GÜNDEM - 15 Mayıs 2025 Perşembe 12:14

Kayseri Üniversitesi 7 Yaşında

A
A
A
Kayseri Üniversitesi 7 Yaşında

Eğitim ve öğretim faaliyetlerini uygulama ve proje odaklı üniversite misyonuna uygun bir şekilde yürüten; sürekli iyileşmeyi, gelişimi ve toplumsal fayda oluşturmayı kurumsal temel ilke olarak benimseyen Kayseri Üniversitesi (KAYÜ), mesleki ve teknik yükseköğretimde Türkiye’nin öncü ve örnek yükseköğretim kurumları arasında yer alma vizyonu ile çalışmalarına yön veriyor.


Kuruluşundan bu yana geçen yedi yıllık süreçte, gelişimini dinamik ve sürekli kılmak için çalışmalarına aralıksız devam eden ve önemli kazanımlara imza atan KAYÜ; uluslararasılaşma hedeflerine yönelik kararlı adımlar atarak, kalite ve akreditasyon odaklı yürütmekte olduğu ‘eğitim ve öğretim’, ‘araştırma ve geliştirme’ ve ‘toplumsal katkı’ faaliyetlerinin niteliğini her geçen gün daha da ileriye taşıyor. Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa; ’İyiye, daha iyiye; geçmişten ve bugünden öğrenerek, geleceği planlayarak’ ilkesiyle hareket eden KAYÜ’nün henüz genç bir üniversite olmasına rağmen gerçekleştirdiği titiz çalışmalarla bugün önemli bir konuma geldiğini vurguladığı kutlama mesajında şu sözlere yer verdi;


"2018 yılında kurulan Kayseri Üniversitemiz, bugün altı fakültesi, on üç meslek yüksekokulu ve bir lisansüstü eğitim enstitüsü ile Türkiye’nin önemli bir yükseköğretim kurumu haline gelmiştir. Göreve ilk geldiğimiz günden itibaren, öğrencilerimize sunduğumuz sahada eğitim uygulamalarında kat ettiğimiz yol, bugün birçok yükseköğretim kurumu açısından da dikkat çeken bir konuma ulaşmıştır. Kayseri OSB’de hayata geçirdiğimiz Meslek Yüksekokulu projemiz, öğrencilerimize sanayinin içerisinde uygulamalı mesleki ve teknik eğitim imkânı sağlamakta, mesleklerini bizzat uygulamalı olarak öğrenme fırsatı vermektedir. Bununla birlikte; içerisinde Mühendislik ve Tasarım Fakültemizin de yer alacağı OSB Teknik Kampüs Projemizin önümüzdeki yıllarda hayata geçmesi ile KAYÜ, mesleki ve teknik eğitim alanındaki saygınlığını daha da ileriye taşıyacaktır. Kayseri Üniversitesi olarak; "eğitim ve öğretim", "bilimsel araştırma" ve "topluma hizmet" alanlarında önemli iş birlikleri kuruyor ve nitelikli faaliyetler yürütmeye devam ediyoruz. Belediyeler, sivil toplum kuruluşları ve sanayi ile sürekli iş birliği halinde şehrimizin ve ülkemizin yararına olan tüm çalışmalara katkı sunmayı her daim ön planda tutuyoruz. Sunmakta olduğumuz kaliteli eğitim ve öğretim hizmetinin yanı sıra; öğrencilerimizin sosyal, kültürel ve sportif yönden gelişimlerine de imkân sağlayarak onları çok yönlü ve donanımlı bireyler olarak yetiştiriyoruz. Kalite, akreditasyon ve uluslararasılaşmaya yönelik çalışmalarımızla, öğrencilerimize sunduğumuz eğitimin yüksek standartlarını koruyor; bu doğrultuda, her geçen gün önemli ilerlemeler kaydediyoruz. Bir taraftan akredite program sayımızı her geçen gün artırırken diğer taraftan da Kurumsal Akreditasyon Programı (KAP) kapsamındaki ölçütleri sağlayan, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından akredite edilmiş yükseköğretim kurumları arasında yer almayı hedefliyoruz. Üniversitemizde yeni kurulan Bilişim Teknolojileri Meslek Yüksekokulumuzun ve önümüzdeki dönem ilk kez öğrenci alacak olan Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültemizin; yapay zekâ, dijitalleşme ve büyük veri alanlarında şehrimize ve ülkemize önemli katkılar sunacağına eminiz. Üniversitemiz, benimsediği ’Türkiye Yüzyılı’ vizyonu doğrultusunda; güçlü akademik yatırımları ve bilimsel faaliyetleriyle, şehrine ve ülkesine katma değer sağlayan bir yükseköğretim kurumu olarak, önemli proje ve çalışmaları hayata geçirmeye kararlılıkla devam edecektir. Bu duygularla, başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanımıza ve YÖK Üyelerine, kuruluşumuzdan bu yana bizlere sürekli destek veren Bakanlarımız ve Milletvekillerimiz başta olmak üzere siyasetçilerimize, valimize ve bürokrasimize, Büyükşehir ve tüm İlçe Belediye Başkanlarımıza, şehrimizin değerli yöneticilerine, hayırseverlerimize, sivil toplum ve meslek kuruluşlarımız ile devletimizin kurum ve kuruluşlarına şükranlarımızı sunuyoruz. Üniversitemizin yedinci kuruluş yıl dönümünün, öğrencilerimize, akademik ve idari personelimize, hemşehrilerimize ve tüm vatandaşlarımıza hayırlı olmasını diliyoruz."



