POLİTİKA - 03 Şubat 2024 Cumartesi 15:24

CHP Genel Başkanı Özgür Özel partisinin Manisa belediye başkan adayları tanıtım toplantısına katıldı

A
A
A
CHP Genel Başkanı Özgür Özel partisinin Manisa belediye başkan adayları tanıtım toplantısına katıldı

Memleketi Manisa’da konuşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Birileri bize hakaret ediyor, saldırıyorlar, hiçbir şey olmasa bile ortaya bir tartışma atmaya çalışıyorlar. Sen şeriat tartışmasından bu ülkede ne elde edeceksin? Zamları, pahalılığı konuşmak istemiyorlar. Buradan bütün Türkiye’ye söylüyorum; açlığın, yoksulluğun, işsizliğin olduğu yerde Recep Tayyip Erdoğan’ın suni gündemlerinin peşine takılmayacağız” dedi.


CHP Genel Başkanı Özgür Özel memleketi Manisa’da partisinin il teşkilatı tarafından düzenlenen belediye başkan adayları tanıtım toplantısına katıldı. Atatürk Spor Salonu’nda gerçekleştirilen tanıtım toplantısına yoğun katılım olurken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve eşi Didem Özel salona girişinde sevgi gösterileri ile karşılandı. Belediye başkan adayları da toplantıya eşleriyle birlikte katıldı.


Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programın açılış konuşmasını CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper gerçekleştirdi. Özalper yaptığı konuşmada Manisa’nın tarihini değiştirecek bir yola çıkmanın gururunu yaşadıklarını söyledi.



“Suni gündemlerin peşine takılmayacağız”


Memleketi Manisa’da olmaktan dolayı çok heyecanlı ve mutlu olduğunu kaydederek konuşmasına başlayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Benim için çok önemli bir gün. Her şeyin başladığı yerdeyiz. Bu yolun her adımını birlikte yürüdüklerimle birlikteyiz. Bize, Manisa’daki yürüyüşümüz, Türkiye’deki yürüyüşümüze ilk günden bugüne kadar hiç çıkar beklemeden yanımda olan yoldaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. Bugün resmen babamın evinde, anamın kucağındayım. Fatih Sultan Mehmet’in çağ açıp kapattığı bir serüvenin başladığı memleketteyim. Dünyanın en eski festivallerinden biri olan Mesir Festivalinin olduğu bir memleketteyim. Yusuf Atılgan’ın Anayurt Otelini yazdığı yerdeyim. Mimar Sinan’ın son kalfalık eseri Muradiye Camiini yaptığı yerdeyim. Bugün ezberleri bozan bir siyasetin, yürüyüş içindeyiz. Manisa’da yüzler nasıl güler, Türkiye’de yüzler nasıl güler, Türkiye’de emeklinin emekçinin yüzünü nasıl güldürürüz onu konuşacağız. Birileri bize hakaret ediyor, saldırıyorlar, hiçbir şey olmasa bile ortaya bir tartışma atmaya çalışıyorlar. Sen şeriat tartışmasından bu ülkede ne elde edeceksin? Zamları, pahalılığı konuşmak istemiyorlar. Buradan bütün Türkiye’ye söylüyorum; açlığın, yoksulluğun, işsizliğin olduğu yerde Recep Tayyip Erdoğan’ın suni gündemlerinin peşine takılmayacağız. Cevap da vereyim; şeriat dediğin kurallar pozitif hukukun yerinde olsun dersen iyi düşün, hırsızlığın cezasının ne olduğunu biliyorsun, uygulanırsa bir tane parmağın, elin, dilin kalmaz senin dilin. O yüzden şeriat, saltanat deyip kendisine son halife diye slogan attırdığın kimsenin kafasını karıştırma.” dedi.



