EKONOMİ - 31 Aralık 2023 Pazar 11:46

Konya’dan 11 bin çeşit parçayı 100 ülkeye ihraç ediyor

A
A
A
Konya’dan 11 bin çeşit parçayı 100 ülkeye ihraç ediyor

Konya’da ağır vasıta araçların kompresör ve yedek parçalarını üreten Vaden, 100 ülkeye ihracat yapıyor. Vaden Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Acar, 1300 kişiyi istihdam ettiklerini, Konya’dan 100 ülkeye otomotiv yedek parça ihraç ettiklerini belirtti.


Konya Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 100 bin metrekarelik tesislerinde 1300 kişiyi istihdam eden Vaden, İSO ikinci 500 ve TİM’in ilk 1000 ihracatçı listelerinde de yer alıyor. Vaden Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Acar, 2024 hedefleri ile ilgili bilgiler verdi. Merhum İsmail Acar tarafından kurulan Yıldız Pul’un bugün 100’ün üzerinde ülkeye ihracat yapan bir after market devi haline geldiğinin altını çizen Seyit Acar, “Firmamız, babam merhum İsmail Acar ve ustası tarafından 1968 yılında kuruldu. Pul, conta ve balata üreterek sektöre başladık. 2000 yılına kadar bu şekilde imalat devam etti 2000 yılında ilk CNC tezgah alındı ve makineleşmeye gidildi. Bu yılda sac metal kalıphanesi kuruldu. Ağır vasıtalarda kritik önem taşıyan parçalardan kompresörün üretiminde ilk adımları atıldı. O dönem kompresörlerin tamir takımlarıyla başladık. 2006 yılında ilk kez fuara katıldık. Diğer ürünlerimizden talep beklerken kompresör yoğun ilgi gördü. Fuar dönüşü 2007 yılında da Vaden markasını kurduk. 2008 yılında kompresörün diğer parçalarını üretmeye başladık. 2012 yılına geldiğimizde kompresörün tamamını üretir hale geldik. Ürettiğimiz parça kamyon, tır ve otobüs gibi tüm ağır vasıtalarda kullanılan vazgeçilmez bir parça. Arızalandığında araç hareket etmez, bu denli kritik. Biz bunu kaliteli bir şekilde ürettik” dedi.



“11 bin çeşit ürünümüz var”


Vaden markası ile bugün 100’ün üzerinde ülkeye ihracat yaptıklarının belirten Acar, 145 ülkede 4 sınıfta da markalarının tescilli olduğunun altını çizdi. 55 yıllık üretim hikayelerinde önemli bir seviyeye geldiklerini dile getiren Acar, 12 grupta 11 bin çeşit ürün ürettiklerini, üretimlerinin de yüzde 80’ni ihraç ettiklerini ifade etti. Acar, “Ürünlerimize çok güveniyoruz. Markamız tüm dünyada kabul görmüş ve kalitesiyle kendini ispatlamıştır. Mercedes, Man, Scania, Daf, Volvo, Renault başta olmak üzere dünya yollarındaki tüm ağır vasıta markalarında parçalarımız kullanılıyor. Ciddi bir after market ağı oluşturduk” diye konuştu.


Acar, “Şu anda Türkiye’de otomotiv yedek parça sektöründe ilk 3’teyiz. After market sektörüne farklı bir soluk getirdik. Ürüne artı bir değer kattık; işlemesinde, dökümünde, paketlemesinde müşteriye olan sunumumuzla hep farkındalık oluşturduk. Biz hiçbir markayı taklit etmedik. Amerika’da bir markaya OEM parça da veriyoruz. Avrupa’da da OEM oranımızı artıracağız. Sadece kompresör değil diğer aksamlarda da güçlüyüz. 11 bin çeşit ürünün 4 bin 300’ü kompresör geri kalanı motor, şanzıman, havalı gruptaki parçalar” ifadelerini kullandı.



