ASAYİŞ - 12 Kasım 2024 Salı 10:17

Mersin’de silah kaçakçıları jandarma engeline takıldı

A
A
A
Mersin’de silah kaçakçıları jandarma engeline takıldı

Mersin’in Tarsus ilçesinde 2 şüpheli, satmak için müşteri aradıkları 3 tabanca ve 5 av tüfeği ile birlikte yakalandı.


İl Jandarma Komutanlığından yapılan açıklamaya göre, Tarsus’ta 2 şahsın ellerinde bulundurdukları silahları satmak için müşteri aradığı bilgisine ulaşan ekipler, şüphelileri takibe aldı. Elde edilen bilgiler doğrultusunda şüphelilerin bulunduğu adrese operasyon düzenleyen ekipler, 3 tabanca, 5 av tüfeği, 2 dürbün ile 35 adet fişek ele geçirdi.


Gözaltına alınan şüpheliler, sevk edildikleri mahkemece tutuklandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul “Sosyal medyayı yasaklamak yerine bilinçli kullanım öğretilmeli” 13 yaş altındaki çocukların sosyal medya kullanımına kısıtlama getirilmesi gündemde. Yasaklamanın çocuklarda merak uyandırarak onları bu yasakları aşmanın yollarını aramaya yönlendireceğini belirten Prof. Dr. Dilek Şirvanlı Özen, “Bu nedenle, yasaklarla birlikte çocuklara bilinçli sosyal medya kullanım alışkanlıklarının kazandırılması elzemdir” dedi. Prof. Dr. Dilek Şirvanlı Özen, 13 yaş altına sosyal medya yasağının bilinçlendirme ve rehberlik ile desteklenmedikçe uzun vadeli çözüm sunmayacağı görüşünde. Özen, amacın, çocukları sosyal medyadan tamamen uzaklaştırmak değil; onlara güvenli ve sağlıklı bir kullanım alışkanlığı kazandırmak olması gerektiğini anlattı. "Çocuklar duyduklarını değil, gördüklerini öğrenir" diyen Prof. Dr. Özen, yetişkinlerin de sosyal medya kullanımında çocuklara rol model olması gerektiğini vurguladı. Bilinçli kullanımın önemi Sadece yasaklayarak çocukları sosyal medya kullanımının olumsuz etkilerinden korunmanın mümkün olmadığını söyleyen Prof. Dr. Dilek Şirvanlı Özen, sosyal medyanın hem pozitif hem de negatif yönleri olduğu gerçeğiyle çocukların bilinçli bir şekilde yönlendirilmesi için önerilerini sıraladı: "-Dijital okuryazarlık eğitimi: Çocuklara sosyal medyada güvenli davranma, içerikleri değerlendirme ve mahremiyetlerini koruma becerileri kazandırılmalı. -Medya Okuryazarlığı Dersleri: Okullarda ve ebeveynlerin rehberliğinde medya okuryazarlığı eğitimi verilmesi, çocukların sosyal medyayı anlamlı ve güvenli bir şekilde kullanmalarına yardımcı olabilir. -Ebeveyn rehberliği: Ebeveynlerin, çocuklarıyla birlikte sosyal medya kullanım planı yapması ve hangi içeriklere ne kadar süre erişebileceklerini belirlemesi, çocukların doğru karar verme becerisi geliştirmesine yardımcı olabilir. Teknolojik ve eğitimsel çözümler -Filtreleme sistemleri ve güvenlik ayarları: Çocuklar için özel tasarlanmış teknolojik çözümler kullanılabilir. -Yaş doğrulama sistemleri: Sosyal medya platformları, yaş doğrulama sistemlerini daha etkin hale getirerek küçük yaş gruplarını koruyabilir. -Çocuklara yönelik içerikler: