YEREL HABERLER - 22 Mart 2012 Perşembe 09:52

ÖDÜLLERİYLE ORMAN İŞLETMESİNİN GURURU OLDULAR

A
A
A
ÖDÜLLERİYLE ORMAN İŞLETMESİNİN GURURU OLDULAR

Kütahya`nın orman zengini ilçesi Simav`da İşletme Müdürlüğünde görevli 3 personelin Kütahya Orman Bölge Müdürlüğü tarafından 2011`in başarılı personelleri arasında gösterilmesi ve ödüllendirilmesi işletmedeki arkadaşları arasında bayram havası estirdi.
Simav Orman İşletme Müdürü Enver Yıldırım, Aksaz Orman İşletme Şefi Erdal Güngör, Naşa Şefliğinde görevli Orman Muhafaza Memuru Atalay Avcı ve Simav Merkez Şefliğinde görevli orman işçisi Niyazi Kurnaz`ın Kütahya Orman Bölge Müdürlüğü tarafından 2011`in en başarılı personelleri arasında gösterilmesi ve ardından da özel çini tabak ile ödüllendirilmelerinin kendilerini ve işletmedeki tüm çalışanları gururlandırdığını bildirdi.
Kütahya`nın orman zengini ilçesi Simav`ın bu kapsamdaki sorunlarının çözümü maksadıyla çalışanlarıyla birlikte ekip halende uyumlu bir çalışmanın içerisinde bulunduklarını dile getiren Yıldırım, ``Arkadaşlarımızla gururlanıyoruz. Simav Orman İşletme Müdürlüğü 2011`deki faaliyetleri ve başarılı çalışmaları ile Türkiye`de ilk 5 işletme arasına girmeyi başaran nadir ilçelerden birisidir. Bu başarıda işletmemizdeki tüm çalışanlarımızın ortak payı bulunmaktadır`` dedi.
Simav Orman İşletme Müdürlüğünün 2011`de 144 bin metreküp dikili kabuklu gövde hacmindeki programa karşın 170 bin metreküplük bir programı hayata geçirdiğine vurgu yapan Yıldırım, ``2011`de ayrıca 115 bin metreküp endüstriyel odun programına karşın 123 bin metreküplük bir çalışma yaptık. Bunun yanında 2 bin 215 hektarlık bozuk alanda rehabilitasyon çalışması yapılarak ormanlarımızı daha verimli hale getirdik. 737 hektarlık alanda ağaçlandırma çalışması yapılmış ve bu alanlara 1 milyon 200 bin adet ceviz, badem, fıstık çamı, Antep fıstığı ve kestane gibi çeşitli fidanı dikimi sağlanmıştır`` dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş’ta kadınlar kâğıt rölyef kursuyla aile bütçesine katkı sağlıyor Muşlu kadınlar, kâğıt rölyef kursunda meslek öğrenip el emeği ürünlerle aile bütçesine katkı sağlıyor. Muş Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nce açılan kağıt rölyef kursuna katılan kadınlar, aldıkları eğitimlerle hem meslek öğreniyor hem de ürettikleri ürünlerle aile ekonomisine katkı sağlıyor. Eğitmenler eşliğinde kağıt rölyef tekniğini uygulamalı olarak öğrenen kursiyerler, çeşitli tablolar ve dekoratif ürünler ortaya çıkarıyor. Kursiyerlerin aldıkları ders saatlerini tamamlamalarının ardından belgeleriyle birlikte sınavlara girdiklerini kaydeden usta öğretici Ayşe Özçelik, "Üniversite mezunuyum, el sanatları bölümünden mezun oldum. Dört yıldır Muş’ta yaşıyorum ve Muş’u da çok sevdim. Eşimin görevi dolayısıyla burada ikamet ediyorum. Kağıt rölyef kursumuz var. Öğrencilerimiz genelde bayanlardan oluşuyor. Haftanın beş günü öğleden sonra burada kurs veriyoruz. Burada kâğıtları üst üste koyarak, yapıştırarak ve belli işlemlerden geçirerek tablolar yapıyoruz. Alanı çok geniş; isteyen çiçek, isteyen tablo, isteyen portre gibi bir sürü çalışma yapıyor. Tepsi de yapabiliyoruz. Buradan aldığımız ders saatine göre öğrenciler, belgeleriyle birlikte belli bir süreyi tamamladıktan sonra sınavlara giriyorlar. Üç-dört aşamalı