EĞİTİM - 18 Temmuz 2024 Perşembe 18:24

Özyiğit, Türkiye’de model olan projeyi Eğitim Maratonunda anlattı

A
A
A
Özyiğit, Türkiye’de model olan projeyi Eğitim Maratonunda anlattı

Mersin’in merkez ilçe Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, partisi tarafından Ankara’da düzenlenen Eğitim Maratonunda 2019 yılında hayata geçirdikleri ve Türkiye’de bir ilk olan erken çocukluk eğitimi ile ilgili projelerini anlattı.


Programda, Yenişehir Modeli kapsamında hayata geçirdikleri çalışmaları paylaşan Özyiğit, “Biz daha önce yapılmayana, eksik bırakılana, göz ardı edilene bir ışık tuttuk. Çocuklarımızın geleceği için elimizi taşın altına koyduk. Erken çocukluk eğitimine erişimin her çocuğun hakkı olduğuna inanıyoruz. Yenişehir’den bir çoban ateşi yaktık. Tüm Türkiye’ye yayılması gerektiğini düşünüyor ve bunun için elimizden geleni yapıyoruz" dedi.



"0-3 yaş arası çocuğu olan anne ve babalara 9 ana başlıkta eğitim veriliyor"


Hayata geçirdikleri projenin çocuğun gelişimine bütüncül yaklaşımı içeren, beceri temelli ve bilimsel bir çalışmanın ürünü olduğunu ifade eden Başkan Özyiğit, “2019 yılında Yenişehir Belediye Başkanı seçildiğimde birinci proje olarak Erken Çocukluk Eğitimi Projesini hayata geçirdik. Projemiz çok basamaklı, birbirini destekler nitelikte temelden başlayarak üst üste yapılandırılmış, çocuğun gelişimine bütüncül yaklaşımı içeren, beceri temelli ve bilimsel bir çalışmanın ürünüdür. Projemiz 7 modülden oluşuyor. Hareket noktası ise 0-3 yaş. Neden 0-3 yaş? Bilim insanları çocuklardaki zihinsel gelişimin yüzde 70 ila 80 oranında 3 yaşa kadar gerçekleştiğini ifade ediyor. Üç yaşa kadar verilen eğitimden 1’e 7 oranında verim alınırken ilkokuldan sonra 1’e 1 oranında verim alınabiliyor. Bebeğin tüm alanlarında sağlıklı bir gelişim göstermesi ve gerekli durumlarda erken müdahale sağlanması için ebeveynlerin erkenden desteklenmesi çok önemli. 2019 yılının Aralık ayında Yenişehir Belediyesi olarak ‘her aile bir okuldur’ sloganıyla Marmara Üniversitesi ile protokolümüzü imzaladık. Eğitim programını yerel yönetim ve kamu üniversitesi iş birliğinde başlattık. Anne ve babaların ebeveynlik becerilerini destekleyerek, çocukların gelişimsel potansiyellerini gerçekleştirmelerini sağlayacak bir program. Bugüne kadar 15 grupta 301 aileyle çalıştık. Anneler eğitimle doğru bildiği yanlışları öğrendiğini, babalar ise çocuklarıyla doğru iletişim kurmaya başladıklarını söyledi. Anne ve babalara ebeveyn öz yeterliliğini geliştirmeye yönelik, bebek sağlığından, iletişimden, çocuğun gelişimsel potansiyelini desteklemedeki rollerine kadar 9 ana başlıkta eğitim verdik. Ebeveynlere, gelişim dönemlerinin özellikleri, yaş gruplarına yönelik oyun ve destek sistemleri ve psikolojik rehberlik gibi eğitimler veriyoruz. Ayrıca 0-3 yaş arası çocukların dil-bilişsel ve kavramsal gelişimlerine katkı sağlamak amacıyla Türkiye’deki ilk Bebek Kütüphanesini de açtık" diye konuştu.



