SPOR - 07 Ağustos 2022 Pazar 14:31

Konya, 2022 İslam Ülkeleri Spor Başkenti ilan edildi

A
A
A
Konya, 2022 İslam Ülkeleri Spor Başkenti ilan edildi

5.

5. İslami Dayanışma Oyunları’na ev sahipliği yapmaya hazırlanan Konya, İslam Ülkeleri Spor Başkenti İş Birliği Protokolü çerçevesinde 2022 İslam Ülkeleri Başkenti oldu.


Konya, 5. İslami Dayanışma Oyunları öncesi gerçekleştirilen İslam Ülkeleri Spor Başkenti İş Birliği Protokolü ile 2022 İslam Ülkeleri Spor Başkenti oldu. 56 ülkeden 4 bin 200 sporcunun katılımıyla 9-18 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilecek 5. İslami Dayanışma Oyunları’na ev sahipliği yapacak Konya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve çeşitli İslam ülkesinden devlet başkanlarının katılımıyla 9 Ağustos Salı günü organizasyonun resmi açılışını yapmaya hazırlanıyor. Oyunlar öncesi İslami Dayanışma Spor Federasyonu (ISSF) Başkanı Prens Abdülaziz Bin Türki Al Faysal Al Saud, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Konya Valisi Vahdettin Özkan ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ın katılımıyla Konya 2022 İslam Ülkeleri Spor Başkenti İşbirliği Protokolü imzalandı.



“2022 ve 2023 Konya adına sporla dolu bir yıl olacak”


Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, 5. İslami Dayanışma Oyunları’na ev sahipliği yapacak olmanın heyecanını yaşadıklarını belirtirken, hayata geçirdikleri spor yatırımlarının sonuçlarını almaktan büyük mutluluk duyduklarını söyledi. Başkan Altay, “İnşallah 2022 ve 2023 yılı Konya’mız adına sporla dolu bir yıl olarak tarihteki yerini alacak. Konya’nın 2022 İslam Ülkeleri Spor Başkentliği şehrimiz ve ülkemiz için hayırlı olsun. Her zaman destekleriyle yanımızda olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Gençlik ve Spor Bakanımız Mehmet Muharrem Kasapoğlu’na sonsuz şükranlarımı sunuyorum” dedi.