Platformlar, çocuklar için daha güvenli içerikler oluşturabilir. Sosyal medyanın riskleri Prof. Dr. Şirvanlı Özen, sosyal medyanın çocuklar için fırsatlar sunduğunu, ancak yanlış veya kontrolsüz kullanımın ciddi riskler doğurduğunu belirtti: -Kıyaslama ve düşük benlik saygısı: Çocuklar, sosyal medyada gördükleri idealize edilmiş yaşamlarla kendilerini kıyaslayarak depresyon ve kaygı gibi sorunlar yaşayabilirler. -Dijital zorbalık: Çevrim içi zorbalık, tehdit, alay veya dışlanma gibi davranışlarla çocukların sosyal medya deneyimini olumsuz etkileyebilir. -Bağımlılık ve uyku bozuklukları: Sosyal medyanın anlık tatmin hissi, çocuklarda bağımlılığa yol açabilir ve fiziksel aktiviteyi kısıtlayarak uyku düzenlerini bozabilir. -Güvenlik sorunları: Kimlik hırsızlığı, uygunsuz içeriklerle karşılaşma ve yabancılar tarafından istismar gibi riskler, çocukların dijital dünyada karşı karşıya kalabileceği tehditler arasında. Ebeveynlerin rolü ve çözüm önerileri Ebeveynlerin sosyal medya kullanımında çocuklarına rehberlik etmesi ve onlara örnek teşkil etmesi büyük önem taşıyor. Prof. Dr. Özen, şu önerilerde bulundu: “Çocuklarla sosyal medya kullanımına dair yargılayıcı olmadan konuşmak ve yaşadıkları olumsuzlukları anlamaya çalışmak gerekiyor. Sosyal medya kullanımına sınırlamalar getirilirken, bu sürece çocukların da dahil edilmesi, kuralların daha kolay benimsenmesini sağlar. Çocukların yaşlarına uygun ve güvenlik önlemleri bulunan platformları kullanmaları teşvik edilmelidir. Çocukların sosyal medyada yaşadıkları olumsuz deneyimlere karşı duygusal destek sağlanmalıdır.” Çin, Fransa, İngiltere modeli uygulanabilir Altınbaş Üniversitesinden Prof. Dr. Dilek Şirvanlı Özen son olarak yurtdışı örneklerine de değindi. Dünyadaki sosyal medya kısıtlama örnekleri, ülkelerin toplumsal, kültürel ve yasal yaklaşımlarına göre farklılık gösterdiğine dikkat çekti. Bu tür düzenlemelerin çocukların dijital dünyadaki risklerden korunması amacıyla yapılsa da uygulama biçimleri ve başarılarının kültürel yapıya bağlı olduğunu kaydetti. Özen, “Türkiye’nin kendine özgü kültürel yapısı göz önüne alındığında, kısıtlamaların yanı sıra eğitim, bilinçlendirme ve sosyal medya platformlarının düzenlenmesine yönelik daha dengeli bir yaklaşım benimsenmesi gereklidir. Böyle bir yaklaşım, yasaklara bağlı gerilimleri azaltırken, çocukların dijital dünyada daha güvenli ve bilinçli hareket etmelerine imkan tanıyacaktır” dedi. Şirvanlı Özen, önerileri şöyle tamamladı: “Çin, Fransa ve İngiltere gibi ülkelerde sosyal medya kullanımının ebeveyn iznine bağlanması, Türkiye’deki aile yapısıyla uyumlu bir yaklaşım olabilir. Çin ve Güney Kore’de olduğu gibi gece saatlerinde cihaz kullanımı yasakları, çocukların uyku düzenlerini korumak ve bağımlılığı önlemek açısından etkili bir model olabilir. Bu tür uygulamalar, Türkiye’de de ebeveynler tarafından desteklenebilir.”
