EKONOMİ - 26 Temmuz 2025 Cumartesi 09:10

İlk defa Eğriçayır balında tespit edilmişti, şifanın kod adı: TA

A
A
A
İlk defa Eğriçayır balında tespit edilmişti, şifanın kod adı: TA

Türkiye’de ilk defa Mersin’in ’Eğriçayır Yaylası’nda yapılan bilimsel araştırmayla tespit edilen Total Anti Mikrobiyal Aktivite (TA) değeri, balın şifa derecesini belirlemede önemli rol oynuyor. Bu alanda çalışma yapan Prof. Dr. Mahir Turhan, Avustralya ve Yeni Zelanda ballarıyla Eğriçayır ballarının TA açısından eşdeğer durumda olduğunun altını çizdi.


Dünya Arıcılık Örgütü Apomondia’da dünyanın en iyi balı seçilerek Türkiye’yi gururlandıran Mersinli arıcı Celal Çay ile Mersin Üniversitesi Gıda Mühendisliği’nden Prof. Dr. Mahir Turhan’la yaptığı bilimsel çalışmayla Eğriçayır Yaylası’nda üretilen çiçek balının TA değeri tescillenmişti. Türkiye’de arıcılıkta ilk 5’de yer alan Mersin’de üretilen TA değeriyle dikkat çeken bal üretimi baharla sıfır rakımda başlarken yaz bitene kadar Toroslar ve Eğriçayır yaylasında devam ediyor.


Hem üretim hem de bilimsel çalışmaların sürdüğü kentte 4 bin arıcı binbir emekle milyonlarca arıyı taşıyarak ürettiği ballar hem yurt içinde hemde yurt dışında talep görürken el değmeden tüketiciye ulaştırıldığı belirtildi.



"TA değeri Yeni Zelanda ballarıyla eş değer"


Eğriçayır Yaylası’nda yaptıkları çalışmalarda şimdiye kadar literatürde karşılaşmayan 46 gibi yüksek değerlere kadar ulaştıklarına değinen Prof. Dr. Mahir Turhan, "Fakat Eğriçayır Yaylası’ndaki elde etmiş olduğumuz balların TA ortalaması 20’nin üstünde. Bu da dünya ölçeğinde 20 çok yüksek bir değer demektir. Örneğin bu özelliğiyle tanınan TA özelliğiyle çok yüksek olduğu Manuka balları vardır" dedi.


Avustralya ve Yeni Zelanda ballarıyla Eğriçayır ballarının TA açısından eşdeğer durumunda olduğuna da dikket çeken Turhan, Eğriçayır Yaylası’nda kendilerinin çalıştığı balların kalitesinin öne çıktığını anlattı.



"Eğriçayır Yaylası’nda üretmiş olduğumuz balla ortaya koymuş olduk"


Eğriçayır Yaylası’nda arıcılık yapan Celal Çay ise, "Mersin Üniversitesi’yle yapmış olduğumuz çalışmada Eğriçayır Yaylası’nda üretmiş olduğumuz balın toplam aktivite değeri olduğunu tespit ettik. Bunu da etiketlerimize koyarak müşterilerimize anlatıyoruz. Türkiye’de ilk defa toplam aktivite değeri konusunda Mersin Üniversitesi’yle biz çalıştık, yani bu Mersin’den çıkmış bir çalışma, Toros dağlarında Eğriçayır Yaylası’nda üretmiş olduğumuz balla ortaya koymuş olduk" ifadelerini kullandı.


Çay, Mersin’den sonra diğer illerde de TA değerinin tespit edilecek çalışmalar yapılacağını düşündüğünü de aktardı.



"Yayladan gelen bal el değmeden paketleniyor"


Kendi işletmelerinde Türk gıda kodeksine uygun şekilde el değmeden balları kavanoza koyup ambalajladıklarını da belirten Çay, "Yine aynı şekilde EPS sistemine göre burada ürünlerimizi paketliyoruz. İşletmemiz tedarikçi denetimimizden geçiyor, Tarım Bakanlığı’nın denetiminden geçiyor ve organik gıda ürettiğimiz için organik tarım sertifika denetimlerinden geçiyor. Ancak en iyi denetleyici müşterilerimizdir. Sofralarına bu balımız ulaştığında her defasında deniyorlar, bize yorum yapıyorlar, geri dönüyorlar. Olumlu döndüklerinde biz çok mutlu oluyoruz" ifadelerine yer verdi.



