GENEL - 14 Ocak 2020 Salı 12:25

İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı:

A
A
A
İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı:

Kocaeli’de düzenlenen Göç, Güvenlik ve Sosyal Uyum Bölgesel Üst Düzey Çalıştayı’nda konuşan İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, “Herkes Suriye’de sadece sorun üretti, var olan sorunların da artmasına neden oldu.

Kocaeli’de düzenlenen Göç, Güvenlik ve Sosyal Uyum Bölgesel Üst Düzey Çalıştayı’nda konuşan İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, “Herkes Suriye’de sadece sorun üretti, var olan sorunların da artmasına neden oldu. Bu da bize gösterdi ki Suriye’de birilerinin kendi çıkarları var, Türkiye’nin ciddi bir derdi var” dedi.



İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Başkanlığı ile Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) iş birliğinde düzenlenen Göç, Güvenlik ve Sosyal Uyum Bölgesel Üst Düzey Çalıştaylar Marmara Bölgesi toplantısı, Kocaeli’de gerçekleştirildi. Marmara Bölgesi’ni kapsayan tüm illeri kapsayan ve göç, güvenlik ve sosyal uyum konularının bölgesel düzeyde ilgili kurum ve kuruluşlarının üst düzey temsilcilerinin katılımıyla istişare edildiği çalıştaya İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Kocaeli Valisi Hüseyin Aksoy, Göç İdaresi Genel Müdürü Abdullah Ayaz, Uyum ve İletişim Dairesi Başkanı Dr. Aydın Keskin Kadıoğlu, BMMYK Türkiye Temsilcisi Vekili Jean Marie Garelli, İçişleri Bakanlığı İç Güvenlik Stratejileri Dairesi Başkanı Dr. Can Ozan Tuncer, Sakarya, Yalova, Bursa, İstanbul, Balıkesir, Çanakkale, Edirne, Tekirdağ, Kırklareli illerinin valileri ve belediye başkanları katıldı.



“Küresel olarak 70 milyon insanın zorla yerinden edilmesine sebep olmuştur”


Türkiye’de göç yönetimi, göç ve güvenlik, Türkiye’de yabancılara yönelik yürütülen uyum faaliyetleri, Suriye krizi ve insani yardımlar başta olmak üzere birçok konunun ele alınacağı çalıştayda konuşan BMMYK Türkiye Temsilcisi Vekili Jean Marie Garelli, Türkiye’nin küresel mülteci problemlerinin çözülmesi noktasında desteğine dikkat çekerek, “Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği olarak bizlerin ana odağında uluslararası korunmaya ihtiyacı olan kişiler vardır. Bu kişiler, ölümler, savaş ve çatışma sebebi ile güvenlik anlayışı yüzünden evlerini terk etmek zorunda kalmış ve uluslararası sınırları aşmışlar kadınlar, erkekler ve çocuklardır. Günümüzde yaşanan pek çok risk sayıları, karmaşıkları ve giderek uzayan süreleri arttırmış, küresel olarak 70 milyon insanın zorla yerinden edilmesine sebep olmuştur. Bu kişilerin 25 milyonu uluslararası korunma bekleyişiyle sınırları aşmış mültecilerden oluşmaktadır. Bu kişilerin yarısı 18 yaşının altındadır” dedi.



“Suriye ülke olarak geçen 9 yılda 600 binden fazla insanını kaybetti”


Daha sonra konuşan İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Suriye’de yaşanan sorunlara değinerek, “Suriyeli kardeşlerimizin savaşmadıkları, zulme direniş göstermediklerini söylemek de doğru değildir. Suriye ülke olarak geçen 9 yılda 600 binden fazla insanını kaybetti. Bu Lüksemburg’un nüfusundan fazla bir rakam. 1 milyondan fazla insan yaralandı. Ülke nüfusunun üçte ikisi evinden oldu. Böylesi bir insanlık dramının yaşandığı ortamda ülkemiz insanı, vicdani ve ahlaki görevini yerine getirerek, kapısına sığınanların ırkını, dinini, rengini, dilini, cinsiyetini ayırmaksızın hiç tereddüt etmeden kabul etti. 9 yıllık süreçte kayıt altına alınmaktan çeşitli faaliyetlere kadar ülkemiz atmış olduğu adımlarla kültürüne ve tarihine özgü karakterini içeren kendine has göç yönetimini değiştirmiş ve tüm dünyaya duyurmuştur” diye konuştu.



