidir. Ekonomimizin geldiği nokta ve gücünün yanı sıra mali disiplindeki istikrar, yaşanan gelişmelere ilişkin döviz cephesinde önemli bir yükseliş olacağı beklentisini boşa çıkarmıştır. Ülkemizde ekonomik yapı 15 Temmuz öncesinde nasıl işliyorsa bundan sonraki süreçte de aynen işlemeye devam edecektir. Bu durumun önümüzdeki günlerde daha hızlı düzeleceğine de inanıyorum. Bunu sağlamak adına; iş dünyası olarak, ekonomik anlamda yapılacak tüm mücadelede etkin bir şekilde yer alacağımız da bilinmelidir” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya’dan yeni turist rekoru Turizmin başkenti Antalya, turizmde yeni bir rekora imza attı. Geçtiğimiz yıl, yılın ilk çeyreğinde 1 milyon 686 bin 284 kişiyi ağırlayan Antalya’yı, 2024 yılının ilk çeyreğinde yüzde 14,10 artışla 2 milyon 66 bin 962 yabancı ziyaret etti. En çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında Almanya birinci sırada yer aldı. Yılın ilk dört ayında yüzde 14,10 artış yakalayan Akdeniz’in en önemli turizm merkezlerinden Antalya, 2 milyon 66 bin 962 yabancı ziyaretçi ağırladı. Bu sayı, Antalya turizminde tüm zamanların en iyi başlangıcı olarak tarihe geçti. Tüm zamanların en yüksek Nisan ayı verisi Nisan ayında Antalya’yı ziyaret eden turist sayısı, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 4,86 artışla 1 milyon 61 bin 26 olarak kaydedildi. Bu, tüm zamanların en yüksek Nisan ayı verisi oldu. 259 bin 717 ziyaretçi sayısıyla Almanya, Nisan ayında birinci sırada yer alırken onu 194 bin 949 turistle Rusya ve 141 bin 497 ziyaretçiyle İngiltere takip etti. İlk dört ayda en çok turist Almanya’dan Yılın ilk dört ayında Antalya’ya en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında 539 bin 663 ziyaretçi ile Almanya birinci oldu. Rusya Federasyonu’nun 366 bin 783 ziyaretçiyle ikinci olduğu sıralamada, İngiltere de 266 bin 120 ziyaretçi ile üçüncü sırada yer aldı. Fransız ziyaretçi sayısı yüzde 52 arttı Polonya, Hollanda, İran, Belçika, Ukrayna, Fransa ve Litvanya, İngiltere’nin ardından sırasıyla Antalya’ya en çok ziyaretçi gönderen ülkeler oldu. Geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre ana pazar ülkelerden gelen turist sayısında, Almanya’nın yüzde 21, İngiltere’nin yüzde 32, Polonya’nın yüzde 30, İran’ın yüzde 52, Belçika’nın yüzde 42, Ukrayna’nın yüzde 51 ve Fransa’nın yüzde 52 oranlarında artış kaydetmesi dikkat çekti.
İzmir Sanayi atıkları sanat eserine dönüştü TAİDER Aile İşletmeleri Derneği ve Yaşar Üniversitesi sürdürülebilirliğin önemini vurgulamak ve toplumu bu konuda bilinçlendirmek amacıyla özgün bir sergiye ev sahipliği yaptı. “Sanayiden Sanata" adını taşıyan sergi, sanayi atıklarının dönüştürülmesiyle ortaya çıkan eserlerde sürdürülebilirliğin önemini gözler önüne serdi. TAİDER Aile İşletmeleri Derneği ve Yaşar Üniversitesi gerçekleştirdiği iş birliği ile sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığı artırmak amacıyla özgün bir adım attı ve "Sanayiden Sanata" adını verdiği bir sergi düzenledi. Sergi, Yaşar Üniversitesi’nde öğrenim gören 15 endüstriyel tasarım bölümü öğrencisinin katkı sağladığı bir proje olarak hayata geçti. Ahşap, çelik, alüminyum, kumaş, deri, kemik, plastik, kağıt, mermer ve beton gibi 10 farklı sanayi üretim atığı malzemesi, öğrencilerin sanat vizyonuyla buluşarak estetik açıdan çekici, işlevsel ve özgün eserlere dönüştü. Selçuk Yaşar Kampüsü’nde gerçekleştirilen sergide, sürdürülebilirliğin hem ekonomik hem çevresel hem de toplumsal boyutlarını kapsayan birbirinden anlamlı yaklaşımlar ele alındı. Sanayicilerin atıklarını dönüştürerek diğer üreticilere hammadde sağlayabilecekleri döngüsel bir yaklaşımı benimseyen ekonomik sürdürülebilirlik kavramında, atıkların dönüşümü ve geri kazanımıyla kaynakların verimli kullanılmasının önemi vurgulandı. “Atıklardan sanat ürettik” Sergi açılışında konuşan Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Levent Kandiller, “Sektörden 15 temsilciyle beraber bu işi yaptık. Atıkları aldık, öğrencilerimizle sanat ürettik. Beraber çok keyifli bir iş çıkardık. Bu eserlerin