“Ülke çok kötü yönetiliyor”


Ülkenin çok kötü yönetildiğini kaydeden Özel, “Biliyorsunuz; ülke çok kötü yönetiliyor. Ülkenin en büyük sorunu enflasyon ve hayat pahalılığı. Merkez Bankası fiyat istikrarını sağlamak, enflasyonla mücadele için görevli kurum. Politikaları uygularken bağımsız olacak. Kanun öyle yazmış. Dün gece Merkez Bankası Başkanı Gaye Hanım kendince istifa etti. Beş yılda beşinci başkan. 9 ayın sonunda görevden aldılar. Genç eğitimli bir kadın gelmiş görev yapıyor, ancak bu kadınla uğraşmaya başladılar. İstifaya zorladılar. Sonunda istifa geldi, yerine biri atandı. Şahap gider Hafize gelir, Hafize gider başka biri gelir. Gaye Hanım 5 yıl görev yapacaktı 9 ayda görevden aldılar. Gaye Hanımla uğraştılar, bir buçuk yaşındaki çocuğuyla uğraştılar, annesiyle babasıyla uğraştılar. Biri gider biri gelir ama bilin ki bu memlekette ne kötüye gidiyorsa, işsizlik bütün gençlerin umutlarını kırdıysa ne gidendir ne gelendir, gideni de gönderen, geleni de getiren aynı dolma kaleme sahip Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bu ülkede ne yaşanıyorsa, bu ülkenin başına uyuşturucu baronlarını bela edenler de bu ülkede kamu düzenini ortadan kaldıranlar da Recep Tayyip Erdoğan’ının atadıklarıdır.” şeklinde konuştu.



“Değişim peşindeyiz”


Değişimin peşinde olduklarının altını çizen Özel, “Manisa’da değişim, Türkiye’de değişimin peşindeyiz. Yeni bir yol yürüyoruz. Güçlü, cesur, dinamik kadrolarla yürüyoruz. Bugün benden önce söz verdiğimiz gibi geçmişte 30’lu yaşlarında genç bir kadın il başkanı olarak çıktı. Biz gençleşme derken, kadınlara alan açmak derken ilk önce kendi memleketimizde adım attık. Yanı başımızda İzmir var. Listeler açıklandı. Adaylar teker teker tanıtılacak. Bundan önce İzmir gibi bir kentte, CHP’nin amiral gemisinde 6 kadın belediye başkanı görev yapmıştı. Şimdi tam da seçilebilecek yerlerden 9 kadın belediye başkan adayımız var. Son açıklanan liste olduğu için söylüyorum tam 14 tane 40 yaş altı genç başkan adayımız var. Hepsi genç, yabancı dil biliyor. Geldikleri göreve kimseye diyet ödeyerek gelmediler. Çalışkan olmaları, liyakatli ve CHP’li olmaları sayesinde geldiler. Bu değişim inancıyla bu parti değişecek, gençleşecek ve iktidara yürüyecek, söz veriyorum. Yeni bir yoldayız, bu yol milletimizin yoludur, doğru bir yoldur, bu yol cesaretle yürüyeceğimiz bir yoldur. Listelerimiz dört dörtlük olmayabilir; ama değişim inancıyla bu parti değişecek, gençleşecek ve iktidara yürüyecek. Söz veriyorum. Yeni bir yoldayız, bu yol temiz bir yoldur. Hep beraber zenginleşmek, yoksulluğu bitirmek için hep birlikte yürüyeceğiz. Hep beraber yürüyeceğiz” dedi.



“İttifak kurmayı çok istedik ama olmadı”


Seçimlerde ittifak olmamasına da değinen Özel şunları söyledi: “Bu bayrak inmeyecekse, bu vatan bölünmeyecekse bu müezzine de o Mehmetçiğe de hep beraber sahip çıkarsak bölünmeyecek. Yok öyle bedava milliyetçilik. Bir kamuflaj Erdoğan’a yakışacaksa Burak Erdoğan’a yakışsaydı da görseydik. 6 okundan biri milliyetçilik olan ve kendine olan güveni tam olan bir siyasi hareketiz. Şöyle bir oyun oynuyorlar, CHP’yi şeytanlaştırmaya, çalışıyorlar. Geçen seçimlerde ittifak vardı hep birlikte oy verdik. Bu seçimde de ittifak olsun diye her şeyi yaptık, ama saygı duyduğumuz ortaklarımız çeşitli gerekçelerle reddettiler. O gün bu oyları verenler yine burada Manisa’da. O gün kazananların hali ortada. Kendi arsalarına rant sağlıyorlar, çocuklarına turizm ruhsatı sağlıyorlar, Atatürk’e düşman ne kadar kurum varsa hulufe gibi dağıtıyorlar. Biz yine buradayız ve değiştirebiliriz. Bugün Manisa’yı Cengiz Ergün’ün şımarıklığından kurtaracak olan ittifakın adı Manisa ittifakıdır. Hep birlikte kuracağız. Bu ittifakı ilçelerde kuracaklar da burada. Bütün Manisalılarla bu ittifakı kurmak sizin göreviniz bunu sizden bekliyorum. Siz bir ittifak kuracaksınız. O ittifakın başkan adayları burada.”