“Türkiye şu an göçmenlerin hedefi haline geldi”


Türkiye’nin bölgede yaşanan sorunlardan en çok etkilenen ülke olduğunu belirten Çataklı, “Bu çerçevede devletlerin göçleri engellemek yerine onları yönetmeyi amaçlayan rasyonel çözümlerin üretilmesi ve ilk etapta olumsuz gibi görülen bu durumun avantaja çevrilecek akıl katması, her zaman daha yararlı olacaktır. 2019’da 40 milyondan fazla turist ağırlayan Türkiye, dışa açılmayla düzenli ve düzensiz gölerin hedefi haline gelmiştir. Türkiye 1980’lerden itibaren özellikle Orta Asaya, Orta Doğu ve Afrika ülkelerinin savaş ve istikrarsızlıklarından fazlasıyla etkilenmiştir. Önceleri göçmenlerin Avrupa’ya geçmek için kullandığı ülkeyken, şu an göçmenlerin hedefi haline geldi. Bu etrafımızdaki istikrarsızlıklardan kaynaklanmaktadır. Suriye, Irak, Afganistan’da neredeyse benim doğumumdan beri devam eden durum, ekonomik olarak Pakistan ve Bangladeş’teki durum, iç savaşların hepsi bize dönük isteği arttırıyor. Böyle bir sosyolojik gerçek var çevremizde. Kabullenmek istemesek de çok sayıda din ve inançtan inşalar ülkemize geliyor ve biz onlarla birlikte yaşamak zorunda kalıyoruz” şeklinde konuştu.



“Mülteci düşmanlığını körükleye kimsenin hakkının olmadığını söylemek isterim”


Mülteci düşmanlığı körüklemeyi hedefleyen bir algı yönetimin olduğunu ifade eden Çataklı, “Göç söz konusu olduğunda elbette ki gündeme gelen önemli konulardan birisi de bu anlamda birlikte yaşama kültürüdür. Bu konu uluslararası süreçte daha fazla gündeme gelmesinin nedeni, mültecilerin göç ettikleri yerlerde toplumsal yapıyı bozduğuna dair bir algıdan kaynaklanmaktadır. Son dönemlerde ülkemizde bu söylemlerin arttığını üzülerek söylemek isterim. Şunu da belirtmek isterim ki hiç kimsenin küçük siyasi hesapları ve ideolojik saplantılarıyla nedeniyle göçmen ve mülteci düşmanlığını körükleyerek, aziz milletimizin bu konuda göstermiş olduğu alicenaplığına leke sürmeye hakkı olmadığını söylemek isterim. Türkiye’nin böyle devasa bir göçü ciddi ve devam eden toplumsal ve güvenlik sorunları yaşamadan yönetmeyi başardığını biliyoruz ve rahatlıkla ifade edebiliyoruz” ifadelerini kullandı.



“Suriye’deki gelişmelerin birinci derece etkilediği ülke Türkiye oldu”


İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı sözlerini şu şekilde sürdü: “Türkiye’de bulunan Suriyelilerin neredeyse tamamı yüzde 98’den fazlası, kamplar dışında şehirlerde, bizlerle yaşıyor. Bu sonucun ortaya çıkmasında milletimizin müthiş bir fedakarlığı var. İl Müdürlüklerimizin, güvenlik güçlerimizin, valiliklerimizin, il müdürlüklerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın da önemli fedakarlıkları var. Bunun altını çizmek isterim. Dolayısıyla bu konuda özenli bir çalışma ortaya konuldu. BU süreç hassasiyetle takip edildi. Çeşitli aksaklıklar ve zor günler geçirmekle beraber aşırı bir olumsuzluk yaşamadık. Suriye’deki gelişmelerin birinci derece etkilediği ülke Türkiye oldu. Bu sadece Suriye ile alakalı bir durum değil. Irak’ta bir sorun çıktı, Irak’ta sorun çıktı, Azarbeycan’da sorun çıktı Türkiye’ye geldiler. Halen Karadeniz’in karşısından gelen kardeşlerimiz var. Dünyanın neresinde başı sıkışan olursa, başını kaldırdığında bu toprakları görüyor. Dolayısıyla çevremizde yaşanan sıkıntılardan en çok etkilenen biziz. Varlığı sınırlarıyla ifade edilemeyen bir ülke."



