EKONOMİ - 21 Eylül 2021 Salı 10:45

Türkiye’de yenen her iki muzdan biri Anamur’dan

A
A
A
Türkiye’de yenen her iki muzdan biri Anamur’dan

Türkiye’nin muz üretiminde merkezi konumunda olan ve ülke genelinde ihtiyacın yüzde 50’sini karşılayan Mersin’in Anamur ilçesinde yoğun hasat dönemine girilirken, hasadın yaklaşık 5 ay devam etmesi bekleniyor.

Türkiye’nin muz üretiminde merkezi konumunda olan ve ülke genelinde ihtiyacın yüzde 50’sini karşılayan Mersin’in Anamur ilçesinde yoğun hasat dönemine girilirken, hasadın yaklaşık 5 ay devam etmesi bekleniyor.


Mersin’in Anamur ilçesinde bölgenin başlıca geçim kaynağı olan tescilli ’Anamur muzu’ yılın 12 ayı boyunca hem örtü altı hem de açık alanda yetiştirilerek ülke genelinde ekonomiye önemli katkı sunuyor. Son yıllarda üretimin artması ile senede 180 bin tondan fazla üretilen Anamur muzunda özellikle Eylül ayı ortasında başlayan yoğun hasat dönemi Mart ortasına kadar devam ediyor. Türkiye’nin yaklaşık yüzde 50 muz ihtiyacını karşılayan Anamur sayesinde ithalatında önüne geçiliyor. Örtü altı ve açıkta bin bir emekle doğal olarak yetiştirilen muzlar önce ağaçlarından kesilerek işleme tesisine sevk ediliyor. Burada askıya alınan muzlar tartılarak taraklara bölünüp sudan geçirilerek kasalara alınıp sarartma odalarına alınıyor. 5 ile 10 gün arasında sarartma odalarında bekletilen muzlar tırlarla çevre illerin yanı sıra İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir, Konya, Diyarbakır, Gaziantep ve Van başta olmak üzere ülke genelinde dağıtıma çıkartılıyor. Bu yılın verimli geçtiğini belirten üreticilere ve saha çalışanları, yoğun bir sezona girdiklerini aktardı.


Yoğun sezonun açılmaya başladığını ve kesimlerinin hızlandığını belirten işçilerden Hasan Sönmez, dolgun ve kaliteye uygun muzları kesip tesise götürüp işlediklerini kaydetti.


Muzların kesim sonrası araçlarla tesise sevk edildiğini anımsatan İşleme Tesisi Müdürü Nuriye Çapun,"Tesiste kantara alıp muzları kalite kalite ayırıyoruz. Askıya alarak kazanların olduğu bölgeye gönderiyoruz. Her kalite ayrı bir kazana doğranarak paketleme yapılır. Paketleme sonrasında ise sarartma odalarına alıyoruz. Sevkiyata göre sarartma işlemini yapıyoruz. Yaklaşık 5 ile 10 gün arasında sevkiyatlarımız tamamlanıyor" dedi.



"Kokusu, tadı farklı, daha lezzetli"


Anamur muzu hasadının 12 aya yayılmış durumda olduğunu dile getiren İşletme sahibi Teoman Yanık ise "Mart sonuna kadar hızlı olur. En yoğun dönemi bu 5 ayda olur. Diğer aylarda da azalma olur ama yine de 12 hasat olur ve tesisimiz de hizmet verir. Muz üretimi sektörü kazançlı bir sektör. Muz üretimi küresel ısınmadan kaynaklı olarak Anamur dışına Adana ve Antalya’ya da yayıldı. Burada üretilen Anamur muzunda kokusu ve tadı biraz farklı, daha lezzetli. Anamur iklim ve toprak olarak muza çok daha uygun. Anamur civarında 180 bin ton muz rekoltemiz var. Yaklaşık yüzde 5 ile 10 arasında artar diye düşünüyoruz. Ama son yıllarda arazi, demir ve sera maliyetleri nedeniyle sera yapımı azaldı" ifadelerini kullandı.



"Muzun başkenti Anamur, hiç krizden etkilenmemiştir"


