ASAYİŞ - 23 Ağustos 2016 Salı 20:13

Soma sanıkları bilirkişi raporuna itiraz etti

A
A
A
Soma sanıkları bilirkişi raporuna itiraz etti

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Soma davasının 10’uncu duruşmasında bilirkişi raporları okunmasının ardından görüşleri alınan sanıklar raporun hiçbir bilimsel dayanağı olmadığını savunarak itiraz ettiler. Davada tutuklu yargılanan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, “Ben dışarı çıkıp bu olayı aydınlatmak istiyorum” dedi.
Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014’te meydana gelen ve 301 madencinin hayatını kaybettiği faciaya ilişkin ceza duruşması Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam edildi. Davanın 10’uncu duruşmasında geçtiğimiz haftalarda mahkemeye ulaşan bilirkişi raporları okundu. Bilirkişi raporlarının okunmasının ardından raporlarla ilgili mahkemede değerlendirmede bulunan madenci ailelerin avukatı Deniz Er Şanlı, raporu yeterli bulduklarını ancak bazı eksikliklerin olduğunu söyledi. Şanlı, “Maden altyapısı ile ilgili gösterilen eksikliklerin yeterli olmadığını düşünüyoruz. U3 bölgesinde sensörün bulunmaması bir ihmaldir. Ancak U3 bölgesinde neden sensör olmadığı ayrı bir soru. Bir amaca yönelik davranış” dedi.
Şanlı ayrıca raporda ‘ihmal’ olarak nitelendirilen durumların sanıkların kasti davranışı olduğunu savundu. Şanlı’nın ardından değerlendirmelerde bulunan madenci ailelerin avukatı Selçuk Kozağaçlı ise raporu olumlu bulduklarını belirterek rapora itiraz etmeyeceklerini ve bu haliyle kabul edeceklerini söyledi. Kozağaçlı da raporda yer alan ihmallerin sanıkların kasti davranışları olduğu görüşünde bulundu.
“Kozağaçlı’dan dinlediklerimiz bilirkişi raporunda okuyoruz”
Raporla ilgili görüşlerini ileten sanıklardan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ise bilirkişi raporunu kabul etmediklerini söyledi. Raporun davaya zarar verdiğini savunan Gürkan, ifadesinde madenci ailelerin avukatı Selçuk Kozağaçlı’ya yüklendi. Gürkan, “Bu bilirkişi raporu duruşmaya zarar verdi. Delilleri ortaya çıkarmak için gösterdiğimiz çaba ortada. Selçuk Kozağaçlı kendini para pulla işi olmayan bir avukat olarak tanıttı. Ama her yere ulaşmış. 3 celsedir Selçuk Kozağaçlı’dan dinlediklerimiz bilirkişi raporunda okuyoruz. Eksikler hatalar tartışmaya açık. Bilirkişi raporunda çok fazla işçi ifadesi var. Eksikler işçilerin ifadelerine dayandırılmış. Bir infial yaratılıyor. Ben eksik yaptıklarımın cezasını çekeceğim. Kaçmıyorum. Bana gelen bu işletme için faydalı olacak bir tane talebi bile geri çevirmedim. Selçuk Kozağaçlı bu bilirkişi raporunu kabul etti. Yalan olduğunu biliyor. Bu raporla davayı kapatacak” dedi.
Bilirkişi raporunda yer alan yangının metan gazından kaynaklandığı yönündeki ifadelerin yanlış olduğunu söyleyen Gürkan, “Metan sebebiyle yangın çıkmasıyla ilgili literatürde böyle bir şey yok. İlk iddianamede söylediklerimizin gerçek olduğunu görmeniz lazım” dedi.
Gürkan ayrıca geçtiğimiz duruşmada olayda sabotaj ihtimali bulunduğu ve FETÖ’den şüphelendikleri yönündeki ifadeleriyle ilgili, “Ben FETÖ’yle ilgili bir şey söylemedim. Zeynel Balkız’ın takip edilmesi gerektiğini söyledim. Basın tarafından söylemlerim çarptırılmış” diye konuştu.
