GÜNDEM - 05 Aralık 2025 Cuma 10:25

Altın iğneyle daha canlı bir cilde sahip olabilirsiniz

A
A
A
Altın iğneyle daha canlı bir cilde sahip olabilirsiniz

Memorial Kayseri Hastanesi Dermotoloji ve Kozmetoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Muhammed Burak Yücel, ‘altın iğne’ olarak bilinen fraksiyonel radyofrekans (RF) yöntemiyle ilgili bilgi verdi.


Vücudun çevresel stres faktörlerinden aldığı hasarı saklayamayan ve yaşamın tüm izlerini yansıtan insan cildi; güneş ışınları, hava kirliliği, stres, sigara, düzensiz uyku, beslenme hataları nedeniyle kolajen ve elastin lifleri üzerinde zamanla yıpranıyor. Matlaşmış, esnekliği azalmış, ince çizgilerin derinleştiği, gözeneklerin belirginleştiği bir cilt daha yaşlı ve yorgun bir görünüme neden oluyor. Enerji bazlı olan ve son yıllarda cilt soyma işlemi yapan lazerler, dermokozmetik işlemlerle güzelleşmek isteyen kadınların bir numaralı tercihi oluyor. Memorial Kayseri Hastanesi Dermotoloji ve Kozmetoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Muhammed Burak Yücel, ‘altın iğne’ olarak bilinen fraksiyonel radyofrekans (RF) yöntemiyle ilgili bilgi verdi.


"Isı cilde nüfuz ederek uyarıyor"


Birçok alanda kullanılan lazerler, yıllardır cilt soyma işlemleri için de etkili bir yöntem olarak ön plana çıkmaktadır. Radyo frekans teknolojisiyle çalışan cihazlar, ısı üretmek için güvenli seviyelerde düşük frekanslı elektromanyetizma kullanmaktadır. Oluşan bu ısı cildin katmanlarına nüfuz edip uyararak yeni cilt hücresi oluşmasını sağlamaktadır. Altın iğne yalnızca yüzeysel bir gençleşme sağlamanın yanı sıra cildi biyolojik düzeyde yeniden yapılandırmaktadır. Cerrahi olmayan işlem sayesinde, sarkık cilt sıkılaşır ve parlak bir görünüm elde edilir.



"Altın uçlu iğne ciltteki tahrişi azaltıyor"


Altın iğne (fraksiyonel radyofrekans), cildin en üst tabakasına zarar vermeden, mikroaltın kaplı iğnelerle doğrudan dermise inerek radyofrekans enerjisi veren gelişmiş bir yöntemdir.


Mikroiğnelerin altın kaplı olmasının sebebi ise; altın sayesinde ısı daha kontrollü iletilmekte, ciltteki tahrişi azalmakta, elektriksel iletkenlik üst düzeye çıkmakta, dermis tabakasına daha homojen ve güvenli ısı gönderilmektedir. Bu sayede 0,5 milimetreden 3,5 milimetreye kadar istenilen derinliğe inilerek cildin elastikiyetini belirleyen kolajen-elastin ağının bulunduğu tabaka doğrudan hedeflenmektedir.



Yüksek ısı kontrollü şekilde cilde gönderiliyor


Etkili bir yöntem olan fraksiyonel radyofrekans, özellikle iki nedenle diğerlerinden ayrılmaktadır.



65-70 santigrat derecedeki ısıya güvenli ulaşım


Altın iğneli radyofrekans (RF), dermiste kolajen liflerini koagüle düzeye yani vücudun kanamaları durdurmak için doğal pıhtılaşma sürecine geçmesiyle epidermis (cildin en yüzeyel tabakası) bu ısıdan korunabilir. Bu güvenli sıcaklık sayesinde; kolajenin kontrollü şekilde kısalarak sıkılaşması, ardından vücudun yeni kolajen üretim döngüsünü başlatması sağlanır.



Cilt biyolojisinde gerçek anlamda yenilenme


Altın İğne uygulanan bölgelerde, kolajen I ve III yoğunluğu belirgin şekilde artmakta, elastin lifleri neredeyse normal seviyenin üzerine çıkmakta ve epidermal kalınlaşma azalmaktadır. Kırışıklık derinlikleri gözle görülür şekilde gerilemektedir. Bu sayede altın iğnenin yalnızca ‘görünümü düzelten’ bir prosedür olmadığı, cildi biyolojik olarak gençleştirdiği kanıtlanmaktadır.



Hangi sorunlar için kullanılmalı?


Altın iğne hem yüz hem tüm vücutta oldukça geniş bir kullanım alanına sahiptir. Elastikiyet kaybı ince kırışıklıklarda. Yüz germe etkisi ve cilt sıkılaştırma, akne izi ve yara izleri, gözenek sıkılaştırma, cilt tonu eşitsizlikleri, gözaltı morlukları ve ince kırışıklıklar, çatlakların görünümü, boyun ve dekolte bölgesi sarkmaları, aşırı koltuk altı terleme, akne tedavisi, yanık izleri. Özellikle akne izlerinde altın iğne, diğer lazerlere göre çok daha kontrollü ve koyu tenlerde çok daha güvenli bir seçenek olarak öne çıkmaktadır.



İşlem nasıl yapılıyor?


Uygulama yapılacak alan temizlendikten sonra bölgeye anestezik krem sürülerek oluşabilecek ağrının önüne geçilir. Cilt antiseptik solüsyonla sterilize edildikten sonra altın kaplama mikroiğneler dermise belirlenen derinlikte girerek RF enerjisi iletilir. Dermiste mikroskobik ısıyla vücut bu alanları yenilerken yeni kolajen-elastin dokusu oluşturur.