Kayseri Üniversitesi 7 Yaşında

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Balıklı Rum Hastanesi ihbarda bulunmuştu: "Sahte reçete" soruşturması tamamlandı İstanbul’da bulunan Balıklı Rum Hastanesi Çocuk Psikiyatrisi bölümünde, usulsüz reçete düzenlenerek, muayene olmayan hastaların tedavi edilmiş gibi gösterip, SGK’nın ve hastanenin zarara uğratıldığı iddiasına ilişkin, yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, bir sanık hakkında, 46 yıla kadar, 4 sanık hakkında ise 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Balıklı Rum Hastanesi’nde, çocuk psikiyatri doktoru Prof. Dr. A.E. ve tıbbi sekreter N.D. ile bir eczanede kalfa olarak çalışan R.Ç. başta olmak üzere 16 şahsın, sahte reçete düzenleyerek Balıklı Rum Hastanesini zarara uğratıldığı, konun ise hastane tarafından yapılan iç denetimde ortaya çıktığı olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma kapsamında geçtiğimiz günlerde yapılan operasyon neticesinde, 6 şüpheli gözaltına alınmış, bu şüphelilerden 3’ü tutuklanmıştı. Konuya ilişkin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan 157 sayfalık iddianamede; Balıklı Rum Hastanesi Vakfı ‘müşteki’, 18 kişi ‘mağdur’, 16 kişi ‘müşteki’, 5 şahıs ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, tıbbi sekreter N.D. ve eczacı kalfası R.Ç. diğer sanıkların da içinde olduğu sahte reçeteler düzenlenmek suretiyle resmi evraklarda sahtecilik yapıldığı, müşteki hastane başta olmak üzere bir çok kişi ve kuruma zarar verdiği, Balıklı Rum Hastanesi Vakfı’nın kendi kurum bünyesinde yapmış olduğu iç denetim sonucunda; hastanede "Çocuk Psikiyatristi" olarak görev yapan sanık Prof.Dr. A.E. ve tıbbi sekreter sanık N.D.’nin, dışarıdan eczacılar ile anlaşarak, kimlik kontrolü yapmadan hastayı muayene ettikleri, resmi evrak düzenledikleri, hastaneye gelen kişi adına SGK sisteminde sorun olmadığı halde "Sistemde Problem Var"mazeretiyle kayıt açmadan işlem yaptıkları ve yeşil ile kırmızı reçete düzenledikleri, bunun sonucunda da kamu kurumlarını zarara uğrattıkları belirtildi. "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak SGK zarara uğratıldı Protokol numaralarının çoğunda muayene olan hastanın değil, başkalarının kayıtlı olduğunun belirtildiği iddianamede, hastaların kayıtlı oldukları tarihte hastaneye hiç gelmedikleri, dolayısıyla hastaların hastanenin resmi sisteminde hiç bir kaydı olmadığı, dolayısıyla o kişi adına hastanede kaydı olan başka bir kişinin protokol numarasına yazılarak adına sahte reçete düzenlendiği, sisteme kaydedilmeyen hastalara usulsüz reçete verildiğinde; "Kişinin ne kadar ilaç alıp alamayacağı, sistemin buna izin verip vermediğinin görülmediği, "kırmızı ve yeşil reçeteli ilaçların fazla miktarda ve kayıtsız alındığının tespit edildiği, bazı hastaların belirli bir tarihten sonra hastane sistemine hiç kayıt olmadıkları, ancak bu hastalar adına yeşil ve kırmızı reçete düzenlenmeye devam edildiği aktarıldı. İddianamede, hastanenin maddi zarara uğradığı gibi hastaneye gelmeyen bu hastaların adına kendilerinden habersiz reçete düzenlenmesi sebebiyle bu kişilerin kimlik bilgilerinin izinsiz kullanıldığı, birçok hastaya hastanenin yoğun olduğu söylenerek, sanık Doktor A.E. tarafından, anlaşmalı olduğu bazı psikiyatristlere yönlendirilme yapılarak hastanenin maddi kayba uğradığı, hastane ve sağlık çalışanlarının normalde "dışarıda başka eczane, sağlık kurumu gibi yerler ile resmi ve uygun olmayan ilişki içine girmesi" yasak olduğu halde sanık Doktor A.E’nin sürekli olarak eczane kalfası R.