bir tanesi dışında hepsini üniversitemizde ürettik. Öncelikle sektöre malzeme ve imkan sağladıkları için teşekkür ediyorum. TAİDER temsilci ve üyelerine, üniversitemizin akademisyenlerine teşekkür ediyorum. Öğrencilerimizin de eline emeğine sağlık” diye konuştu. “Sürdürülebilirliğin her alanında etkin olmayı amaçladık” Sergi ile ilgili görüşlerini paylaşan TAİDER Yönetim Kurulu Başkanı Fatma Olten “Üretici firmalarının üretim atıklarını dönüştürmesi sadece çevresel etkileri azaltmakla kalmıyor aynı zamanda kaynakların verimli kullanılmasını sağlayarak ekonomik ve toplumsal açıdan da avantaj sağlıyor. Bizler, Yaşar Üniversitesi öğrencileri ile bu projeyi gerçekleştirirken sürdürülebilirliğin her alanında etkin olmayı hedefledik. Ayrıca genç yeteneklere fırsatlar sunmanın yanı sıra, onların sürdürülebilirlik alanında bilgi ve deneyim kazanmalarına imkan tanıyarak geleceğin yenilikçileri olarak yetişmelerine katkı sağlamayı amaçladık” dedi. “Ortaya çıkan eserler alternatif çözümlere neden oldu” Sanayiden Sanata sergisinin sürdürülebilirlik üzerindeki önemine değinen TAİDER Kültür ve Sanat Komitesi Eş Başkanı Emre Bekişoğlu “Sürdürülebilirlik kavramının giderek önem kazandığı günümüz dünyasında, geleceğimize yön veren duyarlı genç yeteneklerle bu şekilde anlamlı bir projede yer almaktan dolayı oldukça mutluluk duyuyoruz. TAİDER olarak Yaşar Üniversitesi ile gerçekleştirdiğimiz bu sergide; üretim süreçlerinde kullanılan kaynakların etkin bir şekilde yönetilmesi, atıkların azaltılması ve geri dönüşüm gibi sürdürülebilir uygulamaları etkin bir şekilde vurgulamayı amaçladık. Ortaya çıkan sanat eserleri de insanların çevresel sorunlara duyarlılığını artırırken, alternatif çözümlerin üretilmesine de yardımcı oldu” dedi.
İstanbul Esenyurt’ta okulda başlayan tartışma sonrası bir çocuk bayılana kadar darp edildi Esenyurt’ta okulda bir grup öğrenci ile tartışan çocuk, ertesi gün sokak ortasında tekme tokat darp edildi. Çocuğun kolu kırılırken, yaşanan darp anı güvenlik kamerasına anbean yansıdı. Olay, dün öğle saatlerinde Esenyurt Sultaniye Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, önceki gün okuduğu okuldaki gençler ile öğrenci Hasan Karasati arasında bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın ertesi gününde bu kez yaklaşık 7 çocuk, Hasan’ın yaşadığı mahalleye geldi. Taraflar arasında tartışma sürerken çocuklar, Hasan’ı sokak ortasında darp etti. Kalabalık tarafında yumruk ve tekme atılan çocuk bir süre sonra yerde yatmaya başladı. Olayı gören sokak sakinleri duruma müdahale ederken Hasan’ı babası Adem Karasati, oğlunu hastaneye götürdü. Olay sonrası çocuğun kolunun kırıldığı ve alçıya alınmasının ardından taburcu edildiği öğrenildi. Baba Adem Karasati, konu ile ilgili karşı tarafların ailelerinden davacı olmayacağını söyledi. Yaşanan darp anı ise sokaktaki güvenlik kamerasıyla saniye saniye görüntülendi. “Karşı taraftan davacı değilim. Başka ailelere de herkes kendi çocuğuna sahip çıksın diyorum” Hasan’ın babası Adem Karasati, yaşanan olayla ilgili konuşarak “ Öğle saatlerinde 6-7 çocuk tarafından benim çocuğum darp ediliyor. Çocuğumu ben alıp hastaneye götürdüm. Kolu kırık. Ancak ben karşı taraflardan davacı olmadım ve olmuyorum çünkü onlar çocuk. Kavga sebebini bilmiyorum ama ufak bir şeydir. Karşı taraf ne düşünüyor bilmiyorum ve karşı tarafı da tanımıyorum. Tabi ki 6-7 çocuk tek bir ailenin çocuğu değil. Karşı taraftakilere tavsiyem herkes kendi çocuklarına sahip çıksın. Kimsenin çocuğu kötü yollara gitmesin ve çeteleşmesin. Bugün bu ufak çocuklar çeteleşirse yarın öbür gün, komşuya, mahalleye kim, ne zarar verecek kimse bilmez. ‘Ağaç yaşken o ağacı düzeltelim’ derler. Bu çocuklar küçükken onları düzeltelim. Ailelerle konuştuk. Çocuklardan biri de özür diledi. Ben de ‘Bir kez olmuş ama bir daha olmasın’ Bugün ben böyle düşünüyorum ama başkası böyle düşünmez. Çocuğumun durumu gayet iyi. Sadece kolu kırık olduğu için alçıya alındı. Karşı taraftan davacı değilim. Başka ailelere de herkes kendi çocuğuna sahip çıksın diyorum” dedi.