EKONOMİ - 07 Mayıs 2020 Perşembe 13:37

Avrupa’nın en büyük rulman üreticilerinden SC Rulmenti SA’dan ihracata devam mesajı

A
A
A
Avrupa’nın en büyük rulman üreticilerinden SC Rulmenti SA’dan ihracata devam mesajı

Avrupa’nın en büyük rulman üreticilerinden biri olan SC Rulmenti SA, bin 100 çalışanıyla korona virüs pandemisi sürecindeki tüm zorluklara rağmen ihracata devam ediyor.

Avrupa’nın en büyük rulman üreticilerinden biri olan SC Rulmenti SA, bin 100 çalışanıyla korona virüs pandemisi sürecindeki tüm zorluklara rağmen ihracata devam ediyor.


Bera Holding’e bağlı Romanya’da faaliyet gösteren SC Rulmenti SA şirketinin CEO’su Doğan Güreş, pandemi ve sonrasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Sektörün bugünü ve yarınına dair bilgiler veren Güreş, “Rulman sektörü, endüstrileşme ve Sanayi Devrimi’nin başlangıcıyla dünya literatürüne girmiş olup, sanayi gelişimi ile doğru orantılı olarak stratejik vasfını korumaktadır. Sanayileşmenin teknoloji ile beraber evrimleşmesi ile rulman sektörü de gelişmeye ve ürün yelpazesini genişletmeye devam etmektedir. 20 sene önce pazarda olmayan yüzlerce Çinli üreticinin fiyat rekabeti dolayısıyla rulman sektörü küresel olarak fiyat-kalite endeksi geniş bir yelpazeye yayılmış durumdadır. 1953’ten bu yana, 70 yıla yakın köklü URB markası ile Romanya’da üretim yapan SC Rulmenti SA, global rekabette pazardaki konumunu her geçen gün güçlendirecek potansiyele haizdir” dedi.



"Korona virüs pandemisi döneminde önlemlerimizi aldık, ihracata devam ettik"


URB olarak korona virüs pandemisi döneminde aldıkları önlemleri sıralayan Güreş, “Avrupa’nın en büyük rulman üreticilerinden biri olarak bin 100 çalışanımızla tüm zorluklara rağmen dünya ülkelerine olan ihracatımıza devam ettik. Bu süreçte çalışanlarımızın sağlığı mutlak önceliğimiz olmuştur. Güvenli ve sürdürebilir bir çalışma ortamının hazırlaması için bünyemizde oluşturduğumuz ‘Salgın Krizi Yönetim Komisyonu’ önerilerini harfiyen yerine getirirken global gelişmeleri yakından takip ettik. Yeniden hazırlanan önlemler prosedürü ve ‘Pandemi Eylem Planı’ ile riski asgari seviyede tutmayı başardık. Fabrika giriş-çıkışlarına termal kameralar, dezenfeksiyon tüneli ve ateş ölçerler yerleştirdik. Vardiya/eleman sayısını düşürerek ‘Azaltılmış Çalışma Modeli’ne geçtik. İş istasyonlarımızın ara mesafesini en az iki metre olacak şekilde düzenledik. Çalışanlarımızın fabrika alanı içerisindeyken her daim maske ve eldiven ile bulunmalarını sağladık. Elbise değişimi ve soyunma odaları kullanımını geçici olarak kaldırdık. Risk grubu içerisinde bulunan çalışanlarımızı (İleri yaş, hamile, evde bakılacak çocuğu olan vb.) evlerine gönderdik. Yurt dışından gelen çalışanların on dört günlük karantina kurallarına uymalarını sağladık. Bu olağanüstü süreçte üretim ve sevkiyatlarımızın kesintisiz devamı için dikkatli ve özenli bir performans ortaya konulmuştur. URB ailesi olarak temenni ve beklentimiz bu sancılı sürecin bir an önce geride kalması ve Türkiye ile birlikte Romanya’nın da bir an önce normalleşme sürecine kavuşmasıdır” şeklinde konuştu.



