GÜNDEM - 01 Ağustos 2025 Cuma 12:01

Adil Kurban: "Enflasyon farkı zam değildir"

A
A
A
Adil Kurban: "Enflasyon farkı zam değildir"

HEKİMSEN Genel Başkanı Uzm. Dr. Adil Kurban, memur maaşlarının son 10 yılda enflasyon karşısında eridiğini belirterek, "Enflasyon farkı zam değil, telafidir" dedi. Yetkili sendikanın toplu sözleşmelerde memura kaybettirdiğini vurgulayan Kurban, "Dayanışma aidatı adı altında rızasız kesinti anayasal haklara aykırıdır" ifadelerini kullandı. Kurban, gerçek refah artışı ve sendikal özgürlük için tüm memurları birlikte mücadeleye çağırdı.


HEKİMSEN Genel Başkanı Uzm. Dr. Adil Kurban, son 10 yılda memur maaşlarında yaşanan kaybı rakamlarla ortaya koyarak, "Enflasyon farkı zam değildir, yalnızca telafi çabasıdır" dedi. Kurban, yetkili sendikanın performansını sert sözlerle eleştirirken, "Zamları belirleyen sendika değil, TÜİK’tir" çıkışıyla dikkat çekti. Gündeme gelen dayanışma aidatı teklifine de sert karşı çıkan Kurban, bu uygulamanın anayasal haklara açıkça aykırı olduğunu ifade etti.



"Enflasyon farkı zam değildir"


HEKİMSEN Genel Başkanı Uzm. Dr. Adil Kurban, "Son 10 yılda memur maaşlarına yapılan toplu sözleşme zamları, neredeyse her defasında enflasyonun gerisinde kaldı. Yetkili sendika, masa başında memurların alım gücünü koruyacak hiçbir kazanım üretemedi. Sonuç olarak kamu çalışanları her yıl daha da fakirleşti. Enflasyon farkı, maaşların erimesini engellemek için yapılan geçici bir telafidir. Gerçek zam, enflasyonun ötesinde bir artıştır ve refah seviyesini yükseltir. Bugün aldığımız zamlar, aslında dün kaybettiklerimizin sadece bir kısmını karşılıyor ve yıllara bakıldığında kümülatif olarak ne kadar fakirleştiğimizin de göstergesini görüyoruz. Üstelik enflasyon oranını da tartışmıyoruz. 2015-2025 arası 21 zam döneminde tam 19 kez memura verilen zam, TÜİK enflasyonunun bile altında kalmıştır. Bu tablo, etkisiz toplu sözleşmelerin ve memura değer vermeyen anlayışın açık ispatıdır" diye konuştu.



"Dayanışma aidatı mı zorunlu üyelik mi?"


Yeni bir teklifin masada olduğunu söyleyen Kurban, "4688 sayılı Kanun’da değişiklik talep eden Memur-Sen, yetkili sendikaya üye olmayanlardan da aidat kesilmesini istiyor. Buna da ’Dayanışma aidatı’ adını veriyor. Gerekçeleri hazır; ’Toplu sözleşmeyi biz yapıyoruz, emek veriyoruz.’ Pardon onların toplu sözleşmeye katılıp katılmaması bizim tercihimiz miydi? Lütfen hiç katılmasınlar zira ne zaman katıldılarsa biz zarara uğradık. Biz de diyoruz ki bunca yıl bize kaybettirdiklerinizi bize siz ödeyin. Ne de olsa bu kadar üyeyle devletin size ödediği yaklaşık ayda 800 milyon TL paranız var. Bu kadar parayı ne yaptığınız, hakikaten bizleri merak ettiriyor" şeklinde konuştu.



"Yetkili sendika olmanın bedelini neden diğer sendikaların üyeleri ödesin?"


Adil Kurban, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Bu emek, memuru yıllarca sefalet zammına mahkum eden bir emek mi? 21 toplu sözleşme döneminde 19 kez enflasyonun gerisinde kalan zamlar mı bir başarı oluyor? Ve asıl mesele şu; yetkili sendika olmanın bedelini neden diğer sendikaların üyeleri ödesin? Rızası olmayan memurun cebinden aidat nasıl kesilebilir. Bu teklif; örgütlenme özgürlüğüne, sendikal tercih hakkına, anayasaya aykırı bir müdahaledir. Tüm memurlara sesleniyoruz. Bu teklif size ne kazandırıyor? Yoksa sadece yetkili sendikanın kasasını mı dolduruyor? Gerçek şu ki zamları yetkili sendika değil, TÜİK belirliyor. Eğer emek karşılığı aidat kesilecekse bu emek TÜİK’indir"