“Dışarı çıkıp bu olayı aydınlatmak istiyorum”
Bilirkişi raporunu kabul etmediklerini ifadesine ekleyen Gürkan, “Bilirkişi raporlarının ne kadar yanlış olabileceğini 2 yılda gördük. Olayda kasıt yok. Yangın olmadığı ortada. Tutukluluğumun infaza dönüşmemesini istiyorum. Ben dışarı çıkıp bu olayı aydınlatmak istiyorum” dedi.
Gürkan ayrıca otopsilerin önemli olduğunu ve otopsi raporlarının eksik ve yalan olduğunu savundu. Öte yandan Can Gürkan bilirkişiler hakkında da suç duyurusunda bulunma talebi iletti. Mahkemede bilirkişi raporuyla ilgili görüşlerini aktaran diğer sanıklar, raporun hiç bir bilimsel dayanağı olmadığını belirterek rapora itiraz etti.
Duruşma sanık avukatlarının bilirkişi raporunu değerlendirmesiyle devam ediliyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Akondroplazi hastası gençlerin sevgileri engel tanımadı Zonguldak’ta kemik büyümesi bozukluğu hastası Alimen Gülpınar ile İrem Şükran Gülpınar çifti nikah kıyarak dünyaevine girdi. Trabzon’da müzisyenlik yapan 25 yaşındaki Alimen Gülpınar, şarkı söylediği anların yer aldığı videoyu sosyal medya hesabından paylaştı. El sanatları işiyle ilgilenen İrem Şükran Kılıç videoyu görünce Alimen Gülpınar ile sosyal medyadan görüşmeye başladı. Evlenip yuva kurmaya karar veren Alimen Gülpınar, İrem Kılıç’ın annesinin yaşadığı Çatalağzı beldesine geldi. Müzik aletini satarak Zonguldak’a gelen Gülpınar, İrem Kılıç’ın ailesinin de destekleriyle nikah tarihi alarak hazırlıklara başladı. 1 metre 27 santimetre boyundaki çiftin nikahını Çatalağzı Belediye Başkanı Yavuz Palabaş kıldı. Nikahta gelinin damadın ayağına basmasının ardından evlilik cüzdanı geline takdim edildi. Dans eden çifte mutlu günlerinde yakınları da eşlik etti. Kurban Bayramı’nda düğün yapmayı planladıklarını anlatan Alimen Gülpınar, “Annemi kaybedeli 6 ay oldu. Maddi durumum yok, çalışamıyorum, iş bulamıyorum. Müzisyenim ama müzik aletimi sattığım için durumum yok. Boyumdan dolayı kimse bana iş vermedi. Her şeyi denedim olmadı. Rabbim bir yerden kapı açıyor. Eşimi kırmadım, buraya geldim. Ailesi bana destek çıktı. Ailesini ailem olarak görüyorum. Herkes çok güzel tepkiler verdi. Önemli olan kalp, insanın kalbi sağlam olsun. Sevginin boyla alakası yok. Eşim iyi ki karşıma çıktı. Onu çok seviyorum, iyi ki hayatımdı. Bundan sonra Zonguldak’ta yaşayacağım. Müzik aletim olmadığı için çalışamıyorum, bu konuda yardım istiyorum” diye konuştu. Nikah töreni sonrası eşinin soyadını alan İrem Gülpıar “Başlangıçta aileler nasıl tepki verir diye korktuk. Ailemize hemen söyleyip söylememe konusunda bir aşama yaşadık. Sonra açıklamaya karar verdik. Ailemiz anlayışla karşıladılar” diye ifade etti. Genç çiftin nikahını kıyan Çatalağzı Belediye Başkanı Yavuz Palabaş da, "İnşallah evlerini kurdukları gibi işlerini kurmak da bize nasip olur. Ömür boyu mutluluklar diliyorum. Hayatta her şey gelip geçiyor. Birbirlerine destek olurlarsa her şeyin ne kadar kolay olacağını göreceklerini ümit ediyorum” dedi.