“Özel rulman modelleri için ortak projelerin devamı yönünde ortak bir iradeye sahibiz”


URB markası olarak yeni yatırımlar, odak alanları ve önceliklerine dair bilgiler veren Doğan Güreş, sözlerine şöyle devam etti:


“Dünya ülkelerinde sanayi ve teknolojik gelişmeler ilerledikçe rulman sektörü de paralel olarak gelişmeye ve ticari olarak talep artışı göstermeye devam edecektir. Bu doğrultuda biz de kendimizi yenilemek ve her anlamda şirketimizi geleceğe hazırlamak zorundayız. Odak alanımız iki noktada ön plana çıkmaktadır; İlk olarak, mevcut ürün yelpazemizi genişletirken, ikincil olarak yeni pazarlara açılmayı da sürdürüyoruz. İş ortaklarımız ile birlikte, onların spesifik ihtiyaçlarına göre tasarım iyileştirilmeleri üzerinde çalışmaktayız. Özel rulman modellerini gerçekleştirmek üzere ortak projelerin artarak devamı yönünde ortak bir iradeye sahibiz. Son dönemde ‘Fıçı Makaralı Rulmanlar’da artırılmış yük kapasitesi ve makara optimizasyonuna sahip ‘E’ serisi ile başlattığımız modernleştirme projesi büyük ilgi uyandırdı. Yine elektrik izolasyonuna sahip olan, elektrik motorları veya yüksek-akım demir yolu lokomotiflerinde kullanılan özel kaplamaları izolasyon rulmanları, yeni ürün yelpazemizin rekabet gücü yüksek ürünleri olacaktır.”


Üretimdeki verimliliği artırarak ve maliyet düşürerek rakiplerine karşı avantajlı bir ortam yakaladıklarını belirten Güreş, “Bu noktada demir yolu rulmanlarının hızlandırılmış üretim hattı ile bu pazarın yüksek nitelikteki ürün talebini karşılarken rekabet gücümüzü de artırdık. Yine rulman sektöründeki büyük oyuncular ile geliştirdiğimiz ortak projelerle sektörün kapasite artırım taleplerini yeni yatırımlarla birlikte gerçekleştirmeyi istiyoruz” dedi.



“Her kriz dönemi aynı zamanda bir fırsat dönemidir”