Çanakkale Diş Hekimliği Fakültesi Beyaz Önlük Giyme Töreni Gerçekleştirildi Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Diş Hekimliği Fakültesi 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı Beyaz Önlük Giyme Töreni, Troya Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törene; Çanakkale Belediye Başkan V. Öznur Doğangün, ÇOMÜ Rektör V. Prof. Dr. Arda Aydın, Çanakkale Baro Başkan V. Cem Özgider, Çanakkale İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Gökhan Baştürk, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Tunalı, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muammer Karaayvaz, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cüneyt Akı, Çanakkale Diş Hekimleri Odası Başkanı Süleyman Doğangün, Çanakkale Protokolü, STK Temsilcileri, ÇOMÜ’lü idareciler, akademisyenler ve öğrenci yakınları katıldı. Diş Hekimliği Fakültesi tanıtım filmi izlendi. ÇOMÜ Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Tunalı, Güney Marmara’nın Kuzey Ege’nin tek Diş Hekimliği Fakültesi olduklarını belirterek, "23 öğretim üyemizle beraber 473 lisans öğrencimize ve 44 uzmanlık öğrencimize nitelikli bir eğitim vermenin gayretindeyiz. Türkiye’de ilk 34.000 öğrenci arasına olan ve okulumuza girmeye hak kazanan gençlerimizi, ülkemize ve insanlığa geleceğin öğretim üyeleri ve bilim insanları olarak yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bilimsel çalışmalarımızı artırdık, laboratuvar hazırlıklarımıza başladık. Kısa sürede daha ileri gidiyoruz. Bizler Diş hekimliği hizmetini en iyi şekilde vermeyi planlıyoruz. Genç öğrencilerimizin, İngilizcelerini geliştirmelerini, sosyal kulüplerimize üye olmalarını, Erasmus öğrenci değişim programlarını takip etmelerini tavsiye ediyorum" dedi. Velilerin üniversite kazanma sürecinde çok önemli rol üstlendiklerinin altını çizen ÇOMÜ Rektör V. Prof. Dr. Arda Aydın, “Beyaz önlük yalnızca bir kıyafet değil temizliği, güveni ve fedakârlığı simgeler. Bugün bu önlüğü giyerken mesleğinizin gerektirdiği bilgi beceri etik değerleri benimsemek için büyük bir adım atıyorsunuz. Önlük giyme töreniniz büyük hedeflerinizin başlangıcıdır. Sizler sadece diş hekimi olmayacak aynı zamanda toplum sağlığına katkıda bulunan bireylere umut olacaksınız. Bugün bu başarı tablosunun en büyük paydaşı olan veliler katkılarınız çok büyük bu başarı hepimizin ortak başarısı en büyük başarı da sizlere ait. Değerli hocalarım öğrencilerimize gerekli olan her türlü bilgi ve eğitimi sağlarken, bizler ÇOMÜ ailesi olarak ihtiyacınız olan her alanda yanınızdayız. Sizlere hem akademik hem de mesleki hayatınızda başarılar dilerim. Unutmayın insan sağlığı için çalışmak sabır ve emek ister. Bu kutsal görevi hakkıyla yerinize getireceğinizden hiç kuşkum yok” diye konuştu. Açılış konuşmalarının ardından 2024 yılında uluslararası kongrelerde ödül kazanan öğretim üyeleri ile öğrencilere ve Yükseköğretim Kurumları Sınavlarında derece yapan ilk üç öğrenciye belgeleri takdim edildi. Tören, Beyaz Önlük Andının okunmasının ardından toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.
Amasya Uzmanı uyardı: "Kazak, tülbent gibi eşyalarla gözlük camı silmek çok yanlış" Gözlük camını silmek için kazak, kağıt peçete ile tülbent gibi eşyalar kullanılması camın çizilmesine ve görüş kalitesinin düşmesine neden oluyor. Bu yanlışın birçok kişi tarafından yapıldığını belirten Amasya Üniversitesi’nden Optisyenlik Programı Öğretim Görevlisi Fulya Çetinkaya Kiraz, akan suyun altına tutularak narince ovalanacak gözlük camının duruladıktan sonra temiz ve kuru bir mikrofiber bezle silinebileceğini açıkladı. Gözlükte çok fazla toz ve kir biriktiyse kazak, kağıt peçete ile tülbent gibi eşyalar yada kuru bir bezle silmenin camın çizilmesine yol açıp çerçevelerinin gelişi güzel şekilde etrafa