"Emekçinin sırtından değil, emeğin hakkından yanayız"


HEKİMSEN olarak memurun özgürlüğüne, hakkına, hukukuna sahip çıktıklarının altını çizen Adil Kurban, "Toplu sözleşme masasında hem adil temsil, hem de gerçek refah artışı için buradayız. Zorla aidata değil, gönüllü desteğe inanıyoruz. Emekçinin sırtından değil, emeğin hakkından yanayız. Toplu Sözleşme de kanunlarımız zıttına kararlar alınması, hiçbir şekilde hukuk sistemimiz tarafından durdurulamamaktadır. Zira davalar, istinaf ve Yargıtay süreçleri bittiğinde yeni toplu sözleşme yapılmaktadır. Katılan hiçbir yetkili de bu kanunlara zıt dememektedir. Halbuki meclisimizin üçte biri ya avukat veya hukukçudur. Gerçek zam istiyorsan, dayatmaya karşı çıkıyorsan, sendikal özgürlüğüne sahip çıkıyorsan HEKİMSEN çatısı altında birleş" ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun İlkadım’dan geleceğe temiz miras: 204 bin kilo atık toplandı Samsun’un İlkadım Belediyesi, gelecek nesillere daha yaşanabilir, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre bırakmak amacıyla yürüttüğü sıfır atık çalışmaları kapsamında, ilçe genelinde toplam 204 bin kilogram atık topladı. Atık oluşumunu en baştan azaltmayı, oluşan atıkları kaynağında ayrıştırmayı, mümkün olanların geri kazanımını hedefleyen ve çöpe giden atığı en aza indirmeyi amaçlayan İlkadım Belediyesi, sıfır atık çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor. Atık toplama faaliyetlerine kararlılıkla devam eden İlkadım Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğünce, ilçe genelinde toplam 204 bin kilogram atık malzeme toplandı. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, "Gelecek nesillerimize daha yaşanabilir, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre bırakabilmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz" dedi. Toplanan atıkların uygun şartlarda saklanarak geri dönüşümünün ya da imhasının sağlandığını söyleyen Başkan İhsan Kurnaz, "Doğal kaynakların korunması, enerji ve ham madde tasarrufu sağlamak, çevre kirliliğinin azaltılması, iklim değişikliğiyle etkin mücadele ve geri dönüşümün ekonomiye katkısını da göz önünde bulundurarak sıfır atık çalışmalarımıza devam ediyoruz. İlçe genelinde yürüttüğümüz sıfır atık çalışmaları kapsamında 4 bin 620 kilogram ambalaj, bin 600 kilogram atık pil, 2 bin 121 kilogram atık yağ, 2 bin 259 kilogram atık ilaç ve 194 bin kilogram atık tekstil ürünü topladık. Topladığımız ürünlerden geri dönüşüme kazandırılacak olan atıkları geri dönüşüme kazandırıyor, imha edilmesi gereken atıkları ise bu konuda yetkili firmalara göndererek imha edilmesini sağlıyoruz. İlkadım’da sıfır atık ve temiz çevre konularında daha da önemli adımlar atacağız" diye konuştu. Sıfır atık ve geri dönüşüm konularında vatandaşların daha duyarlı olmaları, atıklarını bilinçli bir şekilde ayrıştırarak ilgili atık toplama kutularına bırakmaları gerektiğini hatırlatan Başkan İhsan Kurnaz, "Sıfır atık bilincinin yaygınlaştırılması ve sürdürülebilir çevre hedeflerimiz doğrultusunda İlkadım Belediyesi olarak, içerisinde ’Sıfır Atık Yönetim Sistemi’ projesinin de yer aldığı ’Kalkancı Sıfır Atık Mahallesi’ projemiz devam ediyor. Projemiz için aldığımız hibelerle 4 adet sıfır atık toplama aracını belediyemiz envanterine aldık. Çevre dostu projelerle hem doğal kaynaklarımızın korunmasına katkı sağlamak, gelecek nesillere daha temiz ve yaşanabilir bir çevre bırakmak, belediyemizin atık toplama kapasitesini artırmak ve geri dönüşüm faaliyetlerimizi daha sistemli ve hızlı yürütebilmek için de hibe başvurularımız var. Daha temiz bir gelecek için vatandaşlarımızın da desteğiyle daha sürdürülebilir bir çevreye kavuşacağız" şeklinde konuştu.