Ç. tarafından reçete edilen ilaçlar getirildiği, bunun sonucunda da her ikisi arasında menfaat ilişkisi olduğu bilgisi yer aldı. Hazırlanan iddianamede, bazı hastalara "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak sisteme kayıt edilmeden çokça yeşil ve kırmızı reçeteye tabi ilaçların hastane adına reçete edildiği, SGK’nın maddi kayba uğramasına sebep olunduğu bilgisi yer aldı. İlaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri belirtildi Hazırlanan iddianamede, Doktor A.E.’nin, 2020 yılından beri hastanede çalıştığı, bir psikolojik danışmanlık merkezine yüzde 50 ortağı olduğu, bu merkezin 3 yöneticisinden de biri olduğu, ayrıca Doktor A.E.’nin eylemlerini hastane çalışanı N.D. ile birlikte hareket ederek gerçekleştirdikleri, sanıkların Balıklı Rum Hastanesine kayıt yaptırmayan ancak özel polikliniğe giden hastaların reçetesini hastane aracılığı ile SGK’ya fatura ettikleri, fatura edilen ve kırmızı ve yeşil reçetelere mahsus edilerek alınan ilaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri, yazılan usulsüz ilaçlardan dolayı temin edilen haksız kazancı diğer sanıkların aralarında paylaştıkları, bu ilaçları temin ederken Eczacı sanık A.H. ile ilaç mümessili sanık C.K.’nin iletişim kurarak ilaç temini yönünde birlikte hareket ettikleri, işlenen suç yönünden dosyadan bulunan tüm sanıkların iş birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı. Sanıklar hakkında değişen oranlarda hapis talebi İddianamede, sanık A.H. hakkında, 5 suçtan 21 yıldan, 46 yıla kadar, sanık A.E. başta olmak üzere diğer sanıklar C.K., N.D. ve R.Ç. hakkında ise 11’er yıldan 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Hazırlanan iddianame Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.
Muş Muş’ta dolandırıcılık operasyonu: 5 tutuklama Muş’ta yatırım vaadiyle dolandırıcılık yaptığı belirlenen şüphelilere yönelik Muş’ta düzenlenen siber operasyonda 5 kişi tutuklandı. Muş İl Emniyet Müdürlüğüne yapılan müracaat üzerine başlatılan soruşturmada, müştekinin kendisini arayan şahıslar tarafından yatırım vaadiyle dolandırıldığı belirlendi. Müştekinin, iki ayrı şirkete ait banka hesaplarına 26 işlemde toplam 2 milyon 352 bin 382 TL para gönderdiği tespit edildi. Soruşturma kapsamında yapılan incelemelerde, söz konusu paraların farklı şahıslara ait banka hesaplarına aktarıldığı, bu hesaplardan kripto para platformlarına yönlendirilerek kripto varlık alımı yapıldığı ve kripto cüzdanlara transfer edildiği belirlendi. Muş İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince 25.12.2025 tarihinde gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlarda, çeşitli illerde toplam 10 şüpheli yakalandı. Şüphelilerden 7’si adli işlemlerinin tamamlanması amacıyla ile getirilirken, 3 şüpheli ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. Bazı şüphelilerin adreslerinde bulunamadığı, bir kısmının ise yurt dışında olduğu tespit edildi. Şüphelilerin ikametlerinde yapılan aramalarda 13 cep telefonu, 6 SIM kart, 2 hard disk ve 1 hafıza kartı ele geçirildi. İle getirilen 7 şüpheli, 26.12.2025 tarihinde mevcutlu olarak adli makamlara sevk edildi. Şüphelilerden 1’i savcılıktan serbest bırakılırken, 1 şüpheli yurt dışı yasağı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 5 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine teslim edildi.
Bayburt Bayburt’ta ’Liseler Arası Münazara Yarışması’ devam ediyor Bayburt İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Liseler Arası Münazara Yarışması kapsamında ikinci münazara Aydıntepe Çok Programlı Anadolu Lisesi ile Bayburt Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri arasında gerçekleştirildi. Öğrenciler, eğitimde teknoloji ve insan ilişkisinin önceliğini tartıştı. Yarışmada, Aydıntepe Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrencileri ’Eğitimde teknolojik araçlar öncelikli olmalıdır’ tezini savunurken, Bayburt Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri ise ’Eğitimde öğretmen-öğrenci ilişkisi öncelikli olmalıdır’ tezi üzerinden görüşlerini dile getirdi. Belirlenen tezler doğrultusunda gerçekleşen münazarada öğrenciler; eleştirel düşünme, etkili ifade ve akademik tartışma becerilerini sergileyerek nitelikli bir tartışma ortaya koydu. Öte yandan, yarışmanın ilk münazarası ise Bayburt Lisesi ile Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri arasında Çoruh Kültür Merkezi’nde düzenlenmişti. İlk münazarada Bayburt Lisesi öğrencileri ’Eğitimin öncelikli amacı değerler eğitimidir’ tezini savunmuş, Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri ise ’Eğitimin öncelikli amacı bilgi aktarımıdır’ tezi üzerinden görüşlerini paylaşmıştı. Liseler Arası Münazara Yarışması ile öğrencilerin kendini ifade etmesine ve akademik gelişimlerine katkı sunulması amaçlanıyor.