sınavlardan geçiyorlar ve bu aşamaların ardından kendileri de usta öğretici olarak görev yapabiliyorlar" dedi. Ders saatlerini tamamladıktan sonra sertifika almayı hedeflediğini dile getiren kursiyer Yıldız Selek ise, "İlk defa Halk Eğitim kursuna katıldım. Arkadaşımın tavsiyesiyle geldim ve gerçekten çok memnun kaldım. Asıl amacım dikiş kursuna gitmekti ama buraya tesadüfen girdim. Şu an çok memnunum. Arkadaşlarla birlikte tablolar yapıyoruz. Saatimi tamamladıktan sonra sertifika almak istiyorum. Hem güzel bir arkadaş ortamı var hem de insana el becerisi kazandırıyor. Ayşe hocam gibi ben de ilerleyen zamanlarda böyle bir kurs açmayı düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Rölyef kursunu daha önce sadece duyduğunu ancak hiç yakından görmediğini dile getiren Nursel Ayan da, üç boyutlu çalışmaların dikkatini çektiğini söyleyerek, "Bu kursa hobi amaçlı katıldım. Eşim burada görev yaptığı için canım sıkılıyordu ve değerlendirmek istedim. Aslında Türkçe öğretmeniyim. Rölyef kursu varmış, duymuştum ancak hiç gelip görmemiştim. Üç boyutlu çalışmalar yapılıyor. Resimleri üst üste koyarak, silikonlarla yapıştırarak oluşturduğumuz tablolar var. Öncelikle kendi evime hoş bir görüntü katması için uygun tablolar yapmak istiyorum. Ayrıca sevdiklerime de tablolar hazırlayacağım. Ticari amaçla düşünmüyorum. Hocamız çok yardımcı oluyor, bu konuda kendisine çok teşekkür ederiz. Ben yeni kayıt oldum ve bu kısa sürede bana birçok şey öğretti. Buradan kendisine tekrar teşekkür ederim" şeklinde konuştu.
Rize Rize’de ayı 30 Anzer balı peteğini telef etti, Anzer balı üreticisi yaşadığı soruna isyan etti Rize’nin dünyaca ünlü Anzer Yaylası’nda arılığa giren ayı, kovanları telef edince arılığın sahibi "Arıyı da ayı gibi koruma altına alın da bal yiyelim biraz" diyerek tepki gösterdi. İklim değişikliği nedeniyle kış uykusuna yatmakta geciken ayılar vatandaşların yaşam alanlarına girerek zarar vermeye devam ediyor. Rize’nin İkizdere ilçesine bağlı dünyaca ünlü Anzer Yaylası’nda yaşayan Muzaffer Turgut da ayıdan nasibini aldı. Turgutlar mahallesinde yaşayan Muzaffer Turgut’un arılığına giren ayı içeride bulunan arı kovanlarını telef etti. Bununla da yetinmeyen ayı arılığın hemen yanında bulunan seranın içerisinde bulunan tüm mahsule de da zarar vererek bölgeden öyle ayrıldı. Ayının 30 peteğini telef ettiğini dile getiren Turgut "Bu yıl mahallemize bir ayı dadandı. Değil demirden çelikten kafes hiç bir şey fayda etmiyor ayıya. Balkonun bir tarafında demirden korkuluk yaptık, ona da tırmandı yukarıya çıktı. 30 peteği telef etti. Bir tane ne arı kaldı, ne kovan kaldı, ne bal kaldı! Böyle bir şey olur mu, bizi evden alacak. Devlet buna bir çare bulsun. Vurması da yasak. Artık değil bal, dükkanımızı yiyecek. Gelsin jandarma bu vaziyetimizi bir görsün. Gelsin buna bir çare bulsunlar. Bu ayı arıcılığı Anzer’de mahvetti. 500 bin TL masraf ettim bir şey kalmadı. Servetimi buraya yatırdım yine fayda etmedi" dedi. Arının da ayı gibi koruma altına alınması gerektiğini savunan Turgut "Ufak bir sera etmiştim onu da yedi. İçerisinde yeter ki bir canlı olsun içerisinde hemen kırıyor. Beton döktük betonu kopardı. Tel örgü yaptık, spiralle ile kesemezsin, ayı dişiyle kesti. Arıyı da ayı gibi koruma altına alında bal yiyelim biraz" şeklinde konuştu.