konulmasının da yanlış olduğuna işaret eden Öğretim Görevlisi Fulya Çetinkaya Kiraz, “Genelde gözlük çıkartıldığınca camları masanın yüzeyine değecek şekilde konuluyor. Bu durumda gözlük camı çiziliyor. Ayrıca temizlerken tülbent, mont kenarı, kazak veya penye kenarıyla hemen camları silme eğilimi gösteriliyor. Bu kesinlikle çok yanlış. Gözlük camını çeşme suyuna tutup gözlük mendiliyle silerek temizleyebilirsiniz” dedi. Kirli gözlük camı baş ağrısına yol açar Kullanılmadığında muhafaza kabında tutulması gereken gözlüğün camlarının temizliğinin görüş netliği kazandırdığına değinen Fulya Çetinkaya Kiraz, “Uzun süre gözlük takmanız sonrası camlar kirlendiğinde baş ağrıları başlar. Camları temizleyerek göz kaslarının yorulmasını engellersiniz. Böylece daha net bir görüş sağlarsınız” diye konuştu. İnsanların gözlük camı ve çerçevesinin bakımı için 6 ay veya en fazla bir yılda optikçilere başvurmasını tavsiye eden Kiraz, “Plaketlerini değiştirebilirler. Gözlüklerinizi temizlerler. Ya da görme probleminiz artmışsa önce bir göz hekimine giderek muayene olup arkasından optikçinizi ziyaret edebilirsiniz” şeklinde konuştu. Optisyenlik Programı öğrencileri, vatandaşların gözlük camlarını temizleyip bakım yaptı Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Sağlık Meslek Yüksekokulu Optisyenlik Programı öğrencileri, Sultan II. Bayezid Külliyesi bahçesinde kurdukları stantta vatandaşların gözlük camlarını temizleyip çerçevelerine bakım yaptı. Bu esnada gözlük kullanımıyla ilgili bilgiler de anlatıldı. Gözlük camları silinip vidaları değişen emekli gazeteci Adil Yeleç, öğrencilere teşekkür etti. Çiftçi Nadir Şeker de çok memnun kaldığı temizleme işlemine herhangi bir ücret ödemediklerini söyledi.
Konya Konya’da bisiklet yollarının araçlar tarafından işgal edilmesine dikkat çekildi Konya Büyükşehir Belediyesi ve şehirde bisiklet konusunda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları tarafından bisiklet yollarındaki araç parklanmasının önüne geçme adına farkındalık kampanyası yürütülüyor. Billboardlarda, reklam panolarında, elektronik yönlendirme ve bilgilendirme ekranlarında bisiklet yollarına park edilmemesi konusunda mesajlar içeren paylaşımların yanı sıra bisikletseverler, bisiklet yollarına park eden araçların kapı kollarına “Siz Durunca Bisiklet İlerleyemiyor” ve “Siz Rahatınıza Bakarken Bisikletler Yolda İlerleyemiyor” yazılı kartlar bıraktı. Konya’da bisiklet yollarındaki araç parklanmasının önüne geçme adına farkındalık çalışması yürütülüyor. Konya Büyükşehir Belediyesi ve şehirde bisiklet konusunda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, sürücülerinin araçlarını bisiklet yollarına park etmesinin engellemek için çalışma başlattı. Bu kapsamda 635 kilometre bisiklet yoluyla Türkiye’nin en uzun bisiklet yoluna sahip şehri Konya’da konuya dikkat çekilmesi için billboardlarda, reklam panolarında, elektronik yönlendirme ve bilgilendirme ekranlarında bisiklet yollarına park edilmemesi konusunda mesajlar içeren paylaşımlar yapılıyor. Bunun yanı sıra bisikletseverler, bisiklet yollarına park eden araçların kapı kollarına “Siz Durunca Bisiklet İlerleyemiyor” ve “Siz Rahatınıza Bakarken Bisikletler Yolda İlerleyemiyor” yazılı kartlar bıraktı. İşgal edilen bisiklet yolları, bisikletliler için trafikte büyük tehlikelere sebep oluyor Farkındalık çalışmasına katılan bisikletseverler, araç sürücülerine bisiklet yollarını işgal etmemeleri çağrısında bulundu. İşgal edilen bisiklet yollarının kendileri için hayati tehlike oluşturduğunu belirten bisikletseverler, araç sürücülerinin daha duyarlı olmasını istedi. Bu farkındalık çalışması ile araç sürücülerinin bisiklet yollarındaki işgallerinin azalması ve mevcut bisiklet kültürünün daha da artması adına farkındalık oluşturulması amaçlanıyor.