“Suriye’de birilerinin kendi çıkarları var, Türkiye’nin ciddi bir derdi var”


“Suriye’de 9 yılı aşkın süredir devam etmekte olan bu sorunda bizzat kendi askeri varlığıyla veya vekalet verdiği güçlerle müdahil olan ülkelerden Türkiye dışında hiçbiri, ürettikleri politikaların insani sorunlarıyla yüzleşmektedir. Kendi ürettikleri insani sorunları çözmek için hiçbiri elini taşın altına koymadı. Herkes sadece sorun üretti, var olan sorunların da artmasına neden oldu. Bu da bize gösterdi ki Suriye’de birilerinin kendi çıkarları var. Oysa Türkiye’nin ciddi bir derdi var.”


Yapılan konuşmaların ardından, çalıştayın ilk oturumu sona erdi. Çalıştayda, gün boyunca sürecek olan oturumlarda sorunların konuşulmasına devam edilecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Bodrum’u heyecanlandıran yarış sona erdi Muğla’nın Bodrum ilçesinde 3 gün boyunca süren otomobil yarışında Ali Türkkan-Oytun Albayrak Genel klasman 1’incisi oldu. Karya Otomobil Spor Kulübü (KAROSK) tarafından düzenlenen Petrol Ofisi Maxima 2024 Türkiye Ralli Şampiyonası üçüncü ayağı Rally Bodrum nefes kesen bir mücadeleye sahne oldu. 7’den 70’e insanların akın ettiği yarışlar ödül töreniyle sona erdi. Jandarma 185. yılına özel etabında en iyi zamanı yapan Türkkan-Albayrak, jandarma özel ödülünü de kazanırken, ekip aynı zamanda sınıf 3 birinciliğinin de sahibi oldu. Cuma günü Bodrum’da başlayan ve 3 gün boyunca süren Rally Bodrum için mücadele eden otomobiller görsel şölen oluşturdu. Bodrum’un bir ucundan diğer ucuna kadar yarışan pilotlar zaman zaman nefes kesti. Özellikle köy yollarından ve köylerden geçen otomobilleri köy halkı ise pür dikkat izledi. Çizilen rotada Bodrum İlçe Jandarma ekipleri ve Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekipler üst düzey güvenlik önlemi alarak güvenliği sağladı. Kıyasıya geçen mücadelenin ardından Castrol Ford Team Türkiye takımından Ali Türkkan-Oytun Albayrak ekibi Genel klasmanda 1’inci oldu. Genel klasman 2’ncisi ise GP Garage My Team’den Ümit Can Özdemir-Kutay Ertuğrul ekibi oldu. Mücadelede 3’üncülüğü Parkur Racing takımından Kerem Kazaz-Corenitn Slyverstre ekibi oldu. Kazaz-Slyverstre, gençler birinciliğinin yanı sıra organizasyon TECNO özel ödülünü de kazandı. Bodrum ve Milas’ın doğal güzelliklerini gözler önüne seren asfalt zeminli etaplara 2 gün süren 476 kilometre uzunluğundaki rallinin Markalar birincisi Castrol Ford Team Türkiye olurken, Takımlar birinciliğini de GP Garage My Team elde etti. Muğla Büyükşehir Belediyesi, Bodrum Kaymakamlığı, Milas Kaymakamlığı, Bodrum Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü ve Bodrum Belediyesi tarafından desteklenen sponsorların ve Bodrum Gazeteciler Cemiyeti katkıları ile gerçekleştirilen organizasyon finiş seremonisi ile sona erdi. Törende dereceye giren sporcular Muğla İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ali Gemalmaz, Bodrum Kaymakamı Mustafa Çit, Bodrum İlçe Jandarma Komutanı Gökhan Kurgan, Bodrum Belediye Meclis Üyeleri Abdullah Engin Başol ve Seha Ergene ile sponsor firma yetkililerinden aldılar. Yarışın Sınıf 4 ve İki Çeker birinciliğini Atış Motorspor’dan Refik Bozkurt-Soner Tamer elde ederken, Sınıf 5 birincisi Hypco Neo Motorspor’dan Kübra Denizci Keskin-Onur Vatansever, Master pilotlar birincisi GP Garage My Team’den Uğur Soylu, kadın pilotlar birincisi Burcu Çetinkaya kadın co-pilotlar birincisi İtalyan Fabrizia Pons oldular. 