ASAYİŞ - 14 Eylül 2018 Cuma 10:18

Maskeli hırsızlar bakkaldan 8 bin liralık soygun yaptı

A
A
A
Maskeli hırsızlar bakkaldan 8 bin liralık soygun yaptı

Manisa’da yüzleri maskeli üç hırsız, gece girdikleri bakkal dükkanını cep telefonlarının ışıkları ile soydu.

Manisa’da yüzleri maskeli üç hırsız, gece girdikleri bakkal dükkanını cep telefonlarının ışıkları ile soydu. Rahat tavırlarıyla girdikleri bakkal dükkanından 7 bin liralık sigara ve 750 lira madeni para çalan üç hırsızın soygun anı güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.


Manisa’nın Yunusemre ilçesinde yüzleri maskeli üç hırsız, bakkal dükkanına girerek çok sayıda sigara paketi ve para çalarak kayıplara karıştı. Olay 12 Eylül Çarşamba günü gece 05.00 sıralarında Yeni Mahalle’de meydana geldi. İlk olarak ellerindeki demir kesme makasıyla, bakkal dükkanı önüne gelen maskeli üç hırsız, kepengin anahtarlarını kesti. Kısa bir süreliğine dükkanı terk eden hırsızlar, daha sonra yine geldikleri bakkal dükkanı önündeki kepenkleri kaldırdı. 20 dakika kadar içeriye girmeye çalışan hırsızlar, girdikleri dükkanı cep telefonu ışıklarıyla 3 dakika içerisinde soydu.


Sigara raflarına yönelerek, sigara paketlerini çuvala dolduran hırsızların, 7 bin liralık sigara paketinin yanı sıra kasadaki 750 lira madeni para çaldığı güvenlik kamerasına saniye saniye görüntülendi. Ayrıca hırsızların dükkandan çıkarken, bir miktar meyveli soda da çaldığı görülüyor. Yaşanan hırsızlık olayı sonrasında polis ekipleri, şahısların yakalanması için araştırma başlattı.