İlçe Belediye Başkanı Hidayet Kılınç da İHA muhabirine yaptığı açıklamada, "Muzun başkenti diyoruz biz Anamur’a. Tabi bunda da haklı gerekçemiz var. Çünkü Türkiye’de üretilen muzların yüzde 50’si Anamur’da üretilmekte. Biz de bundan dolayı haklı olarak Anamur’u muzun başkenti olarak ilan ettik. 180 bin ton civarında ama her yıl rekolte biraz daha artmakta. Anamur muzunu şöyle görmek lazım. Anamur’un muz her şeyidir. Muz artı çilektir. Çünkü ekonomisi buna bağlıdır. Yani nedir, satanından, çalışanından, iş makinesinden, iş yeri açanından, tarla açanından efendim nedir demircisinden, demir ticareti yapanından, naylon ticareti yapanından, üzerine naylonu çekeninden, hayvan gübresi satanından, yani her dala, her bölgeye, her insana Anamur’un muzunun bir dokunuşluğu vardır. Yüzde 80-90 oranında Anamur’daki muz üreticisi muz ekonomisine bir katkıdır. Anamur hiç krizden etkilenmemiştir. Bunun en önemli hadisesi Anamur muzunun yetiştirilmesi ve muz tüketiminin devam etmesidir diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Bitlis Eren Üniversitesi, 201 üniversite arasında ilk 10’da yer aldı Bitlis Eren Üniversitesi, YÖK tarafından yayımlanan 2025 İzleme ve Değerlendirme Raporu’na göre 201 üniversite arasından ilk 10’da yer aldı. Yükseköğretim Kurulu tarafından, 67 farklı gösterge doğrultusunda Türkiye’deki 201 üniversiteye ait analizleri içeren "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025" yayımlandı. Yükseköğretim ekosisteminin en kapsamlı analiz belgelerinden biri olan rapor, eğitim ve öğretim, araştırma-geliştirme, proje ve yayın, uluslararasılaşma, sürdürülebilirlik ve topluma hizmet ve sosyal sorumluluk olmak üzere 5 ana kategori altında toplam 67 göstergeye dayanmaktadır. Rapor kapsamında Bitlis Eren Üniversitesi, akademik başarılarına bir yenisini daha ekleyerek, Türkiye genelinde değerlendirilen 201 üniversite arasında, TR Dizin tarafından taranan dergilerde öğretim üyesi başına düşen yayın sayısı göstergesinde 9. sırada yer alarak ilk 10 üniversite arasına girdi. Bu başarı, Bitlis Eren Üniversitesi’nin akademik alanda gösterdiği istikrarlı yükselişi ve bilimsel üretkenliğini ortaya koyuyor. Üniversite öğretim üyeleri, bilimsel çalışmalarını ulusal ve uluslararası saygın dergilerde yayımlayarak hem akademik görünürlüğü hem de bilimsel etki gücünü artırıyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, elde edilen başarının üniversitenin akademik vizyonunun ve kalite odaklı yönetim anlayışının bir sonucu olduğunu belirterek, "YÖK tarafından yayımlanan 2025 İzleme ve Değerlendirme Raporu’nda üniversitemizin, TR Dizin kapsamındaki yayın performansında Türkiye genelinde ilk 10 üniversite arasında yer alması bizler için büyük bir gurur kaynağıdır. Bu başarı, akademik kadromuzun özverili çalışmaları ve bilimsel üretime verdiğimiz önemin somut bir göstergesidir. Bitlis Eren Üniversitesi olarak nitelikli araştırma, yayın ve topluma katkı odaklı çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz" dedi. Bitlis Eren Üniversitesi, önümüzdeki dönemde de araştırma, yayın ve proje faaliyetlerini güçlendirerek ulusal ve uluslararası düzeyde akademik başarısını artırmayı hedefliyor.
Samsun Samsun Balkan Türkleri’nden geleneksel dayanışma gecesi Samsun Balkan Türkleri Derneği’nce kuruluşunun 38’inci yıl dönümü vesilesiyle Geleneksel Dayanışma Gecesi gerçekleştirildi. İlkadım Belediyesi Derebahçe Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen geceye protokol üyeleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Samsun Balkan Türkleri Kültür Haberleşme ve Dayanışma Derneği Başkanı Adem Tuğral, derneğin 38 yıldır kültür alanında misyonuna uygun faaliyetler yürüttüğünü belirtti. ’Asırlık Mübadil Lezzetler’ üçüncü baskıya hazırlanıyor Başkan Adem Tuğral, 7 yıldır sürdürülen Asırlık Mübadil Lezzetler projesi kapsamında hazırlanan yemek kitabının ikinci baskısının dağıtıma başladığını ve üçüncü baskı için çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Halk oyunları başarısı Adem Tuğral, "Türkiye Halk Oyunları Federasyonu ve Gençlik Spor Bakanlığı’yla yaptığımız çalışmada artık halk oyunları yarışmalarında Balkan Türkleri oyunları olarak yarışmaya girme hakkı kazandık. Bu çalışmayı da kendilerine ilettik, onlar da onayladılar. Önümüzdeki yıldan itibaren halk oyunları yarışmalarında kendi oyunlarımızı sahneleyebileceğiz" dedi. Dayanışma artacak Başkan Tuğral, bu gecede masalara yerleştirilen karekodlar aracılığıyla üyelerin bilgi, istek ve önerilerini toplayacaklarını, ayrıca yapılacak çalışma ile Balkan Türklerinin mesleki bilgilerin toplanarak bir iletişim ve dayanışma ajandası oluşturulacağını belirtti. Ata toprakları ziyareti Tuğral her yıl Temmuz ayında düzenlenen ata toprakları seyahatiyle ilgili bir müjde de paylaşarak, "Bu sene de inşallah Temmuz ayında üçüncüsünü yapacağız ve dedelerimizin geldiği köyleri, toprakları tekrardan ziyaret edeceğiz" diye konuştu. CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, geçmiş dönem Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cevat Öncü, Tekkeköy Belediye Başkan Yardımcısı Halil İnci, Atakum Belediye Başkanı Serhat Türkel’i vekaleten katılan Nakif Yılmaz ve İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz da yaptıkları konuşmada Balkan Türkleri ve kültürünün Samsun için önemine vurgu yaptı. "Bunun sırrı buradaymış" Başkan Kurnaz, "Mübadil kazan pilavı niye bu kadar lezzetli diye merak etmiştim. Derecik’te bir bayram münasebetiyle program yapılmıştı ve o akşam ikram edilecek kazan pilavının bir tanesini demlemek bize nasip oldu. Ve gerçekten birkaç saatte pişen bir pilavmış bu. Bunun sırrı buradaymış. Dolayısıyla mübadil hemşehrilerimizin yemekleri gerçekten çok lezzetli ve herkes tarafından sevilen yemekler. Bizzat bir tanesini de ben yaparak bunu öğrenmiş oldum" dedi. Eğlenceli dakikalar Protokol üyelerinin katılımıyla kesilen pastanın ardından Samsun Devlet Klasik Türk Müziği Korusu Ses Sanatçısı Bahar Çalık Yener ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Devlet Konservatuarı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serhat Yener Balkan ezgileriyle sahne aldı. Balkan Türkleri arasındaki birlik, beraberlik ve dayanışmayı güçlendiren gece katılımcılara eğlenceli dakikalar yaşattı.