Ayrıca Konya, geçtiğimiz aylarda Avrupa Spor Başkentleri ve Şehirleri Federasyonu (ACES Europe) tarafından “2023 Dünya Spor Başkenti” olarak ilan edilmişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kartal Belediyesi çalışanları yeni yılı birlikte karşıladı Kartal Belediyesi, yeni yıl öncesinde tüm çalışanlarını bir araya getiren anlamlı bir kutlama programı düzenledi. Kartal Belediyesi Ana Hizmet Binası’nda gerçekleştirilen program, birlik ve dayanışma vurgusunun öne çıktığı samimi bir atmosferde geçti. Program öncesi Temizlik, Fen İşleri, Park ve Bahçeler ve Destek Hizmetleri Müdürlüğü saha çalışanlarını ziyaret eden Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, çalışanların yeni yılını kutladı ve ardından kutlama programına katıldı. Başkan Yüksel’in yanı sıra; başkan yardımcıları, başkan danışmanları, birim müdürleri, meclis üyeleri ve belediyenin farklı birimlerinde görev yapan personelin yer aldığı program kapsamında katılımcılara yiyecek ve içecek ikramlarında bulunuldu. Başkan Yüksel: "Bu zor günlerde bir arada olmak paha biçilemez" Başkan Gökhan Yüksel, yaptığı konuşmada geride bırakılan yılın zorluklarına dikkat çekerek dayanışmanın önemini vurguladı. Başkan Yüksel, "2025 yılının son günlerindeyiz. Zorlu, yorucu ve üzücü bir yılı geride bırakıyoruz. Şartların ne kadar zor olduğunu hepimiz yaşayarak görüyoruz. Belediyeciliğin ve belediye çalışanlarının, belediye yöneticiliğinin zor geçtiği bir yıl oldu. Birçok çalışma arkadaşımızın, farklı belediyelerde görev yapan yönetici arkadaşlarımızın tutukluluk hallerinin yaşandığı tatsız günlerden geçiyoruz. Bir parça da olsa yeni yıla girerken bir arada olalım istedik. Ancak ülkemizde gün geçmiyor ki tatsızlıklar yakamızı bırakmasın. Dün polislerimiz şehit oldu, bugün cenazeleri kalktı. Bu acılar hepimizin canını yakıyor. Neredeyse her gün farklı bir üzüntüyle karşı karşıya kalıyoruz. Bu zorlu sınavda Kartal’a hizmet ederken sizlerin dayanışması, bir arada duruşu ve çalışma azmi bizim için en değerlisi. İnşallah 2026 yılında daha çok çalışacak, daha çok hizmet üreteceğiz. Hep birlikte Kartal’a daha güzel hizmetler sunacağız" ifadelerini kullandı.
Eskişehir Duyguların ortak rengi: İki akademisyen yazardan şiirin "Bam teli" üzerine Eskişehir’in edebiyat dünyasında aktif rol alan, akademik kariyerleri ile yazın hayatını başarıyla sürdüren iki ismi Efnan Ezenel ve Gülşah Demirci, şiirin modern dünyadaki yerini ve yeni eserlerini değerlendirdi. Edebiyatist dergisinin şiir kurulunda birlikte görev yapan ve her ikisi de Eskişehir Toplum ve Sanat Derneği üyesi olan yazarlar, şiiri bireysel bir dökümden öte, toplumsal bir yüzleşme ve başkaldırı alanı olarak görüyor. Fransız Dili ve Edebiyatı doktoru Efnan Ezenel ile İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu öğretim görevlisi Gülşah Demirci; yeni kitapları "Martı Çıkmazı" ve "S’övgü Tanığı" üzerinden şiirin insan ruhundaki sarsıcı etkisini ve çağın gerçek sesini nasıl yansıttığını paylaştı. "Şiir, yaşamın tam ortasında durandır" Şiirin insanın kendisiyle yüzleşme biçimi olduğunu söyleyen, Süleyman Demirel Üniversitesi Turist Rehberliği ile Hacettepe Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümleri mezunu olan Efnan Ezenel, "Şiir; yaşamın tam ortasında duran bir gerçekliğin sancılı ifadesi, çıkmazın içinde bir yol ve bu yolda bir yüzleşmenin, gürültülü bir sessizliğin biçimidir. Şiirim; imgelerin içtenliğimizi örtmeyecek kadar yer aldığı, duyguların açığa çıktığı bir alandır; çünkü o duygular, her birimizin hayatında farklı olayların yansıması olsa dahi aynı renk ağıtlardır. Bireyin duygularını yazıyor olmak toplumdan kopmuş bir ruhsal döküm değil; duyguların estetik yapı ile toplumla da çarpıştığı yerde biçimlenmesidir. Çağ gürültülü, şiir ise bu gürültünün içinde bir başkaldırıdır. Susturulmuş bir çağda, çıkmazda bizi kucaklayan tek ve güçlü sesleniştir şiir; her çağ kendini şiirlerde ele verir ve şairler de çağın gerçek sesidir" şeklinde konuştu. "Şiir, sözden tasarruf ederken sesi çoğaltandır" Anadolu Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulunda öğretim görevlisi olan Gülşah Demirci ise şiirle ilgili olarak şunları söyledi: "Edebiyatın bam teli, insanın kendine bile yabancılaştığı bir dünyada kendi iç sesini yine insana duyuran, insan kalabilmenin en ince hâlidir şiir. Düzenin üstünü örttüğü çatlaklardan sızan ışık, karanlık zamanlarda yolu aydınlatandır. Şiiri; bir direniş biçimi, estetiği ıskalamadan görünenin ardındaki derinlik arayışı olarak yorumluyorum. Karanlık zamanlardan geçtiğimiz şu sıralarda şiirin yaralarımızı deştiği gibi şifasını da barındırdığına inanıyorum; çağın sesi bu yüzden şiir! Zehri de panzehri de içinde tutuyor; şiiri insandan, toplumdan ve çağdan ayrı tutamazsınız. Tüm yaşananların sesi şiirle çoğalır ve zamana silinmez bir yankı bırakır." "Martı, özgürlüğün klişeleşmiş bir sembolü olarak algılanıyor" Martı Çıkmazı şiir kitabıyla ilgili bilgi veren, Fransızca ve İngilizce dillerinde yeminli tercüman ve proje uzmanı olan Efnan Ezenel, "‘Martı Çıkmazı’ bana dayatılmış bir isim değil; kendi ismini kitap kendi seçti aslında. Çünkü martı özgürlüğün klişeleşmiş bir sembolü olarak algılanıyor; oysa benim şiirimdeki martı, özgürlükle ilgili olmasının yanı sıra yön duygusunu kaybetmişlik ile ilgili de. ‘Martı Çıkmazı’, yerle gök arasında sıkışmış olma hâli; ne tamamen yeryüzüne ait olabilmek ne de göğe karışabilmek Çıkmaz, martıya ait değil, insana ait. Çünkü insan yere ait, göğe özlemli ve çoğu zaman kendi içinde sıkışmış bir varlık; martıya bakıp kendi yerinde kalışını fark eden bir insanın hâli" diye konuştu. "Şiirimle ‘ben’den başlayıp ‘biz’e varmayı hedefliyorum" 2021 Yunus Emre Edebiyat Armağanı Şiir Yarışması’nda birincilik kazanan Öğr. Gör. Gülşah Demirci, konuşmasını şöyle sonlandırdı: "‘S’övgü Tanığı’, yaşadığımız çağa tanıklık ediyor; aslında öfkeyle karışık bir hüzün bu çağın tanıklığı, insan olmanın sancısı... Tanıklığı, duygu ve zihin sistemimizi yeniden hizalayan bir bilinç hâli olarak ifade edebiliriz. S’övgü ise içinde övgüyü de barındıran bir kelime; zıtlıkların el ele verdiği bu dualite dünyasında sövgüyü hak eden şeyler de var, övgüyü de Şiirin bir övgü olduğu gerçeğinin yanı sıra, şiir en güzel sövgüdür aslında, anlayana Benim sövgüm küfürlü değil, şiirli Şiiri sustuklarımıza, susturulduklarımıza, boğazımıza saplananlara tanık kılmaktır niyetim. ‘S’övgü Tanığı’ hem bireysel hem toplumsal, eleştirel yaklaşımı yüksek ama aynı zamanda övülecek şeyleri görmemiz gerektiğinin altını çizen bir kitap oldu." Adalar’daki bir kitap kafede okurlarıyla imza günü etkinliğinde buluşan akademisyen şairler, son olarak herkese şiirle dolu bir yıl diledi.
Kocaeli Şehir kameraları son 1 yılda 13 milyon kez izlendi Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin vatandaşlara sunduğu kocaeliyiseyret.com üzerinden kentin dört bir yanı anlık olarak izlenebiliyor. 2022 yılında 2,2 milyon olan şehir kameraları toplam izleme sayısı, 2025 yılında 13 milyona ulaştı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen şehir kameraları, kentin dört bir yanından anlık görüntülerle Kocaeli’yi hem vatandaşlara hem de dünyanın dört bir yanındaki izleyicilere ulaştırıyor. Kent meydanları, turizm alanları ve doğal güzelliklerden yapılan canlı yayınlar, kışın kar yağışını, yazın denizin dalgasını ekranlara taşıyor. Kartepe Kuzuyayla’da beyaza bürünen manzara, sahillerde gün batımı ve meydanlardaki şehir hareketliliği; kocaeliyiseyret.com üzerinden halka açık olarak izlenebiliyor. Kent meydanları, şehrin turizm noktalarına kurulan şehir kameraları sayısı 2025 yılında 32’ye ulaştı. Halka açık şekilde kocaeliyiseyret.com sayfasından yayın yapan şehir kameraları izleme verileri, kullanımda yüksek artış olduğunu gösterdi. 2022 yılında 2,2 milyon olan şehir kameraları toplam izleme sayısı, 2025 yılında 12 milyon 579 bin 913’e ulaştı. 2025 yılı verilerine göre yurt dışından yapılan izleme sayısı 196 bin 966 olarak kayıtlara geçti. Yapılan yatırımlarla birlikte Kocaeli’de güvenlik ve şehir izleme altyapısının güçlendirilmesine yönelik çalışmaların önümüzdeki yıl da sürdürülmesi planlanıyor.