Bolu Bu kareler film setinden değil, ilkokuldan Bolu Köroğlu İlkokulu’nda okul binasının iç kısmında bulunan atıl alanda "Yaşayan Müze" projesi hayata geçirildi. 2. sınıf öğrencileri, yeni oluşturulan bu alanda Bolu’nun geçmişini, kültürünü ve mutfağını canlandırarak ziyaretçileri tarihi bir yolculuğa çıkardı. Çıkınlar Mahallesi’nde bulunan Köroğlu İlkokulu’nda, Yerli Malı Haftası ve Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli etkinlikleri kapsamında dikkat çeken bir projeye imza atıldı. 2/B sınıfı öğretmeni Esengül Acar ve velilerin iş birliğiyle, okul binasının iç kısmında bulunan ve bugüne kadar atıl durumda olan üstü kapalı boş alan, etkinlik alanına dönüştürüldü. Okula kazandırılan bu yeni sosyal alanda, 2. sınıf öğrencileri ve Sınıf Öğretmeni Esengül Acar koordinesinde "Yaşayan Müze" etkinliği düzenlendi. Miniklerden geçmişe vefa Okulun mimarisine kazandırılan yeni alanda kurulan müzede, 1970 ve 1980’li yılların Bolu yöresel kıyafetlerini giyen minik öğrenciler, adeta zamanı geriye sardı. Öğrenciler, hazırlanan özel dekorlar eşliğinde buğday öğütme, yün eğirme, halı dokuma ve yöresel çeyiz hazırlama gibi unutulmaya yüz tutmuş geleneksel el sanatlarını uygulamalı olarak canlandırdı. Miniklerin performansı, veliler ve öğrenciler tarafından ilgiyle izlendi. Yöresel lezzetler tanıtıldı Etkinlikte kültürel canlandırmaların yanı sıra gastronomi şöleni de yaşandı. Öğrenci ve velilerin imece usulüyle hazırladığı Bolu mutfağının demirbaşları; keşli cevizli erişte, kızılcık tarhanası, kabaklı gözleme, kanlıca mantarı, kaşık sapı, acem pilavı, lahana sarması ve Kıbrıscık kürülü sergilendi. Okulun yeni atmosferinde sunulan ikramlar, ziyaretçilere eski günleri hatırlattı. Etkinliğe katılan Bolu İl Milli Eğitim Müdürü Fatih Öncü, okula kazandırılan alanda kurulan stantları tek tek gezdi. Öncü, yöresel kıyafetler içindeki öğrencilerle sohbet ederek, sergiledikleri performanslardan dolayı tebrik etti. "Bolu’muza ait yöresel ne varsa hepsini canlandıracağız" Etkinliğin yürütücüsü Köroğlu İlköğretim Okulu 2/B sınıfı öğretmeni Esengül Acar, etkinlik öncesinde yaptığı açıklamada, "2025 yılının Aile Yılı olduğunu vurgulamak için velilerimizle birlikte Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında, Yerli Malı Haftası etkinlikleri çerçevesinde Bolu’muzun tarihi ve kültürel yönlerini tanıtmak amacıyla Yaşayan Müze sergimizi hazırlamış olduk. Hazırlamış olduğumuz bu sergide Bolu’muzun tarihi, yöresel yemekleri ve kıyafetleri tüm okulumuzun öğrencilerine tanıtılmıştır. Şimdi burada öğrencilerimiz, serginin bütün bölümlerini sizlere canlandıracaklar. Bir kısmı yöresel türkülerimizi söyleyecek, yöresel yemeklerimizin tanıtımı yapılacak. Eskiden değirmenlerde buğday öğütülürdü, bunu canlandıracaklar. Yün eğirecekler, halı dokuyacaklar. Eskiden yöresel çeyiz sermelerimiz olurdu, onları canlandıracağız. Aklımıza gelebilecek Bolu’muza ait yöresel ne varsa hepsini canlandıracağız. Bu etkinliği okulumuzda ilk kez yapıyoruz. Okulumuzun tüm öğrencilerinin yararlanması, Bolu’muzun tarihi kıyafetlerini ve yöresel yemeklerini görmeleri ve öğrenmeleri amacıyla, okulumuz genelini kapsayacak şekilde bu etkinliği düzenledik. Bu konuda destek olan bütün velilerime teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.