“Bugüne kadar 3 bin 118 çocuğumuzun gelişimsel taramalarını yaptık”


Çocuklara yönelik gelişim değerlendirme uygulamaları ve taramalarla ilgili bilgi veren Başkan Özyiğit, “Projemizin bir diğer önemli noktası da gelişim değerlendirme. Anne ve baba olarak iki noktaya özen gösteririz, çocuğumuzun sağlıklı ve eğitimli olması. 0-6 yaş tüm gelişim alanlarının temellerinin atıldığı dönem. Bu dönemde sorunların yaşanması, çocukların gelişimlerinin yaşıtlarından geri kalmasına ya da gecikmesine neden olmaktadır. Gelişimsel gerilik riski olan çocuklarda müdahale ne kadar erken olursa içinde bulunulan durumun risklerinden en az etkilenme ya da kurtulma şansı da o kadar yüksek oluyor. Bu nedenle klinik psikologlarımızın görev yaptığı Gelişim Değerlendirme Birimimizi kurduk. Bugüne kadar 3 bin 118 çocuğumuzun gelişimsel taramalarını yaptık. 953 çocuğumuzda çeşitli gelişimsel problemler tespit ettik. Çocuklarımızı ihtiyacı olan desteği alması ve tanı için ilgili uzmana yönlendirdik. Özel eğitime yönlendirilen çocuklarımızın gelişiminde olumlu geri dönüşler oldu. Örneğin otizm şüphesiyle uzmana yönlendirilen ve tedavi süreci başlayan 72 çocuktan 23’ü rehabilistasyon ile iyileştirme gösterdi. Ayrıca 79 çocuğumuzun ileri düzey gelişim gösterdiğini yani yaşıtlarına göre 18 ay ileride olduğunu tespit ettik” ifadelerini kullandı.



“Toplam 256 öğrenci kapasiteli iki Beceri Temelli Eğitim Merkezi inşa ederek hizmete açtık.”


3-6 yaş arası çocukların yararlanabildiği iki Beceri Temelli Eğitim Merkezi (BETEM) inşa ederek hizmete açtıklarını belirten Özyiğit, BETEM’lerdeki eğitim modelini anlatarak şunları söyledi: “Çocukların gelecekte akıl yürütme, verileri analiz etme ve iş birliği içinde çalışmalarına yardımcı olacak becerilerin kazanımına erken yaşlarda, özellikle okul öncesi dönemde başlanmalı. Bunun için BETEM’leri kurduk. Gerçek anlamda çocukların gelişimsel becerilerine odaklı, bütüncül bir bakış açısıyla çocuğun potansiyelini etkileyecek tüm paydaşları, onların çocuğun gelişimine etki eden becerilerini desteklemesini içeren bir uygulamadan bahsediyoruz. BETEM, aile eğitimlerimizin ardından bir ihtiyaç olarak ortaya çıktı. Ebeveynlik bilinci yüksek, çocuğun gelişimsel potansiyelinin farkında olan anne ve babalar bir sonraki adımı sorgulamaya başlayınca BETEM’leri kurduk. Marmara Üniversitesi danışmanlığında 3-6 yaş arasındaki çocuklara beceriye dayalı, zenginleştirilmiş ve bireysel bir eğitim programı uyguladığımız, toplam 256 öğrenci kapasiteli iki Beceri Temelli Eğitim Merkezi inşa ederek hizmete açtık. BETEM’leri fiziki olarak da Türkiye’nin en güzel anaokulları olarak tasarladık."