Dükkan sahibi Gökhan Pektaş, tek temennisinin hırsızların biran önce yakalanarak, yargı önünde hesap vermesi olduğunu söyledi. Pektaş, “Sabaha karşı başımıza böyle bir olay geldi. Sabah şokla uyandık. Dükkanımı açmak için geldiğimde her tarafın dağılmış olduğunu gördüm. Yaklaşık 7 bin liralık sigaram çalındı. 750 lira bozuk paramı çalmışlar. Diğer eşyalarım da zarar görmüş. Kapı kilitlerinde sorunlarımız var. Bu hırsızlara önlem alınması lazım. Bizimde korkmadan işimizi yapmamız lazım. Biran önce bunların bulunmasını istiyorum. Devletten ricam bu. Zaten ekonomik krizle mücadele ediyoruz. Bir de sigaralarım çalınıyor. Ben şimdi ne satacağım” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır’da eğitimciler, eğitimcilere yönelik şiddete dikkat çekti Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelen eğitim sendikaları, eğitimcilere yönelik şiddete dikkat çekti. Merkez Kayapınar ilçesinde İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelen Türk Eğitim Sen ve Eğitim-Bir-Sen üyeleri, slogan atarak basın açıklamasında bulundu. Basın açıklamasını okuyan Türk Eğitim Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ahmet Bürhan, İstanbul’un Eyüp Sultan ilçesinde okul müdürü olarak görev yapan İbrahim Oktugan’ın bir öğrenci tarafından menfur bir saldırıyla silahla vurularak canice katledildiğini belirtip, meslektaşlarına Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına ve eğitim camiasına başsağlığı dileğinde bulundu. “Okullarda öğretmene şiddet, mobbing, taciz, itibarsızlaştırma vakaları ciddi önlemlerin, yasal düzenlemelerin ve esaslı politikaların hayata geçirilememesi nedeniyle maalesef had safhaya ulaşmıştır” diyen Bürhan, “Okullarda rehberlik birimleri daha etkin hale getirilmeli, rehber öğretmen sayıları artırılmalıdır” dedi. Rabia Sevilay Durukan, Mehmet Aktaş, Ayhan Kökmen, Ceren Damar Şenel, Necmettin Kuyucu, İbrahim Oktugan, hayatlarının en verimli döneminde sevdiklerinden, öğrencilerinden koparılan tüm şehit eğitimcileri saygı, rahmet ve özlemle andıklarını ifade eden Bürhan, “Değerli meslektaşlarımız; eğitim çalışanlarımıza yönelik şiddet aslında geleceğimize sıkılan kurşundur. Bu nedenle geleceğimizin karartılmasına müsaade etmeyeceğiz, şiddete müsamaha göstermeyeceğiz. Türk eğitimcileri olarak şiddetle sonuna kadar mücadele edeceğiz” ifadelerinde bulundu. Eğitimciler, basın açıklamasının ardından dağıldı.
Osmaniye Devlet desteğiyle üretmeyi başaran annelerin elinden çıkan fıstık helvasının ünü sınırları aştı Osmaniye’de depremzede kadınlar, devletten aldıkları desteklerle kurdukları kooperatif çatısı altında ürettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri gelirle aile bütçelerine katkı sağlıyor. Kadınlar tarafından üretilen fıstık helvası, Dubai ve Kazakistan’a da satılmaya başlandı. Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde kooperatif aracılığıyla coğrafi işaret tescili bulunan Osmaniye yer fıstığı helvası ve yöresel ürünleri de kooperatif çatısı altında üreten kadınlar, elde ettikleri gelirle aile bütçelerine katkı sağlıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının SOGEP programı çerçevesinde depremden önce, 1 milyon 400 bin Türk lirası bütçeli proje ile fıstık helvası üretim kapasitesini artıran ve üretim şartlarını iyileştiren Düziçi Kadın Kooperatifi, deprem sonra bölgede yaşanan ekonomik zorluklara karşı dayanıklılığını artırdı, bölgede ortak paylaşım kültürü ve kadın istihdamı konusunda rol model oldu. Kadınlar tarafından üretilen fıstık helvası, Dubai ve Kazakistan’a da satılmaya başlandı. Kooperatif çatısı altında bir araya gelen kadınlar, Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansının aracı olduğu SOGEP desteği ile kurdukları butik mandırada da süt, peynir ve tereyağı üretimi ve satışı yapıyor. "Bizim hikayemizin başlangıcı DOĞAKA oldu" Kadınların istihdamı konusunda ilçede çok büyük sıkıntı olduğu için kooperatif kurduğunu söyleyen Başkan Rahime Yüksel, "Bizim hikayemizin başlangıcı aslında Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı, DOĞAKA ile oldu. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü ve Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı’nın katkılarıyla biz buralara geldik. Biz Osmaniye’nin yer fıstığını işliyoruz çünkü yer fıstığı buranın coğrafi işaretli bir ürünü ve hep kuruyemiş olmuş, kuruyemişin ötesine geçememiş bir üründü. Biz bunu mutfağa nasıl daha fazla girdirebiliriz, nasıl daha fazla kazanç elde edebiliriz ve bundan kadına katkı ne olabilir düşüncesiyle yer fıstığını işledik. Kendi çabamızla üretmiş olduğumuz yer fıstığından bir helvamız var, helvamızı kadın kooperatifimizin ortaklarına tattırdık, çeşitli fuar ve festivallerde sunduk, beğeni kazandı, dedik biz bu ürünle yola çıkalım. Yer fıstığı helvamızı gördüğünüz gibi üretmeye başladık" diye konuştu. "Bakanlığımızdan aldığımız destekle bize sadece helva yapsana kısmı kaldı" Eskiden sadece pazarlara götürecek kadar ürün yaparken Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı desteğiyle yurtdışına ürün yolladıklarını söyleyen Başkan Yüksel, "İmkansızlık sebebiyle seri bir üretim yapamıyorduk, sadece pazarlarda ve panayırlarda satabilecek kadar 20 kavanoz, 30 kavanozun ötesine gidemiyorduk. Makineleşmemiz gerekiyordu Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının SOGEP çağrısını duyduk. DOĞAKA Osmaniye Yatırım Destek Ofisi yetkilileri bizlere yardımcı oldular. Projemiz yazıldı, onaylandı ve seri bir şekilde makinelerimiz gelmeye başladı. Fıstık kavurma makinemiz geldi. Artık kendi fıstığımızı kendimiz kavuruyoruz çiftçiden aldığımız kuru kırımlı fıstıklarımızı kendimiz kırmaya başladık. Zarını kendimiz soyup şak fıstık haline getirebiliyoruz, susamımızı kendimiz çekiyoruz, tahin haline getiriyoruz. Susam, fıstık, tahin derken bize sadece helva yapsana boyutu kaldı ve biz helvamızı yapmaya başladık. Ulusal marketlere ürün veriyoruz, yerel marketlere ürün veriyoruz, yurt dışı satışlarımız oldu. Yurt dışında helvamız çok beğenildi ve ilk defa Dubai’ye ve Kazakistan’a mal vermeye başladık. Kooperatif bünyesinde kadın arkadaşlarla beraber çalışıyoruz. Bunlar anneler, her birinin çocukları var, onların geleceklerine dair endişeleri vardı. Kadınlar üretimde kendilerini çok mutlu hissediyorlar mutlu kadınlar da mutlu yarınlar getiriyorlar açıkçası. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının desteğiyle de biz kadın kooperatiflerinin üretimleri arttı. İstihdam sağladığımız kadın sayımız arttı ve kadının hakikaten üretimde olmasını sağlayan bir Bakanlığımız var. Teşekkür ediyorum" dedi. Ürettikleri tereyağının Osmaniye yer fıstığı helvası yapımında da kullandığını söyleyen Hüsne Soy, "DOĞAKA’nın sunduğu imkanlarla butik mandıramızı kurduk, burada ürettiğimiz tereyağlarını da fıstık helvamızın yapımında kullanıyoruz. Katkısız ve doğal olduğu için güzel oldu. Buradan kazandığım ücretle 3 çocuğumun eğitim masraflarını karşılıyorum, aileme de katkıda bulunuyorum. Devletimizin verdiği katkılarla biz buradayız, ondan önce evde oturuyordum. Üretiyoruz, ürettikçe de mutlu oluyoruz" dedi.