Özel’in konuşmasının ardından CHP Manisa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mimar Ferdi Zeyrek partililere hitap etti. Zeyrek’in ardından 17 ilçe belediye başkan adayı sahneye davet edildi.



Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adayları


CHP’nin Manisa’daki mevcut 4 belediye başkanı Akhisar’da Besim Dutlulu, Alaşehir’de Ahmet Öküzcüoğlu, Turgutlu’da Çetin Akın ve Saruhanlı’da Zeki Bilgin ile 31 Mart seçimlerine girme kararı alırken, Manisa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ferdi Zeyrek, Şehzadeler’de Gülşah Zorbay, Yunusemre’de Semih Balaban, Soma’da Sercan Okur, Kula’da Hikmet Dönmez, Gördes’te İbrahim Büke, Gölmarmara’da Cem Aykan, Salihli’de Mazlum Nurlu, Ahmetli’de Fuat Mintaş, Köprübaşı’nda Fatih Taşlı, Sarıgöl’de Tahsin Akdeniz, Demirci’de Şerif Akmeşe, Kırkağaç’ta Üstün Dönmez, Selendi’de Cemil Kurt aday olarak gösterildi.



CHP Genel Başkanı Özgür Özel partisinin Manisa belediye başkan adayları tanıtım toplantısına katıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İkinci el otomobil sektöründe yeni yılda hareketlilik bekleniyor İkinci el araç piyasasında 1 Ocak 2026 itibarıyla devreye girecek yeni düzenlemeler ve kısıtlamaların sona ermesi ihtimaliyle birlikte sektörde hareketli bir döneme girilmesi bekleniyor. Ticaret Bakanlığı tarafından ikinci el araç ticaretine yönelik uygulanan "6 ay ve 6 bin kilometre" kısıtlamasının 1 Ocak 2026 itibarıyla yürürlükten kalkması bekleniyor. Kısıtlamanın sona ermesi durumunda, ikinci el otomobil piyasasında arz dengesinin yeniden oluşması ve satış süreçlerinin hızlanacağı öngörülüyor. Sektör temsilcileri, düzenlemenin değişmesinin yanı sıra faiz oranlarında düşüş beklentisinin de etkisiyle 2026 yılında satışlarda belirgin bir artış bekliyor. Öte yandan, yeni yılda araç satış işlemlerine ilişkin mali yükümlülüklerde de değişikliğe gidiliyor. 1 Ocak’tan itibaren noterlerde gerçekleştirilen araç devir işlemlerinde, araç bedeli üzerinden binde 2 oranında nispi harç alınacak. Uygulamada taban harç tutarı bin TL olarak belirlendi. Bu tutar, mevcut noter masraflarına ek olarak tahsil edilecek. Düzenleme, kayıtlı ticaret yapanlar ile bireysel satıcılar arasında ayrım içeriyor. İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti yetki belgesine sahip galericiler, araç alımları sırasında bu nispi harçtan muaf tutulacak. Ancak yetki belgesi bulunmayan işletmeler, belgesiz satıcılar ve bireysel vatandaşlar söz konusu harcı ödemekle yükümlü olacak. Düzenlemeler ve sektörel değişimler Otokent Genel Müdürü Yılmaz Karakaya, otomotiv piyasasındaki gelişmeleri değerlendirerek, "İkinci el araç piyasası tüm olumsuz şartlara rağmen 2025 yılını iyi geçirdi. Şu ana kadar satışlar sıfır araçlarla birlikte 10 milyon 500 bini buldu. Geçen ay sıfır araçların 1 milyon 200 bin bandında satıldığını tespit ettik, yıl sonu kampanyalarıyla hedefin 1 milyon 500 bin civarında olacağı kanaatindeyiz. İkinci el ile sıfır araç arasındaki fiyat farkı daraldığı için insanlar sıfıra yöneldi ama ikinci elde piyasa hiçbir zaman durmaz. 