“ARGE’ye çok önem veriyoruz”


AR-GE yatırımlarının gelişim sürecinden de bahseden Acar, “2013 yılında TÜBİTAK projeleriyle AR-GE’ye başladık. 2019 yılında da AR-GE merkezimizi faaliyete geçirdik. Şu an 38 tane devam eden, 51 tane de planlanan projemiz var. Sadece 2022 yılında 56 milyon TL ile ciromuzun yüzde 3.77’sini AR-GE’ye harcadık. Bu yılki hedefimiz ciromuzun yüzde 4’ünü harcamak. Bu artarak da devam edecek. 2025 planlanan AR-GE bütçemiz ciromuzun yüzde 5’i. AR-GE’yi çok önemsiyoruz. Şu anda 58 mühendis AR-GE merkezimizde çalışıyor. Önümüzdeki yıl hedefimiz 100 mühendise ulaşmak” şeklinde konuştu.



“Hedef yatırım 125 milyon euro”


Tesisleri hakkında da bilgiler veren Seyit Acar, “Şu an Konya Organize Sanayi Bölgesi 4.Kısım Genişleme Alanında 83 bin metrekare alanda üretim yapıyoruz. Hemen yan tarafımıza yine 82 bin metrekare bir alan daha inşa ediyoruz. 5. Kısım Genişleme Alanında fabrikamız tamamlanmak üzere. Oraya da dökümhane, preshane ve dövme tesisi kuruyoruz. OSB’nin 6. Kısım Genişleme Alanından da 60 bin metrekare yeni bir arsa daha aldık. Oraya da ek bina yapacağız. Bursa Teknosab OSB’de de arsa aldık. Bursa Kayapa’da mevcutta iki fabrikamız faal olarak kauçuk üretimi yapıyor ve talaşlı imalatımız var. 2027 yılında toplam üretim alanımız 300 bin metrekareye ulaşacak. Hedefimiz 125 milyon euroluk yatırım. Bunun Konya ve Bursa yatırımlarımızla beraber 75 milyonunu tamamladık. Bursa ve Konya’da 50 milyon euroluk daha yatırım yapacağız. Biz otomasyon yatırımları ile büyüyoruz. 200’ü mühendis olmak üzere 1300 çalışanımız var. Yüzde 20’si de kadın” diye konuştu.


GES yatırımlarının da olduğunu dile getiren Acar, şu an 6,5 MW çatı GES’leri olduğunu, 6,5 MW daha başlayacağını ve 2028 yılına kadar 36 MW kurulu güce ulaşmayı hedeflediklerini ifade etti.