İlk defa Eğriçayır balında tespit edilmişti, şifanın kod adı: TA

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Anayasa Mahkemesinden sendikal haklar adına emsal karar Anayasa Mahkemesi, Türk Eğitim Sendikası’nın aldığı karar doğrultusunda Türk Eğitim-Sen üyesi bir öğretmenin öğle arası nöbet tutmaması nedeniyle hakkında verilen kınama cezasının sendika hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Anayasa Mahkemesinin kararıyla, sendika kararına dayanılarak gerçekleştirilen toplu eylemlerin Anayasa’nın 51. maddesi kapsamında sendikal faaliyet olduğu ortaya konuldu. Karara konu olayda, tam gün eğitim yapan bir okulda görevli öğretmen, üyesi olduğu sendikanın aldığı karar doğrultusunda öğle arası nöbet görevini yerine getirmemiş, bu gerekçeyle hakkında disiplin soruşturması başlatılarak kınama cezası verilmişti. İlk derece ve bölge idare mahkemeleri cezayı hukuka uygun bulmuştu. Anayasa Mahkemesi ise bu yaklaşımı hak ihlali olarak değerlendirdi. Kararda; öğretmenlerin dinlenme, beslenme ve ibadet gibi temel insani ihtiyaçlarının göz ardı edilerek verilen kesintisiz nöbet görevinin, sendikal eylemin meşru gerekçesini oluşturduğu vurgulandı. Yüksek Mahkeme, disiplin cezasının demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığını belirterek, idarenin ve yargı mercilerinin sendika kararının gerekçelerini hiç değerlendirmeden cezaya dayanak yapmasının ölçülülük ilkesine aykırı olduğunu ifade etti. Konuya ilişkin Sendika tarafından yapılan açıklamada, "Bu karar, kamu çalışanlarının sendikal faaliyet kapsamında gerçekleştirdikleri toplu eylemler nedeniyle disiplin cezası ile karşı karşıya bırakılmalarının hukuka aykırı olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Türk Eğitim-Sen’in, üyelerinin insan onuruna yakışır çalışma şartları ve sendikal haklarının korunması yönündeki mücadelesi, Anayasa Mahkemesi kararıyla bir kez daha haklı bulunmuştur" ifadeleri kullanıldı.
Bursa BEBKA Aralık ayı yönetim kurulu toplantısı Bursa’da yapıldı Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) Aralık ayı Yönetim Kurulu Eskişehir Valisi ve BEBKA Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aksoy başkanlığında, Bursa Valisi Erol Ayyıldız ev sahipliğinde BEBKA’nın Bursa Hizmet Binasında düzenlendi. Toplantıya, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Bilecik Valisi Faik Oktay Sözer, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Aydın Saldız, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Av. Ayşe Ünlüce, Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, Bilecik İl Genel Meclisi Başkanı Ramazan Kurtulmuş ve BEBKA Genel Sekreter Vekili Sabri Bayram katıldı. Toplantıda ilk olarak 2022 Yılı Kırsal Kalkınma Mali Destek Programı’nın kapanış raporu sunularak, program kapsamında yürütülen faaliyetler, sağlanan destekler ve bölgesel kalkınmaya katkıları Yönetim Kurulu üyeleriyle paylaşıldı. Ardından Türkiye’nin yeşil kalkınma hedefleri doğrultusunda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Sosyal Kapsayıcı Yeşil Geçiş Projesi (SoGreen) kapsamında BEBKA tarafından planlanan, 2026 yılı Sosyal Kapsayıcı Yeşil Geçiş (SoGreen) Geri Ödemeli Finansman Desteği Programı görüşülerek Yönetim Kurulu üyelerinin onayına sunuldu. KOBİ’lere yönelik olarak kurgulanan programın, bölgedeki yeşil dönüşüm ve sosyal kapsayıcılık odaklı yatırımların desteklenmesine katkı sağlaması hedeflendiği ifade edildi. Toplantıda ayrıca, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Yerel Kalkınma Hamlesi Programı için 2025 yılında alınan başvurular ile 2026 yılı yatırım konuları görüşüldü. BEBKA Yönetim Kurulu, alınan kararların TR41 Bölgesi’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine, kurumsal etkinliğinin artırılmasına ve bölgesel önceliklerin hayata geçirilmesine katkı sağlayacağını vurguladı.