2026 yılından umutluyuz çünkü belimizi büken yüksek faizlerde hükümetimizin politikasıyla kademeli bir indirime gidiliyor. Bu arada, ’6 ay 6 bin kilometre’ uygulamasının da biteceğini tahmin ediyoruz. İkinci el yetki belgesi olan esnafımız alıcı olduğunda binde 2’lik noter harcını ödemeyecek, ben arada aracıyım, ticaretini yapan firmayım, bu yüzden yetki belgesi olan esnaf bu muafiyetten yararlanacak, aracı sattığımız vatandaş ise alıcı olarak bu ödemeyi yapacak" dedi. 2026 satış beklentileri 2026 yılı itibarıyla otomotiv sektöründe önemli değişikliklerin kapıda olduğunu belirten Galerici Fahri Karlık, "1 Ocak 2026’dan itibaren ’6 ay 6 bin kilometre’ kısıtlamasının sona ermesi biz galericileri sevindirir, ikinci el piyasasına olumlu yansıyacak bir gelişme olur. Öte yandan, yeni dönemde hem sıfır hem ikinci el araç satışlarında binde 2 oranında, en düşük araçta ise minimum bin lira olarak uygulanacak ’nispi harç’ dönemi başlıyor. Yetki belgeli galericilerin bu harçtan muaf tutulması esnafımız adına sevindirici olsa da vatandaşlar ve belgesi olmayanlar bu ek maliyetle karşılaşacak, ayrıca biz esnafa getirilen 40 bin liralık ön ödemeli vergi gibi zorluklara rağmen Türkiye’deki yüksek tüketim iştahı sayesinde araç satış rakamlarının 2026’da daha da yukarı çıkacağını öngörüyoruz" ifadelerini kullandı.
İstanbul Bitkisel üretim bir önceki yıla göre azaldı Üretim miktarları, 2025 yılında bir önceki yıla göre tarla ürünleri olan tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde (yem bitkileri hariç) yüzde 9,0, sebzelerde yüzde 0,9, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde yüzde 30,9 oranında azaldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2025 yılı Bitkisel Üretim İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, üretim miktarları, 2025 yılında bir önceki yıla göre tarla ürünleri olan tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde (yem bitkileri hariç) yüzde 9,0, sebzelerde yüzde 0,9, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde yüzde 30,9 oranında azaldı. Buna göre, yaklaşık üretim miktarları tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde 68,1 milyon ton, sebzelerde 33,3 milyon ton, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde ise 19,6 milyon ton olarak gerçekleşti. Tahıl üretimi 2025 yılında bir önceki yıla göre azaldı Tahıl ürünleri üretim miktarları 2025 yılında bir önceki yıla göre yüzde 12,3 oranında azalarak yaklaşık 34,2 milyon ton olarak gerçekleşti. Bir önceki yıla göre, buğday üretimi yüzde 13,7 oranında azalarak 17,9 milyon ton, arpa üretimi yüzde 25,9 oranında azalarak 6 milyon ton, çavdar üretimi yüzde 20,9 oranında azalarak yaklaşık 203 bin ton, yulaf üretimi yüzde 26,3 oranında azalarak yaklaşık 288 bin ton, mısır üretimi ise yüzde 4,9 oranında artarak 8,5 milyon ton oldu. Kuru baklagiller grubunda nohut, kuru fasulye ve kırmızı mercimek üretimi sırasıyla yaklaşık 413 bin ton, 247 bin ton ve 250 bin ton oldu. Yumru bitkilerden patates ise bir önceki yıla göre yüzde 7,2 oranında azalarak 6,4 milyon ton üretildi. Yağlı tohumlardan soya üretimi yüzde 17,4 oranında azalarak yaklaşık 149 bin ton, ayçiçeği üretimi ise yüzde 11,8 oranında azalışla yaklaşık 1,9 milyon ton oldu. Şeker pancarı üretimi yüzde 2,0 oranında azalarak yaklaşık 22 milyon ton olarak gerçekleşti. Sebze üretimi 2025 yılında bir önceki yıla göre azaldı Sebze ürünleri üretim miktarı 2025 yılında bir önceki yıla göre yüzde 0,9 oranında azalarak yaklaşık 33,3 milyon ton olarak gerçekleşti. Sebzeler grubu ürünlerinden karpuzda yüzde 6,7, kuru soğanda