Konya’dan 11 bin çeşit parçayı 100 ülkeye ihraç ediyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hülya Koçyiğit: "Berrin Menderes’i canlandırmak içimde ukde kaldı" Esenler Film Festivali kapsamında düzenlenen panelde konuşan usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Halit Refiğ’in yazdığı senaryoda Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini ancak "Şeytan Aldatması" filminin çekilemediğini belirterek, "Bu rol içimde ukde kaldı" dedi. 6. Esenler Film Festivali; sinemanın estetik, teknik ve düşünsel boyutlarını bir araya getiren çok yönlü programıyla üçüncü gününde de sinemaseverlerden yoğun ilgi gördü. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde "Onuruna Filmler" bölümü kapsamında bu yıl ‘Jüri Özel Ödülü’ kendisinin adına verilen efsane yönetmen Halit Refiğ’in "Bir Türke Gönül Verdim" filmi izleyiciyle buluştu. Filmin ardından düzenlenen "Bir Yorgun Savaşçı: Halit Refiğ" başlıklı panelde, usta yönetmenin sinemaya yaklaşımı ve Türk sinemasındaki yeri; usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Gülper Refiğ ve Suat Köçer’in katılımıyla ele alındı. "Refiğ popüler kültüre hizmet etmiyordu" Halit Refiğ’i zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamı olarak tanımlayan Koçyiğit, "O sıradan bir yönetmen, günün popüler kültürüne hizmet eden bir sinemacı değildi. Hem ülkesi hem dünya için özgün fikirleri olan bir düşünce adamıydı. Ülkemizin yetiştirdiği nadide değerlerden biriydi. Sinema yoluyla insanlarla iletişime geçerek bütün erdemleri, güzel düşünceleri, saygıyı, sevgiyi vicdanı paylaşmak istedi. O yorgun bir savaşçıydı. Zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamıydı. O günlere değil, bugünlere seslenmek istedi" şeklinde konuştu. Usta yönetmenin öngörüsü sayesinde Altın Portakal aldığını anlatan Koçyiğit, ‘Karılar Koğuşu’ filminde Perihan Savaş’ın oynadığı Hanım karakterini beğendiğini; ancak usta yönetmenin Töze karakterinde ısrar ettiğini söyledi. Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini usta yönetmen ile paylaştığını ve Refiğ’in çok güzel bir senaryo yazdığından bahseden Koçyiğit, "Muhteşem bir senaryo yazdı. Ancak o dönem, ben de sinemacı olarak çaldığım kapılardan olumlu dönüş alamadım. Bu nedenle ’Şeytan Aldatması’ filmi çekilemedi ve içimde ukde olarak kaldı" dedi. "Agresif karakterler beni rahatsız ediyor" Türk sinemasında son dönemlerde yer alan karakterleri gerçekçi bulup bulmadığı sorusu üzerine, dizi izleyicisi olmadığını belirten Koçyiğit, "Kanallar arasında gezinirken gözümün takıldığı, şaşırdığım ve beğendiğim işler oluyor. Ancak günümüzde hayat şartları, insan ilişkileri, var olma kaygıları insanları o kadar bunaltmış ki; bu karakterlere de yansımış. Agresif, kıskanç, kavgacı, sürekli gizli işler peşinde olan karakterlerin izlenmesi beni rahatsız ediyor. Böyle olmamalı bence. Toplum içinde bu tarz insanlar olabilir; ama herkes böyle değildir" ifadelerini kullandı.
Bursa Bursa Büyükşehir’den çiftçiye ‘çevreci’ destek Bursa Büyükşehir Belediyesi, tarımda verimliliği artıran suyu koruyan ve çevreye nefes aldıran projeleriyle örnek olmaya devam ediyor. Bursa’da her alanda çiftçiyi destekleyen projeleri hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, üretici maliyetlerinin düşürülmesi, suyun verimli kullanılması ve bereketli toprakların yeniden hayat bulması amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’ye örnek proje Parklardan ve terminalden toplanan plastik atıkları, Damla Sulama Boru Üretim Tesisi’nde (Tarım Plast Fabrikası) modern teknolojilerle işleyerek damla sulama borusu olarak çiftçinin hizmetine sunan Büyükşehir Belediyesi, geliştirdiği çevreci ve doğa dostu projelerle Türkiye’ye örnek olmaya devam ediyor. Hem çiftçi hem çevre dostu Tarım Peyzaj AŞ’nin hayata geçirdiği ‘Eskiyi Getir, Yeniyi Götür’ projesiyle 17 ilçede ömrünü tamamlamış plastik borular toplanarak yenisiyle değiştiriliyor. Proje çerçevesinde kilosu 10 liradan hesaplanan plastik borular, yüzde 30 fire uygulanarak yeni damla sulama hortumu alımında çiftçiye sağlanan yüzde 50 hibe desteğine ek olarak fiyattan düşülüyor. Böylece üreticilerin yeni borulara çok daha uygun ve erişilebilir fiyatlarla ulaşması sağlanıyor. 110 bin kilogram plastik geri dönüşüme kazandırıldı Böylece hem atıklar geri dönüşüm sürecine dahil ediliyor hem de üreticilere ekonomik katkı sağlanıyor. Proje kapsamında şimdiye kadar 110 bin kilogram hurda damla sulama borusu toplanarak geri dönüşüm sürecine kazandırıldı. Geri dönüşümü teşvik eden uygulamayla üreticilerde çevre bilincinin artırılması, hava ve toprak kirliliğine karşı duyarlılığın güçlendirilmesi ve modern sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması hedefleniyor.