35 yaş üzeri klasik ralli otomobillerine açık historic klasmanında Parkur Racing’den Kemal Gamgam-Orkun Demir bir zafere daha imza atarken, ikinciliğin sahibi Fiat 131 S ile Ahmet Tınkır-Rafet Yılmaz ekibi oldu. Bu yıl Celal Gülerhan anısına düzenlenen TOSFED Ralli Kupası klasmanında ise Ankaralı genç ekip Berkay Erdoğan-Muhammed Mataracı birinciliğe uzanırken ekip aynı zamanda Kategori 4’te ilk sırada yer aldı. Taner Oruç-Onur Sırımoğlu ikinci ve Kategori 2 birincisi, Sencan Kırıkkaya-Tezcan Başar da üçüncü oldular. Kategori 3’te en hızlı ekip Alp Atak-Alperen Tetik olurken, kadın pilotlar birinciliğini kızı Zeynep Tümerkan ile yarışan Çiğdem Tümerkan, kadın co-pilotlar birinciliğini de Faruk Sayın ile yarışan Cansu Açar kazandı.
İstanbul Yurtta hava durumu Yapılan son değerlendirmelere göre, yurt genelinin parçalı yer yer çok bulutlu, Marmara’nın kuzey ve doğusu, İç Ege, Doğu Akdeniz’in Toroslar mevkii, İç Anadolu, Batı ve Orta Karadeniz ile Osmaniye, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Gaziantep ve Kilis çevrelerinin sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların; öğleden sonra Kastamonu, Çankırı, Kırıkkale, Yozgat, Kırşehir ve Çorum çevreleri ile Ankara’nın doğu kesimlerinde kuvvetli olması bekleniyor. Güney ve iç kesimlerde toz taşınımı beklenmektedir. Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre, hava sıcaklıkları güney ve doğu bölgelerde mevsim normalleri üzerinde, diğer bölgelerde mevsim normalleri civarında seyredecek. Rüzgarın genellikle kuzeyli yönlerden, güney ve doğu kesimlerde güneyli yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, Marmara’nın batısı ile Kuzey Ege kıyılarında kuzey ve kuzeydoğu yönlerden kuvvetli olarak (40 -60 km/saat) esmesi bekleniyor. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı (Yağışların; öğleden sonra doğu kesimlerinde yerel kuvvetli olması bekleniyor.) 24 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak yağışlı 16 İzmir: Parçalı bulutlu 26 Adana: Parçalı yer yer çok bulutlu, öğleden sonra kuzey çevreleri sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 33 Antalya: Parçalı bulutlu 28 Samsun: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 21 Trabzon: Parçalı ve çok bulutlu 17 Erzurum: Parçalı ve az bulutlu 25 Diyarbakır: Parçalı bulutlu 32
İstanbul İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi. Operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini belirterek operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya şunları kaydetti: "Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kasten adam öldürmeye teşebbüs, iş yerlerine yönelik çok sayıda molotofkokteyli ve silahlı saldırı, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı kanuna muhalefet, tehdit ve mala zarar verme suçlarını işledikleri tespit edildi. Operasyon sonucu 3 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda şarjör ve fişeğe el konuldu. Operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.