Seans süresi genellikle 30-45 dakika sürmektedir. İlk seanstan hemen sonra ciltte parlaklık, toparlanma, gerginlik, yüz ovalinde hafif lifting gözle görülmektedir. Asıl sonuçlar 3-6 hafta içinde daha belirgin hale gelmektedir. Genellikle anti-aging için 2-4 hafta arayla 3 seans, akne ve yara izleri için de 4-6 seans gereklidir. Alt dokularda kolajen üretimi aylar boyunca devam ettiği için sonuçlar zamana yayılarak güçlenir. PRP veya çeşitli mezoterapi kokteylleriyle kombine edildiğinde etkinlik daha da artmaktadır. Kaçırılmaz olan cilt yaşlanması modern dermatoloji sayesinde yavaşlatılabilmektedir. Altın iğne cildi güzelleştiren değil, cildi genç bir biyolojik profile geri döndüren güçlü bir tedavidir. Doğru uzman ellerde uygulandığında cildinize yeni bir başlangıç sunar.



İşlem sonrası nelere dikkat edilmeli?


Altın iğnenin iyileşme süresi oldukça kolay olmakla birlikte birkaç kritik nokta bulunmaktadır. İlk gün hafif kızarıklık ve sıcaklık hissi normaldir. Cilt mutlaka iyi nemlendirilmelidir. Seansın yapıldığı gün yüz yıkanmaz ve makyaj yapılmaz. Minik kabuklanmalar oluşabilir; 3-4 gün içinde kendiliğinden dökülür. Güneşten mutlaka korunmak gerekir. Bu süreç, dermisteki mikrokanalların 6-12 saat içinde kapanması ve epidermisin korunması sayesinde oldukça hızlıdır.



Hangi durumlarda uygulanmamalı?


Aşağıdaki durumlarda işlem ertelenmeli veya yapılmamalıdır;


"Aktif enfeksiyon, akne atağı veya uçuk durumunda. Hamilelik söz konusuysa. Kanser veya aktif kemoterapi. Epilepsi hastalarına. Kalp pili varsa. Ciltte ileri düzey dermatit veya bariyer bozukluğunda."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Fuara ‘İzmir Ekonomi’ damgası İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Meslek Yüksekokulu Turizm ve Otel İşletmeciliği Programı, bu yıl 19’uncu kez kapılarını açan Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresi’ne katılarak ‘Gelecek için Sürdürülebilir Turizm’ temasıyla stant kurdu. Fuara renk katan öğrenciler, turizmde sürdürülebilirlik anlayışının önemine dikkat amacıyla katılımcılara çeşitli soruların yöneltildiği ‘Turizm Tabu’ isimli özel bir oyun tasarladı. Oyunu kazanarak çarkı çevirme şansını yakalayan ziyaretçilere, tohumlu kalem ve sürdürülebilirlik mesajları içeren magnet gibi birçok hediye verildi. Fuar İzmir’de gerçekleşen büyük buluşmada yer alan İEÜ’lü gençlerin standını; İzmir Ticaret Odası (İZTO) Meclis Başkanı Selami Özpoyraz, Yönetim Kurulu Üyeleri Oğuz Özkardeş ve Nuray Eyigele İşleyen, Meclis Başkan Yardımcısı Mehmet Tahir Özdemir, Meclis Katip Üyesi Ali Yaramışlı, meclis ve komite üyeleri de ziyaret etti. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın himayesinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde ve İZFAŞ organizatörlüğünde gerçekleşen fuarda, dünyanın dört bir yanından gelen turizm profesyonelleriyle bir araya gelen gençler, unutulmaz bir deneyim yaşadı. "Artık tercih değil zorunluluk" İEÜ Turizm ve Otel İşletmeciliği Programı Öğretim Görevlisi Edit Habif, öğrenciler açısından fuarın çok önemli bir fırsat olduğuna dikkat çekerek, "Bu fuar, öğrencilerimizin sektörle gerçek bağ kurmaları, mesleki öz güvenlerini geliştirmeleri ve kendilerini profesyonel dünyaya anlatmaları noktasında çok değerli öğrenme ortamı oldu. Turizm sektörünün en önemli gündemlerinden biri sürdürülebilirlik. Kaynakların korunması, karbon ayak izinin azaltılması, yerel üretimin ve yerel kültürün desteklenmesi, etik ve sorumlu turizm uygulamaları, artık bir tercih değil zorunluluk. Üniversitemiz, bu dönüşümü besleyen ve yön veren bir eğitim yaklaşımını benimsiyor. Fuarda açtığımız stantla da bunu göstermeyi amaçladık" ifadelerini kullandı. Turizmin geleceğine ilişkin mesaj Habif, sözlerini şöyle sürdürdü: "Öğrencilerimizin fuarda tasarladığı ‘Turizm Tabu’ oyunu da bu yaklaşımın çok güzel bir örneği oldu. Sürdürülebilirlik kavramını, ziyaretçilerin içine dahil olduğu etkileşimli bir deneyime dönüştürerek hem farkındalık yarattılar hem de turizmin geleceğine ilişkin önemli mesajlar verdiler. Oyunla birlikte dağıtılan tohumlu kalemler ve sürdürülebilirlik mesajları içeren hediyeler ise, fuar ziyaretçilerine küçük adımların büyük etkiler doğurabileceğini hatırlatan anlamlı bir sembol oldu. Turizm ve Otel İşletmeciliği Programı olarak, sürdürülebilir turizme dair farkındalığı büyüten, çözüm üreten ve geleceği düşünerek hareket eden her adımın yanında olmaya devam edeceğiz."