Özyiğit, Türkiye’de model olan projeyi Eğitim Maratonunda anlattı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Erdoğan "Türkiye satın alma gücü itibarıyla milli gelire bakıldığı zaman dünyada bu sene sonunda 11. sıraya yerleşecek" "Türkiye Yüzyılında Erzincanlı İş İnsanlarının Misyonu" programında konuşan İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, "Türkiye satın alma gücü itibarıyla milli gelire bakıldığı zaman dünyada bu sene sonunda 11. sıraya yerleşecek" dedi. İstanbul Beyoğlu’nda bir otelde "Türkiye Yüzyılında Erzincanlı İş İnsanlarının Misyonu" programı gerçekleştirildi. Programda konuşan Necmeddin Bilal Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında, 21. yüzyıl dünyasına Türkiye’nin damga vurması iddiasının adı aslında. Tabii Türkiye Yüzyılı hedeflerini düşünürken, bu kadar iddialı hedeflere ulaşabilir miyiz diye düşünenler için bazı verilere bakmak lazım. Türkiye 25 sene önce aşağı yukarı 67, 68, 70 milyonluk Türkiye’ydi. Milli gelirimiz 200 milyar dolardı, kişi başına 3 bin dolar civarındaydı. Toplam 200 milyar dolar kadar bir milli gelirimiz var. Geldiğimiz nokta ne oldu? 86 milyonluk Türkiye milli gelir bir buçuk trilyon dolar. 200 milyar dolar nerede, bir buçuk trilyon dolar nerede. Yani 7 kattan fazla büyümüş bir Türkiye. Kişi başına milli gelir 3 bin dolarlardan bu sene itibarıyla neredeyse 18 bin dolara gelecek. Türkiye satın alma gücü itibarıyla milli gelire bakıldığı zaman dünyada bu sene sonunda 11. sıraya yerleşecek" dedi. "23 yılda yüzde 5,4 büyümüşüz" Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: "23 yılda ortalama yüzde 5,4 büyümüşüz. Bu 23 yılda neler oldu? Böyle küçük bir özet yapsak. Yüzyılın en büyük global ekonomik krizi, darbe girişimi, 17-25 Aralık olayları, iki günde iki tane inanılmaz büyüklükte asrın felaketi dediğimiz 15 milyon kişiyi etkileyen deprem, pandemi, bölgedeki savaşları düşünün. Yani Irak, Suriye, Ukrayna, Gürcistan, Mısır ve bölgedeki bütün bu karışıklık. Bütün bunlar olurken, 23 yılda yüzde 5,4 büyümüşüz. Bütün dünya yüzde 3,3 büyürken. Yani 200 milyardan bir buçuk trilyona böyle çıkıyoruz. Türkiye’nin ne kadar çok gücünün, enerjisinin, potansiyelinin olduğunu görmek için daha neyi görmemiz lazım." Programa, Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, Hazine ve Maliye Bakanı Yardımcısı Osman Çelik, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Gündüz, eski futbolcu Mesut Özil ve iş adamları katıldı.
Manisa Demirci’nin 2 milyarlık altyapı yatırımı tamamlandı Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü tarafından Demirci ilçesinde hayata geçirilen yaklaşık 2 milyar liralık dev altyapı yatırımlarının tamamlanmasının ardından, projelerin resmikabul işlemleri gerçekleştirildi. İçme suyu hattı, abone bağlantıları, kanalizasyon hattı, atık su arıtma tesisi ve içme suyu deposu çalışmalarını kapsayan projelerle Demirci’nin altyapısı baştan sona yenilendi. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu’nun 17 ilçeye eşit hizmet ulaştırma hedefi doğrultusunda çalışmalarını sürdüren MASKİ Genel Müdürlüğü, Demirci ilçesinde toplam 160 kilometrelik altyapı imalatını tamamladı. Kanalizasyon, yağmur suyu ve içme suyu hatlarının yanı sıra abone bağlantıları, içme suyu depoları ve atık su arıtma tesisi projelerinin kabul işlemleri yapıldı. Yaklaşık 2 milyar liralık yatırımın resmikabul işlemleri; İller Bankası Bölge Müdürü İzzet Günal, MASKİ Yatırım ve İnşaat Daire Başkanı Dr. Orhan Gökdemir, Demirci Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Hakkı Gül ve teknik ekiplerin katılımıyla gerçekleştirildi. "Demirci uzun yıllar altyapı sorunu yaşamayacak" Demirci Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Hakkı Gül, Manisa Büyükşehir Belediyesi ve MASKİ ile uyum içerisinde çalıştıklarını vurgulayarak, "El birliği ile tamamladığımız bu önemli proje sayesinde Demircimiz uzun yıllar altyapı sorunu yaşamayacak. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. "Demirci daha modern bir görünüme kavuştu" Çalışmaları yerinde inceleyen MASKİ Yatırım ve İnşaat Daire Başkanı Dr. Orhan Gökdemir ise Demirci’nin altyapıdan üstyapıya kadar yenilendiğini belirtti. Gökdemir, "İlçemizde yürüttüğümüz altyapı çalışmaları başarılı bir şekilde tamamlandı. Yağmur suyu, kanalizasyon, içme suyu hatları ve abone bağlantılarıyla birlikte toplam 160 kilometrelik hat döşendi. Ayrıca 1000 metreküp ve 700 metreküplük iki adet içme suyu deposu inşa edildi. Yıllık 1 milyon 730 bin metreküp atık su arıtma kapasitesine sahip atık su arıtma tesisimizin de kabul işlemlerini gerçekleştirdik. Demirci’mize ve hemşehrilerimize hayırlı olsun" ifadelerini kullandı.
İstanbul Adıyaman, Kahramanmaraş ve Malatya Memleket Günleri Arnavutköy’de coşkuyla başladı Adıyaman, Kahramanmaraş ve Malatya’nın köklü kültürü, yöresel lezzetleri ve sahne programlarıyla üç gün sürecek Memleket Günleri Arnavutköy Şehir Parkı’nda yoğun katılımla başladı. Arnavutköy Belediyesi tarafından düzenlenen Adıyaman, Kahramanmaraş ve Malatya Memleket Günleri, Arnavutköy Şehir Parkı’nda kapılarını açtı. Açılış programına Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, sivil toplum kuruluşları ve dernek başkanları ile çok sayıda vatandaş katıldı. Yöresel tatlar, el sanatları ve kültürel zenginlikler bir arada Adıyaman, Kahramanmaraş ve Malatya’nın kadim kültürünü Arnavutköy’e taşıyan etkinlik alanında, yöresel ürün stantları, el sanatları sergileri ve kültürel sunumlarla dolu dolu bir atmosfer oluşturuldu. Adıyaman’ın çiğ köftesi ve yöresel lezzetleri, Kahramanmaraş’ın dünyaca ünlü dondurması ve mutfağı, Malatya’nın kayısısı ve geleneksel ürünleri kurulan stantlarda ziyaretçilerle buluştu. Vatandaşlar, üç gün boyunca üç şehrin mutfak kültürünü yakından tanıma ve yöresel ürünleri inceleme imkanı buldu. Başkan Candaroğlu: "Birlik, emek ve kardeşlik Arnavutköy’ün ortak değeridir" Açılışta konuşan Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, Malatya, Adıyaman ve Kahramanmaraş’ın Anadolu’nun dayanışma geleneğini en güçlü şekilde temsil eden şehirler olduğunu vurguladı. Üç memleketin ortak paydasının birlik, emek ve kardeşlik olduğuna dikkat çeken Candaroğlu, Memleket Günleri ile bu güçlü kültürel mirasın Arnavutköy’de yeniden hayat bulduğunu ifade etti. Arnavutköy’ün Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanları aynı mahallede, aynı sofrada buluşturan bir ilçe olduğunu belirten Candaroğlu, "Burada hangi memleketten geldiğimizin hiçbir önemi yoktur. Önemli olan birlikte yaşamanın, paylaşmanın ve kardeşliğin değerini bilmektir. Hamdolsun bu kardeşlik kültürünün izlerini ilçemizin 38 mahallesinin tamamında görmek mümkündür" dedi. Memleket Günleri’nin bu dayanışma ruhunun en güzel örneklerinden biri olduğunu dile getiren Candaroğlu, farklı kültürlerin Arnavutköy’ün zenginliği olduğunu vurgulayarak, "Yemeklerimiz, geleneklerimiz farklı olabilir ama paylaşıldığında hissettirdiği duygu aynıdır. Bu duygu kardeşliktir, dayanışmadır, muhabbettir" ifadelerini kullandı. Latif Doğan’dan coşkulu açılış konseri Memleket Günleri’nin ilk gününde sevilen sanatçı Latif Doğan sahne aldı. Alanı dolduran vatandaşlar, Latif Doğan’ın seslendirdiği türküler ve sevilen eserler eşliğinde unutulmaz bir akşam yaşadı. Konser, açılış coşkusunu zirveye taşıdı. Etkinliklerin ikinci gününde sevilen sanatçı Kıraç, Arnavutköy Şehir Parkı’nda sahne aldı. Kıraç’ın seslendirdiği sevilen şarkılar ve güçlü sahne performansı, alanı dolduran binlerce vatandaşa müzik dolu bir gece yaşattı. Konser boyunca hep bir ağızdan söylenen şarkılar, Memleket Günleri’nin kardeşlik ve birlik atmosferini daha da pekiştirdi. Adıyaman, Kahramanmaraş ve Malatya Memleket Günleri, pazar akşamına kadar Arnavutköy Şehir Parkı’nda yöresel lezzetler, kültürel etkinlikler ve sahne programlarıyla devam edecek. Organizasyon, İstanbul’un dört bir yanından gelen ziyaretçileri kardeşlik ve dayanışma atmosferinde bir araya getirmeyi sürdürecek.