Korona virüsün tüm dünyayı olduğu gibi Romanya ve rulman sektörü de etkilediğini ifade eden Güreş, “Her kriz dönemi aynı zamanda bir fırsat dönemidir. Bu dönemde ticari faaliyetlerimiz etkilenmekle beraber birtakım yeni imkanlardan da faydalanma fırsatı bulduk. Romanya hükümetinin bu zor dönemi kolaylaştırmak için sunduğu ilave tedbirler Türkiye’deki imkanlara benzer nitelikteydi. Yüksek istihdam gösteren bir işveren olarak, ‘Kısa Çalışma Programı’nı Romanya yasalarına göre hayata geçirdik. Demir-çelikten liman vinçlerine, petrol üretiminden demir yollarına, enerji üretiminden otomotive kadar geniş bir yelpazede vazgeçilmez ürün olan rulman talebi de global ekonominin canlanmasıyla tam gaz ilerleyecektir. Bu döneme hazır olan üreticiler sektörün canlanması sonrasında oluşacak rekabette pastadan büyük dilimi alacaklardır. Biz URB olarak geleceğe hazırız ve tüm tedbirleri almış durumdayız” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Sözcüsü Çelik’ten DEM Parti’ye eleştiri: "Kimse meşru siyaset alanında aldığı yetkiyi gayrimeşru birtakım girişimler için kullanamaz” AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, DEM Parti’yi eleştirerek, "Kimse meşru siyaset alanında aldığı yetkiyi gayrimeşru birtakım girişimler için kullanamaz” dedi. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Yürütme Kurulu toplantısının devam ettiği sırada basın toplantısı düzenledi. Çelik’in gündeminde İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak Ziyareti ve DEM Partili yöneticilerin milli değerlere yönelik tutumu vardı. “Söz konusu Siyonizm olunca bütün hak ve hürriyetler askıya alınıyor” Gazze’deki durumun birinci gündem olmaya devam ettiğini bildiren Çelik, “Uluslararası Adalet Divanı kararlarına ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına rağmen hiçbir güç Netanyahu Hükümeti’nin soykırımcı politikasını durduramıyor. Son dönemde meydana gelen bütün protestoların neticesi olarak gündeme gelen birtakım eylemlerde görülen şudur ki; verilen tepkiler Gazze meselesinde insani bir duruşu bastırmaya insanlığın ve vicdanın sesine tepki vermeye dönük olaraktır. Düşünceye, felsefeye, vicdana vurulan bu ters kelepçe şu anda en önemli gündem maddesi olmaya devam ediyor. Söz konusu Siyonizm olunca bütün temel hak ve hürriyetler askıya alınıyor. Siyonizmin karşısında insanlığın birikimi olan basın ve ifade hürriyeti tamamen işlevsiz hale getiriliyor” ifadelerini kullandı. “(Irak) Tek seferde en çok anlaşma imzalanan ziyaret budur” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak ziyaretine ilişkin konuşan Çelik, 12 yıl aradan sonra Irak’a gidildiğini hatırlatarak, “Irak’ta pozitif yöndeki bu gelişmeleri görmek 12 yıl aradan sonra son derece memnuniyet verici oldu. Görüşmenin başlıkları çok kapsamlıydı; terörle mücadele, sınır aşan sular, güvenlik, savunma sanayii, ticaret, sağlık, enerji, iletişim, ulaşım gibi konularda çok kapsamlı değerlendirmeler yapıldı” diye konuştu. Çelik ayrıca “Tek seferde en çok anlaşma imzalanan ziyaret budur. Yaklaşık 27 kalemde anlaşma imzalanmıştır” açıklamasında bulundu. Irak’ın terör örgütü PKK’yı yasaklı örgütler listesine almasını olumlu olarak değerlendirdiklerini belirten Çelik, “Irak makamlarının PKK’yı yasaklı örgütler listesine almasını elbette memnuniyetle karşılıyoruz ama doğrudan terör örgütleri listesine alması gerektiğini de ifade ediyoruz. PKK Irak’ın toprak bütünlüğüne de halkına da karşı olan bir terör örgütüdür” ifadelerini kullandı. “Hiç kimse meşru siyaset alanında aldığı yetkiyi gayrimeşru birtakım girişimler için kullanamaz” Konuşmasının devamında DEM Parti yöneticilerin milli değerlere karşı olan tutumunu eleştiren Çelik, “Bazı DEM Parti yöneticileri İstiklal Marşı’na saygısızlık yapıyorlar, bayrağımıza saygısızlık yapıyorlar, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e saygısızlık ve Cumhurbaşkanımıza saygısızlık yapıyorlar. İstiklal Marşımız, bayrağımız, Atatürk ve devletin başı olarak Cumhurbaşkanımız konusunda gösterilmesi gereken saygı hem siyasetin gereğidir hem de ilkelerin gereğidir. Hiç kimse meşru siyaset alanında aldığı yetkiyi gayrimeşru birtakım girişimler için kullanamaz” şeklinde konuştu. Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çelik, “Türkiye’de artık Parlamenter Sistem ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini bilek güreşi gibi bunu sunmaktan artık vazgeçmek lazım. Vatandaş kararını vermiştir ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi milletimizin iradesiyle onaylanmıştır ve ülkemiz bu sistemle yönetilmektedir” dedi. Öğretmen atamaları Çelik, öğretmen atamalarına ilişkin soru üzerine, “Onunla ilgili takvim çalışıyorlar. Sayı da çalışıyorlar. Ama kısa zamanda açıklarlar. Kendileri her zaman bizim gündemimizde, kuşkusuz sadece bu konularla ilgili olarak değil diğer konularla da ilgili olarak. Takvim çalışması yapılıyor. Yakında açıklanır” cevabını verdi. “Bu açıklamayı yanlış bir açıklama olarak değerlendiriyoruz" Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yabancı bir medya kuruluşuna verdiği röportajda Hamas’a dair açıklamalarının sorulması üzerine, “Bu açıklamayı yanlış bir açıklama olarak değerlendiriyoruz. Hamas’ın bir terör örgütü olarak suçlanması tamamen yanlıştır. Ortada bir terör varsa Netanyahu hükümetinin soykırımcı politikasıdır” yanıtını verdi.