yüzde 9,8, sivri biberde yüzde 1,8 oranında üretim artışı; domateste yüzde 7,6, salçalık kapya biberde yüzde 4,7, hıyarda yüzde 2,0 oranında üretim azalışı oldu. Meyve üretimi 2025 yılında bir önceki yıla göre azaldı Meyveler, içecek ve baharat bitkileri üretim miktarı 2025 yılında bir önceki yıla göre yüzde 30,9 oranında azalarak yaklaşık 19,6 milyon ton oldu. Meyveler grubunda, bir önceki yıla göre elmada yüzde 48,3, çilekte yüzde 1,9, şeftalide yüzde 46,1, nektarinde yüzde 44,1, kirazda yüzde 70,6, üzümde yüzde 27,5, narda yüzde 10,2 oranında üretim azalışı oldu. Turunçgil meyvelerinden mandalinada üretimde yüzde 5,8’lik artış oldu; portakalda yüzde 17,5, limonda yüzde 34,4 oranında üretim azalışı görüldü. Sert kabuklu meyvelerden fındıkta yüzde 38,5, cevizde yüzde 38,2, Antep fıstığında yüzde 61,5 oranında üretim azalışı oldu. Muz üretiminde yüzde 1,2, zeytin üretiminde yüzde 34,7 azalış gerçekleşti. Süs bitkileri üretimi 2025 yılında bir önceki yıla göre azaldı Süs bitkileri üretim miktarı 2025 yılında bir önceki yıla göre yüzde 1,4 oranında azaldı. Süs bitkileri üretimi içinde kesme çiçeklerin yüzde 66,4, diğer süs bitkilerinin ise yüzde 33,6’lık bir paya sahip olduğu görüldü. Bir önceki yıla göre kesme çiçek üretiminde yüzde 5,8 oranında azalış, diğer süs bitkileri üretiminde ise yüzde 8,7 oranında artış gerçekleşti.
Samsun Yılbaşında sahte içki tehlikesi: "2026’ya yoğun bakımda girmeyin" Yılbaşı kutlamaları öncesi uyarılarda bulunan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, sahte içki, solunum yolu enfeksiyonları ve yasa dışı maddelerin ciddi sağlık riskleri taşıdığına dikkat çekerek, "Yılbaşında yapılacak hatalar, 2026’ya hastanede girmenize neden olabilir" dedi. Prof. Dr. Özkaya, özellikle sahte içkinin hayati tehlike oluşturduğunu vurgulayarak, metil alkolün çok düşük dozlarda dahi körlük ve ölüme yol açabildiğini belirtti. Geçmiş yıllarda yılbaşı dönemlerinde sahte alkol nedeniyle çok sayıda vatandaşın hayatını kaybettiğini hatırlatan Özkaya, "Evde alkollü içecek yapmayın, kaynağı bilinmeyen içkileri kesinlikle tüketmeyin. Restoran ve barlarda şişeyi mutlaka görün, bandrol ve BÜİS kontrolünü yaptırın. Kurye ile alkol siparişinden kaçının" diye konuştu. Soğuk havalarla birlikte "Covid 19" ve "süper grip" olarak adlandırılan viral enfeksiyonların arttığını da belirten Özkaya, kalabalık ve kapalı alanlarda yapılan kutlamaların virüslerin yayılımını hızlandırdığını söyledi. Yoğun alkol tüketimi ve uykusuzluğun bağışıklık sistemini zayıflattığını ifade eden Özkaya, son günlerde zatürre ve yoğun bakım gerektiren vakalarda artış gözlendiğini kaydetti. Yasa dışı maddelere de değinen Prof. Dr. Özkaya, metamfetamin ve kokainin son derece tehlikeli olduğuna dikkat çekti. metamfetaminin en düşük dozlarda bile bağımlılık yaptığını ve kalıcı beyin hasarına yol açabildiğini söyleyen Özkaya, "Ülkemizde kullanım artıyor ve solunum yetmezliğiyle yoğun bakımda takip ettiğimiz hastalar var" şeklinde konuştu. Kokainin ise kalp krizi, yüksek tansiyon ve ağır ruhsal sorunlara neden olabildiğini belirterek, doz aşımının ölümcül sonuçlar doğurabileceğini ifade eden Prof. Dr. Şevket Özkaya, "Yılbaşı kutlamalarınızın acı tecrübeye dönüşmemesi ve 2026 yılına hastanede girmemek için bireysel ve toplu aktivitelerde dikkatli olun" çağrısında bulundu.